dr.pseudopot
Üye
- Kayıt
- 15 Eylül 2004
- Mesaj
- 49
- Tepki
- 11
- Şehir
- Adana-Erzurum
Mehmet Fatih Yanık, bilgisayarları ışık hızına çıkaracak bir buluş yaptı. Dünyanın yapamadığını yaptı ve ışığı oda sıcaklığında durdurdu. İşte Matrix'i başlatan teknoloji...
Işığı odaya hapsetti bilimde devir değişti
Genç Türk bilimadamı Fatih Yanık, ışığı oda ısısında durdurmayı başardı... 'Matrix' ve 'Azınlık Raporu' filmlerinin bilgisayar teknolojisi artık hayal değil.
Mehmet Fatih Yanık, ABD'de yaşayan en genç Türk bilim adamlarından. Henüz 28 yaşında. Bilim ve Teknik dergisiyle başlayan teknoloji merakı, onu bugün bilim literatürüne geçen birçok buluşun sahibi haline getirdi. Yanık, dünyaca tanınmış Massachusetts Institute of Technology (MIT) üniversitesinde fizik ve elektrik üzerine burslu lisans eğitimi aldıktan sonra halen Stanford Üniversitesi'nde doktorasını sürdürüyor. Genç adam, önceden -270 derecede, gaz halindeki atomlara transfer edilerek hapsedilebilen ışığın, oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılan mikro optik devrelerle durdurulmasını sağlayarak tarihe geçti.
SİNİR HASTALIKLARINA ÇARE
Yanık beri yandan da, bu icadının sağlık alanında kullanılabilmesi için, bir saç telinin binde biri kadar küçük boyutlarda çok hassas cerrahi müdahale yapılmasını sağlayan nano cerrahi tekniğiyle sinir hücresi yenilenmesi üzerinde çalışmaya başladı. Fatih Yanık, bu çalışmaların sinir sistemiyle alakalı hastalıkların tedavisinde önemli rol oynayacağını belirterek, "Çok küçük organizmalarda sinir hücresi yenilenmesini çalışabiliyoruz. Bu kadar küçük organizmalarda sinir hücrelerinin yenilenmesini çalışabilmek moleküler biyoloji ve tıp açısından oldukça önemli. Küçük organizmalarda insanlar üzerinde yapamayacağımız moleküler deneyleri yapmamız mümkün. Bu sayede sinir hücrelerinin nasıl çalıştıklarını ve nasıl yenilendiklerini moleküler seviyede daha iyi anlayabileceğiz. Bu da, insanlarda sinir sistemiyle ilişkili hastalıkların tedavisi için çok önemli" diye konuştu.
HER ŞEY DERGİLERLE BAŞLAMIŞ
Babası emekli subay, annesi ev hanımı olan Yanık, ilkokulu İstanbul Çapa'da bitirdikten sonra ortaokulu Antalya Anadolu Lisesi'nde okudu ve Ankara Samanyolu Fen Lisesi'nden mezun oldu. Yanık, bilime olan merakının bilim ve teknik dergileriyle başladığını belirterek, "Ortaokul yıllarımda dayım bilim teknik dergileri getiriyordu.
Kuantum fiziğinin ne olduğunu o zamanlar öğrendim. Ailemde diğer bir fizikçi ise kardeşim Ahmet Yanık. Kendisi de nano teknoloji üzerine çalışıyor" diye konuştu. Genç bilimadamının fizik sevgisi kendisini fizik olimpiyatlarına kadar götürdü. Türkiye'de her yıl seçilen 5 kişilik takıma ilk olarak 1994'te girdi. Çin'de onur belgesi ve teoride bronz madalya aldı. 1995 yılındaysa Avustralya'da kardeşiyle birlikte gittiği olimpiyattan bronz madalya ile döndü. Yanık, "Türkiye'ye dönecek misiniz?" sorusuna "Şu anda bir süre daha ABD'de çalışmalarıma devam etmeyi düşünüyorum. Türkiye'de de çalışmalarımı sürdürmem mümkün. İleride kuantum fiziği ve moleküler biyolojinin kesiştiği konularda çalışıp kendi laboratuvarımı kurmaya çalışacağım" yanıtını veriyor.
Bilgisayarlar artık 'ışık hızı'na çıkacak
Genç bilim adamı ışığın oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılan mikro-optik devrelerle durdurulmasını sağlayarak, şu andaki bilgisayarlara göre olağanüstü yüksek hızda işlem yapabilecek bilgisayarlar üretilebileceğini ispat etti. Yanık, 2003 yılında Berkeley Üniversitesi'nde birincilik ödülü alan bu buluşuyla ilgili şunları anlatıyor: "Işığı durdurabilmek için bilim adamları uzun yıllardır çalışıyordu. Son beş yıl içinde ışık enerjisini -270 derecedeki gaz halindeki atomlara transfer ederek ışığı hapsetmeyi başardılar. Bu tip sistemler çok özel şartlar gerektirdiği için, bilgi işlem teknolojisinde pratik olarak kullanıma giremedi. Yaptığım buluşla, ışığın enerjisini atomlara transfer etmeden, oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılabilen mikrooptik devrelerle durdurulabileceğini gösterdim. Işığı durdurarak çok düşük enerjilerde ve yüksek hızlarda ışıkla çalışan transistörler gerçekleştirilebilir."
1- Mehmet Fatih Yanık, önceden - 270 derecede tutulabilen ışığı, oda sıcaklığında 'hapsetmeyi' başardı.
