Prof.Dr. Oktay Sinanoğlu...

exodos

Aktif Üye
Kayıt
24 Ocak 2005
Mesaj
105
Tepki
9
Şehir
işte ele bir yer
1935 yilinda dogdu. Adi Oktay Sinanoglu. 1953/ 18 yas- Ataturk tarafindan 1928 yilinda kurulmus TED Yenisehir. Lisesini burslu olarak okudu ve birincilikle bitirdi.Okulun bursuyla kimya muhendisligi okumak uzere ABD'ye gitti. 1956/ 21 yas- ABD Kaliforniya Universitesi,Berkeley Kimya muhendisligi'ni birincilikle bitirdi. 1957/ 22 yas- Massachusetts Institute of Technology'yi ( MIT ) 8 ayda birincilikle bitirerek Yuksek kimya Muhendisi oldu. 1960/ 25 yas- Yale Universitesinde "asistant professor" (yardimci docent) olarak calismaya basladi. 1961/ 26 yas- Atom ve molekullerin cok elektronlu kurami ile "associate professor" ( docent ) ve 50 yildir cozulemeyen bir matematik kuramini bilim dunyasina kazandirdi ve "full professor" ( profesor ) unvanini aldi.

Bu unvan ile MODERN UNIVERSITE TARIHININ VE YALE UNIVERSITESININ TARIHININ (son 300 yildaki ) EN GENC PROFESORU oldu. 1964/ 29 yas- ODTU ye danisman profesor oldu. Yale Universitesinde ikinci bir kursuye daha profesor olarak atandi. Dunyada yeni kurulmaya baslayan MOLEKULER BIYOLOJI dalinin ilk birkac profesorunden biri oldu. (Watson ve Crick sarmal modelindeki dna sarmalinin cozelti icinde o halde nasil durdugunu kesfeden adam - solvofobik kuvvet) Amerikan Ulusal bilimler akademisine Uye olarak secildi. Buraya secilen ilk ve tek Turk oldu. Iki defa Nobel' e aday gosterildi. Defalarca Nobel Akademisinin istegi uzerine Nobel ' e adaylar gosterdi. Dunyanin sayisizyerinde sayisiz buluslari ve teoremleri ile ilgili sayisiz konferans verdi. Su anda 67 yasinda 26 yasindan beri devam ettigi Yale Universitesinde Molekuler biyoloji ve kimya olmak uzere iki kursude profesor ve son 7 senedir gorev yaptigi Yildiz Teknik Universitesinde ise Kimya dalinda olmak uzere bir kursude Profesor olarak gorevini surduruyor.

"...Ben baktim , Turk Bayragi, Ataturk karsimda, cam cerceveli oldugu icin bayragin ustunde kendi yansimami goruyorum. Icimden yemin ettim, dedim ki:

Gidecegim ve orada soz sahibi olacagim, ondan sonra gelip o namussuzlarla burda ugrasacagim. O zaman anlamistim ki burada kalirsam Amerika'nin kolesi olurum, oraya gidersem Amerika'nin efendisi olur, buraya gelip onlarla daha rahat mucadele ederim. Ve iste bizi gonderdiler..."

"...Hicbir zaman Amerikan vatandasi olmayi dusunmedim. Aklimdan dahi gecmedi. Ben atalarimdan beri Turk kimligimle varim. Ne yaptiysam o sayede yaptim. Ona buna yaranayim diye degil.Otuz yilda bak milleti ne hale soktular. Simdi de 'aclikla' terbiye ediyorlar. Ayarlı basının köşe yazarlarindan biri gecenlerde Avrupa Birligine girmenin yararlarindan diye 'O zaman bu ay yildizli pasaport ile Avrupa kapilarina gitmenin utancindan kurtulacagim ' diyor. Tanri, bu millete acisin..."

