Klasik bisikletleri günlük kullanıyor musunuz?

Klasik bisikletler benim için günlük kullanımın vazgeçilmezi. Bunun bir kaç sebebi var. Birincisi sadece karbon dan beklenecek bir güç transferini çok güzel sağlıyor olmaları. her atağa karşılık veriyor vede enerjiyi güç kaybı olmaksızın yola aktarıyorlar. Bu nedenle ruhsuz alü lere göre daha cazipler. Çelik gerçekten esnemez, esnemez olduğu kadarıyla titreşimleride sönümlüyor. Klasik bisikletleri bir diğer cazip kılan nokta ise sanat eseri oluşları: Üzerindeki işlemeler, zarif ve ince tüpler, el işçilikleri. Diğer bisikletlere göre klasik bisikletlere bir ruh kazandırıyor. Bir diğer unsurda atasözünden hareketle işleyen demirin ışıldıyor olması. Bir kenarda bekleyen bisiklet bir süre sonra paslanmaya yüz tutuyor.
Lakin klasik bisikletin günlük kullanımı bazı soru işaretlerinide beraberinde getirmiyor değil. Bu bisikletler artık yeni kromolyleri saymaz isek artık geride kalan bisikletler. O nedenle yerine yenisini koymak zor. Günlük kullanımda bir süre sonra metal yorgunluğu oluşabiliyor veya parçaları aşınabiliyor. Sizler klasikleri bir kolleksiyon objesi olarakmı alıyor yoksa günlük olarak kullanıyormusunuz.

Geçtiğimiz günlerde sanıyorum 35 yıldır kullanmadığım bisikletimi depodan çıkarıp, yenilemiştim. Bunca uzun zaman sonra tek sürüşü ise, bisikletçiden eve yaklaşık 20 km sürerek yapmıştım. Sürmekten çok da keyif almıştım. Gerçekten özlemişim onunla zaman geçirmeyi. Ancak büyük olasılıkla bir 35 yıl da evde bekleyecek...

Demem o ki, ben klasik bisikletimi günlük kullanımdan ziyade, hatıra odaklı bir koleksiyon objesi olarak değerlendireceğim gibi duruyor. Evde bazen onu seyrediyor, anılara dalıyor ve bundan da keyif alıyorum. Dışarıda kullanmaya pek kıyamıyorum...

Neredeyse 30 yıllık çelik bir MTB'm var; İngiliz malı, Dawes marka. Hala gider durumda ama senelerdir kullanmıyorum. Zamanın iyi sayılabilecek bisikleti, teknolojik olarak günümüzün market bisikletlerinden bile geride maalesef, zaten artık arazide bisiklete bindiğim de yok. Şehir içinde dolaşmak için de çok mantıklı bir seçenek değil.

Bu arada, şu forumda en anlam veremediğim ifadelerden birisi "günlük kullanım". Abiye (gecelik) kullanımı da mı oluyor bisikletin?

@Murat B.

Var böyle bir kullanım şekli Murat B. Ben mesela klasik bisikletimi sadece haftasonları keyif turunda kullanıyorum. Yani işe gidip gelmede, alışverişte kullanılmıyor. Yine sadece klasik otocular gibi özel bir kaç günde kullananlarda var. Şayet aktif bir kullanım varsa bu günlük kullanımdır.

Yol ve şehir bisikletini "casual" usülü giysilerle her gün ; klasikten sayılmasa bile 27 yaşındaki Bottecchia bisikletimi " smart casual" kıyafetlerle arada bir kullanıyorum.Yaşlı dostum ile biraz daha formal bir ilişkimiz var.

@mehmetsunu Günlük ulaşımımı 1989 senesinde aldığım orijinal Fransız Peugeot bisikletimle sağlıyorum. İşe gidiş gelişlerde, pazar alışverişlerinde, kedimizi veterinere götürürken, eş dost aile ziyaretleri vs tüm şehir içi ulaşımımda ve bazı küçük turlarda hep bu bisikleti kullanıyorum. Hem hızlı hem de yük taşıyabiliyorum, lastikleri kalın olduğu için Ankara yollarına da dayanıyor. Bir tane de klasik bir fixie bisikletim var. Tamamen krom kaplı. Ara ara onu da kullanıyorum. Bu bisikletler hem çok güzel hem de kullanımı çok keyifli.

Ben de günlük olarak eğer klasik sayılır ise 78 model herculesimi kullanıyorum.
Klasik bisikletimin yanında Cannondale marka bir bisikletim daha var. Ama ne yazıkki herculesim kadar zevk vermiyor Ne varsa eskilerde var bence

Klasik sınıfına girememiş olsalarda şuan kullandığım çelik kadro 1986 model restoresini tamamladığımda kısmetse 1984 f.moser e binmeye devam edeceğim. kısacası biniliyor.

1997 Model Basso Gap Basso Tube Concept(Columbus SL%70-Dedacciai%30 Ağırlıkta) Yol bisikletimi hava şartlarının el verdiği her zaman kullanıyorum. Bahsettiğiniz gibi metal yorgunluğu ve eski parçaların yerine konulması sıkıntısı önemli bir nokta olsa da çelik bisiklet hissiyatına karbon ve ya alumium kadroları değişemiyorum. Ayrıca bahsettiğiniz gibi o tüpler ve lugların birleşim zerafeti en önemli noktalardan. Bu da kişisel olarak bir haz duygusu. A Marka iyi bir karbon bisiklet ile yanyana geldiğimizde ilginin direk Çelik kadroya kayması bunun göstergesi. Teşekkürler.

