Ahmet Can Yakışır
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 8 Kasım 2008
- Mesaj
- 749
- Tepki
- 1.137
- Yaş
- 38
- Şehir
- Maltepe / İstanbul
- Bisiklet
- Sedona
herkese merhabalar
biliyorum, uzun süredir ortalarda yoktum ama bir gözüm bunca aydır hep forumdaydı. turlara ve organizasyonlara yeniden katılmaya başlamak için havaların düzelmesini bekliyordum ki, geçtiğimiz haftayı kapsayan sınavların henüz başındayken kafa dağıtmak için bisikletime atlayıp öylesine dolandığım bir gün "ne varmış ki burada" diyerek daldığım ara sokaklarda, bir "Şelale Park" tabelası görmüştüm ve acayip merak etmiştim. o gün sınavlara çalışmam gerektiği için oraya çıkmaya vaktim yoktu, ama katılacağım turlar için sağlam bir antrenman olurdu ve kesin epey de eğlenirdim böylece, ilk fırsatta oraya çıkmayı kafaya koymuş oldum.
26 nisan pazartesiden, 28 nisan çarşambaya kadar birbirinden ağır 5 tane sınava girdikten sonra; geriye sadece cuma günü çerez bir sınav kalmıştı ve perşembe günü kahvaltıdan sonra oraya çıkıp, öğlen sıcağında da aşağı inmeyi planlıyordum. bu arada merak edip biraz araştırmış ve adalar'a bakan evimin balkonundan oranın göründüğünü öğrenmiştim. ben de çarşamba akşamüstü, sınavların zor kısmının bitmiş olmasının verdiği rahatlamayla balkonda keyif yaparken, aşağıdaki fotoğrafta kırmızı yuvarlak içinde duran o tepeyi uzaktan izliyordum
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010087.jpg
bir süre bakıştıktan sonra, saate baktım. saat "şelale park"ı "çok geç değil" geçiyordu böylece ani bir kararla yerimden fırlayıp, atladım bisiklete...
tırmanış odunpazarı'nda başlayacaktı, oraya gidene kadar geçtiğim caddelerden birkaç kare fotoğraf almayı da ihmal etmedim :in:
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010090.jpg
üstte ikieylül caddesi, altta ise o caddenin sonundaki reşadiye camii görünüyor.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010091.jpg
ve sonunda, şehir merkezinden çıkıp ara sokaklarla karışacağım noktaya geliyorum birkaç pedal gittikten sonra, durup hem önümdeki hem de arkamdaki yolun fotoğrafını çekiyorum...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010093.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010094.jpg
artık tırmanmaya başlıyorum. henüz çok formda olmamama rağmen, birkaç saniyelik fotoğraf molaları yeterli oluyor. ve o arada ortaya da bu kareler çıkıyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010095.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010096.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010097.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010099.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010100.jpg
ve sonunda sokaklar bitiyor artık önümde sadece 2 tane dönüşü bulunan, onun dışında dümdüz yükselen, arnavut kaldırımı kaplanmış bir yokuş var. (tabi ben o an bunu bilmiyorum, sadece az bir yolumun kaldığını hissediyorum ) oraya tırmanmaya başlamadan önce, bisikletimi yolun başlangıcındaki çeşmenin önüne bırakıp biraz soluklanıyorum.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010101.jpg
derken aklıma, arkama bakmak geliyor ve bir de ne göreyim... ilk defa karşılaştığım manzara karşısında nefesim kesiliyor. ama aslında daha yükseği de var, ben o an farkında değilim sadece
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010102.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010103.jpg
yola devam ediyorum. ilk dönüşün başında, parkın bir girişi var ve oradan merdivenle tırmanılabiliyor. ama ne merdiven... ucu bucağı yok resmen.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010105.jpg
o basamakları tırmanacaklara şimdiden kolay gelsin diye içimden geçirirken, bir de bakıyorum benim yaşlarımda adamın teki bisikletini kaldırmış merdivenleri azimle çıkıyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010106.jpg
aslında yaptığı şeye anlam veremiyorum, çünkü benim bildiğim bisikletler insanları taşır... ama demek ki merdiven daha kolayına geliyor diyerek, adamın tercihine saygı duyuyorum ve ben bildiğim yoldan devam ediyorum...
