Rahmi Çekmen
Üye
- Kayıt
- 7 Temmuz 2014
- Mesaj
- 42
- Tepki
- 241
- Şehir
- bursa
- Bisiklet
- İdeal
Ürdün / Petra / Part 3
Wadi Rum’dan sonra Petra’ya kadar olan yolu yarılamıştık.. ancak önümüzde müthiş eğimli tepeler vardı %10-%12 arası değişiyordu.. Alman arkadaşlar yavaş yavaş ilerliyordu.. ben ise ağzına kadar dolu benzin tankerlerini rampalarda yakalayıp onlara takılıyordum.. 3 tepeyi böyle geçtim.. 600m’den – 1500m’ye 3 tankerle çıktım.. Tabi arkadaşlar garanticiydi ‘gelni siz de takılın’ desem de nafile.. canları tatlıydı tçok tehlikeli görüyordular.. zaten tankerlerin hızı 10’da seyrediyor beleşe çıkıyon işte o rampaları))
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0389.jpg?w=676&h=453
Bi ara 1 tepeyi geçtim tankerle.. arkadaşlar bayağı geride kalmıştılar.. tam tepeye geldiğimde o ara bi çoban gördü ‘gel çay iç’ diye seslendi.. bıraktım tankeri gittim yanına.. çayı beraber yaptık hem de Ürdün çayı nasıl yapılır onu da öğrendim.. çaya nane ve kakule katılıyor.. bi de şekeri çaydanlığa katıyorlar.. aslında Bedevi çayı deniliyor.. keşke güzelim çayın şekerine tecavüz etmeseler.. şerbetten hiç bi farkı olmuyor.. ama tadı mükemmel.. bi de bunların Ürdün Kahvesi var bizim kahve kadar olmasa da cafein var diye içiyordum
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0391-2.jpg?w=676&h=453
Artık 1500 m’de pedallıyorduk.. bi iniş bi çıkış.. ürdün karayollarına sövdüğüm zamanlar da vardı)) ama mükemmel bi manzara vardı ve sıcak havaları geride bırakıp 15-20 derecede seyir ediyorduk.. hava çok soğuyordu bazen çöl dediğimiz coğrafyada bere,poşu,hırka ve sandaletin içine çorap giyiyordum))
Yolda mükemmel köylerden geçtim.. tepelerin eteklerine kurulmuş onlarca köy.. İtalyan köylerini aratmayan köylerdi..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0402.jpg?w=676&h=453https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0397-2.jpg?w=300&h=201
Artık Wadi Musa görünüyordu.. yani Petra Antik şehrine yaklaşmıştık… ahh be hedefe varmak gibisi var mı.. o yorgunlukla üç arkadaşız üçümüz de somurta somurta pedallamıştık ama hedefe varınca hemen gülümsemeler başlıyordu.. bisiklet turunda hep olur bu.. yola çıktın.. o günkü hedefine giderken yolun ortasında yorulursun ‘ya arkadaş amele miyim ne gerek var böyle yırtınıyorsun bu havada bu coğrafya’ vs vs. amma! hedefine vardığında o düşündüklerinin hepsinin ne kadar boş olduğunu hedefe vardığında anlıyorsun..
Ve artık Wadi Musa’ya vardık.. öyle inişler vardı ki eğim en az %18.. kendi hız rekorumu burada kırdım (Hız: 71.6)
Arkadaşlar hostelde kalıp bi duş alalım dediler.. ben de ‘fiyat önemli benim için’ dedim.. Oradakilere ucuz hostel var mı diye sorduk.. 2 tane önerdiler.. Mussa Spring ve Valentine Inn.. Mussa Spring’te yer kalmamıştı.. Valentine Inn hotel’e gittik.. 1 gece için 5 JD(18tl).. parasına göre gayet iyi bi hostel.. tavsiye edilir.. artı akşam yemeği de eklerseniz 11,5 JD.. kesinlikle ekleyin çünkü Petra’daki marketler bakkallar restaurantlar bayağı pahalı.. İkindi saatlerinde varmıştık.. direk hotel’e tamam dedik.. 1 geceliğine yer ayırttık eşyaları yerleştirdik.. Petra’ya gitmek için çok geçti.. duşumuzu alıp dinlendik..hotel’in akşam yemeği saati geldi öyle bi açtık yüzümüz sararmıştı.. yemek geldi ve süperdi (maklube yani bizim pilavlı).. 10 gün sonra ilk sıcak yemeği burada yedim.. insanlar bana bakınca iştahları açılıyordu.. bisikletle geldiğimizi gördüklerinden anlayışla karşılıyordular.. attığım her kaşıkta şükrediyordum.. dünyanın en güzel yemeği gibi geliyordu.. karınlar doyarken 3 arkadaş birbirimize bakıp gülüyorduk.. Bugünkü turun meyvesi Maklubeydi))
Akşam çöktü oturuyoruz kamelyada.. Wadi Musa’nın akşam bi manzarası var müthiş bişi.. yıldızlar köyün ışıkları.. vadiler.. ufukta yeni batmış güneşin ışıkları.. aldık çayımızı izledik uykumuz gelinceye kadar..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0413.jpg?w=676&h=453https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0409-2.jpg?w=300&h=201
Sabah hotelin minibüsü bizi Petra Antik Şehrine indirdi.. Ürdün boyunca düşündüğüm ‘Petra biletini nasıl ödeyecem?’ (50 jd).. tırnaklarımı yiyordum ))… şükür kredi kartıyla aldım.. yoksa cash param çok sıkıntıya girecekti.. aldım bileti ve girdim.. bakalım dünyanın 7 harikasından biri olan Petra Antik Şehri neymiş..
