SerkanNamazcı
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 13 Nisan 2010
- Mesaj
- 1.669
- Tepki
- 2.039
- Şehir
- Giresun/Görele
- İsim
- Serkan Namazcı
- Başlangıç
- 2006—07
- Bisiklet
- Giant
- Bisiklet türü
- Dağ bisikleti
Yaylalarda çimenlarun var midur?
Yalan dünya sana bana dar midur?
Ah ulan sevdaluk yaktun canumi...
Diyerek başlıyorum kelamlarıma..
İlk önce selam olsun tüm dostlara .....
Artık memlekete tamamen alıştım ve dolaştım...
Neredeyse karış,karış,ufak,ufak,yavaş,yavaş...
Uzun zamandır benimde düşlerimde büyük olan Rize-Ardeşen-çamlıhemşin-ayder-zilkale idi ve merak'da çok ederdim aslında..
Rize'ye 25 senedir gitmiyorum yaşım 26 bu arada 26. yaş günümde 24 kasımda ıslak yolculuk adını verdiğim rize turuna çıktım.
Bkz: (link)
Yahu huyunu bildiğim halde ve yağmurun beni baştan aşağı sulayacağını bildim gibi yola atladım..
Turları ilk önce kurgularım.. Görele'de yağmur yersek bu trabzon'da kesilir..
E tabi öğlede oldu ..
Görele'de güzelce beni sıvadı.. sonra trabzon'a doğru durdu ! sonra yomra'da başladı arada durdu..
Rize'ye bir geldim. artık vana patlamış yağmurluk dahil her yerim su idi ..
Yolda yapım çalışması olduğundan çamurda olmuştum üstelik.
Akabinde geri dönüş çattığında hala sürüyordu yağmur neyse ...
Şimdi gelelim hadi ! çamlıhemşin ve ufak bir mecera kısmına...
Yine şansım düz gitti beni hiç yormadı..
2 haftadır gün kendini hiç kaçırmıyor yani güneş ısıtıyor aralık sonuna he!..
Dedim mesai çıkışı atla git!..
3-2 gün öncesinden otobüs sordum görele'den yok .. giden,gelen...
Bende Giresun'u aradım yok ! sonra tirebolu ilçesinde otogarda giden varmış..
Dedim beni alsın unutmayın he!..
17:00 gibi çıktım sahil'e geldim önceden her şeyim hazır!
Yahu otobüs gelmiyor ..
Gelenler gidiyor
Kalacam yola!..
Neyse alo ! ben şuyum şu zamanlar aradım otobüs nereye ? bana adamın telefon numarasını verdi ve bende aradım dedim bisikletim var sorun olur mu ? olmaz ..
15 dk içinde geldi benide aldı..
(link)
Kömür dumanı içinde görele...
Neyse yolculuk ağır,ağır geçerken 2 asker trabzon'a düşmüşler ... trabzon'u soruyorlar .. Ne yeriz,nereye gideriz ne yaparız..
Dedim 1 haftaya alışırsınız ...
Burası Cennet ister yayla,ister kent, hepsi bir avucuna toplanmış fındık gibi..
İstediğin yerden ye!..
Gece yarısına doğru ardeşen'e geldim..
yolda hep anılarım canlandı ..
Yağmurlu yollar mı desem,cılgın dalgalarımı anlatsam ama hangisini demeye gerek yok ! burası karadeniz her şey dahil!
Neyse ardeşen'e ilk defa geliyorum ve google maps gibi programlardan araştırmam vardı nerede kalacağım nereye gideceğim hakkında.
Hatta ezbere bile biliyordum.. uydu fotoğraflarından bakabiliyorsun
Ardeşen'de hava mükemmeldi bir ay vardı ! karadeniz sanki disko ısıkları gibi aydınlatılmıştı!..
Ardeşen öğretmenler evine gittim verdim selamı ..
Bana odamın anahtarını verdi bindim asansöre kapıyı bir açtım ...
Oda 4 yataklı dedim misafirmi gelecek yok yok.. kimse gelmeyecek ben o gece rahatça uyuyabilecektim. (yok ya! )
Hemen çantamı boşalttım.. bu yarın giyilecek bu çantaya girecek derken hemen aşağı indim jantları felan ayarladım ki ! sabah uğraşmayayım!..
Yattım yatağa tabi saat 24:00 gibi galiba uyku yok!
Dön aşa dön yukari!
bu arada oda soğudu ! kaloriferin oraya uzanmıştım oda soğudu iyice hayda...
Baştan yedik naneyi!
Sabah yola çıkıyorum 07:00 gibi her şeyim hazır..2tane poğaça aldım yola devam ettim yemek felan yemedim kahvaltı yaparım diye..
Çorba vs..
Göz şişik,uykulu yollarayım !
