Aytaç DİREK
Daimi Üye
- Kayıt
- 17 Haziran 2013
- Mesaj
- 351
- Tepki
- 1.480
- Şehir
- izmir
- Başlangıç
- 2010—11
- Bisiklet
- Canyon
- Bisiklet türü
- Yol bisikleti
Selamlar
İngiltere'de aylık olarak yayınlanan "Get into Road Cycling" isimli derginin Aralık sayısında yayınlanan "Profesyonel Sporculardan Tepe Tırmanma Teknikleri ve İpuçları" konulu makaleyi elimden geldiğince Türkçeye çevirmeye çalıştım. Yabancı kaynaklardan özellikle antrenman teknikleri gibi faydalı bilgileri okurken pek çok yeni şey öğrenirken, aynı zamanda doğru olduğunu düşündüğüm pek çok şeyin de yanlış olduğunu öğreniyorum. Bu tür bilgilerin bende kalmaması amacıyla buradan yayınlayarak paylaşmaya devam etmeyi düşünüyorum.
Saygılarımla
Yukarı çıkıyor muyuz?
İngiltere Milli takımında yarışan dört yol yarışçısıyla tepe tırmanma antrenmanları ve tekniklerini konuştuk.
Birçok İngiliz yol yarışçısı için Sonbaharın ilk haftaları saçma bir çalışma döneminin başlangıcına işaret etmektedir.Her yıl Eylül ve Ekim ayları boyunca, sert ve acı veren zamana karşı tepe tırmanma antrenmanlarını yapabilmek için uçurum yamaçlarında iki mil uzunluğunda tırmanış rotası arayan bisikletçiler göreceksiniz. Bu tür yarışlara katılan bisikletçilerin bazıları profesyoneldir, işte tam da bu yüzden teknikleri, yetenekleri ve tavsiyeleri bizlerin tepe tırmanışlarımızı geliştermemize oldukça faydalı olabilir.
KAZANMAYA PEDAL BAS
Kendisi her ne kadar single speed kullanmış olsa da 2008 tepe tırmanış şampiyonu Matt Clinton’a göre tırmanışta düşük vites, yüksek kadans (kadans pedallerinizi döndürme hızıdır) en önemli anahtardır. Her tırmanış yarışını single speed bisikletlerle kazandım fakat bunu yapabilmeniz için katılacağınız yarışın tepe inişinin olmaması gerekir aksi takdirde kendinizi yüzünüz gözünüz toz toprak içinde en sonda bulabilirsiniz diyor Clinton. Tepelere en büyük dişlide çıkmak fikri kadar palavra bir fikir daha yoktur. Düşük vitesle tepe çıkmak yüksek viteste çıkarken yapılan zig zag veya patinaj çekmekten daha kolaydır.
Uzun tırmanışlarda hedefiniz daima düşük viteste pedalı çevirmek olmalıdır. Bu Tour De France’da yarışan profesyoneller gibi sürekli 120 rpm (dakikadaki devir sayısı)’de pedal çevireceğiniz anlamına gelmez ancak düşük viteste 85-95 devir/dakikalık bir kadans nisbeten daha iyi hissetirecektir.Asıl anahtar eğimin derecesine göre vites arttırırken efor ve kadansı stabil kılmaktır.Artan eğimle başaçıkabilmek ve kas ağrılarını azaltmak için seleden kalkım ayakta sürecekseniz eğer hızı ve momentomu koruyabilmek için pedallere baskı uygularken vitesi bir kademe arttırmalısınız diyor Andrew.
OTURUN
5 defa İngiltere tepe tırmanma şampiyonu Stuart Dangerfield'a göre her ne kadar tepe tırmanırken ayakta sürmeniz gereken durumlar olsa da oturarak sürmek ayakta sürüşe kıyasla çok daha etkilidir. Ayakta sürmek enerji kaybıdır çünkü vücut ağırlığınızı desteklerken aynı zamanda kendinizi yokuş yukarı itmeye çalışıyorsunuz.Eğer yokuş tırmanırken hep ayakta sürüyorsanız ya yanlış vitestesiniz veya güç antrenmanına ihtiyacınız var demektir.
Dangerfield'ın görüşü, Fransa'daki Franche-Comté Üniversitesi ve ABD'deki Utah State Üniversitesi tarafından yürütülen ayrı çalışmaların sonuçlarıyla desteklenmektedir. Fransız araştırmacılar VO2max yoğunluğunun %75'inden az olduğu durumlarda ayakta sürmenin daha az etkili olduğunu söylerken Amerikalı araştırmacılar ise 400 watt'lık yüksek yoğunluklu bir güçle seleye oturarak çıkılan bir tepenin %3.7 daha hızlı çıkıldığını belirtiyorlar.
Ancak Amerikalı araştırmacılar %15 eğimin üzerindeki tırmanışlarda ayakta ya da oturarak sürmek arasında çok az hız farkı olduğunu ilave ediyorlar.