Biraz sonra karşıma The Siq kanyonu çıktı off heycan başlamıştı.. o da bitti ve işte o an.. ‘Petra Treasury’ önümde duruyordu..kırmızı kahverengi sarı turuncu hangi renk bilmiyorum.. güneşin rengine göre renk değiştiriyormuş.. orada saatlerce bekleyip sadece petra treasury’nin fotoğraflandıran insanlar var.. biri de özellikle hotel de tanıştım Arjantili Manuel abimizdi.. adam 2 günlüğüne bilet almıştı 1 gün tüm petra..1 gün sadece petra treasury’i fotoğraflandırma.. sağolsun bayağı bildilendirdi zaten.. 1 adım önde başlayarak gezdim
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0423-2.jpg?w=672&h=672&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0426-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/img_9541-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0556-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/img_9533-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0431.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0433-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0472-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0473-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0476-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
Antik şehri gezerken bi mistik hava alıyorsunuz çok açık ve net.. insanların nasıl burada yaşadığını gözünüzde canlandırıyorsunuz istemeden.. acaba şuan yapmak istesen yapar mısın diye düşündüm,yok.. bu teknolojiyle bile olsa ? yok.. olsa da bunun gibi bi hava vermezdi herhalde.. ondan sonrası anı yaşamak oldu..
Petra benim için 1 gün yetti.. 2 günlük de tavsiye ederim 50jd yerine 55 jd ödeyerek 2 günlük bilet alabilirsiniz.. Petra by Night günleri oluyor haftada 3 gün.. bana denk gelmedi 1500 tane mum yakarak petra şehrine dikiyorlar ve muhteşem bi manzara ortaya çıkıyor.. şükür petra by night’ı görmedim.. bir daha ki sefere kalsın diyerekten Petra’yı bitirdim..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0539-21.jpg
Hotele geldim.. 1 gece daha kaldım yarın sabah Ölüdeniz’e doğru pedallıyacaktım.. Hotelde bisikletimi gören bi başka tur bisikletçi beni soruşturmuş ve yanıma geldi.. Ölüdeniz’den Amman’a kadar tavsiyelerde bulundu.. 60 yaşından büyük 2 Kanadalı bisikletçi.. Amman’dan başlamışlar.. Afrika’ya kadar bisikletle gideceklermiş.. Ürdün’ü kuzeyden güneye inmişler bisikletle.. daha sonra araba kiralamışlar.. Gezilmedik yer bırakmamak için.. adam bi ara şöyle bi sohbetimiz oldu:
-Yaşın kaç?
-22 (Gözleri doldu)
-Ne oldu?
-Ben de tam senin yaşlarında bisiklet turuna başlamıştım..(baya duygusala bağladı)
-Ama ben 20’sinde başladım haha senden daha erken (kakarakikiriler)
Tabi o arada hotel kamelyasındayız.. etrafımızdakiler de dinliyordu bayağı sorular geldi.. hotel sahibi de Türkiye’den geldiğimi öğrenince siyasete girdi.. Erdoğan’ı sevmeyen ilk Arap’ı burada gördüm ) Normalde nereden geldiğimi soran Araplar’a ‘From Turkey’ dediğimde ‘From Erdogan?’ dan diye sözler geliyordu bu da böyle bi değişik olay oldu..
Gece geç saatlerde bisikletçi arkadaşlar Karak şehrine kadar otobüs kullanacaklarını söylediler.. ben de siz bilirsiniz dedim ve vedalaştım bunlarla.. Akabe’den Petra’ya kadar onlarla sürmüş oldum.. her ne kadar klasik almanlar gibi soğuk olsalar da diğerlerinden daha sıcaklardı..
