Ben hem kompakt, hemde D-SLR makina kullanmaktan yanayım. Hatta bir tanede kücük canavar bir çok yere monte edilebilen geniş açılı kamera var ise tadından yenmez

Neyse son dediğimizi ileriki safhalara taşıyalım.
Hem kompakt hem de D-SLR nasıl olur diyebilirsiniz. Bir bisiklet turunda ikiside bence çok lazım. Nasılmı? Yeri gelecek bisiklet sırtındayken an'ı yakalamanız gerekecek. O zaman gidon çantasının yan cebinden ya da bisiklet formanızın sağ arka cebinden kompakt makinenizi çıkartıp power düğmesinin ardından hiç bir ayar yapmaksızın deklanşöre basacaksınız. Burada görüntünün derinliği yada yeterli ışık olup-olmaması önemli değil. Mümkün mertebe bulanık olmayan bir görüntü işimizi görecektir.
Bu açıdan bisiklet turları için alacağımız kompakt makinenin karakterisriği nasıl olmalı?
1: Mutlaka pil ile çalışmalı. Bataryalı makineden dilim bir kere yandı bir daha almam

Şarjlı piliniz bitse dahi herhangi bir marketten alkaline pil alabilirsiniz, ya da yanınızda bol miktarda şarj edilmiş pil bulundurarak gününüzün yarısının fotoğrafsız geçmesini önleyebilirisniz
2: Dedikya an'ı yakalamak önemli. O yüzden mümkün mertebe objektifi dışarı doğru açılarak zaman kaybedilen makinelerden uzak durulmalı. Bazı üst model makinalarda bu objektifin dışarı çıkma işlemi cidden hızlı olabiliyor. Onlar dercih edilebilir. Kısaca açılma süresi ne kadar kısa olursa bizim için o kadar iyi.
3: Ne kadar küçük o kadar iyi

Makine küçüldükçe yukarıdaki yazdıklarımdan taviz vermek gerekebiliyor. Genelde lithium pil kullanılmaya başlıyor ve yapısal olarak daha az ışık alabilen objektiflerle donatılıyor. Bu da loş ortamlarda hareketli nesnelerin bulanık çıkmasına sebebiyet verebiliyor.
4: Mümkün mertebe ucuz bişey olsun

Ben kullandığım makineye pek kıymet vermedim şimdiye kadar (D-SLR olursa işler değişir tabii

) Makineyi bisikletten düşürdüğüm, ellerim yağlı iken (tavuk mangalda

) makineyi alıp fotoğraf çektiğim, bisiklette ortalama bir hızla giderken makineyi bisiklet süren bir başka arkadaşıma verdiğim çok olmuştur

Kısaca makineye verdiğim fiyattan daha çok, karta kaydedilen fotoğrafların kıymerti benim için daha önemli olmuştur hep. O yüzden bozulduğunda içinizin acımaması önemli

(Not: Zamanında kullandığım Sony Dsc T-33 fotoğraf makinası 3 yıl sonra iflas etmiştir

Tam manasıyla iflas etmiştir. Pil, tuşlar, hafıza kartı çalışmamakla beraber monitörde irili ufaklı ölüpixeller oluşmaya başlamıştı

)
5:Ekran boyutuna ve kalitesine pek takılmamak gerek. Ama mutlaka sağlam bir ekranı olmalı. Çıtkırıldım bir ekranın arızası, garanti kapsamına girmeyerek aldığınız makinanın fiyatına yakın ekran parası ödemek zoruda kalabilirsiniz. Ekran kalitesi diye bahsettiğim olay ise, yüksek çözünürlüklü, ekran ışığı fazla, renkleri canlı bir ekrana ihtiyacınız yok. Fotoğraf makinanızın nereyi çektiğini anlasınız yeter

Hatta yeri gelecek fotoğraf makinasına bakmadan fotoğraf çekme durumunda kalacaksınız