Arada karadeniz şivesi iyi gider değil mi ?
Ardeşen çıkışına karşı taraflarda kaçkar dağları seni selamlıyor ..
Hoşgeldin ! hoş!!..
(link)
(link)
Yol boyunca fırtına vadisi ve deresi bana eşlik etti..
Sahil boyunca hep normal bildiğimiz ağaçlardan vardı ..
Çamlıhemşin'e yükseldikçe çamlar boy göstermeye dere ile bana eşlik etmeye yol boyunca devam ettiler..
Birde kafamın üzerine uçan o doğanlar mı ? şahinler mi ? atmaca mı ...
atmacayi vurdular
Bir avuç dari için
Gel edelum sevdaluk
Babanın cani için
Derler bizim buralarda...
Harika manzara,dere,yol,sessizlik ve kulağımda hemence ve şarkılarla ..
Fakat yol boyunca halsizlik ve yorgunluk azda olsa keyif kaçırıyordu!
Sonraya doğru motor ısınınca açılan performans ile çamlıhemşin'e gidiyordum!
yolda eski evler harika yapıtlar gözüme çarpan kısımlar idi..
Asma köprüler,kemer köprüler , çay bahçeleri uhuuu ! kop kop gidiyorum
(link)
(link)
Daha motor ısınmamıştı kafam yere bakıyordu birde kafayı kaldırdım karşıya ne göreyim
(link)
Ve pedallarken çamlıhemşin'e giriş yapmak üzereyim ve yol üzerinde bilgilendirme tabelası da mevcut!
(link)
bende dururmuyum.. hemen bir hatıra fotoğrafı ile kareliyorum..
Gün iyi gidiyor ısınmaya başladım..
hadi hayırlısı ..
(link)
bisikletime binmem ile inmem bir oldu çünkü tabela hemen ileride idi ..
(link)
Sonra hemen çamlıhemşin'e pedal bastım! ve ne göreyim..
Çamlıhemşin yanayı !
(link)
Dedim ne oluyor yahu! sabah soğukları için millet ısınmaya uğraşıyordu ! fakat yolda gördüğüm bir kısımda,kesilen ağaçlar ve yerine gelmeyen fidanlar ...
Neyse çamlıhemşin'e girmemle çıkmam 1 oldu tam kahvaltı için çıkışda bir yere girdim çorba yoktu!..
Döndüm yine içeri..
1400 hanesi olan belde'de çok sakin bir hayat var ..
ufak bir çorba 1 pet su aldıktan sonra yola devam ettim... tabi bunlarıda görmeden edemedim..
(link)
bu bölgede gökhan birben ve marsis iyi gider
Ç.hemşin çıkışında bir taraf sol ayder'e..
Sağ dik kısım zilkale ve çat tarafına gidiyor ..
(link)
ben ilk zilkale 750 metreyi deneyeceğim..
Tabi ardeşen ve yukari taraflara hep video ve fotoğraf çektim videoları daha sonra ekleyeceğim
(link)
Yol boyunca köpekler havladı,kovaladı, birde birde ilginç bir olaya ras geldim..
Ha! bu arada yol boyuca türk bayrakları ve atatürk posterleri çok ilgimi çekti !
Çok hassas ve çok hoşuma giden tarafı bu idi bu turun..
(link)
bölgede kalma sorunu diye bir şey yok ! her yerde butik,hotel,otel vs bulabilirsiniz..
bulamıyorsanız rica edin. sorun yok hani
Sizin bilmem fakat..
Köpek,inek derken..
AT çıktı karşıma ..
Yelesi benim eskiden bıraktığım perçem gibi yana yatık idi.
yolun ortasında bana bakıyor bende ona..
bu aşk mı ne..?
Hoşlandı mı ? yoksa dövecek mi ? bilemiyorum...
yoksa hist pist ..
Dedim çekildi ! karşı taraflarda bir tane daha tay var ona bakıyormuş meğersem hemen hızlandım pırr!!
ne olur ne olmaz..
(link)
bu arada vadi boyunca harika gizemli evlerde bana selam veriyordu!.
(link)
(link)
Tabiki bolca bulunan kemer köprüler..
birde bol bulunan yazılar..
Diyor ki ;
Sevgini bırak bana çöpünü değil !..
ve bende dahil olmak üzere kendimi kınadım ve attığım çöpler yüzünden geleceğimi kirlettiğim için..
Özür diliyorum..
Sonra ileri geri derken.. Zilkale yokuşuna geldik 750 metreye tırmanış başladı yolu taş kesme..
yani dizme taş düzgün yol fakat dik birden çıkış başlıyor ..
Bendeki yorgunluk yeniden baş gösterince iniyorum bisikletimden sonra 2 dk'ya biniyorum..
İniyorum biniyorum derken ..
