Kekemelik

Konuşma sorunum... Yani konuşamama sorununu en iyi şekilde icra eden insan. Bu sorunum 8 yaşından beridir peşimden geliyor ve ne yaptıysam kurtulamadım bu illetten. Ciddiye alınmadım, dalga geçildim, okul, fırsatlarım bir bir kaçtı, arkadaş edinemedim ve bunlar gibi bir çok sebepten dolayı hayatım karardı. Bu zamana kadar her sabah, her ortamda, her konuşma yapacağım zaman, her diyalog kuracağım zaman veya kendimle baş başa kaldığım zamanlar hep moralim bozuk oluyor, insan kafaya takma diyor ama olmuyor işte... Yapamıyorum. Kekemelikten çektiğim kadar hiçbir şeyden çekmedim buna emin olun. Belki anlayamazsınız ama çektiğim sıkıntılar, dertler, kendimi ifade edememem ve diyalog kuramamam gibi olaylardan dolayı moralim hep bozuk oldu ve bozuk olmaya devam ediyor. Ama en zor olanı ney biliyor musunuz, iş hayatına atıldığım zaman sınavdan geçsem bile mülakatta konuşma sorunum ön plana çıkacağı için hayatımı kazanma fırsatım elimden kuş gibi kaçacak. Evet, böyle olacak biliyorum. Belki kendi işimi kurup ticarete atılmalıyım, ama bilmiyorum kararsızım, başarabilir miyim yoksa pes mi ederim bilemiyorum. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde yoklama sırasının bana gelmemesini beklemek, dondurma kabından dolma değil de dondurma çıkmasını beklemek kadar anlamsızdı benim için. -Burada. Kelimesini zor söylediğim için her ders sıra arkadaşlarımdan birisinden -Benim yerime burada der misin? demek her seferinde beni yerin bir kat daha altına soksa da böyle yapmak zorundaydım.

Askerlik... Şu sıralar düşündüğüm olay bu. Zaten hayatın her alanından yeterince darbe alıyoruz. Acaba nasıl bitireceğim askerliğimi, ikinci sınıf insan muamelesi mi göreceğim, konuşamama sorunsalım yüzünden azar mı işiteceğim, belki de yine dalga geçileceğim ve gülüneceğim. Bizim insanımız sorunlarla alay etmeyi sever ve düşene tekme vurmayı sever.

Alıntı : (en iyi şekilde anlatmış arkadaşımız) En kötü psikoloji de şu ki; Yapabileceğin birçok şey olduğu halde bir sebepten dolayı yapamaman, fırsatları bir bir kaçırman ve senin yaşıtlarındakinin(en tembelinin bile) senden daha iyi bir pozisyonda olduğunu bilmek ve günlerin böyle geçmesi.

Yazdıkça yazasım geliyor.

zamanla kendiliğinden ortadan kayboluyor..

@hakan aydın55

Emin ol kaybolmuyor, bize de böyle söylendi fakat tanıştığım ve konuşma sorunu olan insanların hiç birisinin sorunu kendiliğinden düzelmiyor, kimisi var 35 yaşında kimisi var 50 yaşında.

yaşın çok genç. yerinde olsam tedaviye başlardım. ilerde çok zorlanırsın

Ah güzel kardeşim,herkesin bi derdi var maalesef ama Alllah bir dermanıda çıkarıyor karşına.Mesela ben birazdan hastaneye gideceğim kemoterapi için ama sabrettim bu süreçte ve iyileştim.Zamanım yok yazamıyorum ama dönünce güzelce bir yorum yapıcam.Sen sıkma güzel canını

İstanbul'da özellikle Şirinevler'de kekemelik tedavisi yapan yerlerin tabelalarını görüyorum. Bu tarz yerlerin faydası olmaz mı acaba? Hatta bir keresinde TV'de haberlere çıkmışlardı. Bir nevi melodi eşliğinde egzersizler yapıyorlardı. Buraları araştırıp denediniz mi?

Bu sıkıntıyı çekmeyen tam olarak ne olduğunu bilemez. Gerçek kekemelik, sıradan bir konuşma bozukluğu değil kesinlikle. Çok daha komplike birşey. Bu yüzden kendi kendine geçmiyor.

Üniversiteye başladığımda anti depresan aldım bir süre, iyi geldi. O dönemi atlattım. İlacın etkisinden dolayı dünyayı takmıyorsun zaten. Sana anti depresan verebilecek bir birime randevu alıp anlat derdini. Tabii anti depresan çözüm değil, geçici bir şey. Bunu anlamak lazım.

