Critical Mass İstanbul'da

Doksanlı yılların başında San Francisco’da ortaya çıkan Criticalmass grubu, Göztepe Parkı’nda Türkiye serüvenine başladı. Grup her ayın son cumartesi günü saat 17.00’de aynı yerde buluşacak.

iLGİLENENLER İÇİN :

(link)

inşallah trafikte başka araçların olduğunun farkına varılır bu alanda kritik bir çoğunluğun olduğunun altı çizilir ve gerekli düzenlemelerle istediğimiz bisiklet yollarının yapılmasında faydalı olur!

nisan ayının son cumartesisi bu etkinliğe katıldım
olay şiddete dayanmayan bir protesto biçimi grubu en arkadan takip ettim bağdat caddesini boydan boya kapladık bu bir anarşişt bir hareket gibi gözüksede olay öyle değil tabi malesef taksi şöförleri bu durumu anlayamadılar
müşteriyi gittiği yere bırakma çabasındaydılar özgürlük parkının yan yoluna geldiğimizde tansiyon yükseldi bir taksici sinirlendi o kadarki bisikletlilerin üzerine sürmek istedi ve orda enteresan bir olay oldu iri yarı bisikletli arkadaş bisikletinden indi ve bisikletini iki eliyle havaya kaldırdı taksinin önüne geçti
taksici arkadaş camdan dışarıya doğru bağırarak- ben ekmek parası kazanmaya çalışıyorum siz ne yapıyorsunuz -diyordu yolu açın diye bağırdı fakat bisikletli grup aldırmadan devam etti bir ara lüks arabadan bir beyfendi bana bakarak
şunları söyledi -bu yaptığınız hiç hoş değil
eve geldim ve düşündüm bu şiddete dayanmayan protesto biçimini
bu memleketimin güzel insanlarının anlaması zor gibi
robocop
karbon apaçi

Ben olaya farklı bir açıdan bakılması taraftarıyım.Öncelikli olarak biz bisikletçilerin yollarda ciddi sorunları var.Bizler araçların ciddi anlamda bize yollarda yaptığı türlü haksızlıkla bir şekilde bisikletçi olarak ölmeden yüksek dikkat gerektiren bir şekilde bisiklete biniyoruz.Oysa bisikletçilerin batı toplumlarında belirgin hakları var.Kendi yolları olmasının ötesinde, o toplumların araç sürücüleri bisikletçilere karşı oldukça duyarlı.Biz çok büyük bir şey istemiyoruz aslında.Bisikletlerinde yollarda hakkı olduğunu vurgulamakla birlikte, topluma araç sahibi olmanın özgürlük olmadığını aksine otomobilin yerine bisikletin özgürlük olduğunu anlatmamız gerekir.

@kudu

sureden dostum
ben 30 senedir anlatıyorum kusura bakma ama kimse dinlemiyor
hep marjinal kaldım bu konuda sonunda vazgeçtim senin anlayacağın benim bayrak düştü çünki gençken hep bir ümitlerimiz vardı ama yaş 51 e geilnce ümitler hayal oldu senin anlayacağın ben geçmiş nesil olarak sizlerden önce başladığım bu yolda acaip yenildim
gelecek 50 sene bir şey değişmez bu ülkede bisiklet açısından kitlesel olması
zor istanbulda en az 600 adet bisiklet derneği kurulması aslında hep gençken hayalimdi ama 40 yıl geçti böyle bir şey olmadı biz organize olamıyan bir türlü dertlerimizi kafa kafa verip çözmesini bilemeyen bir milletiz
genede sana katılıyorum biz yenildik sıra sizde belki siz bir şeyler yapabilirsiniz
batı toplumları sanayi devrimi yaptılar beraberinde zenginleşen bir toplum
alt yapısını çözümler
bu ülke sanayileşememiştirki- onun için alt yapısını da çözemez buna bağlı olarak orda burda her yerde bisiklet yolları göremezsin bu ülke
olsa olsa tarım toplumundan artı montaj sanayiden öteye geçemez burasının
kendi ürettiği teknoloji harikaları yoktur örnek ben karbon yerli bisiklet görmedim artı yerli otomobil dünya çapında görmedim
ki şimdi batı sancı çekiyor büyük bir bunalım başladı otomotiv sektöründe bakalım ne olacak bu filmin sonu üçünçü dünya şavaşı biz burda bisiklet haklarımızı ararken
bir bakmışızki üçünçü dünya savaşı patlamış olur ha
robocop esen kal