Midemde bulunan çorba bile isyan ediyor yeter da!
ya bin ya in diye ..
Şarıl,şarıl akan tertemiz sular..
Derenin sesi..
manzara çekiyorum hepsini içime ..
Açıyorum bir karadeniz türküsü ..
Tulum,kemençe!
Hey gidi hey! gözlerimden yaşlar geliyor..
Ben yazarken ağladım...
Sen okurken ağlama der mektup parçasında!
Neyse öğle böyle yokuşu çıktım son bir viraj var ..
Diyorum zilkale tam karşıma çıkar!..
Çıktı da!.
(link)
Oturdum biraz izledim kaleyi karları doğayı..
Dereyi...
Sonra çıkışlardan sonra güzel bir iniyor sonra tekrar kaleye çıkıyorsun..
Tarih kokan kaleden sonra harika parkurlar var..
Hüseyin çelebi üstat gitmiş görmüştü forumda gezi hikayeleri var..
Ancak bu kadar güzel olabilir..
kendin pişir,kendin ye !..
kaleyi alt üst ettim .. yukarı çık aşa in manzara çek derken saat 11:15 tekrar aşağı inip..
1100 metreye çıkış yapmam gerekiyor!...
Fazla zaman yok anlayacağınız.
(link)
(link)
Fotoğraf çekmek kadar zor bir iş yok .. birde tek iseniz..
tam bir işkence! tabi dağ taş ile hallediyoruz.
(link)
Harika kalınacak yerlede var tabiki..
Yak guzineyi yak ! .. karları izle of!! of!!
(link)
(link)
(link)
zilkeyi'de gördün ya helal sana .. (bisikletime diyorum)
(link)
(link)
Aralık sonu olmasına rağmen kar yok ! .. azcık var oda bana yetmez..
(link)
sonra 750 rakımdan çamlıhemşin'e güzel bir iniş yapıyoruz sonra soldan devam ediyorum..
Tabelada 17 km gösteriyor..
İleride ki tabelada 18 km çıkış var diyor..
Şimdi ekmeği hak etme zamanı diyor pedallıyorum..
Çamlıhemşin tarafından itibaren direk yükselti başlıyor ve bende hazırlıksız yakalanıyorum..
Yokuşlara tam ısındım derken sağ dizim ağrı yapmaya başlıyor..
7 km ilerledikten sonra dedim.
30 dk sonra kaç km kaldığına dair bir tabela çıkmaz ise geri dönüyorum..
Birde geri dönmeyi hiç sevmem..
Yürümede olsa gidilecek yol! tabi şartlar uygun ise..
Diz ağrıyor , beden çekmiyor...
Bir inat yanım var oda yetmiyor
tabi sağlık var ortada o bacak giderse daha nasıl göreyim buraları ..
Derken 1 dk bile geçmeden bir tane jeep..
Şekil A :
A
(link)
Önümde duruyor..
Genelde beni turist sanıyorlar.. fakat bunlar nereye gidiyorsun diye sorunca ..
Ohh .! hello demedi..
Ayder'e he! ayder'e atla diye seslenince kuş oluyorum..
Jeep'de baba ha! ucuyor yolda!...
nererden,nereye nasıl, soğuk değil mi derken..
Ayder'de bırakıyorlar ve teşekkürlerimi sunuyorum..
Ayder tarafında bulunan yüksek yerler..
Güneş batmak üzere ..
(link)
Ayder tamamen bir kent havasına bürünmüş bir yer..
tek anlatacağım şey bu ! kayak merkezi var. birde kaplıca!..
Gelenler poşetleri ile yamaç aşağı kayıyor ..
kimisi yemek yiyor..
Kimide fotoğraf çekiniyor... beni saran bir şey yok..
Sadece kar ve beyazlık..
Birde köpek var ! kocaman boyumca ..
Tekerleğime havlıyordu ..
Yanımda bir havladı varya..
Bas var sakin sesde
(link)
(link)
(link)
(link)
Yahu yine fotoğraf çekinemedim he!..
Hemen kayanlardan rica ettim benide çekinde orjinal olsun..
Çıktım tepeye indim aşa
(link)
Sonra 16:30 gibi inişe geçtim geç oldu kararmak üzere hava..
(link)
Sahil'e kadar diz acısı ile pedalladım...
ve bu sefer rüzgar tam kafadan bana vuruyordu!...
vur birde sen vur derken ..
Fırtına deresi;
Seni özleyeceğim yeniden beklerim dercesine veda busesini bıraktı bana...
Gelmez miyim geleceğim tabiki..
(link)
Bir dahaki sefere görüşmek üzere..
Şimdilik elveda .
Fırtına deresi..
Serkan Namazcı.
Çamlıhemşin / Zilkale , Ayder turu ..