"...Yildiz Teknikte kimyada bir takim hanimlar var beyler var, profesor, docent. Disarida da vardir. Burada da var, entrikalar doner, ona buna kostek olurlar. Birkaci dedikoducu belli odama geliyorlar. Herkeste dahili telefon var. Ankara'ya bile telefon edemiyorsun, bilgisayardan baglanamiyorsun. Bolum baskanlarinin telefonlari vardi onlar da benim yanimda ya. Suraya bir telefon bulun bari dedim. Bilgi cagindayim diyorsunuz daha telefon cagina gelmemissiniz diyorum. Bilgisayara telefonu baglayamiyorsun. Internet yok. Uc dort yil baglanti kurulmadi.Huseyin Afsar'a (bolum baskani) bari bir telefon bulun dedim. Bana direk telefonundan paralel hat cektirdi. Bazen o yokken ariyorlar, telefonu acip sekreteriyim diyorum. Bolumde iki tane merakli hanim var, ortalikta dolasip dedikodu yapiyorlar. Bunlar bir gun odama geldiler o sirada da telefon caldi. Bu ne dediler. Ben de saf saf telefon dedim. Ertesi gun geldim, makas attirip kestirmisler, koridordan teli kesmisler. Ben de zannediyorum ki, ben bunlar icin firsatim, oyle konular var ki dunyada herkes gelmis, Yale'de benden ogrenmis; Rusya'sindan, Dogu blokundan Avrupasindan. Ben ayaklarina gelmisim, yeni birsey ogrenin, yapin. Yok.

Ozel ders actik,yepyeni seyleri dunyada ilk defa anlatiyorum, disarda herkesin benden ogrenmek istedigi seyleri Turkiye'de Turkce anlatiyorum. Alakasi olmayan, fizikten matematikten insanlar geliyor, asil gelmesi gerekenler yok!.."

"... ABD icinden cok gocmus bir ulkedir, tabii pat diye gocmez, arada bir canlanir, tekrar bir seyler olur ama icinden cok zayif taraflari vardir. Dunyada en buyuk borcu olan devlet mesela. Ic ve dis. Ama bir devingen tarafi vardir, arada birsey cikarirlar bir sene oyle idare ederler, sonra yine inise gecerler. Oyle pek gorundugu gibi bir guc degildir..

"...GENCLER, Turkiye' de adet haline gelmis gostermelik islerden kacinin. Sirf universite bitirdi desinler diye, ananiz babaniz Amerika'da mastir yapti diye ogunebilsin diye yuksekogrenime gitmeyin. Sonunda ancak kendinizi kandirirsiniz. Temel gayeleriniz, kendinizin ufak cikarlari otesinde, kendiniz disinda, bu ulke, bu ulus, Turk dunyasi, Avrasya,insanlik icin olsun. Yuksek hedefleriniz icin calisin. O zaman, kendi durumunuz da kendiliginden duzelecektir. Maddiyat ile maneviyati dengeleyin. Formulunuz 'bilim' + 'gonul'dur. Bu iki kanadin biri eksik olursa ne kendinize ne de insanliga hayriniz dokunur. Gundelik siyaset, cikar gruplari, disardan gudumlu gizli veya acik "cemiyet"lerden uzak durun. Ataturkun dediklerini bol bol okuyun, onlari iste bu gunler icin demis, yazmis. Turkiye'nin serefli, refahli,itibarli ve bagimsiz gelecegi icin Ataturk yolumuzu cizmistir. Dis ulkelerden, onlarin yerli kuyruklarindan medet ummayin. Gayeleri bize yardimci olmak degil, Turk adini tarihten silmektir. Dunyanin neresinde olursaniz olun, kimliginizi, Turk dilini, Turk tarih ve kultur bilincini, binlerce yillik gelenegini kaybetmeyin. Dis ulkelerde ne kadar kimliginizi korursaniz yabancilar da size o kadar itibar edecektir. Baskasini taklit etmeyin. Kendi yolunuzu cizip azimle yuruyun.O zaman herkes sonradan sizi taklit edecektir. Egitimde once bir meslek gercek bir beceri bir altin bilezik sahibi olmaya bakin. Ne yaparsaniz yapin en iyisini yapin. Siyasetcinin bilimcinin en kotusu olunacagina tamircinin parmakla gosterilen en iyisi olmak yegdir. Bulabilirseniz Turk okuluna, egitimin Turkce verildigi okullara gidin. Konulara merak sarin not icin calismayin.