Profesyonel performans: Bisiklet kitabının yazarı Richard Ellen buna katılıyor.Ayakta tepe tırmanmak enerji depolarınızı çabuk tüketir ve daha çabuk yorulmanıza neden olur diyor. Fakat grup sürüşleri için düşünülürse, ayakta tepe tırmanarak oksijen borçlanmasına girmek (not),hızlı ilerleyen bu grubun içerisinde kalarak bu enerjiyi parkurun diğer bölümlerinde geri alabileceğiniz anlamına gelebilir.
KÜÇÜK ADIMLAR
Bir başka 5 defa İngiltere Tırmanış Şampiyonu olan Jim Henderson, tepe tırmanışının büyük bölümünün psikolojik çaba gerektirdiğini söylüyor. Özellikle uzun sürüşlerde, tırmanışın tamamını düşünüp yılgınlığa düşmek yerine, tırmanışı sektörlere ayırarak her sektörü bir zafer olarak düşünmek gerekir. Tepeyi tırmanırken sonraki 10 mile değil de bunun yerine her dönemeçten sonra bir sonraki 10 metreye odaklanarak tırmanışı yapmayı tavsiye ediyor. Özellikle dik bir yokuşu çıkarken, kafamın içindeki paniği durdurmak için pedal saymayı öğrendim. Bu size yeni ve önemli bir faktöre odaklanabilmeniz için motive edici bir yöntemdir.
Çok uzağa odaklanmak sinirlerinizi mahveder. Spor psikoloğu ve Elite spor danışmanlığı ve antrenmanlı beyin merkezinin kurucusu Jamie Edwards : Önünüzdeki görevin ağırlığı sizi sinirlendirir bu da değerli glikojen kaynaklarınızın büyük bölümünü yakmanıza neden olarak sizi elit bisikletçilerin en iyi performanslarını yaptığı sakin bölge (calm zone)'nin dışında bırakır. Kısa mesafe yerine sürekli çok uzağa odaklanmak size sürekli “ya şöyle olursa? Ya yapamazsam? Sorularını sordurtur.
DERİN NEFES ALIN
Sinirlerinizle savaşmak için karnınızdan solumalısınız. Göğüs kafesinizi açarak daha iyi bir soluma sağlamak için fren kollarını geniş açıyla tutarak, burnunuzdan nefes alın, üçe kadar sayın, durun ve sonra havayı ağzınızdan dörde kadar sayarak bırakın. Bu prensip panik atak anında kullanılan kağıt poşet ile benzerlik taşır. Bünyenizdeki karbondioksit fazlalığı, kısa kısa alınan nefeslerin bir sonucudur. Bu da beyninizin ve diğer kasların düzgün çalışması için gereken oksijeni alamadığı anlamına gelir. Alınan uzun nefesler, daha ideal bir solunum düzeni gerçekleştirmenize yardımcı olacak parasempatik sinir sistemini harekete geçirir ve kalp atış hızınızı yavaşlatır.
MAZERETLER,MAZERETLER
Pek çok bisikletçi tam zamanlı bir işte çalışırken veya dağlık olmayan bir bölgede yaşıyor oldukları için iyi bir tırmanışçı olabilmenin mümkün olmadığını düşünür.
Bath ve Bristol arasındaki düz rotayı her gün evden işe giderek kat eden, İki defa ulusal tepe tırmanma şampiyonu olan James Dobbin buna katılmıyor. " Bu tamamen enerjiyi verimli kullanmakla alakalı ve aklınıza koyarsanız düz yolda da bu çalışmaları yapabilirsiniz".Bath ve Bristol arasında ev-iş rotamda 30 saniye boyunca saatte 30 millik bir hıza çıkıyor ve bu intervali sık aralıklarla tekrarlıyorum. Yaşadığım yerdeki tepeleri biliyorum. Kişisel Vo2Max testi gibi hedeflere odaklanmam gerektiğinin farkındayım.
Akşamları turbo trainerı kullanıyorum fakat yine saatlerce selede pedal çevirmek yerine kısa ve yoğun interval antrenmanlarına odaklanıyorum. Antrenör Andy Wadsworth güçlenmek için zıplayarak yapılan squat antrenmanını öneriyor.
Yapılışı;
Ayakta dururken ayaklarınızı kalça genişliğinizde açın, normalde kaldırabildiğiniz azami dambıl ağırlığının %30'una denk gelen ağırlıkta bir çift dambıl alın. Dumbbell'lariı uyluklarınızın yanında kol uzunluğunda tutun, avuç içleriniz birbirine bakmalı. Göğüs dışarıda ve omuzlar geride olacak şekilde, kalçalarınızı geri çekin ve bacaklarınızın 90 derece açı oluşturacak şekilde dizlerinizi bükerek squat pozisyonu alın. Bu pozisyonu aldıktan sonra derin bir nefes alarak vücudunuzu havaya kaldırmak için patlayıcı bir şekilde yukarı zıplayın. Kollarını yanına tutun, yükselirken dambılleri kaldırın. Yere inerken nefes verin ve yumuşak bir şekilde dizlerinizi kırarak kalçanızı başlangıç pozisyonuna getirin. Kaslarınızı mümkün olan en kısa sürede ateşlemek için bir sonraki atlamaya başlamadan önce kısa bir süreliğine durun.
