zaten öğlene kadar uyuyup günü rezil etmişim.evde kardeşim eşinip duruyor.
"abiiii sen bu kazaaa giyyon mu?"
"hayır"
"o zaman dolaptan çıkarıyom ben bunu"
"ne halin varsa gör"
"pazar gününü yatarak evde geçireceğim galiba" hissi üzerime karabasan gibi çöktü.bilgisayar karşısında oyalanıp duruyorum.saat 14:00 civarına geldi..ne yapmalı..bisiklete binsem desem hava bi alem, rüzgarlı, soğuk, yağmur beklentili..evde otursam sıkıntı sıkıntı sıkıntı..pazar günü boşa gidecek...en iyisi ne yapayım, ben kendimi gaza getireyim
açtım bilgisayarda New World Disorder videolarından birini..bi 15-20 dakika dayanabildim, hemen telefona sarıldım, barbarosu aradım.
"abi biz dün bi faaliyet yaptık ki sormai bilkelerim nasıl ağrıyor"
demek ki dün gidenlerin diğerlerini de aramak nafile.herkes yorgun.aranacak isim Murat (forumda Mazhar)..
"tabii ki,çarşıdayım 1 saate kadar hazır olurum"
"tamam abi, murat abinin dükkanda buluşuruz o zaman"
"ok"
(bu arada dikkatinizi dağıtmamak için açıklama, ben murat, aradığım murat, buluşulacak dükkan sahibi de murat, muratrilogy)
aheste hazırlandım, murat abinin dükkana gittim, biraz oyalandım, pedallarımı değiştirdim, wellgo pedal taktım bisiklete.ben hazır olduğumda mazharmurat da gelmişti.
bindik bisiklete nereye gideceğimiz konusunda kararsızlık var ama benim niyetin Posuk Barajı.Kütahya yoluna bir çıktık, rüzgar hep karşıdan esiyor, yaklaşık 8-10 km sonra durum değerlendirmesi yaptık.bu rüzgarda bedeni harap etmenin anlamı olmadığından her zaman gittiğimiz Kızılinler köyüne yönü çevirdik, ancak rotayı biraz değiştirdik.
Kütahya yolundan devam edip, solda Kızılinler dönüşünden sonra biraz daha ileride rampaya başlarken sola toprak yol giriyor.o toprak yol da bizi Kızılinler köyünün yukarılarına çıkarırır.döndük toprak yoldan. manzara, havaya rağmen keyifli..
biz de denedik ama netlik konusunda sıkıntı yaşamışız, bir de makinenin ayarlarını kurcalamıştım düzeltmeyi unutmuşum, sonuç aşağıdaki gibi.
toprak yolun devamında eski kum ocaklarına yaklaşım..mazharmurat ilerliyor
ve eski kum ocakları..ben, pazar gününü evde öldürmemiş olmanın sevinci ile şımarıyorum.
kum ocaklarını geçip artık Kızılinlere ulaşmak niyetindeyiz, rüzgar epey çarptı ve kahvenin sıcak çayı gözümüzde tütüyor.bir an önce kum ocaklarını aşalım diye birazcık araziden sürüyoruz ve bir noktada su ve fotoğraf molası.bisikletlerin gidonun sağ elciğine dokunan yolu hedefliyoruz, zaten hemen altımızda, araziden sürmeye devam.edip yola çıkıyoruz ve köye varıp çaylarımızı içip, çikolata atıştırıp, aramızda hoplatan tepe ve tilki vadisi olarak isimlendirdiğimiz rotadan eşenkara köyü yoluna çıkıp şehre dönüyoruz.aşağıdaki fotolar da yukarıda bahsettiğim fotoğraf molasında çekilen fotolar.
arkada bahsettiğim kum ocakları, ve bu arada makine ile nasıl fotoğraf çekilmesi gerektiğini hatırlıyorum
şehre dönüş yolunda köpekler yolumuzu kesiyor, soğukkanlı ve sakin bisikletten iniyoruz.bu arada mazharmurat'ın aldığı dazer denen aleti deneme şansımız olduğu için çok sevinçliyim.hatta daha köpek göründüğünde "aha, abi dazer dazer" diye bağırıyorum
köpekler yoğun ve şiddetle ama yaklaşmadan havlarken dazeri deniyoruz ve gariptir köpek havlamayı kesiyor.ancak sadece bu kadar, bir de ilginç ilginç bakmaya başlıyor
velhasıl keyifli, yorucu, rüzgardan muzdarip, 40km toplam mesafeli bir gün oldu benim için..
teşekkürler mazharmurat abi
"abiiii sen bu kazaaa giyyon mu?"