Allah yardımcın olsun.

Hipnozla tedavi yöntemini araştırmanızı tavsiye ederim.

@Burak Salgın

4-5 yere tedaviye gittim fakat sonuç bulamadım.

@Soner Közen

Size de geçmiş olsun dostum, ümidimiz en yakın zamanda düzelmen

@Ahmet Ayaz

Evet. Benim gittiğim konuşma merkezleri de melodili şekilde konuşmayı öğretiyorlar, mesela; beenimadım caan. Bir kelime ile diğer kelime arası köprü kurarak konuşuyoruz ve güzel konuşuyorduk fakat bir süre sonra konuşmam ters tepki verdi daha kötü duruma düştüm bu yüzden bir daha melodili konuşmaya yönelmedim.

@alp değer tanrıverdi

Hipnozla tedavi yöntemini uygulayacaktık fakat doktorun bir cümlesi bizi vazgeçirdi. " İleride intihara kalkışabilir ". Doktor sıradan doktor değil.

Evet kardeşim ben döndüm.
şimdi öncelikle sana önerim tıbben ne yapılabiliyorsa umudunu kaybetmeden bu tedavilerin peşinden gitmen evet durumun sana getirdiği psikolojik baskı ve zorlukları çok iyi anlıyorum ama bu seni sakın asosyel yapmasın.Lütfen içine kapanma,sen yüzünden gülümsemeyi eksik etme.İnsanlar seni kekeme değil iyi bir insan olarak hatırlayacaklardır.Mesela ben Kabataş erkek lisesinde okudum ve okulumuzun büyük çoğunluğu zengin çocuklardan oluşuyordu,çekindiğim utandığım şeyler oldu ama hiçbir zaman kendimi küçük görmedim.Anlıyorum ki bu sorun sebebiyle notların iyi değil ve üniversite hayali kurmuyorsun.Sana tavsiyem kesinlikle ve kesinlikle hayatta başarısız olacağını düşünme.Öncelikle her işi yaparsın ama illa ki insanlarla saatlerce diyolagda olmak istemiyorsan senin için en uygun meslek bilgisayar programcılığı.Hem her zaman önü açık hem de kazancı iyi.Yaşın henüz çok genç 2 senede çok farkı yerlere gelebilirsin.Yani aklıma gelenler şimdilik bu kadar.Sen kafanı dik tut yeter.Sormak istediğin ne varsa sorabilirsin yardımcı olmaya çalışırım.Geçmiş olsun tekrar.Üzme tatlı canını

Tedavi yöntemlerini araştır ,sana söyleyeceğim tek şey kimseyi takma hayat prensibin olsun dilediğin gibi yaşa başkalarının ne dediği umrunda olmasın.

İlk olarak yukarıdaki arkadaşımız bilgisayar programcılığı mesleğini tavsiye etsede ben kendi adıma tavsiye etmiyorum insana kafayı yedirtiyor, kafada saç kalmıyor vs. ben yapamadım diye bir başkasıda yapamıcak diye birşey yok tabi orasıda ayrı mesele .

Özellikle sağlık sorunlarında bazen tıp yetersiz kalabiliyor, bir çok insan kanserden dönebiliyor yada uçak kazası geçirip yürümesi doktorlar tarafından imkansız denilmesine rağmen adam kalkıp yürüyebiliyor. Burada önemli olan tek nokta kendini kapana kıstırmamak, egonun esiri olup hayatım mafoldu ilerde hiç bir iş yapamıyıcam, yaşam darbe dolu vs. bunların asla esiri olma (olursan emin ol tüm hayatın acılı geçer garantisini veririm), kolay olan acıtasyona kaptırıp egona kanmak, zor olan dimdik durup gülümseyebilmek, umudunu kaybetmemektir. İnsan beyninin yapamıyacağı hiç birşey yok. Eğer hayatının kontrolünü ele almak, bu durumdan çıkmak istiyorsan, sana bir kaç kitap ve kişi tavsiye edebilirim. Bunlar başka bilinmeyen kişiler tarafından kişisel gelişim saçmalıkları olarak görülebilir, insanlar yeniliğe kapalıdır nede olsa sıradanlık hep sıcak gelmiştir . Öncelikle ilk tavsiyem "Evrenden torpilim var" kitabını okumanı şiddetle tavsiye ederim yazarı Aykut Oğut, bu yazarın diğer 2 kitabı daha var biri "Aynalı kitap", diğeride "Bu egoları şişirsektemi saklasak".
Bu yazarın Amerika'daki hocasının türkçe kitabıda mevcut o biraz daha teknik, kitabın adı "çözüm yapmak çözüm olmak". Ayrıca "The secret" kitabının türkçe belgeselide google da mevcut ilk önce onu izleyerek bu konuda neler olup bittiğini ağzın açık bir şekilde izleyebilirsin . Yine google üzerinden ayra şehri sitesine girip "Aykut Oğut" un sitesine üye olabilirsin vs. Amacım reklam yapmak değil yanlış anlaşılmasın.