Sırayla beş ila sekiz sıçrama yapmayı deneyin ve her birinde maksimum yüksekliğe ulaşmaya konsantre olun, mümkün olduğunca yumuşak iniş yapın. Dayanıklılık ve Koşullanma Araştırması Dergisinde yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar squat çalışmış sporcuların sekiz hafta içinde yüzde 17 oranında dikey sıçrama yüksekliğini arttırdıklarını keşfettiler. Ayrıca 20 metrelik sprint zamanları da benzer bir miktarda gelişti.
KİLO VER PARA KAZAN
2009 Tour de France'da Brad Wiggins'in sarı mayoyu ilk giydiği etapta beni asıl hayretler içinde bırakan ayrıntı onun güç/kilo oranıydı diyor 4 defa tepe tırmanış şampiyonu Chris Boardman. Belli ki Brad, pist antrenmanlarının sağladığı güce sahipti ama özellikle tepelerde yaptığı sonuçları almak için epey kilo vermişti. Birkaç kilo vererek, o kiloları verebilmek için başvuracağınız bir diyetisyene veya daha hafif bir bisiklete harcayacağınız paradan tasarruf edebilirsiniz. " Ben doğuştan zayıf bir yapıya sahibim bu nedenle interval antrenmanlar benim için yeterli" diyor Chris Boardman. Tabi sportif bisikletçilerin büyük çoğunluğu muhtemelen hem kilo vermek hem de interval çalışmalarına ihtiyaç duyuyorlardır. Kendi vücudunun durumuna (kilolu olup olmadığı) bakmadan daha hafif grup setlere servet harcamak ne kadar mantıklı olabilir ki?
1. 55 mt. boyunda 90 Kg. ağırlığında bir bisikletçiyi ele alalım. Düz yolda 200 watt'lık sabit güç uygulayarak 32 Km/h yapabilir. 73 Kg: a düşüp aynı gücü uyguladığında sürati 33.7Km/h olur. Bu hesabı % 10'luk eğime sahip bir tırmanışa aktarırsak hızı 6.75 km/h'den 8.2Km/h'a çıkar.
"Formda Kalmak için Beslenme" isimli kitabın yazarı Anita Bean, sağlıklı ve kademeli kilo vermenin işin anahtar noktası olduğunu söylüyor. İşe günlük kuruyemiş tüketiminin % 70'ini fındık ve badem olacak şekilde ayarlamakla başlayın. California'da bulunan City of Hope ulusal tıp merkezinin araştırmasına göre 6 ay boyunca günlük diyetlerine % 70 badem eklenen deneklerin 6 ay sonra vücut ağırlıklarının % 8'ini kaybettikleri tespit edilmiş. Fındık vebadan gibi kuruyemişler tekli doymamış yağ, lif ve protein bakımından zengin, sağlıklı besinlerdir. Karnınız acıktığında bunlardan bir avuç tüketirseniz ana öğünlerde daha az yemek yediğinizi göreceksiniz. Su içmeyi de unutmayın tabii. Yarış öncesi tırmanış bisikletçilerinin önceliği yeterli sıvı alımı olmalıdır. Rutin antrenmanların arasına interval çalışmalarını eklemek de kilo kaybettirir diyor New South Wales üniversitesinden araştırmacılar.
15 hafta süren bir deneye göre; 20 dakikalık bir sürüş süresi boyunca 8 saniye yüksek tempoda, ardından 12 saniye hafif tempoda tekrarlanan sürüşler yapan bir bisikletçi, bunu haftada üç kez tekrarlayarak intervalsiz bir şekilde 40 dakika antrenman yapan birisine göre 2.7 kg daha fazla kilo kaybettiği gözlemlenmiş.
Artık epik bir şekilde tepe tırmanabilmek için gizli formülü biliyorsunuz; yüksek kadans,seleye oturarak sürmek, interval antrenman ve diet.
GÜÇLENMEK
Jim Henderson'un tepe tırmanma programı, haftalar içinde kısa ve kesin bir şekilde garantili gelişim vadediyor.
"Eğimi % 1'den % 10'a çıkan ve trafik yönünden nispeten sakin bir kısa yokuş bulun.(Araç trafiğinin yoğun olduğu bir yol seçmeyiniz çünkü bu antrenmanda çok yorulacağınız için üzerinize doğru gelen araçlara sürekli konsantre olamayabilirsiniz. K(endinizi riske atmayın)
Isının, ardından yokuşun en altından başlayın. Tüm enerjinizin % 100'ünü verecek şekilde kelimenin tam anlamıyla takatiniz kalmayıncaya kadar 1 dakikalık bir efor sergileyin. Yokuşun tepesinde bisikletten inmeden 3 dakika daha aktif dinlenme şeklinde Pedal çevirmeye devam edin. Bu çalışmayı 4 defa tekrarlayın. Ardından 15 dakika boyunca rahat tempoda pedal çevirin ve antrenmana yeniden başlayın. Bu antrenman esnasında tekniğe fazla takılmayın Sadece tüm gücünüzle yüklenmeye odaklanın. Öyle ki kaslarınız laktik asit yüzünden acı içinde kalsın.
UZUN TIRMANIŞLAR
Alp stili tırmanışı öğrenmek ister misiniz? Antrenör Andy Cook'un tırmanma ile ilgili bazı notları var.