(Deneme-yanılma yöntemiyle tecrübe edinerek, zaman içerisinde tek seferde güzel kareler yakalayabilirsiniz

)
6: Mutlaka sesli, 640x480 çözünürlüğünde, 30 fps'lik video kayıdı yapabilmeli. Bazen fotoğraf çekmek yerine video kaydı almak daha iyi olabiliyor. Heleki bilgisayarda parça parça çektiğiniz videoları işleyip, güzel bir fon müziği koyduktan sonra şahane görüntüler elde edebilirsiniz
7: Kullandığı kart tipi mümkün mertebe sd ya da mmc olsun. Yoksa alternatif bir kart biçimi zaman zaman problemlere yol açabiliyor. (Uygun kart okuyucu bulamamak gibi)
Yukarıda yazdığı özelliklerin hepsini bir makinede bulabilmek çok zor, hatta imkansız diyebilirim. Hatta bazı özellikleri bile bir arada bulunan makina bulamadım ben piyasada. O yüzden yukarıda açıklamaları ile beraber verdiğim kriterlerden size mantıklı geleni ve daha çok, ihtiyacınız olanları birleştirerek makine seçimi yapmanız faydanıza olacaktır
Gel gelelim D-SLR canavarlarına... Açıkçası bu konuda pek tecrübem yok. Sadece bir kaç seferlik kullanım tecrübem var o kadar. Bu da ancak ileride alacağım D-SLR makinenin bana hitap edecek karakteristik özelliklerini tahmin edebilmeme yetiyor

O yüzden bir D-SLR makine alırken nelere ihtiyacınızın olup, olmadığını söyleyebilecek çok daha tecrübeli arkadaşlarımız, abilerimiz var. Onları dinlemek en iyisi olacak.
Ama bir turda neden D-SLR makineye ihtiyaç duyacağımızıda anlatmam gerek. Yeri gelecek karşınızda heybetli bir dağ, uçsuz bucaksız bir ova, bir göl, sarp bir vadi, yeşilin en koyusundan bir orman manzarası, dolunayın gözkamaştırdığı bir mehtap manzarası, dağların arasında kıvrılıp giden bir yol olabilir. İşte o an, bisikletten inip dakikalarca manzaraya hayran hayran bakacaksınız. Belki de o manzara sadece bir kaç dakikalık hayran hayran bakılmaktan çok fazlasını hakediyor. Ama pek zamanınız olmayacak büyük ihtimal. O anı ölümsüzleştirebilmek için bir kompakt makina ne yazıkki size yetmeyecek. O güzelliği, o heybeti, derinliği, renklerin canlılığını size verebilecek alet sadece ve sadece D-SLR makinedir. Belkide çekeceğiniz o güzel poz için o hantal aleti kilometrelerce taşımaya değecektir.
İşte bu sebeplerden dolayı, eğer imkanınız varsa her iki makineden de edinip kullanmanızı tavisye ederim. Gelişmişlik bakımından kompaktı biraz göz ardı ederek giriş seviyesi almanız yararınıza olacaktır
Ha unutmadan ! ne olursa olsun fotopraf makinasında panaroma fotoğraf çekimi için gerekli bilgiler öğrenilmeli ve asgari kalitede panaroma çekimi yapabilmelisiniz. Bir kompakt makineden, D-SLR'den çekilen fotoğrafın canlılığını, derinliğini alamayabilrisiniz. Ama panaroma sayesinde en azından manzarayı geniş açılı alarak daha gerçekçi fotoğraflar elde edebilirsiniz
Konuyu açan arkadaşa özellikle teşekkür etmek isterim. Yaklaşık iki yıldır kafamda yer edinen bilgileri yazıya dökebilme fırsatı buldum.Editörlüğünü yaptığım sitede bu konu ile ilgili yazacağım yazıda buradaki verdiğim bilgiler yazımın taslağını oluşturacak