Ben görüşlerinizin tamamına katılıyorum.Fakat eklemek istediklerim var.Dünyamızda yaşanan savaşların tüketim üretim ilişkisi içinde paylaşım savaşının artması ile ilgili olduğunu varsayarsak biz bisiklete binerek aslında, insanlığa da bir çağrıda bulunuyoruz; savaşların dolaylı olarak otomobillerle de ilintili olduğu düşüncesindeyim.Ne kadar çok tüketirsek o kadar çok savaş olasılığını artırmış oluyoruz.Bu noktada otomobillerin çoğalması, (petrol) enerji stratejileri açısından savaşlara sebep olan bir faktördür.Biz otomobil yerine bisiklet kullanımını teşvik ederek belki savaşları durduramayız.Ancak bunun ne kadar yanlış birşey olduğunu hiç küçümsenmeyecek bir kitleye anlatır ve birer bisikletçi olarak aramıza katabiliriz.Ve bence dünyada enerji krizi gibi, ekonomik kriz gibi birçok buhranlı dönemlerde, bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması ve insanlara çevre ve barış temalı yaklaşabilmek için avantaj doğuyor.Ülkemizin kendi kendine özgü durumlarını bilerek bisikletçiler olarak taleplerimizi dile getirebiliriz.Fakat biliyorum tecrübeleriniz ve bunca yıllık bisikletçi olarak.Siz bizden bu ülkenin yollarındaki araç kullanıcılarını daha iyi biliyorsunuz.Eski toplumlara özgü katılıklar söz konusu, herşeyden önce bunları yenmek zor olacak.
İyi pedallar...






@kudu

@sureden

Gerçekten otomobil ve enerji krizi bağlantısı çok doğru. Farkına varmadan hergün milyarlarca litre akar yakıt tüketiliyor an be an dünya üzerinde ve malesef araba sahibi olmak marifet bir ayrıcalık halini almış vaziyette.
Hiçkimse egzozdan çıkan gazın nereye gittiğiyle ilgilenmiyor.
İnsanları bilinçlendirmek adına güzel bir adım olan critical mass-istanbul etkinliğine destek veriyor ve mayıs ayının son cumartesi gününü sabırsızlıkla bekliyorum.

'Karşı Bisiklet' olarak Criticalmass grubunu ve yaptığı eylemleri destekliyoruz.yeni faaliyete geçtiğimiz izmir de bu tip çalışmalarımız olacaktır.hem bisiklet için yollar hem de temiz bir çevre için çalışmalarımız devam etmektedir.

@sureden


sureden genç dostum
tüketim toplumu -bitmiş bir toplum -ruhsuz birtoplum
kızılderilileri yine hatırladım ne demişlerdi en son balık öldüğünde en son nehir kirlendiğinde ve toprak verimsizleşince ne yiyeceksiniz cebinizdeki dolarları
mı ?
zati doğa insanlığa savaşını açtı daha önce duyulmamış virüs türleri mutasyon gösterek insanlığı kıracak ve aşısı (örnek domuz giribi)
bulunana kadar milyonlarca insan telef olacak ve denizler yükselecek seller götürecek amerikayı kasırgalar vuracak bunu insanın yarattığı ve abarttığı uygarlık yapmıştır şimdi bedel ödeme zamanıdır kendi şahsıma
elektrikli aletler az kullanıyorum bir adet 37 ekran tv bir adet traş makinem var cep telefonu kullanmıyorum ama gaz kullanıyorum orda sabıkalıyım
arabam yok motorum yok bisikletim var bir adet mp3 üm var müzik setim yok
çamaşır makinem yok şofbenim yok mutfakta elektrikle çalışan hiç bir cihaz yok kredi kartı kullanmam bir adet 10 yıllık bilgisayarım var pentium-2 li köhne
yani bilgisayara para vermem bisiklete veririm
senin anlayacağın doğa anayı fazla ağlatmadım insanlık düşünsün çok ağlattılar doğayı bundan sonra ne biçim afetler olacak iyide olacak
esen kal

Dünyada yaşanan aşırı iklim olayları yüzünden insanlığın geleceğininin risk altında olduğu gerçeği tam olarak, büyük insanlık tarafından tam olarak farkedilmemekte.Biz tabii dünyayı değiştirecek kadar şanslı olmayabiliriz.Ancak hiç olmazsa sesimizi duyuyarak, bisikletçiler olarak bu konudaki toplumsal duyarlılığı harekete geçirebiliriz.Çevre açısından bisiklet yeniden değerlendirilmeli.
sağlıcakla...