2- Bu teknolojiyle, bilgisayarlar artık 'ışık hızına' geçecek, bilgi teknolojilerinde yeni bir dönem açılacak.
Işığı odaya hapsetti bilimde devir değişti
Genç Türk bilimadamı Fatih Yanık, ışığı oda ısısında durdurmayı başardı... 'Matrix' ve 'Azınlık Raporu' filmlerinin bilgisayar teknolojisi artık hayal değil.
Mehmet Fatih Yanık, ABD'de yaşayan en genç Türk bilim adamlarından. Henüz 28 yaşında. Bilim ve Teknik dergisiyle başlayan teknoloji merakı, onu bugün bilim literatürüne geçen birçok buluşun sahibi haline getirdi. Yanık, dünyaca tanınmış Massachusetts Institute of Technology (MIT) üniversitesinde fizik ve elektrik üzerine burslu lisans eğitimi aldıktan sonra halen Stanford Üniversitesi'nde doktorasını sürdürüyor. Genç adam, önceden -270 derecede, gaz halindeki atomlara transfer edilerek hapsedilebilen ışığın, oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılan mikro optik devrelerle durdurulmasını sağlayarak tarihe geçti.
SİNİR HASTALIKLARINA ÇARE
Yanık beri yandan da, bu icadının sağlık alanında kullanılabilmesi için, bir saç telinin binde biri kadar küçük boyutlarda çok hassas cerrahi müdahale yapılmasını sağlayan nano cerrahi tekniğiyle sinir hücresi yenilenmesi üzerinde çalışmaya başladı. Fatih Yanık, bu çalışmaların sinir sistemiyle alakalı hastalıkların tedavisinde önemli rol oynayacağını belirterek, "Çok küçük organizmalarda sinir hücresi yenilenmesini çalışabiliyoruz. Bu kadar küçük organizmalarda sinir hücrelerinin yenilenmesini çalışabilmek moleküler biyoloji ve tıp açısından oldukça önemli. Küçük organizmalarda insanlar üzerinde yapamayacağımız moleküler deneyleri yapmamız mümkün. Bu sayede sinir hücrelerinin nasıl çalıştıklarını ve nasıl yenilendiklerini moleküler seviyede daha iyi anlayabileceğiz. Bu da, insanlarda sinir sistemiyle ilişkili hastalıkların tedavisi için çok önemli" diye konuştu.
HER ŞEY DERGİLERLE BAŞLAMIŞ
Babası emekli subay, annesi ev hanımı olan Yanık, ilkokulu İstanbul Çapa'da bitirdikten sonra ortaokulu Antalya Anadolu Lisesi'nde okudu ve Ankara Samanyolu Fen Lisesi'nden mezun oldu. Yanık, bilime olan merakının bilim ve teknik dergileriyle başladığını belirterek, "Ortaokul yıllarımda dayım bilim teknik dergileri getiriyordu.
Kuantum fiziğinin ne olduğunu o zamanlar öğrendim. Ailemde diğer bir fizikçi ise kardeşim Ahmet Yanık. Kendisi de nano teknoloji üzerine çalışıyor" diye konuştu. Genç bilimadamının fizik sevgisi kendisini fizik olimpiyatlarına kadar götürdü. Türkiye'de her yıl seçilen 5 kişilik takıma ilk olarak 1994'te girdi. Çin'de onur belgesi ve teoride bronz madalya aldı. 1995 yılındaysa Avustralya'da kardeşiyle birlikte gittiği olimpiyattan bronz madalya ile döndü. Yanık, "Türkiye'ye dönecek misiniz?" sorusuna "Şu anda bir süre daha ABD'de çalışmalarıma devam etmeyi düşünüyorum. Türkiye'de de çalışmalarımı sürdürmem mümkün. İleride kuantum fiziği ve moleküler biyolojinin kesiştiği konularda çalışıp kendi laboratuvarımı kurmaya çalışacağım" yanıtını veriyor.
Bilgisayarlar artık 'ışık hızı'na çıkacak
Genç bilim adamı ışığın oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılan mikro-optik devrelerle durdurulmasını sağlayarak, şu andaki bilgisayarlara göre olağanüstü yüksek hızda işlem yapabilecek bilgisayarlar üretilebileceğini ispat etti. Yanık, 2003 yılında Berkeley Üniversitesi'nde birincilik ödülü alan bu buluşuyla ilgili şunları anlatıyor: "Işığı durdurabilmek için bilim adamları uzun yıllardır çalışıyordu. Son beş yıl içinde ışık enerjisini -270 derecedeki gaz halindeki atomlara transfer ederek ışığı hapsetmeyi başardılar. Bu tip sistemler çok özel şartlar gerektirdiği için, bilgi işlem teknolojisinde pratik olarak kullanıma giremedi. Yaptığım buluşla, ışığın enerjisini atomlara transfer etmeden, oda sıcaklığında ve çip teknolojisinde kullanılabilen mikrooptik devrelerle durdurulabileceğini gösterdim. Işığı durdurarak çok düşük enerjilerde ve yüksek hızlarda ışıkla çalışan transistörler gerçekleştirilebilir."
1- Mehmet Fatih Yanık, önceden - 270 derecede tutulabilen ışığı, oda sıcaklığında 'hapsetmeyi' başardı.
2- Bu teknolojiyle, bilgisayarlar artık 'ışık hızına' geçecek, bilgi teknolojilerinde yeni bir dönem açılacak.