yokuşun sonuna yaklaştıkça, parkın kıyısından köşesinden bir şeyler belirmeye başlıyor ve ben de gittikçe heyecanlanıyorum derken bir de bakıyorum, hemen yolun kenarına banklar yapılmış. parka girdiğim zaman o banklara da uğramayı düşünerek, tırmanmaya devam ediyorum...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010108.jpg
biraz daha yükselince banklar bitiyor, sebebini ise kafamı sola çevirdiğimde anlıyorum: manzarayı ağaçlar kapatıyor burada. o ağaçların manzara uğruna kesilmemiş olması ise ayrıca hoşuma gidiyor...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010110.jpg
bu arada, ağaçların gövdeleriyle yol arasındaki açıya bakarak ne kadar dik olduğunu da anlayabilirsiniz. fotoğrafta kamera ileriye doğru baktığı için olduğundan daha düz görünüyor, ancak yanılmıyorsam 35 dereceden fazla bir eğim vardı ki zaten bir yokuşun tırmanılabilme sınırı 45 derecedir. daha yükseğine, tekerlekli araçlar fizik kanunları gereği tırmanamaz. ben de bisikletin yola tutunma kabiliyetinin limitlerde olduğunu hissediyorum ayakta var gücümle pedallara basarken...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010111.jpg
arabalar yanımdan geçiyor, ama onlar da kendilerine göre çok düşük hızlardalar
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010112.jpg
ve sonunda zirveye ulaşıyorum burada bir huzurevi varmış, açıkçası çok da güzel yere yapmışlar. bulunduğu yer öyle güzel ki, hakikaten "huzur" evi Allah gecinden versin ama, yaşlılığımı burada geçirmek isterdim açıkçası. şimdiden aklımda bulunsun da, kendime bakamayacak kadar yaşlandığımda yanımda bir ailem yoksa oraya giderim ben de nolacak
derken sağıma bakıyorum, ve çok az bir eğim kaldığını görüyorum. artık parkın girişine çok yaklaşmış olmalıyım...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010113.jpg
daha ben ara sokaklardayken, yukarıda sürekli bir verici kulesi görünüp duruyordu. bunun tepesindeki 4 büyük antenden bütün şehire televizyon ve radyo yayını yapılıyor. o an aklıma gelip de radyoyu açsaydım, CD kalitesinde dinlerdim herhalde ama benim aklımda başka bir hinlik var... duyduğuma göre uyanık esnaflar, Eyfel Kulesi'nin meşhur siyah-beyaz posterini bulup çoğaltıyor ve "Behlül Kulesi" diye satıyorlarmış tüketim çılgınlığında son nokta... ben de buna tepki olarak, bastırıp kendi duvarıma asmak üzere Janny Kulesi'ni çekiyorum
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010114.jpg
birkaç pedal daha gittikten sonra bir de bakıyorum, otobüs durağı var önümde. inanır mısınız; havalar ısındığından beri toplu taşıma araçlarına karşı bir garezim var. bisiklet bile olsa, insanın kendisine ait bir aracının olması bambaşka. bu yüzden bir kez daha kendimi şanslı sayıyor ve yola devam ediyorum, artık gözlerim heyecanla parkın giriş kapısını arıyor. e bunca yokuşu çıkarken ara ara gelen kesitler de iyice sabırsızlandırdı beni ve sonunda o kapı, ileride sağda görünüyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010116.jpg
tam bu fotoyu çektiğim noktada, bir de manzaranın görüntülerini alıyorum üşenmeden. bu, parkın dışında çektiğim son kare:
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010117.jpg
biliyorum, uzun süredir ortalarda yoktum ama bir gözüm bunca aydır hep forumdaydı. turlara ve organizasyonlara yeniden katılmaya başlamak için havaların düzelmesini bekliyordum ki, geçtiğimiz haftayı kapsayan sınavların henüz başındayken kafa dağıtmak için bisikletime atlayıp öylesine dolandığım bir gün "ne varmış ki burada" diyerek daldığım ara sokaklarda, bir "Şelale Park" tabelası görmüştüm ve acayip merak etmiştim. o gün sınavlara çalışmam gerektiği için oraya çıkmaya vaktim yoktu, ama katılacağım turlar için sağlam bir antrenman olurdu ve kesin epey de eğlenirdim böylece, ilk fırsatta oraya çıkmayı kafaya koymuş oldum.
