Hibrid ve MTB farkları?

Merhaba,

Sürekli araziye çıkmayacak ve şehir içinde de bisiklet sürecek kişiler için hibrid olarak söz edilen bisikletler ya da şehir bisikleti adındaki bisikletler daha mantıklı gibi. Ancak anlamak istediğim bir ayrıntı var.

Bu hibrid ya da şehir bisikleti denilen modeller MTB'nin düz lastik takılmış hallerine benzeyen bisiklet gibi geliyor bana.
Acaba aralarındaki tek fark lastik farkı mıdır?

Yani bu bağlamda, beğendiğimiz bir MTB'yi aldığımız zaman hibrid hale dönüştürmek için şehir bisikleti lastiği takmamız yeterli midir? Yoksa akabinde jant vs.. gibi ekstra komponent değişimlerine de ihtiyaç var mıdır?
Teşekkürler.

Aralarındaki fark sadece lastik değil.Hybrid bisiklet kadro geometrisi daha çok konforlu bir sürüş için tasarlanmıştır.Kadro boruları mtb ye göre daha zayıftır.Hybrid de genellikle V fren kullanılır.Ayrıca hybrit de vites sisteminin çok üst düzey olmasına gerek yoktur.Aynakol dişlisi siz daha hızlı gidebilesiniz diye daha büyüktür.Aklıma gelen bunlar.

@Ferhat Öz Hbirit bisikletlerin kadro borularının MTB'ye göre daha zayıf olduğu bilgisini nereden aldığını öğrenmek isterim.
Trek, Scott, Speciallized, Cannodale, Giant vs.... daha uzayıp giden listedeki büyük üreticilerin hibrti kadroları en az kendi üretimi olan MTBler kadar güçlüdür. (diğer markalar için de kendi üretimleri içinde bu karşılaştırma geçerlidir.) Anlatmak istediğin MTBlerde bağlantı noktalarında ekstra güçlendirmeler var, hibritlerde bu ekstra güçlendirmelere gerek görülmemiştir dersen ancak özel amaçlı DH, FS gibi MTBler için geçerli olan bu durumu kabul edebiliriz.

levent.c'nin sorusuna gelirsek, başta kadro geometrisi çok farklıdır, genelde 28" jant kullanılmıştır, oturma pozisyonu daha diktir, çoğunda çamurluk ve bagaj vardır veya bağlantı yerleri hazırdır, donanım ihtiaycı genelde çok üst düzey olmadığı için orta düzey olsa da çok üst düzey donanıma sahip modeller vardır, arazi ağırlıklı modellerde MTB donanımları kullanıldığı gibi fitness tabir edilen performans tiplerinde yol donanımları bulunmaktadır, dişli oranları MTBlere göre daha büyük ve geniş aralıktadır uzun yolculuklarda avantaj sağlar.

MTBye ince lastik takmakla hibrit olmayacağı gibi hibrite 2.2 lastik takarak 29er yapılamaz. Derya ağabey'in eşekler, katırlar ve atlar yazısında çok net anlatıldığı gibi tüm bisiklet türleri kendi amaçları için uygundur. Hiçbiri diğerinin yerini tutmaz, hiç birinden vazgeçemeyiz.

Aynı ikilemde ben de kaldım. Hybrid'mi yoksa MTB'mi diye.
Tam 15 gündür bu konuyu neredeyse full time araştırıyorum.
Çok tecrübeli olmasam da edindiğim bir kaç izlenimi burada aktarayım.

Hybrid kadroların oturma borusu MTB'lere göre biraz daha uzun. Sanırım bu sayede konforlu bir sürüş özelliği yakalamaya çalışmışlar. Örneğin vücut ölçülerinden uygun kadro boyu hesaplayan bir bilgisayar programına 75 cm olan bacak içi ölçümü girdiğimde, MTB için 43.05 cm Hybrid için 49.50 cm sonucu çıkıyor.

Aslında Hybrid'ler de ikiye ayrılıyor.
Dağ bisikletine yakın olan Hybrid'ler MTB komponentleri kullanılıyor.
(Örneğin Cannondale Quick CX serisinde SLX, Deore kullanıyor)
Yol bisikletine yakın olan Hybrid'ler ise tur bisikleti komponentlerı kullanıyor.
(Örneğin Cannondale Quick CX Speed serisinde Shimano 105 gibi tur komponentleri var)
Yoğun olarak hangi ortamda kullanılacaksa ikisinden biri seçilebilir.

