Merhaba, yağmurlu bir pazar günü gidip geldiğim küçükküyu turumu özetini aşağıda sizinle paylaşmak istedim. Sağanak yağmur altında akçay altınoluk ve son durak olarak küçükkuyu rıhtımına varıp, evden hazırlamış olduğum sandeviç ve bitki çayı ve neskafemi içtikten sonra aynı yoldan geri dönüş. Dönüşte akşama düştüm ve ayaza yakalandım. bırr ayakalarım neredeyse donuyordu.ayakkabı kılıfları bu anlamda pek işe yaramadığına kesinlikle karar vedim. ayaklarım sanırım pedal kilit yerlerinden yinede su almaya devam ediyordu. altınolukta bir butik bulup 2 çift corabı üst üste giyip akçaya döndüm.
Küçükkuyu'dan aldığım yılbaşı piyango çekilişi biletine bir şey çıkarsa kendime gore-tex li kilitli pedallı bir ayakabı almaya söz verdim. Kısa (27 km.) zevkli bir yolculuk idi. ne yağmur ne yağmur. yağmıyor da yukarıdan birisi kovayla su boşaltıyor gibi idi, öyle kesintisiz, biteviye. ama gidişde hiç rahatsız etmedi de dönüş biraz akşama kalınca ayaza çekti doğal olarak. biraz üşüdüm, ama tabii ki bu günün güzelliğini asla gölgelemedi. Bu konu ile ilgili fotoğraflar aşağıdaki linkten görülebilir.
(not : bilete yalnızca amorti var. yani bizim ayaklar ıslanmaya devam edecek gibi !)
Küçükkuyu'dan aldığım yılbaşı piyango çekilişi biletine bir şey çıkarsa kendime gore-tex li kilitli pedallı bir ayakabı almaya söz verdim. Kısa (27 km.) zevkli bir yolculuk idi. ne yağmur ne yağmur. yağmıyor da yukarıdan birisi kovayla su boşaltıyor gibi idi, öyle kesintisiz, biteviye. ama gidişde hiç rahatsız etmedi de dönüş biraz akşama kalınca ayaza çekti doğal olarak. biraz üşüdüm, ama tabii ki bu günün güzelliğini asla gölgelemedi. Bu konu ile ilgili fotoğraflar aşağıdaki linkten görülebilir.
(not : bilete yalnızca amorti var. yani bizim ayaklar ıslanmaya devam edecek gibi !)