Piyasadaki kalitesiz müzik o kadar artmışki
(ıptıs dımtıs üstüne bi nakarat al sana parça) artık taşınabileninden,
sabit müzik sistemlerine kadar, sistemler onlara uygun biçimde kalitesiz yapılıyor.
İnsanların coğu kaliteli ses sistemi nasıl olur bilmiyor, megabass, ultrabass,
extremly high bass fln yazan, bası kökleyip diğer sesleri resmen yokeden,
sistemlere para veriyorlar.
5+1, 7+1, 9+1.... diye aritmetik olarak giden
bilmem kaç bin wattlık müzik sistemleri piyasada ve gördüğüm kadarıyla
hiç birinde düzgün bir Equilizer yok, bass ve treble ayarına kısıtlmaışlar
olayı. Olay arz talep meselesiyle sınırlandırıldığından kaliteli sistemler
artık çok zor bulunuyor.
Çoğu insan aman ne fark eder der, ama işin içine,
iki ve daha fazla gitarı bulunan gruplar veya çok daha fazla enstrumanlar
bulunduran semfonik eserler girince bilenler ne demek istediğimi anlar...
Sercan'ın dediği gibi iyi bir sterio (tabiki equilizer şart) ile piyasadaki
bu bilmemkaç+1 lerden çok daha iyi ses kalitesi almak mümkün.
Ama bu equilizerler artık ya profesyonal ses sistemlerinden
(kayıt ve performans amaçlı) için veya bilgisayarlardan başka yerde
kalmadı.
İstanbulda olduğum için günün yarısı yolda geçiyor normal olarak,
malum müziksiz de olmuyor, mp3 çalarların hiç birinde ses kalitesi
tatmin etmediğinden hala sony discman (d-ne10) kullanıyorum,
taşımak da zor oluyorr. I-pod denen cihazda bile bütün müzik türlerini
sıralamışlar ama bi manual equilizer koymamışlar...
Bisiklet sürerken hemen hemen hiç dinlemiyorum, malum trafiği veya gruptaki,
diğer insanları yok saymak gibi oluyor... Ama bi Slayerr açıp tepe aşaı kaptırmak
zevkli olur tabiki
....