Bu yaz rutin olarak kullandığım çok sevdiğim Bassom.



Bassoya Bu kadar sık binmeye kıyamadığım ve yorulmayı azaltmak için forumda da restore çalışması hakkında bilgi verdiğim ve henüz tamamlayamadığım ikinci kadrom.





Bu da çok değerli bir arkadaşım için aktif olarak binilmek üzere restore ettiğimiz parçamız. Saygılar.

Yok ki

Valla memet etrafta 60 li yaslarinda ve 80 lerin, 90larin market bisikletlerini çatir çatir kullanan o kadar cok dayi varki girdigimiz bu tripler cok gereksiz bence. Benim merso 96 model filandir. Her yola , her yüke vurdum masallah problem yok . Aluminyum gerci ama olsun

@Murat B.

Yakın bir arkadaşımda var Dawes. Hala arada ODTÜ ormanlarında birlikte süreriz. Pek MTB gibi değil ama arkadaşım biraz tutucu ve cimri olduğundan bunun komponentlerinde değişiklik yaparak sürmeye devam ediyor.

Bu arada gün tanımı 24 saati de içerdiğinden "günlük kullanım" ifadesi kullanılıyor sanıyorum. Aksi halde "sabah kullanım", "öğlen kullanım", "gece kullanım", "kuşluk vakti kullanım" gibi tanımlamalara muhtaç olurduk

Hastasiyim rih sportlarin. Ikinci el saglam kadrosunu ariyorum ama kirik, catlak olmadan bulamadim bir turlu, kapanin elinde kaliyor.
Sifir retrolar icin ise cok fantastik para istiyorlar, olur da piyango cikarsa alicam ama.

(link)

@umutcelikBu tür bir kadro bulabilirsem ben de atlayabilirim gerçekten çok hoş [emoji4] mükemmel gözüküyor.

HTC U11 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

@hodor ben yaz basindan beri bakiyorum denk gelmedi malesef. Sifir kadro icin 3000€ istiyorlar, bakip bakip ic geciriyorum.

@Punctum

24 saatlik zaman dilimi, "gün" kelimesinin birinci anlamı değil. Gün, aslında havanın aydınlık olduğu zamandır. Güneş ve gündüz kelimeleri, gün kökünden türemiştir bildiğim kadarıyla.

Dolayısıyla, bisiklet için "günlük kullanım"; "günlük süt" veya "günlük gazete" gibi her gün kullanım anlamına gelebileceği gibi elbise veya ayakkabıda olduğu gibi abiye olmayan kullanım anlamına da gelebilir. Klasik bisikletini her gün kullanan olduğunu pek sanmıyorum açıkcası. O yüzden "gecelik kullanım da mı oluyor?" diye sordum.

@Murat B.


(link)
TDK Gün kelimesini; "Yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre" şeklinde tanımlıyor. Tabii ki "Gün" kelimesinin farklı anlamları da var.

Bence Türkçe Dil Bilgisinden ziyade, meselenin bisiklet özelinde karşılığını kullanmak daha mantıklı. Ben günlük kullanımı, sizin de belirtiğiniz gibi "bisikletin her gün rutin kullanımı" şeklinde algılıyorum. Belki ifade olarak beğenmiyorum ama bu anlamda kullanıldığını da kabul ediyorum. Bence de klasik bisikletler (klasik diğer tüm araçlarda olduğu gibi) günlük rutin kullanıma uygun değiller. Zaten öyle kullanılıyorlarsa da klasik değiller bana göre

@hodor
Hodor bana bir adresini verebilirmisin. o sarışın afet basso yokmu insanın içi gidiyor. Ahh minel aşk...

Evet hodor uç aşağı bes yukarı hissiyatima tercüman oldun. Şöyleki bahsettiklerin her klasik bisiklet kullanicısın bir sekilde tecrübe ettiği uzlaşmaz çeliskidir. Bir yanda onulmaz bir, klasik bisikleti "günlük" hayatta kullanma arzusu diğer yanda yerine yenisinin koyulamaması veya bunun marjinal maliyeti nedeniyle yıpranma kaygısı.

@umutcelik 3000 euro bir kadro için şahsi olarak vermem mümkün olmayan birşey bisikletin görüntüsü mükemmel diyecek yok fakat o bütçeye biraz sabrederek o ayarda 3 bisiklet toplayabilirim. Kısmetse de önümüzdeki yaza Vintage stil bir Randonneur toplayacağım, o tür bir kadro bana denk gelecek hissediyorum Umarım sana da şans güler ve aklından geçen bir kadro denk gelir.

@mehmetsunu tabi Mehmet abi adresimi verebilirim. Erdem abiyle görüştüğünüzde haber verirseniz uygun olursam oraya da uğrayabilirim Beyazşehir tarafındayım , Bu arada maşallah de abi nazar değecek diye çok korkuyorum kendisi odamın baş köşesinde uyandığımda ilk gördüğüm güzelliktir.

3000'e komple bit pazarını kapatırım. Pusuya yattım bakıyorum periyodik olarak, yakalarsam affetmem.
Adak mı adasam ufaktan napsam.