MTB'den bir diğer fark ise Hybrid kadrolarda bagaj montajına imkan verecek olan bağlantı vidaları neredeyse standart, MTB'lerde ise her bisiklette yok. Hybrid'ler ekstra aksesuarlarla kolayca bir uzun yol bisikletine dönüştürülebiliyor.

Bir de gözlemlediğim bir olay var. MTB olayı bir tutku. MTB ile ilgilenenlerin içinde bisiklet için çok yüksek fiyatlar ödeyebilecekler çıkıyor. O yüzden en üst sınıf ve en pahalı MTB modellerini Türkiye'de bulmak mümkün, Hybrid'ler de ise olay biraz daha farklı. Üst sınıf modeller Türkiye'ye pek gelmiyor.

@Ertugrul.Arda

Durumu çok iyi anlamışsınız

Ayrıca hibridlerde genelde travel tip amortisör kullanılıyor, MTB amortisöründen biraz daha hafif ve sert.

@Tolga Günsezer
Ben zayıf olduğunu borularının ince olmasına istinaden yazmıştım.Peki siz MTB kadar güçlü olduğunu nereden biliyorsunuz?Bana mantıksız geliyor.

güzel konu olmuş, benim de merak ettiğim bi konu gerçekten

bu arada not : mtb sahiden bi tutku

@Ferhat Öz

Kullanılan metallerden biliyorum. Örnek Sedona'dan
(link) Sedona 321 özellikleri
(link) Sedona 431 özellikleri
Diğer markalar için de durum farklı değil zamanım olmadığı için araştırma yapamadım isterseniz uygun zamanımda özelden gönderebilirim. Alüminyum kadrolar genelde 6061, 6062, 7001 alaşım özellikli olacaktır. Sizin ince borulu gördüğünüz kadrolar alüminyumsa eğer dah kıymetli inceltilerek ki bu traşlama şeklinde değil dövülerek yapılıyor, sertlik ve sağlamlık kazandırılmış demektir. Cromoly alaşım ise alüminyumdan çok daha sağlam ve uzun ömürlü olur ki bu hibrit bisikletlerde özellikle aranılan bir materyaldir.
Sizin kurduğunuz mantık bana "1 kg pamuk 1 kg demirden ağırdır çünkü daha büyük bir hacim kaplıyor." gibi geldi. Bu da bana çok mantıksız geliyor umarım sizi yanlış anlamışımdır.

Çok güzel açıklamalar ve çok güzel bilgiler paylaştınız arkadaşlar. 1 soruyla ummadığım kadar bilgi edinmiş oldum.

Konu hazır canlanmışken ben biraz kendi durumumu izah edip öneriler toplamayı da isterim.
2 haftadır ne alsam diye araştırıyorum ancak sonuç olarak malumunuz kafam allak bullak oldu.

En son Whistle 1160D ile Bianchi Mega modeli arasında kalmış ve fırsat bulup giderek iki modeli de canlı görmeyi düşünüyordum- Derken... Hybrid modellerle Specialized markasının sitesinde açıklayıcı bilgiler eşliğinde karşılaşınca aradığımın Hybrid olduğunu anladım.
Amaç; hafta sonları 2 yaşındaki kızımı da yanıma alarak O'na özel çocuk koltuğunu takabileceğim bisiklet modeliyle bölgemdeki bisiklet parkurlarına giderek hem spor yapmak hem de kızıma doğayı gezdirebilmek. Ardından kendi adıma fitness ve efor sarfedebilmek amaçlı extreme olmayan hafif-orta sertlikte arazilere girip ter atabilmek.

Sözü toparlayacak olursam yeri geldiğinde gezintilere çıkabileceğim ve yeri geldiğinde de araziye girip basit engeller arasında beni yolda bırakmayacak bir bisiklet almayı arzuluyorum.

Bu bağlamda bir konu açmıştım ancak konu gerilere gidip kaybolunca yanıt alamadım.

Fiyatı 1000 TL. civarında olursa benim için daha makul olur ancak 1500 TL. gibi rakamlara çıkmak konusunda da katı değilim.
Sonuçta ucuz aletler değiller. Bu nedenle almışken fiyat/performans bakımından iyi ve uzun ömürlü bir model almayı isterim.
Bu bakımdan model tavsiyeleriniz olacaksa çok memnun olurum. Nitekim ben işin içinden çıkamaz durumdayım.

