Sporcularimizin değeri ne zaman bilinecek

Ürgüpde türkiye şampiyonasında birincilik almış arkadaşlarım var, ama o kadar ayıplanacak bir durumki genç arkadaşlarım türkiyede onca birincilikle milli sporcu olup, milli takım formasını giymeye hak kazandıkdan sonra yurt dışında yarışlarda derecelere giren sporcunun sırtında sanki türk bayraklı forma yokmuşcasına hiçe sayılıyorlar.

Ve Yarışdan sonra ne duygu, azim, hırs, düşüncelerle yarışdıkları anların bir tane profosyonel kamerayla çekilmiş ne canlı yayın nede internetde bir videosuna rastlayabiliyorlar, belki ailesinin önünden 50 km/h hızla geçerken cep telefonuyla çekilmiş 3-5sn lik video varsa var, yoksa oda yok.

Ben bu durumun gereken yerlere iletildiğinde ve 75 milyonu temsil eden arkadaşlarımızın yarışlarını televizyonlarda yayıtlatmayı başardığımızda inanıyorumki bisiklete, bisikletciye verilen değer, önem, yasalar, bakış açıları ve bunun gibi bir çok yararını her bisiklet sever görücekdir.

Şuda bir gerçekki televizyonlarda veya internette geçmiş sadece bir futbol maçının bin tane dökümanına rastlamak mümkün, ve onlarca gereksiz program vs.

Ayrıca 0 motive altında, nevşehir gibi 4 aylık bir 2 teker antrenman sezonu olan soğuk bir memleketde, sadece bi tane 5 km'lik bisiklet yolu bulunan koskoca turizm cenneti kapadokya'da, konya ve antalya gibi olanakların daha iyi olduğu illerdeki sporculara karşı dereceler elde edebilen ürgüplü sporcu bisikletcileri kutluyor, ve yüksek motive, daha iyi iklim şartlarında, daha müsait antrenman yollarında avrupada girebileceği dereceleri hayal edemiyorum

Avrupada olsa helikopterle profosyonel kamera çekimleri olurdu

Bu konuyu okuyup cevap bile yazma zahmetinde bulunmayan arkadaşlarım hakkındaki düşüncelerim, biz bisiklet severlerin duyarlı olmadığı bu eksiklikde sevmeyen insanların hiç duyarlı olucağını beklememelerini, bu konuda sonuca varmanında hepimize fayda sağlıyacağını tekrar unutmamanızı hatırlatırım

Hayfilandiginiz konunun nedenini zaten kendiniz aciklamissiniz. Maalesef Turkiye'de futbol harici sporlar adeta yok sayiliyor. Daha sonra at yarislari, basketbol, voleybol ve dovus sporlari geliyor sanirim. Butun bu sporlarda yasal ve yasadisi bahis oynandigi, buyuk paralar dondugu icin belki de...
Ortada para oluncada sponsor ve organizatorler diger sporlara pek ilgi gostermiyor, dediginizi gibi helikopter cekimi yapilacak kaynaklar ayirmiyorlar. Devletin destek ve tesvigini gectim zaten...
Bisiklet sporcusu egitme, secme ve yetistirmeleri icin bir sebepte olmuyor bu nedenle...
Eskiden "topcu yada popcu mu olcan, once okuluna git duzgun bir universite diplomasi al" denirdi cocuklara. Sonra topculuk ve popculukta kivirabilirsen genc yasta guzel para oldugu gercegi hasil oldu. Insanlar cocuklarinda isik gorunce okulu bosverip varini yogunu cocugunun topcu-popcu olmasina harcar oldular...
Hic bir bisiklet veya baska dal sporcusu icin boyle bir eylem duydunuz mu? Duyamazsiniz
Olay artik kapital ve nemalandikca populerlestirme olayi cunku. Spor olmaktan bu nedenle cikan spor dallari, o yuzden revacta artik
Neyseki evvel ezelden baslamis bir Cumhurbaskanligi Bisiklet Yarışı var da bisikletciler bir nebze eksiklenmelerini unutabiliyor!

2012 Olimpiyatlarında 1500 metre bayanlar koşuda 1-2 yaptık tarihimizde ilk defa. Hemen daha en taze geçmiş olimpiyat derecemiz.
O kızların adını sorsan bir Allahın kulu çıkmaz, ama adı unutulmuş, takımından farzımahal kovularak ayrılmış bir yabancı futbolcu, 20 sene önce de olsa hasbelkader güzel bir gol atmışsa o hatırlanır.

Daha dün otobüste gelirken yanımda duran 25 yaşlarındaki herif, yanındaki arkadaşına anlatıyor, ben hiç anlamadığım için terimleri karıştırabilirim ama dediği yaklaşık şöyle bir şeydi:

Abi iddaa'da Yunan liginden bir maç vardı 1-1'e oynadım ama 2-1 bitti.