"hayır"
"o zaman dolaptan çıkarıyom ben bunu"
"ne halin varsa gör"
"pazar gününü yatarak evde geçireceğim galiba" hissi üzerime karabasan gibi çöktü.bilgisayar karşısında oyalanıp duruyorum.saat 14:00 civarına geldi..ne yapmalı..bisiklete binsem desem hava bi alem, rüzgarlı, soğuk, yağmur beklentili..evde otursam sıkıntı sıkıntı sıkıntı..pazar günü boşa gidecek...en iyisi ne yapayım, ben kendimi gaza getireyim
"abi biz dün bi faaliyet yaptık ki sormai bilkelerim nasıl ağrıyor"
demek ki dün gidenlerin diğerlerini de aramak nafile.herkes yorgun.aranacak isim Murat (forumda Mazhar)..
"tabii ki,çarşıdayım 1 saate kadar hazır olurum"
"tamam abi, murat abinin dükkanda buluşuruz o zaman"
"ok"
(bu arada dikkatinizi dağıtmamak için açıklama, ben murat, aradığım murat, buluşulacak dükkan sahibi de murat, muratrilogy)
aheste hazırlandım, murat abinin dükkana gittim, biraz oyalandım, pedallarımı değiştirdim, wellgo pedal taktım bisiklete.ben hazır olduğumda mazharmurat da gelmişti.
bindik bisiklete nereye gideceğimiz konusunda kararsızlık var ama benim niyetin Posuk Barajı.Kütahya yoluna bir çıktık, rüzgar hep karşıdan esiyor, yaklaşık 8-10 km sonra durum değerlendirmesi yaptık.bu rüzgarda bedeni harap etmenin anlamı olmadığından her zaman gittiğimiz Kızılinler köyüne yönü çevirdik, ancak rotayı biraz değiştirdik.
Kütahya yolundan devam edip, solda Kızılinler dönüşünden sonra biraz daha ileride rampaya başlarken sola toprak yol giriyor.o toprak yol da bizi Kızılinler köyünün yukarılarına çıkarırır.döndük toprak yoldan. manzara, havaya rağmen keyifli..
biz de denedik ama netlik konusunda sıkıntı yaşamışız, bir de makinenin ayarlarını kurcalamıştım düzeltmeyi unutmuşum, sonuç aşağıdaki gibi.
toprak yolun devamında eski kum ocaklarına yaklaşım..mazharmurat ilerliyor
ve eski kum ocakları..ben, pazar gününü evde öldürmemiş olmanın sevinci ile şımarıyorum.
kum ocaklarını geçip artık Kızılinlere ulaşmak niyetindeyiz, rüzgar epey çarptı ve kahvenin sıcak çayı gözümüzde tütüyor.bir an önce kum ocaklarını aşalım diye birazcık araziden sürüyoruz ve bir noktada su ve fotoğraf molası.bisikletlerin gidonun sağ elciğine dokunan yolu hedefliyoruz, zaten hemen altımızda, araziden sürmeye devam.edip yola çıkıyoruz ve köye varıp çaylarımızı içip, çikolata atıştırıp, aramızda hoplatan tepe ve tilki vadisi olarak isimlendirdiğimiz rotadan eşenkara köyü yoluna çıkıp şehre dönüyoruz.aşağıdaki fotolar da yukarıda bahsettiğim fotoğraf molasında çekilen fotolar.
arkada bahsettiğim kum ocakları, ve bu arada makine ile nasıl fotoğraf çekilmesi gerektiğini hatırlıyorum
şehre dönüş yolunda köpekler yolumuzu kesiyor, soğukkanlı ve sakin bisikletten iniyoruz.bu arada mazharmurat'ın aldığı dazer denen aleti deneme şansımız olduğu için çok sevinçliyim.hatta daha köpek göründüğünde "aha, abi dazer dazer" diye bağırıyorum
köpekler yoğun ve şiddetle ama yaklaşmadan havlarken dazeri deniyoruz ve gariptir köpek havlamayı kesiyor.ancak sadece bu kadar, bir de ilginç ilginç bakmaya başlıyor
velhasıl keyifli, yorucu, rüzgardan muzdarip, 40km toplam mesafeli bir gün oldu benim için..
teşekkürler mazharmurat abi