Oturun:
Uzun tırmanışta seleye oturarak tırmanmak aerobik açıdan en verimli yoldur. Seleye oturarak sürmek, bacağın arka tarafında bulunan büyük kaslar pedalı daha güçlü bir şekilde yukarı çekme imkanı sağlar. Ayakta sürerek daha fazla güç üretebilirsiniz belki ama glikojen depolarınızda çok daha çabuk tükenir. Yine de ayakta sürmek, hem poponuzu dinlendirmek, hem kan akışını sağlamak hem de çalışan kas grupların değiştirmek açısından faydalıdır. Fakat ayakta sürerken bisiklet çok daha fazla sarsıldığı için çok verimli bir sürüş değildir.
Gevşeyin:
Gidonu çok sıkı tutarsanız dolaylı olarak vücudunuzun üst bölümünü gerginleştirirsiniz ki bu da enerji kaybı demektir. Gevşeyin! Elleriniz drop bar yerine fren kol başlarını tutacak şekilde, omuzlarınız biraz geride ve sırtınızı dik tutarak tırmanmaya odaklanın. Bu pozisyon diyaframınızı açmaya ve akciğerlerinize daha fazla alan açarak aerobik etkinliğini arttırmaya yarar. Ellerinizin Pozisyonunu değiştirmek, bileklerinizde ulnar nöropati gibi baskı veya nükseden gerilme yaralanmalarını önlemeye yardımcı olacaktır. Ayakta sürüşteki en iyi Pozisyon ise ellerin azami denge sağladığı vites kol başlarını tuttuğu pozisyonudur.
Yakala beni, yakala beni
Teker mesafesinde sürüş yapmanın motivasyonel bir faydası olsa da tırmanış süratinizde aerodinamik olarak faydası yok denecek kadar azdır. Sizden daha hızlı bir bisikletçiye yakın kalmak için çabalarken yorgun düşüp, mola vermek zorunda bile kalabilirsiniz. Kendi sürüş temponuza yakın bir grup bulabilirseniz hem daha sosyal bir ortamda sürüş yapmanın zevkini yaşar, hem de kafadan veya Çapraz rüzgarlara karşı korunursunuz. Oturarak tırmanış yapan bir bisikletçi ile teker tekere sürüş yapmaktan kaçının zira o kişi ayağa kalkarak sürmeye başladığı anda hızı aniden yavaşlar ve bunun sonucunda kaza yapma ihtimaliniz artar.
Vites ile ilgili bazı fikirler;
Tırmanışta 90 rpm'lik kadans idealdir. Tırmanış yaptığınız tepenin zirvesine mesafe fazla ise vitesi yükseltmeyin. Boş yere glikojen kaynaklarınızı tüketirsiniz ve bisikletin hareketli mekanik aksamlarına çok fazla basınç uygularsınız. vites değiştirecekseniz eğer bunu pedale basmadan önceki anda gerçekleştirmelisiniz. Böylece kadınsınızı çok bozmadan kararlı bir güç uygulamaya devam edebilirsiniz. Eğim azaldığında veya arkadan esen rüzgarın desteği olduğu durumlarda kadans ve gücü stabil kılarak temponuzu arttırmak için vites arttırabilirsiniz. Sürekli zorlandığınızı Hissediyorsanız vites düşürün.
Tempo;
Tempo, uzun bir tırmanışı başarmak için önemli bir etkendir. İngiltere ve Avrupanın bazı Şampiyonalarında bazı tırmanışların zirvesine ulaşabilmek 1 saati alabilmektedir. Bu nedenle tüm performansınızı çok erkenden ortaya koyarak kendinizi Zorlarsanız, kaslarınızdaki glikojen depolarını tüketmemiş, hatta oksijen borçlanmasına girmemiş dahi olsanız Zirveyi göremeden patlayabilirsiniz.
Yapılması gereken kalınabildiği kadar aerobik bölgede kalarak daha sonra-mesela zirveye son birkaç mil kala- tüm enerjinizi harcamaktır. Eğer kalp atım monitörü kullanıyorsanız bu bahsettiğimiz aerobik eşik azami kalp atım değerinizin % 65'ine tekabül eden değerdir. Eğer göğüs bandınız yoksa normal konuşmanızı yapamayacak şekilde soluk alıp veriyorsanız aerobik bölgede kalabilmek için temponuzu düşürmeniz gerekmektedir.
Son notlar;
☆Pratik yapmak mükemmelleştirir.
Daha iyi bir tepe tırmanışçısı olmanın başka bir kestirme yolu daha yoktur. Daha iyi olmak istiyorsanız tekrar etmelisiniz. Bir daha tekrar, yine tekrar, bir daha....
☆ Tırmanış boyunca beslenmeyi unutmayın. Enerji jelleri daha iyi bir performans için önemli bir beslenme alternatifidir.
☆ Kilo verin
☆Vücudunuzun çok fazla Isınmasına müsaade etmeyin.