Hani Allah hiç bir acıyı insana boşuna vermez derler... Problemler insanı ileriye taşıyan şeylerdir, önemli olan bunu görebilmektir, pes edip hayatını karartma yoluna sapmak değil . Eğer sen, seni yaratandan umudunu keser kendini kapana kıstırırsan, oda sana istediğini verecektir hemde hiç çekinmeden Tavsiyelerimi dikkate almanı öneririm.

Geçmiş olsun. Arkadaşların dediğinin diyeceğim bende; kekemelik kurslarına bir bak belki değişik yöntemler gelmiştir. Her geçen gün yeni yöntemler bulunuyor. Evet iş hayatında baya etkisini göreceksin. Örnek vermek gerekirse bizim kiracının oğlu sadece "R" harfini söyleyemiyor. Polislik sınavlarına girdi her şeyden geçti. Son müdürlere mülakata gelince kaldı. Doktor ile konuşup olmaz demişler. Sadece 1 harf ile elediler çocuğu. Senin ki daha zor bir durum. Ne diyeyim allah (c.c) yar ve yardımcın olsun. Şifanı versin. İnşallah geçer.

kafana hiçbir şeyi takma, sadece ne kadar şanslı olduğunu düşün. mesala düşün internet ortamında bir video vardı genç bir çocuk denize balıklama dalıyor dalarken çenesini taşa vuruyor ve alt çene yok oluyor artık onun hayatını sen düşün. ALLAH'a şükür elin sağlam ayakların sağlam elin yüzünde profildeki sen isen düzgün, bırak kekeleyerek konuş ne olmuş, hatta konuşmaya bile çalışma ne gelirse dilden geliyor insana bırak tek kusurun o olsun.

Ne olursa olsun haline şükret , senden daha kötülerinin olduğunu hiçbir zaman unutma. Ve asla kafaya takma. Kafaya takmak herşeyi olduğundan 2 kat ağır olarak yaşamana neden olur.

@Soner Közen

Doktorlar ve konuşma merkezlerini denedim fakat sonuç bulamadım, ayrıca şu an Balıkesir Üniversitesi 1. Sınıf Bilgisayar Programcılığı okuyorum.

Benim çok yakın bir arkadaşım kekemedir. Çocukluğumuzda biz onu öyle tanıdık ve kabul ettik. Bu seni rahatsız ediyorsa tedaviden vazgeçme sürekli git. Ayrıca bununla yaşamayı öğrenmek için bir psikologdan destek al. Fiziksel bir kekemelik mi psikolojiye dayanan bir kekemelik mi bunu biliyor musun? Benim yeğenimde de 7-8 yaşlarındayken başlamıştı, pskolojikmiş kısa sürede tedavi olmuştu. Ablam herşey hızlı yapan bir insan, çocuğunu da kendi temposuna uydurmaya çalışıyormuş ve çocuk o tempoya uyamadığı için kekeliyormuş; ablam kendisini düzeltince çocuğu da düzeldi. Çevrende seni bu şekilde uyaran yada baskı yapan şeyler var mı?

Bahsettiğim arkadaşım sinirlendiği zaman ya da sıkıntılıyken çok kekeler, rahatken kekelemeden konuşur.

Madesef aynı sorunu bende yaşıyorum kekemelik kadar berbat bişey yok 15 yaşındayım lise 2.sınıfım ve sözel derslerde hoca oku diyince heyecan basıyor ve kekelemeye başlıyorum seste titreme felan oluyor heyecan olmadığı zaman arkadaş ortamında çok rahat konuşuyorum

@Can Fidanoğlu


(link)
mahmut şevket güllü.
bu adama git. kendisi doktordur, bu konuda da uzman.
bence sen üstüne düşeni yapmamışsın, yoksa kalıcı bir şey değildir o. çalışmakla alakası, zordur bilirim.