İlgilenen herkese çok teşekkür ediyorum.

Verdiğiniz fiyat aralığında;
Speciallized Sirrus
Trek FX 7.2
Sedona 321
Whistle Guipago
Ghost 1300 - 1800
Giant Seek 3
KTM modeli hatırlayamadım
seçeneğiniz oldukça geniş. İlk 4 bisikleti özellikle öneririm. Genel olarak 28" jant, 700x35 lastikler, Düz maşa(bence karar sizin bu konu çok tartışılıyor), en az 24 vites(ileride geliştirebilmek adına)çamurluk ve bagaj bağlantısının hazır olması değişmez kriterler olmalı.
Ben de 23 aylık kızımla fırsat buldukça gezmeye çıkıyorum. Bayılıyor koltuğuna, hatta gezerken koltukta uyuduğu bile oldu 2 kere.
Şimdiden keyifli turlar dilerim size.

1-Dövülerek metal sağlamlaştırılmıyor bilakis zayıflatılmış ama incelmiş oluyor. (kadroda bazı bölgeler inceltildiğinde zayıf alanlar oluşmakla birlikte bu bölgeler nispeden az yükke maruz kaldığı hesaplanan yerler olduğundan kadro emniyetli olarak hafifletilmiş oluyor)
2- Kadro üzerinde bile emniyet sınırlarını dikkate alarak bu kadar ağırlık odaklı tasarım yapan firmalar dağ bisikleti ile hibrid bisiklet kadrosunu aynı dayanıklılıkta yapmaz "Ferhat Öz" ün yorumu mantıklı ama doğrusunu muhakkak bir kaynaktan öğrenmek lazım.

Tolga bey önerileriniz için teşekkür ederim.
Bugün biraz dolaştım. Ghost 1800, Whistle Yuma gibi şehir bisikleti modellerini de inceleme şansım oldu.
Şehir bisiklet modellerinde Türkiye'deki alternatifler oldukça düşük. Yani bir dağ bisikleti gibi geniş bir yelpaze ve her türden donanımlı modellerini pek getirmiyorlar sanırım.

Fiyat performans mantığıyla yola çıktığım için ve MTB modellere de çocuk koltuğu takılabilen bir aparatı bana gösterdikleri için tekrar MTB modellere yöneldim.
Daha önceki araştırmalarım neticesinde kafamı kurcalayan 2 seçenekte oradaydı. Bianchi Mega ve Whistle 1160 D. İkisine de uzun uzun baktım, düşündüm, yakından inceledim. Malum bu iki modelde fiyat/performans ürünü.
Almam gereken ek aparatlarım bol olduğu için (çocuk koltuğu, km saati, araba için bağlantı aparatı, kask, suluk vs...) bütçemi altüst etmemek adına Whistle 1160 D modelini satın aldım.

Yalnız çocuk koltuğu olarak aldığım Polisport Bilby modelini monte ettikten sonra pedal çevirme esnasında ayakkabımın arkası koltuğun ayaklık bölümüne çarptığı için ayağımın ön tarafıyla pedallara basamıyorum. Yani tabanımın ortasıyla basmak zorunda kalıyorum. Bu alıştığım sürüşten daha dengesiz bir sürüş yaratıyor.
Sizin kullandığınız koltuk hangisi acaba? Bu gibi bir sorun yaşadınız mı?

Sedona 321 2012 fiyat performansta birinci. Her şeye uyumlu .Pişman olmazsınız, deneyin.

@caner ünsal

Katılıyorum.
Bisikleti amacının üzerinde sağlamlıkta üretmek ya ekstra ağırlık ya da ekstra maliyet getirdiğinden kadrolar dediğiniz gibi çok ince hesaplarla üretiliyor.
Bisikleti satarken şu koşullarda ve toplam maksimum şu ağırlık ile kullanın diye dayanım sınırlarını kesin çiziyorlar.
Dağ bisikletlerinde bile kullanım amacı kitapçığında özellikle belirtiliyor. Örneğin, kendimden biliyorum (Corratec Motion) XC aldığınızda taşın tepenin üstünden atlamayın, bu bisiklet bunun için değildir diyorlar
Bir de amacının dışında kullanılmış kadro otomatikman garanti dışı kalıyor.