O süpürme araçları neden sabahları çalışıyor biliyor musunuz?
Dalkavukluğun ve göz boyamanın anavatanı olan Türkiye'de, sadece belediye başkanı veya valinin geçeceği güzergah, o şahıs makamına gitmeden önce süpürülüyor.Çünkü o muhitte sadece o şahıs oturuyor! Diğerleri insan değil, değil mi?
Size en güncel örneği vereyim;
Dün Manisa'dan İzmir'e 3 bisikletli dönerken hepimiz ayrı kondüsyonda olduğumuz için birbirimizden normal olarak koptuk.
Benim 5 dakika arkamdan gelen bayan aynı zamanda yabancı olan ve Türkiye'yi çok seven arkadaşım tırmanıştayken, yanına bir motorsiklet geliyor.Üzerinde 45 yaşlarında bir erkek ve arkasında bir bayan var.Adam bayan bisikletçinin başından aşağı bir dolu bira şişesini boşaltıyor, her tarafını sırılsıklam ediyor.Mp3 çaları da ıslanıyor.Ayrıca bunu yapan aynı adam, işi bitip de gaza basınca hareket çekerek uzaklaşıyor.
Biz buyuz, böyle bir milletiz.İyiler olarak azınlıktayız.Cahiliz, benciliz, vurdumduymazız, kompleksliyiz, caniyiz.
Bunların nüfusunda Türk, dininde İslam yazıyor ama kağıtta işte.
Bugün haberlerde çıkan rüşvetçi polislerimiz, uyuyan ve pasif Karayolları yöneticilerimiz, dar görüşlü ve yamyam yerel yöneticilerimiz olduğu sürece de böyle devam edecek.
Halkın bir kesimi cahil olabilir ama yöneticileri cahil olmamalıdır.Eğer cezaları işletirsen suç kalmaz.Amerika'da aracınızda içki bulundurabilirsiniz fakat eğer aracınızda kapağı açılmış bir içki varsa, alete üflemenize gerek yoktur.Hatta içen kişinin şoför bile olmasına gerek yoktur.Anında cezayı yersiniz.Ama bu ülkede cezaları işletecek kadar vatansever polis ve yöneticiler neredee?
İzmir'de sadece bir tane var.Adam haberlere konu olmuştu.Hiç kimseyi affetmiyor.Bir otomobil bir kusur işleyip polisin uyarısında da durmadan devam edince, bizim vatansever polis, oradan geçen ilk scooter'ı durduruyor.Arkasına oturup şu aracı takip et diyor.Uzun bir kovalamacadan sonra aracı yakalayıp işlemi yapan polis, scooter sürücüsüne de dönerek, kask takmadığı için bir de ona ceza kesiyor.
İşte görevini yapmak budur arkadaşlar.Aldığın parayı önce hakedeceksin, haram kuruş bile yemeyeceksin.
Peki yönetici değiliz, polis de değiliz.Biz mağduruz, ne yapabiliriz?
Milliyet, Hürriyet gibi gazetelerin sitelerindeki bütün yazarların mail adresleri yazıyor.Yerel yönetimlerin de artık siteleri var ve başkana mail gönderebiliyorsunuz.Bir e-posta hazırlayıp "her gün" aynı e-postayı farklı mail adreslerinden aynı kişilere, ta ki istediğiniz ve hakettiğiniz hizmete kavuşana kadar mail gönderiyorsunuz.Üstelik günde 2 dakikanızı alacak bu işlem bedava.Ayrıca beyaz masa gibi birimlerin telefonlarını da arayarak bir güzel adamları konudan haberdar ediyorsunuz.Bu gibi birimleri de her ay arayabilirsiniz.Geçen ay aramıştım, bu konuda ne yaptınız diye sorabilirsiniz.
Herkese, mazgalsız, egsoz dumansız, cam kırıksız, çukursuz, tümseksiz, bozuk satıhsız sürüşler diliyorum.