NOT: Oksijen Borçlanması, noksan oksijenli bir durumda çalışan kasta olduğu gibi normal aerobik durumda depolanmış kimyasal enerji eksikliği. Solunumda tekrar enerji durumu düzelinceye kadar bir süre normal hızın üstünde oksijen tükenmesi.
İngiltere'de aylık olarak yayınlanan "Get into Road Cycling" isimli derginin Aralık sayısında yayınlanan "Profesyonel Sporculardan Tepe Tırmanma Teknikleri ve İpuçları" konulu makaleyi elimden geldiğince Türkçeye çevirmeye çalıştım. Yabancı kaynaklardan özellikle antrenman teknikleri gibi faydalı bilgileri okurken pek çok yeni şey öğrenirken, aynı zamanda doğru olduğunu düşündüğüm pek çok şeyin de yanlış olduğunu öğreniyorum. Bu tür bilgilerin bende kalmaması amacıyla buradan yayınlayarak paylaşmaya devam etmeyi düşünüyorum.
Saygılarımla
Yukarı çıkıyor muyuz?
İngiltere Milli takımında yarışan dört yol yarışçısıyla tepe tırmanma antrenmanları ve tekniklerini konuştuk.
Birçok İngiliz yol yarışçısı için Sonbaharın ilk haftaları saçma bir çalışma döneminin başlangıcına işaret etmektedir.Her yıl Eylül ve Ekim ayları boyunca, sert ve acı veren zamana karşı tepe tırmanma antrenmanlarını yapabilmek için uçurum yamaçlarında iki mil uzunluğunda tırmanış rotası arayan bisikletçiler göreceksiniz. Bu tür yarışlara katılan bisikletçilerin bazıları profesyoneldir, işte tam da bu yüzden teknikleri, yetenekleri ve tavsiyeleri bizlerin tepe tırmanışlarımızı geliştermemize oldukça faydalı olabilir.
KAZANMAYA PEDAL BAS
Kendisi her ne kadar single speed kullanmış olsa da 2008 tepe tırmanış şampiyonu Matt Clinton’a göre tırmanışta düşük vites, yüksek kadans (kadans pedallerinizi döndürme hızıdır) en önemli anahtardır. Her tırmanış yarışını single speed bisikletlerle kazandım fakat bunu yapabilmeniz için katılacağınız yarışın tepe inişinin olmaması gerekir aksi takdirde kendinizi yüzünüz gözünüz toz toprak içinde en sonda bulabilirsiniz diyor Clinton. Tepelere en büyük dişlide çıkmak fikri kadar palavra bir fikir daha yoktur. Düşük vitesle tepe çıkmak yüksek viteste çıkarken yapılan zig zag veya patinaj çekmekten daha kolaydır.
Uzun tırmanışlarda hedefiniz daima düşük viteste pedalı çevirmek olmalıdır. Bu Tour De France’da yarışan profesyoneller gibi sürekli 120 rpm (dakikadaki devir sayısı)’de pedal çevireceğiniz anlamına gelmez ancak düşük viteste 85-95 devir/dakikalık bir kadans nisbeten daha iyi hissetirecektir.Asıl anahtar eğimin derecesine göre vites arttırırken efor ve kadansı stabil kılmaktır.Artan eğimle başaçıkabilmek ve kas ağrılarını azaltmak için seleden kalkım ayakta sürecekseniz eğer hızı ve momentomu koruyabilmek için pedallere baskı uygularken vitesi bir kademe arttırmalısınız diyor Andrew.
OTURUN
5 defa İngiltere tepe tırmanma şampiyonu Stuart Dangerfield'a göre her ne kadar tepe tırmanırken ayakta sürmeniz gereken durumlar olsa da oturarak sürmek ayakta sürüşe kıyasla çok daha etkilidir. Ayakta sürmek enerji kaybıdır çünkü vücut ağırlığınızı desteklerken aynı zamanda kendinizi yokuş yukarı itmeye çalışıyorsunuz.Eğer yokuş tırmanırken hep ayakta sürüyorsanız ya yanlış vitestesiniz veya güç antrenmanına ihtiyacınız var demektir.
Dangerfield'ın görüşü, Fransa'daki Franche-Comté Üniversitesi ve ABD'deki Utah State Üniversitesi tarafından yürütülen ayrı çalışmaların sonuçlarıyla desteklenmektedir. Fransız araştırmacılar VO2max yoğunluğunun %75'inden az olduğu durumlarda ayakta sürmenin daha az etkili olduğunu söylerken Amerikalı araştırmacılar ise 400 watt'lık yüksek yoğunluklu bir güçle seleye oturarak çıkılan bir tepenin %3.7 daha hızlı çıkıldığını belirtiyorlar.
Ancak Amerikalı araştırmacılar %15 eğimin üzerindeki tırmanışlarda ayakta ya da oturarak sürmek arasında çok az hız farkı olduğunu ilave ediyorlar.
Profesyonel performans: Bisiklet kitabının yazarı Richard Ellen buna katılıyor.Ayakta tepe tırmanmak enerji depolarınızı çabuk tüketir ve daha çabuk yorulmanıza neden olur diyor. Fakat grup sürüşleri için düşünülürse, ayakta tepe tırmanarak oksijen borçlanmasına girmek (not),hızlı ilerleyen bu grubun içerisinde kalarak bu enerjiyi parkurun diğer bölümlerinde geri alabileceğiniz anlamına gelebilir.