O meslekte yararli olacak bir yabanci dili ogrenin. Bulbul gibi konusup yapancidan ayirt edilemez hale gelmek hic sart degil. Unutmayin ki Turk olmak bir kafa gonul isidir. Turk kulturuyle, diliyle, ata sevgisiyle Turktur. Soy sop meselesi karistirarak, o herseyimizi borclu oldugumuz serefli atalarimizi karalamaya calisan ic dusmanlarin kitaplarina, yaygaralarina kulak asmayin. Kultur genleri, irk genlerinden daha onemlidir. Vatani, milleti icin her turlu fedakarliga hazir bir taban gerekiyor. Bu taban son elli yilda hayli eritilmis, kafasi, gonlu karistirilmis, birbirine dusen kesimler, disa bagimli sahte aydinlar,icinde vataninin gelecegini dusunmeyen, daha da acisi vurdum-duymazlasmis kalabaliklar olusturulmustur. Bu durumda gercek bir onder cikabilse bile basarili olma sansi pek azdir. Simdi yapilacak is hizla bu toplumun yeniden kaynasmasina,bilinclesmesine, vatanini, milletini kendisinden once dusunen insanlarin cogalmasina onayak olmaktir. Turkiyeyi tekrar Kuvayi Milliye ruhu, Ataturk ruhu kurtaracaktir..."

OKTAY SINANOGLU, kimdir bu adam ?
"...bizi 17 yasimizda apar topar zorla Amerikaya gonderdiler; cirkin bir gaye ile, 'devsirme' olalim diye gonderdiler; cok sukur olmadik!.." diyen adam bu. Amerikanin tepesine oturan, dunya bilim cevrelerinin pesinde kostugu adam bu. Dokuntulerini toplayanlarin Nobel aldigi adam bu iste. Isaret ettiginin Nobel aldigi adam bu iste. Yale Universitesini, Amerikayi alt ust etmis,modern universite tarihine adini yazdirmis adam bu iste. Bu adam bizim. Bu adam bizi dusunuyor, bizi sayikliyor geceleri uyuyamiyor ulkesi icin insanlari icin ve biz bu adami tanimiyoruz. Cunku tanimamiza izin vermediler. Bu adama 10 kere hakettigi halde Nobel bile vermediler cunku bize gereken bir kivilcimdi bu. Goreceksiniz ki istediginiz kivilcim orda var. Goreceksiniz ki hala ve herzaman bu ulke icin gercekci bir umut var. Goreceksiniz ki ne varsa bizde var, ruh var, gonul var, gorunmeyen bir bag var. Onlarda olmayan bir sey var, sonradan kazanilamayacak birseyler var. Goreceksiniz ve uzuleceksiniz, ne yurtseverler var bizden; ne dahiler var...Ne sesi var ne sedasi var...

Canim Turkiyem, donuyla birlikte bes para etmez, sefil, sozum ona mankenlerin hayatini ezbere bil ama Oktay Sinanoglu'nu tanima. Canim Turkiyem, televoleyi kacirma, unluler ciftligini kacirma ama bu adami kacir! Canim Turkiyem, pastanelere "patiseri", lokantalara, "restaurant", magazalara "shop" yazmaya devam et. D&R yaz sonra da Tarzanca iletisim kurulamaz ingilizcenle "dienar" diye oku. Canim Turkiyem, tepeden tirnaga, sat ulkeni,dilini, degerlerini sat, kendi degerlerini asagila, nasil olsa onlarinki dahaiyidir. Sana laf edene ise "fasist" de, "milliyetci" de, "sagci" de "solcu" de, "komunist" de,"dinci" de, de oglu de. Ama sakin "YURTSEVER" deme! Bizler bu ulkenin son sansiyiz...
 
Scudo

BF Okuru

Üye
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
73
Tepki
65
bizlerle bu yazıyı paylaştığın için ve Prof.Dr. Oktay Sinanoğlu nu tanıttığın için tşk ler exodos..

gerçekten feyz alınacak bir konu bu..
 
