kaldırımın yüksekliğine göre bir ihtimal inerken aynakol kaldırımın köşesine çarpabilir hatta en büyük dişlinin dişleri de. haa diğer bisikletlerde çarpmaz mı evet ama yol bisikletlerinde genelde koruma olmuyor dişlilerde. hoş koruma ne işe yarar onu da bilmem ya, neyse..
gerçi kaldırım o yükseklikteyse tam ineceğiniz yere gelince bunu hisseder ve durursunuz.
(zorladım yani, hani en fazla ne olabilir manasında

)
ama öyle hiçbir yeri çatlamaz kırılmaz tabii ki, tekerine de birşey olmaz evelallah
ya aslında ben, bisiklet seçiminde; nerede ne amaçla kullanacaksın soruları zaruri ve fakat yetersizdir bana göre..
daha önce bisiklet kullandın mı? eğer evetse nasıl sürüş pozisyonu tercih ediyorsun? bence soru budur. mesela ben asla ve asla asfaltın dışında bir zeminde sürmeyecem, hem de öyle yamalı filan da değil; kaymak gibi asfaltta sürecem!
dolayısıyla en uygun seçim yol bisikleti görünüyor..
e ama ben eğilerek sürmeyi sevmiyorum? popomda kemik sertliğinde bir sele hissetmek istemiyorum? vs..
ben stres atacam, sürerken bol bol da etrafımı izleyecem diyorsanız şehir bisikleti olsun. maşası düz de olsa amortisörlü de olsa gidonu yüksek olsun, üst borusu (seleyle gidon arasındaki) çok uzun olmasın vs..
keşke beni de birileri böyle yönlendirseydi..
yok ben hazır bisiklet sürmüşken olayın biraz spor tarafından da yarar görmek istiyorum, bacaklarımı hatta tüm vücudumu çalıştırmak, geliştirmek istiyorum, deli gibi hızlanıp rüzgarı yüzümde hissetmek istiyorum diyorsan kesinlikle yol ya da en azından fitness bisikleti.
ormanın İÇİNE girmeyecekseniz dağ bisikletine gerek yok bence