KÜÇÜK ADIMLAR
Bir başka 5 defa İngiltere Tırmanış Şampiyonu olan Jim Henderson, tepe tırmanışının büyük bölümünün psikolojik çaba gerektirdiğini söylüyor. Özellikle uzun sürüşlerde, tırmanışın tamamını düşünüp yılgınlığa düşmek yerine, tırmanışı sektörlere ayırarak her sektörü bir zafer olarak düşünmek gerekir. Tepeyi tırmanırken sonraki 10 mile değil de bunun yerine her dönemeçten sonra bir sonraki 10 metreye odaklanarak tırmanışı yapmayı tavsiye ediyor. Özellikle dik bir yokuşu çıkarken, kafamın içindeki paniği durdurmak için pedal saymayı öğrendim. Bu size yeni ve önemli bir faktöre odaklanabilmeniz için motive edici bir yöntemdir.
Çok uzağa odaklanmak sinirlerinizi mahveder. Spor psikoloğu ve Elite spor danışmanlığı ve antrenmanlı beyin merkezinin kurucusu Jamie Edwards : Önünüzdeki görevin ağırlığı sizi sinirlendirir bu da değerli glikojen kaynaklarınızın büyük bölümünü yakmanıza neden olarak sizi elit bisikletçilerin en iyi performanslarını yaptığı sakin bölge (calm zone)'nin dışında bırakır. Kısa mesafe yerine sürekli çok uzağa odaklanmak size sürekli “ya şöyle olursa? Ya yapamazsam? Sorularını sordurtur.
DERİN NEFES ALIN
Sinirlerinizle savaşmak için karnınızdan solumalısınız. Göğüs kafesinizi açarak daha iyi bir soluma sağlamak için fren kollarını geniş açıyla tutarak, burnunuzdan nefes alın, üçe kadar sayın, durun ve sonra havayı ağzınızdan dörde kadar sayarak bırakın. Bu prensip panik atak anında kullanılan kağıt poşet ile benzerlik taşır. Bünyenizdeki karbondioksit fazlalığı, kısa kısa alınan nefeslerin bir sonucudur. Bu da beyninizin ve diğer kasların düzgün çalışması için gereken oksijeni alamadığı anlamına gelir. Alınan uzun nefesler, daha ideal bir solunum düzeni gerçekleştirmenize yardımcı olacak parasempatik sinir sistemini harekete geçirir ve kalp atış hızınızı yavaşlatır.
MAZERETLER,MAZERETLER
Pek çok bisikletçi tam zamanlı bir işte çalışırken veya dağlık olmayan bir bölgede yaşıyor oldukları için iyi bir tırmanışçı olabilmenin mümkün olmadığını düşünür.
Bath ve Bristol arasındaki düz rotayı her gün evden işe giderek kat eden, İki defa ulusal tepe tırmanma şampiyonu olan James Dobbin buna katılmıyor. " Bu tamamen enerjiyi verimli kullanmakla alakalı ve aklınıza koyarsanız düz yolda da bu çalışmaları yapabilirsiniz".Bath ve Bristol arasında ev-iş rotamda 30 saniye boyunca saatte 30 millik bir hıza çıkıyor ve bu intervali sık aralıklarla tekrarlıyorum. Yaşadığım yerdeki tepeleri biliyorum. Kişisel Vo2Max testi gibi hedeflere odaklanmam gerektiğinin farkındayım.
Akşamları turbo trainerı kullanıyorum fakat yine saatlerce selede pedal çevirmek yerine kısa ve yoğun interval antrenmanlarına odaklanıyorum. Antrenör Andy Wadsworth güçlenmek için zıplayarak yapılan squat antrenmanını öneriyor.
Yapılışı;
Ayakta dururken ayaklarınızı kalça genişliğinizde açın, normalde kaldırabildiğiniz azami dambıl ağırlığının %30'una denk gelen ağırlıkta bir çift dambıl alın. Dumbbell'lariı uyluklarınızın yanında kol uzunluğunda tutun, avuç içleriniz birbirine bakmalı. Göğüs dışarıda ve omuzlar geride olacak şekilde, kalçalarınızı geri çekin ve bacaklarınızın 90 derece açı oluşturacak şekilde dizlerinizi bükerek squat pozisyonu alın. Bu pozisyonu aldıktan sonra derin bir nefes alarak vücudunuzu havaya kaldırmak için patlayıcı bir şekilde yukarı zıplayın. Kollarını yanına tutun, yükselirken dambılleri kaldırın. Yere inerken nefes verin ve yumuşak bir şekilde dizlerinizi kırarak kalçanızı başlangıç pozisyonuna getirin. Kaslarınızı mümkün olan en kısa sürede ateşlemek için bir sonraki atlamaya başlamadan önce kısa bir süreliğine durun.