  • Beğen
Tepkiler: serdar k
T

Tuğrul

Misafir
Sayın Profesör Doktor Oktay Sinanoğlu; dünyanın en genç yaşta profesör olmuş kişisi ve Nobel adayı. 1953 yılında Ankara’da TED’in Yenişehir Lisesini birincilikle bitirdi. O zaman lisenin eğitim dili tamamen Türkçe’ydi, takviyeli yabancı dil dersleri vardı, sonradan kolej oldu. TED tarafından Amerika’ya burslu Kimya Mühendisliği için gönderildi. 1956 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de Kimya Mühendisliğini birincilikle bitirdi. 1957’de Amerika Birleşik Devletlerinde MIT’den birincilikle Yüksek Kimya Mühendisi oldu. Alfred Sloan ödülünü aldı. 1959’da Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de; Kuramsal Kimya Doktorasını yaptı, doktorasını yaparken iki ödül kazandı. 1959-1960 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Merkezinde araştırmalar yaptı. 1961’de hem Harward, hem de Yale’de kendisinin yeni Nicem (Kuvantum)Kimyası ve fiziği üzerine teorileri hakkında üst düzey derslerde yeni buluşlarını anlattı. 1962 yılında Batının 300 yılda en genç profesörü oldu (26 yaşında Yale Üniversitesinde); 1962 yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi mütevelli heyeti yalnız Oktay Sinanoğlu’na mahsus olmak üzere kendisine Danışman Profesör unvanını verdi. Türkiye’de de kuramsal kimya bölümünü kurdu. Ortadoğu Teknik Üniversitesinde eğitimin Türkçe olması için uğraş verdi. Ama, tabii olmadı. 1964’de Moleküler Biyoloji konusunda ikinci kürsüsüne Yale Üniversitesine atandı. 1973’te Almanya’nın en yüksek Aleksander von Humboldt Bilim Ödülünü ilk kazanan kişi oldu. 1975’te Japonya’nın Uluslararası Seçkin Bilimci Ödülünü kazandı; yine 1975 yılında özel kanunla Oktay Sinanoğlu’na ilk ve tek, Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanı verildi. 1976’da Japonya’ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini atmıştır. Amerika Bilim ve Sanat Akademisinin ilk ve tek Türk üyesidir. Hindistan’ın Devlet Misafiri olarak, Hintli Bakanlarla ve Cumhurbaşkanıyla görüşmüştür. Meksika’da aynı seviyede Üçüncü Dünya Bağımsızlığı için çalışmıştır. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden yaş sınırında (67) emekli oldu.Yale'deki hayat kaydıyla, ömür boyu olan iki kürsülü profesörlüğünü, Türkiye'nin ve Türkçe'nin başına gelenlerle daha verimli mücadele edesilmek için, "emeritus professor" ünvanına çevirterek Türkiye'deki faaliyetlerini daha da yoğunlaştırdı. O ara Türkiye genelinde ki herhangi herhangi bir bir evrenkentte (üniversitede) yetenekli gençlere, fizik kimya, matematik, moleküler biyoloji dallarında Mastır, doktora araştırmaları yaptırması, herşeyi YÖK'ten soran rektörlerce engellendi.Ama Oktay Sinanoğlu, bir yandan bilimsel araştırmalarına dış ülkelerde devam ediyor. 1962’den günümüze dek ilk TÜBİTAK Bilim Ödülünü, ilk Sedat Simavi ödülünü, 1992’de Bilgi Çağı, 1995’te İLESAM Üstün Hizmet Ödülünü, ayrıca Yılın Fikir Adamı, Yılın Bilim Adamı ödüllerini aldı. Yesevi Kazakistan ve benzeri bir çok kuruluşta profesör, mütevelli heyeti üyesi, Atatürk Kültür Kurumu asli üyesidir. 2001'de Yerel gazeteler Birliği'nce "halk Kahramanı Ödülü" verildi. Bu yılda Antalya'da Uğur Mumcu Bilim Ödülü (2002), TÜRKSAV Türk Dünyası'na Hizmet Ödülü (2002) verildi. 250 kadar uluslararası bilimsel yayını, bilim kuramları, çeşitli dillere çevrilmiş kitapları vardır. Türkiye’de de Türkçe pek çok yayın yapmıştır. Değişik ülkelerde iki kez Nobel’e aday gösterilmiştir.


(link)

Herkesin Oktay Sinanoğlu'nu tanıması ve anlaması gerekir.
 

Lütfü Çolak

Forum Bağımlısı
Kayıt
15 Eylül 2004
Mesaj
1.249
Tepki
1.811
Şehir
İstanbul
Prof.Dr Oktay Sinanoğlu,
Her konuda örnek alınması gereken, gerçek bir vatan evladı.

Sonuç itibariyle;
Başka söze ne gerek var ki!!!!!!!!