Ve önümdeki rotam Ölüdeniz(Lut Gölü) ve Amman’dı
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Part 4'e geçebilirsiniz:
(link)
Wadi Rum’dan sonra Petra’ya kadar olan yolu yarılamıştık.. ancak önümüzde müthiş eğimli tepeler vardı %10-%12 arası değişiyordu.. Alman arkadaşlar yavaş yavaş ilerliyordu.. ben ise ağzına kadar dolu benzin tankerlerini rampalarda yakalayıp onlara takılıyordum.. 3 tepeyi böyle geçtim.. 600m’den – 1500m’ye 3 tankerle çıktım.. Tabi arkadaşlar garanticiydi ‘gelni siz de takılın’ desem de nafile.. canları tatlıydı tçok tehlikeli görüyordular.. zaten tankerlerin hızı 10’da seyrediyor beleşe çıkıyon işte o rampaları))
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0389.jpg?w=676&h=453
Bi ara 1 tepeyi geçtim tankerle.. arkadaşlar bayağı geride kalmıştılar.. tam tepeye geldiğimde o ara bi çoban gördü ‘gel çay iç’ diye seslendi.. bıraktım tankeri gittim yanına.. çayı beraber yaptık hem de Ürdün çayı nasıl yapılır onu da öğrendim.. çaya nane ve kakule katılıyor.. bi de şekeri çaydanlığa katıyorlar.. aslında Bedevi çayı deniliyor.. keşke güzelim çayın şekerine tecavüz etmeseler.. şerbetten hiç bi farkı olmuyor.. ama tadı mükemmel.. bi de bunların Ürdün Kahvesi var bizim kahve kadar olmasa da cafein var diye içiyordum
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0391-2.jpg?w=676&h=453
Artık 1500 m’de pedallıyorduk.. bi iniş bi çıkış.. ürdün karayollarına sövdüğüm zamanlar da vardı)) ama mükemmel bi manzara vardı ve sıcak havaları geride bırakıp 15-20 derecede seyir ediyorduk.. hava çok soğuyordu bazen çöl dediğimiz coğrafyada bere,poşu,hırka ve sandaletin içine çorap giyiyordum))
Yolda mükemmel köylerden geçtim.. tepelerin eteklerine kurulmuş onlarca köy.. İtalyan köylerini aratmayan köylerdi..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0402.jpg?w=676&h=453https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0397-2.jpg?w=300&h=201
Artık Wadi Musa görünüyordu.. yani Petra Antik şehrine yaklaşmıştık… ahh be hedefe varmak gibisi var mı.. o yorgunlukla üç arkadaşız üçümüz de somurta somurta pedallamıştık ama hedefe varınca hemen gülümsemeler başlıyordu.. bisiklet turunda hep olur bu.. yola çıktın.. o günkü hedefine giderken yolun ortasında yorulursun ‘ya arkadaş amele miyim ne gerek var böyle yırtınıyorsun bu havada bu coğrafya’ vs vs. amma! hedefine vardığında o düşündüklerinin hepsinin ne kadar boş olduğunu hedefe vardığında anlıyorsun..
Ve artık Wadi Musa’ya vardık.. öyle inişler vardı ki eğim en az %18.. kendi hız rekorumu burada kırdım (Hız: 71.6)
Arkadaşlar hostelde kalıp bi duş alalım dediler.. ben de ‘fiyat önemli benim için’ dedim.. Oradakilere ucuz hostel var mı diye sorduk.. 2 tane önerdiler.. Mussa Spring ve Valentine Inn.. Mussa Spring’te yer kalmamıştı.. Valentine Inn hotel’e gittik.. 1 gece için 5 JD(18tl).. parasına göre gayet iyi bi hostel.. tavsiye edilir.. artı akşam yemeği de eklerseniz 11,5 JD.. kesinlikle ekleyin çünkü Petra’daki marketler bakkallar restaurantlar bayağı pahalı.. İkindi saatlerinde varmıştık.. direk hotel’e tamam dedik.. 1 geceliğine yer ayırttık eşyaları yerleştirdik.. Petra’ya gitmek için çok geçti.. duşumuzu alıp dinlendik..hotel’in akşam yemeği saati geldi öyle bi açtık yüzümüz sararmıştı.. yemek geldi ve süperdi (maklube yani bizim pilavlı).. 10 gün sonra ilk sıcak yemeği burada yedim.. insanlar bana bakınca iştahları açılıyordu.. bisikletle geldiğimizi gördüklerinden anlayışla karşılıyordular.. attığım her kaşıkta şükrediyordum.. dünyanın en güzel yemeği gibi geliyordu.. karınlar doyarken 3 arkadaş birbirimize bakıp gülüyorduk.. Bugünkü turun meyvesi Maklubeydi))
Akşam çöktü oturuyoruz kamelyada.. Wadi Musa’nın akşam bi manzarası var müthiş bişi.. yıldızlar köyün ışıkları.. vadiler.. ufukta yeni batmış güneşin ışıkları.. aldık çayımızı izledik uykumuz gelinceye kadar..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0413.jpg?w=676&h=453https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0409-2.jpg?w=300&h=201
Sabah hotelin minibüsü bizi Petra Antik Şehrine indirdi.. Ürdün boyunca düşündüğüm ‘Petra biletini nasıl ödeyecem?’ (50 jd).. tırnaklarımı yiyordum ))… şükür kredi kartıyla aldım.. yoksa cash param çok sıkıntıya girecekti.. aldım bileti ve girdim.. bakalım dünyanın 7 harikasından biri olan Petra Antik Şehri neymiş..