26 nisan pazartesiden, 28 nisan çarşambaya kadar birbirinden ağır 5 tane sınava girdikten sonra; geriye sadece cuma günü çerez bir sınav kalmıştı ve perşembe günü kahvaltıdan sonra oraya çıkıp, öğlen sıcağında da aşağı inmeyi planlıyordum. bu arada merak edip biraz araştırmış ve adalar'a bakan evimin balkonundan oranın göründüğünü öğrenmiştim. ben de çarşamba akşamüstü, sınavların zor kısmının bitmiş olmasının verdiği rahatlamayla balkonda keyif yaparken, aşağıdaki fotoğrafta kırmızı yuvarlak içinde duran o tepeyi uzaktan izliyordum
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010087.jpg
bir süre bakıştıktan sonra, saate baktım. saat "şelale park"ı "çok geç değil" geçiyordu böylece ani bir kararla yerimden fırlayıp, atladım bisiklete...
tırmanış odunpazarı'nda başlayacaktı, oraya gidene kadar geçtiğim caddelerden birkaç kare fotoğraf almayı da ihmal etmedim :in:
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010090.jpg
üstte ikieylül caddesi, altta ise o caddenin sonundaki reşadiye camii görünüyor.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010091.jpg
ve sonunda, şehir merkezinden çıkıp ara sokaklarla karışacağım noktaya geliyorum birkaç pedal gittikten sonra, durup hem önümdeki hem de arkamdaki yolun fotoğrafını çekiyorum...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010093.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010094.jpg
artık tırmanmaya başlıyorum. henüz çok formda olmamama rağmen, birkaç saniyelik fotoğraf molaları yeterli oluyor. ve o arada ortaya da bu kareler çıkıyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010095.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010096.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010097.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010099.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010100.jpg
ve sonunda sokaklar bitiyor artık önümde sadece 2 tane dönüşü bulunan, onun dışında dümdüz yükselen, arnavut kaldırımı kaplanmış bir yokuş var. (tabi ben o an bunu bilmiyorum, sadece az bir yolumun kaldığını hissediyorum ) oraya tırmanmaya başlamadan önce, bisikletimi yolun başlangıcındaki çeşmenin önüne bırakıp biraz soluklanıyorum.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010101.jpg
derken aklıma, arkama bakmak geliyor ve bir de ne göreyim... ilk defa karşılaştığım manzara karşısında nefesim kesiliyor. ama aslında daha yükseği de var, ben o an farkında değilim sadece
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010102.jpg
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010103.jpg
yola devam ediyorum. ilk dönüşün başında, parkın bir girişi var ve oradan merdivenle tırmanılabiliyor. ama ne merdiven... ucu bucağı yok resmen.
