Can Akan
Aktif Üye
- Kayıt
- 24 Şubat 2015
- Mesaj
- 193
- Tepki
- 245
- Şehir
- Kafama Göre
- İsim
- Can
- Bisiklet
- Trek
Merhabalar.
Bu tur benim için bir çok ilkler barındırıyor. Bu yüzden kolay unutamayacağım bir tur oldu. Bisikletimden, turdan, yollardan, manzaradan, yolda tanıştığım insanlardan inanılmaz mutlu oldum.
İmkanım varsa mutlaka köy yollarında sürüyorum, duble yollarda yanınızdan son sürat geçen arabalardan gram zevk alamıyorum. Oysa kuş sesleriyle beraber sürmenin hazzı öyle mi.
Gelelim tura. Kayseri’den sabah erken saatlerde yola çıkmayı planlıyordum ancak yağmurun dinmesini beklediğimden dolayı yola çıkmam saat 09.00’u buldu. Sabah fırından aldığım gözlemeleri Buğdaylı’da mideye indirerek karnımı doyurdum. Kızık’a kadar sıkıntısız bir şekilde düz yoldan geliyorum.
Köyün içinden başlayan ve Yüreğil’e kadar devam eden kesintisiz bir tırmanış var. Yaklaşık 650m yükseklik kazanıyorsunuz. Bu yoldan devam ederken araçlar bile çok zorlanıyorlardı ki az geçmeden hararet yapmış bir araçla karşılaştım. Bir geçmiş olsun diledikten sonra yoluma devam ettim.
Zor kısmı bitirsem de hafif hafif tırmanmaya devam ediyorum.
Yollar ne kadar kalitesiz de olsa manzara büyük keyif veriyor.
Yüreğilden sonra Eyim’i geçerek Amarat’ı ve Tuzla Gölü’nü yukarıdan gördüğüm bir noktaya ulaşıyorum. Buradan Kızılırmak’ın kenarına kadar yokuş aşağı iniyorum.
Amarat
Ana yola bağlanıp biraz devam ettikten sonra göle ulaşıyorum. Gölün rengi çok güzel, etraftaki manzara mükemmel.
Göle ulaştıktan sonra karşımdan rüzgar esmeye başlıyor. Bisiklette heybe olduğu için gidona yatsam da fark etmiyor. Fena tutuyor namussuz. Gölün yanından devam ederken bir söğüt altına oturup yemeğimi yiyorum.
Gölü artık artık arkama alıp tırmanmaya başlıyorum. Tırmanırken ve sonrasında çok güzel manzaralarla karşılaşıyorum.
Tırmanıştan sonra inişe geçiyorum. Kayseri-Sivas yoluna çıkıp devam ediyorum. Sarımsaklı’da Bakkal Ali abinin yanına uğrayıp biraz dinlendikten sonra Kayseri’ye varıyorum.
Yolda bana yardımcı olan tüm insanlara, selam veren tüm kamyoncu abilerime ve tüm güzel anadolu insanlarına, iyi sohbetinden dolayı Ali abiye ayrıca Eyim köyünden hızla geçerken bana pisikletçieeaaaaaa diye bağıran çocuğa teşekkür ederim.
Uzun turlara da çıkmayı çok istiyorum. Kısa sürede gerçekleştirebilirim inşallah.
Bu da rota:
Bu tur benim için bir çok ilkler barındırıyor. Bu yüzden kolay unutamayacağım bir tur oldu. Bisikletimden, turdan, yollardan, manzaradan, yolda tanıştığım insanlardan inanılmaz mutlu oldum.
İmkanım varsa mutlaka köy yollarında sürüyorum, duble yollarda yanınızdan son sürat geçen arabalardan gram zevk alamıyorum. Oysa kuş sesleriyle beraber sürmenin hazzı öyle mi.
Gelelim tura. Kayseri’den sabah erken saatlerde yola çıkmayı planlıyordum ancak yağmurun dinmesini beklediğimden dolayı yola çıkmam saat 09.00’u buldu. Sabah fırından aldığım gözlemeleri Buğdaylı’da mideye indirerek karnımı doyurdum. Kızık’a kadar sıkıntısız bir şekilde düz yoldan geliyorum.
Köyün içinden başlayan ve Yüreğil’e kadar devam eden kesintisiz bir tırmanış var. Yaklaşık 650m yükseklik kazanıyorsunuz. Bu yoldan devam ederken araçlar bile çok zorlanıyorlardı ki az geçmeden hararet yapmış bir araçla karşılaştım. Bir geçmiş olsun diledikten sonra yoluma devam ettim.
Zor kısmı bitirsem de hafif hafif tırmanmaya devam ediyorum.
Yollar ne kadar kalitesiz de olsa manzara büyük keyif veriyor.
Yüreğilden sonra Eyim’i geçerek Amarat’ı ve Tuzla Gölü’nü yukarıdan gördüğüm bir noktaya ulaşıyorum. Buradan Kızılırmak’ın kenarına kadar yokuş aşağı iniyorum.
Amarat
Ana yola bağlanıp biraz devam ettikten sonra göle ulaşıyorum. Gölün rengi çok güzel, etraftaki manzara mükemmel.
Göle ulaştıktan sonra karşımdan rüzgar esmeye başlıyor. Bisiklette heybe olduğu için gidona yatsam da fark etmiyor. Fena tutuyor namussuz. Gölün yanından devam ederken bir söğüt altına oturup yemeğimi yiyorum.
Gölü artık artık arkama alıp tırmanmaya başlıyorum. Tırmanırken ve sonrasında çok güzel manzaralarla karşılaşıyorum.
Tırmanıştan sonra inişe geçiyorum. Kayseri-Sivas yoluna çıkıp devam ediyorum. Sarımsaklı’da Bakkal Ali abinin yanına uğrayıp biraz dinlendikten sonra Kayseri’ye varıyorum.
Yolda bana yardımcı olan tüm insanlara, selam veren tüm kamyoncu abilerime ve tüm güzel anadolu insanlarına, iyi sohbetinden dolayı Ali abiye ayrıca Eyim köyünden hızla geçerken bana pisikletçieeaaaaaa diye bağıran çocuğa teşekkür ederim.
Uzun turlara da çıkmayı çok istiyorum. Kısa sürede gerçekleştirebilirim inşallah.
Bu da rota: