Karabük-Kastamonu (çadırda 2 gece)

Tuncer Bayık

Daimi Üye
Kayıt
23 Ağustos 2007
Mesaj
314
Tepki
308
Şehir
SİVAS
Üç günlük tatil boşa geçirilir mi! Aklımızdakini hayata geçirip 1. gün Kastamonu’ya gidiş, 2.gün Kastamonu gezisi, 3.gün Karabük’e dönüş planıyla çadırlı kısa bir macera için sabahın,pardon gecenin bir yarısı kalkıp son hazırlıkları yaptım.03:00da İsmail ve Ziya da gelecekti.Ziya evden ültümatom almış olmalı bir bahane uydurup gelemiyeceğini yazan bir mesajla satış yaptı. İsmail de uyuya kalmış , bir saat sonra gelebildi. 04:50 de ancak Karabük çıkışındaki benzin istasyonundaydık. Alacakaranlıkta dinç vücudun vermiş olduğu potansiyeli kullanarak tempolu gitmekteyiz. Hava aydınlandıkça etraftaki manzaranın ve güzelliklerin farkına varmamız ve tadını çıkarmamız hızımızı düşürüyordu. Birden kendimizi IĞDIR’a gelmiş bulduk.. “hoppala yarim, nezaman vardık memleketin sonuna ! Birazdan kendimizi Ermenistan’da bulmayalım! Uzaktan böyle gördüm vallahi. İşin aslı yaklaşınca belli oldu. Tabelanın aslı ahan da böyleymiş!

Bu ikisi tam masaüstü olacak tipten. Benden söylemesi. Rampalar hiç eksik olmuyor. İşte yarıyol sayılabilecek Araç ilçesi. Burası da merkezi (söylemene ne gerek var ? belli olmuyor mu?) Çok güzel park şeklinde bir bahçesi var.Çayını iç,masada aç nevaleni ye kimse bişey demez. Çok güzel bir mola yeri. Aklıma gelmişken şunu da söyleyim; Karabük-Kastamonu arası yol boyu çadır açılıp kalınabilecek çok güzel doğal yerler var. Araç’tan sonra dik ve uzun rampalar artıyor. Manzara ve güzellikler de tabi. Kastamonu’ya 20km kala sağnak yağmura yakalanıyoruz ve iyice sıçana döndükten sonra bir benzin istasyonuna kendimizi zor atıyoruz. Ben yağmurluğumu İsmail’e verdiğim için sıçana dönen ben oluyorum aslında. Yanımdaki arkadaş yol yapımını üstlenen firmanın şantiye şefi Bülent Bey. İkimiz de iş makineları ile ilgili kişiler olduğumuzdan sohbetin ikinci konusu da iş makineları oluyor. İyice kuruduktan sonra çıkıyoruz ama son kmlerde yine sağnak yağışla karşılaşıyoruz.Yapacak bir şey yok,devam,az kaldı,geldik derken Kastamonu yol ayrım tabelasını görüyor ve seviniyorum.Bu tabela da aynı zamanda son rampanın bittiği tepede yer aldığından gerisi iniş demek.. 5 km lik sağnak yağış altında çok farklı bir iniş yaşıyoruz.

İşte Kastamonu tabelası. Dur tabelada. Baktım yağmur da durmuş biraz. Bakarsın sağa sola,. solda inşaatlar. Kimse yoksa içinde açarsın çadırı.Diye düşünürken geçersin karşıya. Hala düşünceli…”acaba çadırı nereye açabilirim :smile043: .Hem de biranönce?” İlk defa çadırda kalacağız! Orda bir gence sordum (zaten başka kimse yokdu ki!) Az gerideki ağaçların önünde bir düzlük olduğunu,bir Almancının da çadır açtığını,az gerisinde bizim de çadır açabileceğimizi söyleyerek yolu da gösterdi. Orada hemen çadırı açıp,yerleştik. Sonra bisikletler yüksüz olarak şehir keşfetmeye çıktık(Yalana bak,karnımız açlıktan zil çalıyo,yemek aramaya çıktık desene!) Bu arada Kastamonu!da bizi bekleyen arkadaşımız Melih’e de geldiğimizi haber verdik. O da gece çadırda kalınacağı için ve gece soğuk olacağından İsmail’e battaniye, gece için termosta sıcak su,nescafe,bardak,5 lt su gibi (bişeyler daha vardı ama unuttum) malzemeler getirdi. HARİKASIN MELİH. Valla diyecek bişey bulamıyorum. Melih’in bu tür yardımları bunlarla sınırlı kalmadı.

Bende uyku tulumu vardı. Gece hafif üşüdüğümü söylemeliyim. Ama üstüm inceydi.Ertesi gece kalın giyinerek girdim uyku tulumuna, bir sıkıntı olmadı. Gece ve ertesi gece de yağmur sürekli yağdı. Bizim gelirken ıslanan kıyafetler, etraftaki ağaçların dallarında ve çalılarda yayılmış vaziyette, gece de almadık belki yağmaz da kurur diye ama !!! Sabah saat 6 . Ben ayaklandım. Yağmur yok. Hava da pek soğuk değil. Etrafta kurusun diye bıraktığımız kıyafetler için söylenecek laf yok. Hepsini tek tek suyunu sıkıp bisikletin her iki heybesine doldurup,çarşıya kurutabileceğim bir yer aramaya çıktım. Camilere baktım.Hepsi kitli. Her yer kapalı. Açık bir kahve buldum ve durumu kahveciye anlattım.Adam kabul etti sağolsun. Kabul etmese etmez. Çünkü ıslakları yaydımmı adamın kahvesi çingene çadırına döndü. Tek tük gelmeye başlayan ilk müşterilerine, şaşkın bakışları karşısında açıklama yapmak zorunda kaldık. Kahvede konu mecburen bisikletten de açılınca o günkü yerel gazetedeki bir haberin de İrlandadan gelen bisikletçileri konu etmiş olması ilginç bir tesadüf oldu. Çaylar içilip, kıyafetler de kuruyunca(özellikle pamuk olan ve ayakkabı nispeten kuruyabildi) teşekkür ederek ayrıldım.

Ve dönerken sokak arası küçük bir otelin önünde bisikletli turistlerden birini görür görmez durmam bir oldu. Gazetede bahsi geçen İrlandalılardan biriydi. Konuştuk,tanıştık. Karabük’e gideceğini söyledi. Bizim de ordan geldiğimizi ve onlar gibi olmasa da kısa kamplı bir bis. Turunda olduğumuzu, yarın döneceğimizi.beklerse yarın beraber dönebileceğimizi söyledim. Arkadaşları gitmiş,kendisi midesi rahatsız olduğundan geride kalmış.Hemen gitmeliymiş. Karabük’te öğretmenevi varmı diye sordu. Ben daha iyisini yaparak Karabük’teki bisiklet ekibindeki arkadaşları arayarak onları misafir etmelerini istedim. Paul’e de terminalde arkadaşlarımın bekliyeceğini ve buluşmalarını,kendilerini misafir edeceklerini söyledim. Daha sonradan o gün buluştuklarını, gece de hep beraber çok eğlenceli bi gece geçirdiklerini öğrendim. Onların resimlerini de vereceğim en son. Bizim çadır yeri şehir çıkışında olduğundan çıkışa kadar Paul’le beraber geldik. Safranbolu’ya giderseniz yarın beni ara dedim ama gitmemişler,aramadı. Pazar sabahı hemen yola koyulmuşlar.Bizim arkaaşlar da onları Karabük çıkışında 12.km deki tünele kadar yolcu etmişler. Hepsine çok teşekkür ediyorum ilgilendikleri için. İsmail hala uyuyormuş çadıra vardığımda kerata. Öğleye yaklaşmıştı vakit ve Melih’in tavsiye ettiği bir Akaabat Köftecisine gittik ve karnımızı doyurduk.Melih’in bir sürprizi ile daha karşılaştık. Adamlar ücretin ödendiğini söyleyince şaşırdık. TEŞEKKÜR EDERİZ MELİHCİM.

Sonra Melih’le buluşarak Kastamonu’yu gezmeye çıktık. Bir gün Kastamunu evliyalarından birinin türbesinde yangın çıkmış. Bu arada Kastamonu Valisi de rüyasında yangını görüyor ve rüyada birisi ona ayağım yanıyor,ayağım yanıyor,acele et diye sesleniyormuş.Vali terler içinde kalkıp türbeye baktırdığında türbenin gerçekten yanmakta olduğu görülmüş. Yangın söndürüldükten sonra mübareğin de ayakucucun zarar gördüğü, yanmış olduğu görülmüş. İşte gittiğimiz türbe o evliyanın türbesi.Yanan ayak parmağını gördüm.

Daha sonra kaleye çıkmaya başladık .Gerçekten nefes kesen bir tırmanış oldu. Daha sonra da Şeyh Şaban-ı Veli Hazretlerinin türbesine gittik. Akşam olmuş ve hava da kararmıştı. Türbenin karşısındaki pidecide bir çay muhabbeti, tekrar yağmaya başlayan yağmurda iyi bir kaçış bahanesi oldu. Melih ayrılmadan önce yarın sabah, yine pardon gece yanımıza geleceğini söyleyerek ayrıldı sonra biz de artık yavaştan sıcak yuvamıza dönmenin zamanı olduğuna karar verdik. Dönüşte marketin birinden yarın sabahın gıda ihtiyacını da temin ettikten sonra yağmurlu bir gece daha geçirmek üzere bizi kuru tutacak olan çadırımızda rahat bir uykuya daldık. Pazar sabah(gece) 3:00de kalkıp hazırlanırken Melih de geldi .Yola çıkmamız yine 4:30’u bulmuştu. Dönüşümüz yine zevkli ve tempoluydu. Ama verilere bakılırsa duraklamalarda çok oyalanmışız.

Burasını özellikle görüntüledim,bir not olsun diye. Resmin sağ altta yoldan inince görülen düzlük sanılandan daha geniş. Mükemmel bir kamp alanı.Küçük bir dere de akıyor yanında. Bundan sonra hiç durmadan 25-30 hızla tempolu uzun süre yolaldık. Araç’ta durmadık. Karabük’e yaklaştık. 20-30 km filan kala uzun süren tempolu bir sürüşün ardından yol kenarında, bahçesi olan bir camide mola verdik. Saat 12:30 .Biz son kalanları da yemek üzere yayılmışken cami cemaatinin gelmeye başlaması bize saati hatırlattı.(Benim de altımda tayt. Apar topar kapriyi zor giydim valla) Cemaat de olup olası iki kişiymiş. Yaşlılarla muhabbet daha bi tatlı oluyor. Soldaki ismailin yanındaki 85 yaşındaymış. Yanımdaki de ondan 13 yaş küçükmüş. Muhabbeti duyacaktınız. “Çocuksun sen daha !” diyor 85’lik dede öteki dedeye. Okul yıllarındaki anılarını filan anlatıyor,öteki ona cevap yetiştiriyor. Harika ikililer.

Bir saat oyalanmışız orada. Son 20.kmye vardığımızda yeni yapılan yol mıcır-asfalt. Yani asfalt ama mıcırlı. Vibratör üzerinde yolculuk yapıyoruz resmen. 5 km sonrası benim bittiğim andır. O yolun yanında, trafiğe kapalı toprağı henüz ezilmiş asfalt atılması beklenen yol uzanıyor. Tabi ben de artık sere serpe uzanıyorum toprak yola.Yoldan geçen arabalar korna çalıyorlar. Artık ne diye çalarlar bilmem. “oh, keyfinize diyecek yok” diyorlar büyük ihtimal. Ondan sonra Safranbolu’yu zor ettim. (Karabük’e Safranbolu üzerinden gitmeye karar verdik, hava aydınlık,vaktimiz var diye). Orada un haline gelmiş gofretimizi de yedikten sonra Safranbolu eski çarşıdan çıkan rampayı tırmanmak zor olmadı. Pilimi bitirenin açlık olduğunu o zaman anladım. Saat 18.30 da Karabük’te evin önündeydik. İsmail bana bıraktığı kendi bisikletini alarak ayrıldı. İsmail’in ilk 120km lik tecrübesi oldu bu. Ve bayağı bir memnun kalmış.Benim de onun da ilk çadırlı gezimiz. Çok güzel bir heyecan oldu!

Bütün bisiklet sever dostlarıma saygılar.

KARABÜK-KASTAMONU
Çıkış saati: 04:50
Varış saati: 16:00
Mesafe : 118,52 km
Ort.Hız : 17,03
Max Hız : 59,18

KASTAMONU
Şehiriçi yaklaşık :20 km

KASTAMONU-KARABÜK
Çıkış saati: 04:35
Varış saati: 16:30
Mesafe : 120,88 km
Ort.Hız : 17,34
Max Hız : 72,57

Bunlar da ben yokken alem yapan Karabüklü ve İrlandalı bisikletçiler. (Alacağınız olsun İrlandalılar!!! Bir gün daha bekleyemediniz mi?
 
Scudo

Görkem Kılınç

Forum Bağımlısı
Kayıt
1 Haziran 2008
Mesaj
1.448
Tepki
1.682
Şehir
Ankara / Keçiören
İlk yorum Anka(ra)'dan.

Tuncer abi çok güzel foto.lar. Ayaklarınıza sağlık... İlk çadırlı sürüş sanırım baya bir eğlenmişsinizdir. :D
 

Tuncer Bayık

Daimi Üye
Kayıt
23 Ağustos 2007
Mesaj
314
Tepki
308
Şehir
SİVAS
Yazıyı atalı 2 saniye oldu!!! Ne kadar hızlısın öyle.
Çok mükemmel oldu ama.Tarif edemem.Hem gezi,hem macera,hem maneviyat,hem yabancı arkadaşlar edinme,hem bisikletçilere yardım etmiş olmanın mutluluğu...
İsmail'in de çok hoşuna gitti. Maşallahı varmış onun da. 40 yıllık turcu sanki. Hiç geri kalmadı.
Sonra Ereğli düşünüyorum nasipse.
 

AydınGünaydın

Forum Bağımlısı
Kayıt
9 Haziran 2008
Mesaj
1.119
Tepki
1.381
Şehir
Erzurum(Aşkale)
Güzel bir gezi turu olmuş.Ayaklarınıza sağlık.
Anlatımda baya neşeli bir anlatım olmuş.Sıkılmadan zevkle okudum
Pedallar ile yollar size yoldaşlık etmiş.
Paylaşım ve misafir perverliğiniz için tşkler.
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

melih3576

Daimi Üye
Kayıt
20 Ağustos 2007
Mesaj
262
Tepki
137
Şehir
KASTAMONU
Geçen sene tanışmış olduğumuz Tuncer ile bu sene görüşmek ve İsmail ile tanışmak beni çok mutlu etti.Sizleri elimden geldiğince ağırlamaya ve tecrübelerinizden yararlanmaya çalıştım ve çok mutlu oldum.Umarım tekrar görüşebiliriz.(Ömer ve Ziyayıda bekliyorum tabiki:) )
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

Ahmet Mumcu

Daimi Üye
Kayıt
1 Şubat 2005
Mesaj
347
Tepki
1.073
Şehir
Bostancı
Vay be bahar gelmis memleketimin daglarina, bayirlarina.

Super bir tur umarim daha nicelerini yaparsiniz, paylasim icin tesekkurler.

Iki gun icin bayagi bir yuklenmissiniz. :)

Selamlar
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

Tuncer Bayık

Daimi Üye
Kayıt
23 Ağustos 2007
Mesaj
314
Tepki
308
Şehir
SİVAS
@Ahmet Mumcu

Ahmetcim,
Havanın değişkenliği ekstra yağmurluk ve yedek ayakkabı almama neden oldu.İşe de yaradılar.Biraz da İsmail'in kıyafetleri pamuklu olduğundan çok yer kapladı ve ağırlık yaptı . (bir de ıslandıktan sonra kurumak bilmiyor! ) .Artı evde hazırlanmış yiyeceklerin ağırlığı.(gittikçe azaldı tabi :D ) İsmail'in arkasındaki büyük çantada da sünger zaten.Mat ebatlarında kestirdiğim 15lik sünger.Onu da İsmail için yanımıza aldık. Cüssesi var ağırlığı yok.(Zamanında daha rahat olur düşüncesiyle kestirmiştim ama çok havaleli olması kötü.O koca çantaya zor sığdırdım.Zaten ogün baktım ki mat da sandığım kadar rahatsız etmedi.Fiyatı da matla aynıya gelmişti.)
Bendekiler de;
heybedekiler;yedek ayakkabı,yedek ince climacool tişört,kapri,alt üst yağmurluk ,bis.için tamir takımı ve yedekler.
Üstte de ; çadır,uyku tulumu,mat

Elbette biraz düşünülse daha da hafifletmenin yolu bulunabilirdi belki. :bilmiom:
 
  • Beğen
Tepkiler: Ahmet Mumcu

five

Part time turcu
Kayıt
29 Temmuz 2005
Mesaj
1.453
Tepki
3.960
Yaş
52
Şehir
İstanbul-Bostancı
Başlangıç
1995—96
Bisiklet
Diğer
Bisiklet türü
Şehir - Tur
Çok güzel bir tur olmuş. Islanmışsınız ama o yeşile değişmiştir her halde. :)
İnşallah biz de bir gün o taraflara turlarız.

Paylaşımınız için teşekkürler.