Bu da suat arkadaşın anlattığı ile örtüşüyor, bu iddaa denen şeylerden millet demek ki birşeyler kazanıyor, o yüzden futbol, at yarışı gibi sporlar Türk'ün derdine düştüğü sporlar. Gören de bizi sporla çok ilgili bir millet sanır.

Ya bu memlekette radyo trafik denen bir kanal var ya, her gün aynı muhabbeti aynı trafiği yaşamaktan bıkmayan sürücüler ordusu var, bir de bu kanalı telefonla arayıp durum bildiriyor yok şurdan kaçın yok servis minibüslerinden ötürü gidemiyoruz falan bir de sunuculara teşekkür ediyorlar.

La biz adam olsak biz birbirimize saygılı, sevgili, düşünceli, insaflı, harekete ve spora gönül veren insanlar olsak böyle kanallar kurulmaz. Ne bisikleti ya... Adam akşam eve geliyor karısı buna dayıyor bir tencere makarnayı, yanında bir de vazgeçemedikleri kırmızı et de olacak, üstüne bir de o mideyi delen kolayı iç yat aşağı. Sonra gelsin kalp krizleri gitsin şeker hastalıkları.

Konu dağılıyor biliyorum da, geleneksel orta anadolu hamur kültürüyle İstanbulun plaza insanlarının yaşam biçimlerinin bileşiminden hiçbir halt çıkmaz. Adam trafikte evine gelene kadar 3 saat geçiyor kendini eve sinir küpü olarak zor atoyor çocuklarla ilgilenmek hak getire, tam devletin istediği tarz insan. Benzinin ve trafiğin kölesi ol, işinden evine evinden işine git, sosyal hayat yaşamaya mecalin ve vaktin kalmasın, ben de bütün yatırımları istanbula yapmaya devam ederek bu şehrin yeşil alanlarını bir bir sömürüp milleti buraya doldurayım, nasıl olsa ben benzinden aldığım ötv me, lüks arabadan aldığım vergiye, gittikçe çoğalan inşaatlar vesilesiyle toplayacağım emlak vergisine bakarım, gerisini .....lemem afedersin.

@Murat Semiz



@suat akman

Belki biraz teşvik olsa adamlar araçla bisikletciyi gördümü rahatsız etmemek için şerit değiştirir, şimdi gören kornaya basıyor, çekil lan yoldan, sıkıştırıyor, vuruyor, su döküyor vatan haini muamelesi yapıyor, sonra denk getirirde ışıkda vs. yakalarsan; abi kusura bakma turist sandım diyor (özrü kabahatinden büyük), çocuklar zaten; aa şuna bak, hello, hey, lan, turist bak sana lan vs.. Sadece yabancı turistler biner sanıyorlar bisiklete, Yıkmamız lazım bu ön yargıları sesimizi duyurmamız lazım, ama nasıl belaya kalsan 20 kmlik yolda hergün biriyle kalırsın, sesini çıkarmasan devamı gelir.

selam veren destekleyenlerde var tabii

Bu ülkede sporcu ve sporcuların değerimi!!bu bir şakamı.soru bumu gerçekten;asıl soru bu ülkede '''insana ve insan olana değer varmı''''değerler toplum bilinci,bunlar kaldımı'ki 18 tane adam şu an balçık ve çamur altında çoktan vefat etmiş aileler perişan olmuş ama kimin umurunda!!yoksa spora ve sporcuya verilen değere gelene kadar daha ne değerlerimiz var yada vardı.

@Oğuzhan k

işciye verilen değeri söylemeye zaten gerek yok, konuyu toparlayamayız sonra ut:

@Murat Semiz

Hocam ne güzel yazmışın ,eline sağlık. Sonra sen gel bu adamdan milli bisikletçi veya triathloncu ismi söyle de. Bakarsın sayıyormuş bi de teker teker.

Hocam bi de affına sığınarak konu dağılacak biraz ama söylediklerine paralel olarak 1900'lere geri dönelim hali hazır 29 Ekim iken. M. Kemal Atatürk'ün ne kadar büyük bir düşünür,geleceği biçimlendiren,ilerici biri olduğunun altını çizelim. Savaştan çıkmış yorgun halka ,ekmek karneleriyle ekmeklerin alındığı dönemde ne büyük devrimler yapmış. İnsanlarımıza harf devrimi,şapka devrimi vs. gibi reformlarla dünyaya ayak uydurmaları için bunları benimsetmiş. İnsanin gerçekten tüyleri diken diken oluyor böyle bir insanın bu topraklardan geçmiş olmasına.

Tüketim çılgınlığının almış başını gittiği bir zamanda, hız çağına insanlar ayak uydurmak zorunda bir yandan geçinmek zorunda. Birsürü sorumlulukları varken böyle konular ilgi çek(e)miyor maalesef. Kafalarının fazlaca yorulmayacağı şeylere yöneliyor. Acaba kaçımız Türkiye Satranç Federasyonun başkanın ismini sayabilir ki? Yani böyle ufak detaylara gelmeden önce çok daha ciddi sorunlarımızı çözmemiz gerekiyor başta eğitim ve istihdam olmak üzere , daha sonrasında bunlara ayıracak zaman bulabiliriz belki.