Sırayla beş ila sekiz sıçrama yapmayı deneyin ve her birinde maksimum yüksekliğe ulaşmaya konsantre olun, mümkün olduğunca yumuşak iniş yapın. Dayanıklılık ve Koşullanma Araştırması Dergisinde yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar squat çalışmış sporcuların sekiz hafta içinde yüzde 17 oranında dikey sıçrama yüksekliğini arttırdıklarını keşfettiler. Ayrıca 20 metrelik sprint zamanları da benzer bir miktarda gelişti.
KİLO VER PARA KAZAN
2009 Tour de France'da Brad Wiggins'in sarı mayoyu ilk giydiği etapta beni asıl hayretler içinde bırakan ayrıntı onun güç/kilo oranıydı diyor 4 defa tepe tırmanış şampiyonu Chris Boardman. Belli ki Brad, pist antrenmanlarının sağladığı güce sahipti ama özellikle tepelerde yaptığı sonuçları almak için epey kilo vermişti. Birkaç kilo vererek, o kiloları verebilmek için başvuracağınız bir diyetisyene veya daha hafif bir bisiklete harcayacağınız paradan tasarruf edebilirsiniz. " Ben doğuştan zayıf bir yapıya sahibim bu nedenle interval antrenmanlar benim için yeterli" diyor Chris Boardman. Tabi sportif bisikletçilerin büyük çoğunluğu muhtemelen hem kilo vermek hem de interval çalışmalarına ihtiyaç duyuyorlardır. Kendi vücudunun durumuna (kilolu olup olmadığı) bakmadan daha hafif grup setlere servet harcamak ne kadar mantıklı olabilir ki?
1. 55 mt. boyunda 90 Kg. ağırlığında bir bisikletçiyi ele alalım. Düz yolda 200 watt'lık sabit güç uygulayarak 32 Km/h yapabilir. 73 Kg: a düşüp aynı gücü uyguladığında sürati 33.7Km/h olur. Bu hesabı % 10'luk eğime sahip bir tırmanışa aktarırsak hızı 6.75 km/h'den 8.2Km/h'a çıkar.
"Formda Kalmak için Beslenme" isimli kitabın yazarı Anita Bean, sağlıklı ve kademeli kilo vermenin işin anahtar noktası olduğunu söylüyor. İşe günlük kuruyemiş tüketiminin % 70'ini fındık ve badem olacak şekilde ayarlamakla başlayın. California'da bulunan City of Hope ulusal tıp merkezinin araştırmasına göre 6 ay boyunca günlük diyetlerine % 70 badem eklenen deneklerin 6 ay sonra vücut ağırlıklarının % 8'ini kaybettikleri tespit edilmiş. Fındık vebadan gibi kuruyemişler tekli doymamış yağ, lif ve protein bakımından zengin, sağlıklı besinlerdir. Karnınız acıktığında bunlardan bir avuç tüketirseniz ana öğünlerde daha az yemek yediğinizi göreceksiniz. Su içmeyi de unutmayın tabii. Yarış öncesi tırmanış bisikletçilerinin önceliği yeterli sıvı alımı olmalıdır. Rutin antrenmanların arasına interval çalışmalarını eklemek de kilo kaybettirir diyor New South Wales üniversitesinden araştırmacılar.
15 hafta süren bir deneye göre; 20 dakikalık bir sürüş süresi boyunca 8 saniye yüksek tempoda, ardından 12 saniye hafif tempoda tekrarlanan sürüşler yapan bir bisikletçi, bunu haftada üç kez tekrarlayarak intervalsiz bir şekilde 40 dakika antrenman yapan birisine göre 2.7 kg daha fazla kilo kaybettiği gözlemlenmiş.
Artık epik bir şekilde tepe tırmanabilmek için gizli formülü biliyorsunuz; yüksek kadans,seleye oturarak sürmek, interval antrenman ve diet.
GÜÇLENMEK
Jim Henderson'un tepe tırmanma programı, haftalar içinde kısa ve kesin bir şekilde garantili gelişim vadediyor.
"Eğimi % 1'den % 10'a çıkan ve trafik yönünden nispeten sakin bir kısa yokuş bulun.(Araç trafiğinin yoğun olduğu bir yol seçmeyiniz çünkü bu antrenmanda çok yorulacağınız için üzerinize doğru gelen araçlara sürekli konsantre olamayabilirsiniz. K(endinizi riske atmayın)
Isının, ardından yokuşun en altından başlayın. Tüm enerjinizin % 100'ünü verecek şekilde kelimenin tam anlamıyla takatiniz kalmayıncaya kadar 1 dakikalık bir efor sergileyin. Yokuşun tepesinde bisikletten inmeden 3 dakika daha aktif dinlenme şeklinde Pedal çevirmeye devam edin. Bu çalışmayı 4 defa tekrarlayın. Ardından 15 dakika boyunca rahat tempoda pedal çevirin ve antrenmana yeniden başlayın. Bu antrenman esnasında tekniğe fazla takılmayın Sadece tüm gücünüzle yüklenmeye odaklanın. Öyle ki kaslarınız laktik asit yüzünden acı içinde kalsın.
UZUN TIRMANIŞLAR
Alp stili tırmanışı öğrenmek ister misiniz? Antrenör Andy Cook'un tırmanma ile ilgili bazı notları var.