Biraz sonra karşıma The Siq kanyonu çıktı off heycan başlamıştı.. o da bitti ve işte o an.. ‘Petra Treasury’ önümde duruyordu..kırmızı kahverengi sarı turuncu hangi renk bilmiyorum.. güneşin rengine göre renk değiştiriyormuş.. orada saatlerce bekleyip sadece petra treasury’nin fotoğraflandıran insanlar var.. biri de özellikle hotel de tanıştım Arjantili Manuel abimizdi.. adam 2 günlüğüne bilet almıştı 1 gün tüm petra..1 gün sadece petra treasury’i fotoğraflandırma.. sağolsun bayağı bildilendirdi zaten.. 1 adım önde başlayarak gezdim
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0423-2.jpg?w=672&h=672&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0426-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/img_9541-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0556-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/img_9533-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0431.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0433-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0472-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0473-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0476-2.jpg?w=221&h=221&crop=1
Antik şehri gezerken bi mistik hava alıyorsunuz çok açık ve net.. insanların nasıl burada yaşadığını gözünüzde canlandırıyorsunuz istemeden.. acaba şuan yapmak istesen yapar mısın diye düşündüm,yok.. bu teknolojiyle bile olsa ? yok.. olsa da bunun gibi bi hava vermezdi herhalde.. ondan sonrası anı yaşamak oldu..
Petra benim için 1 gün yetti.. 2 günlük de tavsiye ederim 50jd yerine 55 jd ödeyerek 2 günlük bilet alabilirsiniz.. Petra by Night günleri oluyor haftada 3 gün.. bana denk gelmedi 1500 tane mum yakarak petra şehrine dikiyorlar ve muhteşem bi manzara ortaya çıkıyor.. şükür petra by night’ı görmedim.. bir daha ki sefere kalsın diyerekten Petra’yı bitirdim..
https://rahmicekmen.files.wordpress.com/2015/05/dsc0539-21.jpg
Hotele geldim.. 1 gece daha kaldım yarın sabah Ölüdeniz’e doğru pedallıyacaktım.. Hotelde bisikletimi gören bi başka tur bisikletçi beni soruşturmuş ve yanıma geldi.. Ölüdeniz’den Amman’a kadar tavsiyelerde bulundu.. 60 yaşından büyük 2 Kanadalı bisikletçi.. Amman’dan başlamışlar.. Afrika’ya kadar bisikletle gideceklermiş.. Ürdün’ü kuzeyden güneye inmişler bisikletle.. daha sonra araba kiralamışlar.. Gezilmedik yer bırakmamak için.. adam bi ara şöyle bi sohbetimiz oldu:
-Yaşın kaç?
-22 (Gözleri doldu)
-Ne oldu?
-Ben de tam senin yaşlarında bisiklet turuna başlamıştım..(baya duygusala bağladı)
-Ama ben 20’sinde başladım haha senden daha erken (kakarakikiriler)
Tabi o arada hotel kamelyasındayız.. etrafımızdakiler de dinliyordu bayağı sorular geldi.. hotel sahibi de Türkiye’den geldiğimi öğrenince siyasete girdi.. Erdoğan’ı sevmeyen ilk Arap’ı burada gördüm ) Normalde nereden geldiğimi soran Araplar’a ‘From Turkey’ dediğimde ‘From Erdogan?’ dan diye sözler geliyordu bu da böyle bi değişik olay oldu..
Gece geç saatlerde bisikletçi arkadaşlar Karak şehrine kadar otobüs kullanacaklarını söylediler.. ben de siz bilirsiniz dedim ve vedalaştım bunlarla.. Akabe’den Petra’ya kadar onlarla sürmüş oldum.. her ne kadar klasik almanlar gibi soğuk olsalar da diğerlerinden daha sıcaklardı..
Ve önümdeki rotam Ölüdeniz(Lut Gölü) ve Amman’dı
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Part 4'e geçebilirsiniz:
(link)