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010105.jpg
o basamakları tırmanacaklara şimdiden kolay gelsin diye içimden geçirirken, bir de bakıyorum benim yaşlarımda adamın teki bisikletini kaldırmış merdivenleri azimle çıkıyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010106.jpg
aslında yaptığı şeye anlam veremiyorum, çünkü benim bildiğim bisikletler insanları taşır... ama demek ki merdiven daha kolayına geliyor diyerek, adamın tercihine saygı duyuyorum ve ben bildiğim yoldan devam ediyorum...
yokuşun sonuna yaklaştıkça, parkın kıyısından köşesinden bir şeyler belirmeye başlıyor ve ben de gittikçe heyecanlanıyorum derken bir de bakıyorum, hemen yolun kenarına banklar yapılmış. parka girdiğim zaman o banklara da uğramayı düşünerek, tırmanmaya devam ediyorum...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010108.jpg
biraz daha yükselince banklar bitiyor, sebebini ise kafamı sola çevirdiğimde anlıyorum: manzarayı ağaçlar kapatıyor burada. o ağaçların manzara uğruna kesilmemiş olması ise ayrıca hoşuma gidiyor...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010110.jpg
bu arada, ağaçların gövdeleriyle yol arasındaki açıya bakarak ne kadar dik olduğunu da anlayabilirsiniz. fotoğrafta kamera ileriye doğru baktığı için olduğundan daha düz görünüyor, ancak yanılmıyorsam 35 dereceden fazla bir eğim vardı ki zaten bir yokuşun tırmanılabilme sınırı 45 derecedir. daha yükseğine, tekerlekli araçlar fizik kanunları gereği tırmanamaz. ben de bisikletin yola tutunma kabiliyetinin limitlerde olduğunu hissediyorum ayakta var gücümle pedallara basarken...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010111.jpg
arabalar yanımdan geçiyor, ama onlar da kendilerine göre çok düşük hızlardalar
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010112.jpg
ve sonunda zirveye ulaşıyorum burada bir huzurevi varmış, açıkçası çok da güzel yere yapmışlar. bulunduğu yer öyle güzel ki, hakikaten "huzur" evi Allah gecinden versin ama, yaşlılığımı burada geçirmek isterdim açıkçası. şimdiden aklımda bulunsun da, kendime bakamayacak kadar yaşlandığımda yanımda bir ailem yoksa oraya giderim ben de nolacak
derken sağıma bakıyorum, ve çok az bir eğim kaldığını görüyorum. artık parkın girişine çok yaklaşmış olmalıyım...
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010113.jpg
daha ben ara sokaklardayken, yukarıda sürekli bir verici kulesi görünüp duruyordu. bunun tepesindeki 4 büyük antenden bütün şehire televizyon ve radyo yayını yapılıyor. o an aklıma gelip de radyoyu açsaydım, CD kalitesinde dinlerdim herhalde ama benim aklımda başka bir hinlik var... duyduğuma göre uyanık esnaflar, Eyfel Kulesi'nin meşhur siyah-beyaz posterini bulup çoğaltıyor ve "Behlül Kulesi" diye satıyorlarmış tüketim çılgınlığında son nokta... ben de buna tepki olarak, bastırıp kendi duvarıma asmak üzere Janny Kulesi'ni çekiyorum
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010114.jpg
birkaç pedal daha gittikten sonra bir de bakıyorum, otobüs durağı var önümde. inanır mısınız; havalar ısındığından beri toplu taşıma araçlarına karşı bir garezim var. bisiklet bile olsa, insanın kendisine ait bir aracının olması bambaşka. bu yüzden bir kez daha kendimi şanslı sayıyor ve yola devam ediyorum, artık gözlerim heyecanla parkın giriş kapısını arıyor. e bunca yokuşu çıkarken ara ara gelen kesitler de iyice sabırsızlandırdı beni ve sonunda o kapı, ileride sağda görünüyor
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010116.jpg
tam bu fotoyu çektiğim noktada, bir de manzaranın görüntülerini alıyorum üşenmeden. bu, parkın dışında çektiğim son kare:
http://i763.photobucket.com/albums/xx279/janny_tr/selale%20baraji/28042010117.jpg