Burak kardeşim bu memlekette şu anda 3-4 şeyi frenleyebilirsen insanlar nefes alıp düşünebilir, biraz titreyip kendine gelebilir.
İnşaat çılgınlığı
Otomobil sahibi olma çılgınlığı (1 yaşındaki arabayı sıfırla değiştirmek)
Akıllı telefon sahibi olma çılgınlığı (3 ayda bir değiştirmek)
Televizyonda alıp başını giden, überlüks yalılarda kimin kimi sevdiğini (en kibar böyle yazabildim) ve kimi geberttiğini konu alan dizi çılgınlığı

Bunların malesef hepsinin müşterisi bol.

Otobüste vapurda vs dikkat etmeye çalışıyorum, 2-3 sene öncesine kadar insanlar tek tük te olsa kitap falan okurdu yolda izde. Şimdi herkesin kulağında kulaklık ekranda birşeyler kaydırmakla meşgul, bakılan şey kitap olsa gam yemem, dijital eğlence multimedya iddia kumar yani tam filmlerde resmedilen cahil cühela kendine satılanı alan ve tüketen ama doymayan daha fazlasını isteyen bir tüketim toplumu.

Başka bir konuda tartışılıyordu onu takip edemedim, Almanya nasıl tekrardan ayağa dikildi, her alanda. Nüfusunu da gençleştirebilse kimse durduramaz bunları.

Biz, en basitinden, cihan harbine girmemizin kalleş sebebi olan, sonra da güya bizi destekleyen Almanyanın taa bize 1915lerde verdiği uçakları, topları, denizaltıları 100 yıl sonra bugün itibariyle yapabilmiş miyiz acep ?

Ama biliyorum boş laf salatası yapıyorum, önce kendime sormam lazım "ben ne yaptım, bir mühendislik okuyup ortaya birşeyler çıkarıp bunları konuşmayı hakettim mi" vs vs, ülkemizde parayı kapan anca İNŞAAAAAAAAAAAAATTTTTT mühendisleri. Biz o mühendislikten anlarız en iyi, her tarafı betonla kaplarsak kendimizce medeni ülke oluruz bize yeter. Sanayileşmeyi boşver.

@Murat Semiz

Ne kadar bisiklet çoğu kişi için bir önem taşımıyorsada, devir obezite çağı konu sağlık olunca illaki spor ön plana gelicek, bisiklete yeni başlayan çoğu arkadaşımda hareketsiz işler sonucunda kilo kolesterol vs. sorunları başlayıp bunu aşmak için başına varan öğretmen, doktor vs memur kesiminden oluşuyor.

Bu sene ye kadar tanıdığım bu yaşıma kadar hiç kilo almazdım ama bu sene bende almaya başladım diyen normalde metabolizması hızlı çalışan yakınlarım oluşmaya başladı, yani o adam ne yaparsa yapsın kilo almaz senelerdir böyle dediğimiz arkadaşlarımız almaya başladıysa diğerlerinin geleceğini düşünemiyorum bile..

@Murat Semiz

Evet hocam can alıcı noktaya sormuşun kendine fakat bu ülke sana ne verdi ki sen ne vereceksin? Senden götürdüklerini saymaya gerek yok sanırım,aldığı vergiler,çaldığı yıllar vb. Sonunda şu anki pozisyonun ne ? Yıllarca çalıştın ,sosyal hayatını sıfıra indirdin,emek sarfettin sabahlara kadar, paralar harcadın daha iyi okuyabilmek için . Şimdi kalkıp çarpık sisteminin dibine vurulduğu noktada,rüşvet almadı diye haber olunan devlet memurlarının bulunduğu yerde,insana verilen değerin hiç olduğu biryerde mi yaşamak isterdin? Yoksa insanların sabahları uyandığında telaşlanmadan otobüsüne binip işine gittiği,çocuklarının doğdukları anda geleceklerinin garanti olduğu biryerde,işsiz kalsanda devletin sana maaş verdiği bir ortamda mı yaşamak isterdin? Almanya demişin ama hocam tüm avrupa ülkeleri neredeyse 2.dünya savaşından çıkmış şu anki durumlarına bak birde bize bak. Özentilik falan değil hocam bu,bu bariz bizlerden kaynaklı. Yaz,yaz bitmez ama kendini kurtarmaya bakmak gerek daha geç kalmadan. Konuya bağlarsakta sonra neden sporcularımız başka ülkelere gidip o ülkeler adına yarışıyor diye hayıflanırız. Neden? Çünkü daha iyi şartlarda antreman yapmak ve yarışmalarda birincilik kazandıktan sonra kazandıkları altın madalyaları satıp geçinme derdine düşmedikleri için.