Kazasız turlar.

five
 

omerkabul

Aktif Üye
Kayıt
21 Mayıs 2008
Mesaj
147
Tepki
133
Şehir
karabük
.(tabi ki gelecemm melih kardeşimm işlerim vardı gelemedimm özrr.): ismail beyy ayaklarrınaza saglıkk güzel ulmuşş valla .:( tuncer bey size bişi demiyommm hergün sizinle uldumgum için yinede tbr ler diyorummm:) ayaklarını za sağlık sağlıcakla kalınn daima sizlerleyimmm temmuza ay az kaldıı dikkatinizi cekerim tuncer beyy
SAYGILARIM LA ÖMER KABUL
 

Ziya Yurdakul

Daimi Üye
Kayıt
15 Temmuz 2008
Mesaj
354
Tepki
130
Şehir
Karabük
gezi güzel anlatım güzel takım ruhu güzel dostluklar güzel misafirperverlik güzel doğa güzel...herşey güzel bisikletçlk sanırım bütün güzellikleri içinde bulunduran ender sporlardan biridir..ayaklarınıza sağlık=)
 

Tuncer Bayık

Daimi Üye
Kayıt
23 Ağustos 2007
Mesaj
314
Tepki
308
Şehir
SİVAS
@k.tecimen

Kemal Abi, sizlerin takdiri bizim için daha bi değerli. Teşekkür ederim.
Saygılar.


@ziya78_zy

Ziyacım, sen de bu ders sezonunu problemsiz tamamla ki bu güzellikleri beraber paylaşalım.
 

Murat CER

Forum Bağımlısı
Kayıt
11 Ekim 2004
Mesaj
2.047
Tepki
1.134
Tuncer Bey, keyifle okudum ve izledim..
Nicelerini bekliyoruz..

Çadırlı seyahatin keyfini bilen bilir..Kesinlikle de tavsiye ederim.

Sevgili Ahmet Mumcu'nun dikkatini çektiği gibi benim de dikkatimi çekti yükleriniz :) Ancak ilk kamplı seyahat olduğundan zaman içinde taşınması gereken malzemeleri en asgari düzeye indireceğinizi biliyorum :) İlk denemelerde bu da lazım olur, şunu da yanıma almalıyım deyip çantaları dolduruyoruz, sonra deneyim kazandıkça önceden taşıdıklarımıza üzülüyoruz :) Gerçi dağcı camianın güzl ve özlü sözü de var "Hamal gibi taşırım, kral gibi yaşarım" fazladan taşınan her parça eşya konforu artırıyor ;)

Tekrarlarını bekleriz ;)
 
  • Beğen
Tepkiler: Ahmet Mumcu

Tamer Çetiner

Forum Demirbaşı
Kayıt
5 Haziran 2007
Mesaj
563
Tepki
433
Şehir
İstanbul / Gaziosmanpaşa
Bisiklet
Giant
Harika bir tur , çok güzel bir anlatım ve hoş fotoğraflar için teşekkürler .
Her bisikletlinin yapmak isteyeceği bir turu gerçekleştirmişsiniz .
Ne güzel .
İleride daha da ilginç ve hoş turları anlatmanız dileğiyle . . .
Fotoğraf çeken ellere , pedal basan ayaklara sağlık .
İyi forumlar dilerim , görüşmek üzere . . .
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

Tuncer Bayık

Daimi Üye
Kayıt
23 Ağustos 2007
Mesaj
314
Tepki
308
Şehir
SİVAS
@Murat CER


Hocam, teşekkürler. Ama bu laf çok hoşuma gitti valla. :D
 

bisikletseven

Forum Bağımlısı
Kayıt
6 Eylül 2008
Mesaj
1.038
Tepki
1.577
Şehir
Ordu----Artvin
Bisiklet
Trek
Hiç kamplı bisiklet gezim olmadı. İşaAllah olacak. Gezinizi beğendim, hatta yanınızda pedallamaya heveslendim. Fotolar da çok güzel ayrıca. Artık yavaş yavaş kaplı gezilerin vakti geliyor. Elinize ayağınıza sağlık.
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

İsmail ŞEN

Forum Demirbaşı
Kayıt
23 Eylül 2008
Mesaj
528
Tepki
417
Şehir
Isparta-Eskişehir
Bisiklet
Corratec
Yeşillikler içerisinde mükemmel bir tur yapmışsınız.Anlatım da çok etkili...Yağmurun yağması ve sizin ıslanmanız farklı insanlarla(kahve sahibi ve müşteriler + irlandalı bisikletçi) tanışmanıza da sebep olmuş.İnşallah daha nice turlar yaparsınız... :)
Paylaşım için teşekkürler
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık

Mhmt_EMR

Daimi Üye
Kayıt
1 Temmuz 2006
Mesaj
359
Tepki
244
Şehir
istanbul - Pendik
Bisiklet
Tern
Anlatımınıza fotoğraflar da katılınca fotoroman olmuş:)
Elinize , ayağınıza sağlık...
Paylaştığınız için teşekkürler...
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuncer Bayık