:)
 
  • Beğen
Tepkiler: serdar k

BF Okuru

Üye
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
73
Tepki
65
1223984650turkaynstaynipz5.jpg turkiye-nin-einstein-i-prof-dr-oktay-7214160_6534_m.jpg

Dünyada genç yaşta profesör ünvanını alan, 60 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını çözerek adını matematik tarihine yazdıran, DNA sarmalının açıklamasını en sağlam şekilde açıklayan, katıldığı tüm konferanslarda iyi derecede İngilizce bilmesine rağmen sunumunu Türkçe yapıp Türklüğünden taviz vermeyen, bilim dünyasında ismi tüm dünyada şöhretle anılan ama maalesef ki ülkemizde değeri yeterince bilinmeyen, "Türk Einstein"ı olarak adlandırılan kuramsal kimyacı ve moleküler biyolog Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nu kaybettik.
Hepimizin başı sağ olsun :agla:
 

SRT

Forum Bağımlısı
Kayıt
11 Temmuz 2009
Mesaj
1.202
Tepki
1.504
Şehir
İzmir/İstanbul
Başlangıç
1964—65
Bisiklet
Diğer
(link)
Çok değerli bir insan ve ender rastlanacak kadar çok yönlü ve önemli bir bilim adamıydı.
Işıklar içinde yatsın.
Kendi sitesi aşağıdadır:
(link)
 

Onur Ali İmren

Forum Bağımlısı
Kayıt
25 Ekim 2012
Mesaj
1.002
Tepki
868
Şehir
İstanbul
Bisiklet
Kron
Takip ediyorum ama,yazacak pek adam akıllı bir şeyim olmadığı için izlemedeyim. Umarım böyle güzel kişiliklerin devamı gelir.
 

serdar k

Bize her yer 61
Kayıt
14 Mayıs 2014
Mesaj
454
Tepki
482
Yaş
42
Şehir
Antalya
Bisiklet
Focus
O Kadar üzgünüm ki, o kadar değerli bir insanki... Bundan 10 yıl evvel ilk kitabını (Bye Bye Türkçe) okuduğumda kendimi attan düşmüş gibi hissetmem sebep olan, ardından hedef türkiye kitabıyla beni dumura uğratan ve gerçekleri tam anlamıyla görmeme neden olan, keşke cumhurbaşkanı olsa dediğim, hiç tanımama rağmen aile büyüğüm gibi sevdiğim, sokak jargonu ile kimi tv programlarında bilim adamlığından Halkın anlayabileceği dile inen, Kitaplarını okuduktan sonra Xd choq quzel,, mm a.s. gibi internet jargonuna düşman olduğum ve aslında ne denli bir tehlike yarattığını farkettiğim,.. Ne bileyim ya Allah GANİ GANİ RAHMET Eylesin. Ruhu şad , mekanı cennet olsun. Allah günahlarını affetsin.. süper bir insandı süper... Allah rızası için en azından Bye Bye türkçe yi okuyun okutturun derim..

Ah hocam,, keşke hayatta olsan.. hep ne derdin.. Türkçe giderse Türkiye gider.. malasef ne dediysen ne öngördüysen oldu hocam... sürecin tamamlanmasına az kaldı ve hiç bilinç lenemedik... hiç bilemedik... Keşke seni tüm Türkiye tanısaydı keşke...
 
  • Beğen
Tepkiler: Antecurs

MehmetAliB.

Forum Bağımlısı
Kayıt
20 Ekim 2013
Mesaj
2.121
Tepki
4.926
Şehir
Antalya
Allah rahmet etsin. Bye Bye Türkçe kitabını okumuş ve çok beğenmiştim.
Okumayanlara mutlaka tavsiye ederim.
bye20bye20tfcrkce.jpg
 
  • Beğen
Tepkiler: serdar k

Ehlikeyif

Forum Bağımlısı
Kayıt
17 Ağustos 2014
Mesaj
600
Tepki
807
Şehir
İstanbul
Bisiklet
Diğer
Kendisinini bir seminerine katılmış ve çok etkilenmiştim. Sonradan tanışma şansına da sahip oldum. Sözde değil özde milliyetçi bir Türk aydınıydı rahmetli. Birçok sözümona aydın akademisyen birkaç sene Amerika'da kalsa Amerikalıdan çok Amerikalı olurken Oktay Hoca Türkiye'ye gelerek zor şartlarda Türkçe bilimi savundu. Ve maalesef bu uğraşısından dolayı akademik camiada çok aşağılandı ve ti'ye alındı. Yaptıkları sıradan biri yapacağı şeyler değildi. Böyle insanların yerleri kolay kolay dolmuyor.

Nur içinde yat hocam, Allah rahmet eylesin.