Oturun:
Uzun tırmanışta seleye oturarak tırmanmak aerobik açıdan en verimli yoldur. Seleye oturarak sürmek, bacağın arka tarafında bulunan büyük kaslar pedalı daha güçlü bir şekilde yukarı çekme imkanı sağlar. Ayakta sürerek daha fazla güç üretebilirsiniz belki ama glikojen depolarınızda çok daha çabuk tükenir. Yine de ayakta sürmek, hem poponuzu dinlendirmek, hem kan akışını sağlamak hem de çalışan kas grupların değiştirmek açısından faydalıdır. Fakat ayakta sürerken bisiklet çok daha fazla sarsıldığı için çok verimli bir sürüş değildir.
Gevşeyin:
Gidonu çok sıkı tutarsanız dolaylı olarak vücudunuzun üst bölümünü gerginleştirirsiniz ki bu da enerji kaybı demektir. Gevşeyin! Elleriniz drop bar yerine fren kol başlarını tutacak şekilde, omuzlarınız biraz geride ve sırtınızı dik tutarak tırmanmaya odaklanın. Bu pozisyon diyaframınızı açmaya ve akciğerlerinize daha fazla alan açarak aerobik etkinliğini arttırmaya yarar. Ellerinizin Pozisyonunu değiştirmek, bileklerinizde ulnar nöropati gibi baskı veya nükseden gerilme yaralanmalarını önlemeye yardımcı olacaktır. Ayakta sürüşteki en iyi Pozisyon ise ellerin azami denge sağladığı vites kol başlarını tuttuğu pozisyonudur.
Yakala beni, yakala beni
Teker mesafesinde sürüş yapmanın motivasyonel bir faydası olsa da tırmanış süratinizde aerodinamik olarak faydası yok denecek kadar azdır. Sizden daha hızlı bir bisikletçiye yakın kalmak için çabalarken yorgun düşüp, mola vermek zorunda bile kalabilirsiniz. Kendi sürüş temponuza yakın bir grup bulabilirseniz hem daha sosyal bir ortamda sürüş yapmanın zevkini yaşar, hem de kafadan veya Çapraz rüzgarlara karşı korunursunuz. Oturarak tırmanış yapan bir bisikletçi ile teker tekere sürüş yapmaktan kaçının zira o kişi ayağa kalkarak sürmeye başladığı anda hızı aniden yavaşlar ve bunun sonucunda kaza yapma ihtimaliniz artar.
Vites ile ilgili bazı fikirler;
Tırmanışta 90 rpm'lik kadans idealdir. Tırmanış yaptığınız tepenin zirvesine mesafe fazla ise vitesi yükseltmeyin. Boş yere glikojen kaynaklarınızı tüketirsiniz ve bisikletin hareketli mekanik aksamlarına çok fazla basınç uygularsınız. vites değiştirecekseniz eğer bunu pedale basmadan önceki anda gerçekleştirmelisiniz. Böylece kadınsınızı çok bozmadan kararlı bir güç uygulamaya devam edebilirsiniz. Eğim azaldığında veya arkadan esen rüzgarın desteği olduğu durumlarda kadans ve gücü stabil kılarak temponuzu arttırmak için vites arttırabilirsiniz. Sürekli zorlandığınızı Hissediyorsanız vites düşürün.
Tempo;
Tempo, uzun bir tırmanışı başarmak için önemli bir etkendir. İngiltere ve Avrupanın bazı Şampiyonalarında bazı tırmanışların zirvesine ulaşabilmek 1 saati alabilmektedir. Bu nedenle tüm performansınızı çok erkenden ortaya koyarak kendinizi Zorlarsanız, kaslarınızdaki glikojen depolarını tüketmemiş, hatta oksijen borçlanmasına girmemiş dahi olsanız Zirveyi göremeden patlayabilirsiniz.
Yapılması gereken kalınabildiği kadar aerobik bölgede kalarak daha sonra-mesela zirveye son birkaç mil kala- tüm enerjinizi harcamaktır. Eğer kalp atım monitörü kullanıyorsanız bu bahsettiğimiz aerobik eşik azami kalp atım değerinizin % 65'ine tekabül eden değerdir. Eğer göğüs bandınız yoksa normal konuşmanızı yapamayacak şekilde soluk alıp veriyorsanız aerobik bölgede kalabilmek için temponuzu düşürmeniz gerekmektedir.
Son notlar;
☆Pratik yapmak mükemmelleştirir.
Daha iyi bir tepe tırmanışçısı olmanın başka bir kestirme yolu daha yoktur. Daha iyi olmak istiyorsanız tekrar etmelisiniz. Bir daha tekrar, yine tekrar, bir daha....
☆ Tırmanış boyunca beslenmeyi unutmayın. Enerji jelleri daha iyi bir performans için önemli bir beslenme alternatifidir.
☆ Kilo verin
☆Vücudunuzun çok fazla Isınmasına müsaade etmeyin.
NOT: Oksijen Borçlanması, noksan oksijenli bir durumda çalışan kasta olduğu gibi normal aerobik durumda depolanmış kimyasal enerji eksikliği. Solunumda tekrar enerji durumu düzelinceye kadar bir süre normal hızın üstünde oksijen tükenmesi.