Bu tur planı ve abimin gazıyla 14 yıl aradan sonra tekrar bisiklet aldım. Bisiklet kadar kıyafetlere ve aksesuarlara da mecburi olarak yapılan harcamalarla işin maliyeti 1500 liraları buldu. Tura çıkmadan birkaç gün önce hava aşırı rüzgarlı ve yağmurlu. Benim işler yoğun, abim birkaç hafta içerisinde tekrar işe başlayacak, çok dar bir zaman aralığındayız. Çıkamazsak harcadığımız paralar bir yana, günlerce yaptığımız muhabbetler bir yana, kendi kendimize ters düşeceğiz. Benim bisikletçi bile havalar böyle giderse sizin tur yalan olacak demeye başladı ki; abimin vazgeçmek yok, yağmur da olsa, rüzgar da olsa gidiyoruz demesiyle planı uygulamaya karar verdik.
Abim yine önceden İstanbul-İzmir yapmış, Belgrad-Budapeşte yapmış; ama ben tamamen "bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete" modundayım. 18 yaşıma kadar bisikletten inmedim desem yeridir, ama uzun tur yapmışlığım hiç yok. Bir taraftan benim için bu gezi bisiklete binmek veya tur yapmaktan ziyade abimle zaman geçirebilmek adına önemli, çünkü yıllardır abim İstanbul'da ben İzmir'de, iş yoğunlukları ve ikimizin de evli olması nedeniyle çok az görüşebiliyoruz, fazla paylaşımda bulunamıyoruz. Bu geziyi yaptıktan sonra bisiklet bir kenarda yatsa bile pişman olmayacağım, harcadığım paraya da, ayırdığım zamana da değdi diyeceğim.
Neyse tura çıktık bitirdik, Bodrum'dan otobüsle eve döndüm. Eşimin ilk sorusu bundan sonra bisiklete biner misin acaba oldu
Benim de içimde bir şüphe. Herşey çok keyifliydi ama ya bu gaz geçerse, ya yine işlerin yoğunluğuna ve ev hallerine kapılıp da tekrar zaman ayıramaz hale gelirsem. Derken bu sefer benim gazımla abim güney turunu yarıda kesip döndü ve İzmir-Bodrum'dan sonra bir de İzmir-Çeşme yaparak önce kendime, sonra da ev ahalisine kararlılığımı göstermiş oldum
Turlar bitti ama bisiklet hevesi hala geçmedi. Birkaç günde bir birkaç saat sürmeye devam ediyorum. Kışın da yağmur çamur olmadıkça soğuk rüzgar demeden sürdürmeye çalışacağım. Gelecek yaza çok daha istekli ve formda girerek inşallah devamını getireceğiz.