Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Cesur bisikletçi olmak için

Mesut Girgiç

Forum Bağımlısı
Kayıt
28 Mart 2006
Mesaj
4.517
Tepki
11.601
Şehir
Konya

Acaba bisiklet daha cesurca sürülebilir mi?
Mesela down-hill denen kategoride neden herkes aynı şekilde kendini riske atamıyor?
Yada virajları düzyolda gittiği hızla dönmek yani hiç hız kesmeden dönmek, yada yarışlarda grup halinde girilen keskin bir virajda frene en son dokunan olmak ve virajı en önde çıkmak cesaret işimi?

Bu sorulara cevap olabilecek bir makaleyi aşağıya alıntıladım. Herkes kendine göre okusun kapasitesince anlasın işine yarayanı alsın, kullansın anlamadığını ise sorsun dilimiz döndüğünce ve kapasitemiz ölçüsünce yardımcı olmaya çalışalım inşallah.

Keyifli forumlar.

...
-Cesur bisikletçi neden cesur?-
Amigdala (Latince: corpus amygdaloideum) beynin medial temporal lobunun derinlerinde yerleşen nöronların oluşturduğu badem şeklindeki bir bölümdür. Duygusal hafıza ve duygusal tepkilerin oluşmasındaki birincil role sahip bölge limbik sistemin bir parçasıdır. Amigdala, sağ ve sol lob olmak üzere iki bölümde yer alır.
Amigdala, beynimizin korku ve duygu repertuarıdır. Normal şartlarda tırnak büyüklüğünde olan bu yapı, hücrelerinin sayısına göre bazı insanlarda morfolojik olarak normalden dört kat küçük ya da iki kat büyüklükte olabilir. Amigdalanın küçük olması, bir insanın canına kastedip bundan hiçbir korku ve hüzün hissetmeme halini yaşatırken büyük olması da aşırı duygusallık, panik atak, aşırı hassasiyet gibi duyguların belirgin bir şekilde açığa çıkışına neden olmaktadır.
...
-Cesaret duygusu kadın ve erkeklerde neden farklı?-
Bazı çalışmalar göstermiştir ki amigdala faaliyetleri, sadece sağ yarımküreyi aktifleştirirken, diğerlerinde sadece sol yarımküre aktif haldedir. Bunun sebebi, erkeklerde sağ amigdalanın ve kadınlarda sol amigdalanın harekete geçmesidir. Bu tespit erkek ve kadınların duygusal anılarla ilgili beyinlerinin farklı çalıştığını gösterir. Erkek ve kadın beyinlerinin aynı duygusal malzemeyi farklı şekilde hafızaya alması, sağ yarımkürenin bir durumun özünü, sol yarımkürenin ise daha ince detaylarını ele aldığı teorisine dayanır.
....
-Antrenörler yarışçıları bu konuda değiştirebilir mi?-Korkuları olan insanın kilitlendiği noktalarda psikiyatrik telkinler, amigdalayı eğiterek/baskılayarak o korkunun üstesinden gelinmesine imkân sağlar. Uçağa binmekten korkan insanın aldığı destekle uçağa binme cesaretini göstermesi buna güzel bir emsaldir.
(link)
 
Scudo
dedikleriniz doğrudur ancak birkaç hipotezde ben üreteyim. tek yumurta ikiz kardeşlerin birisine sürekli ölüm korkusu. düşme kolunu kırarsın yapma yanarsın. gitme birşey olur denirse ve diğerinide küçüklükten jimnastik , extreme sporlar yaptırılırsa. ikisinede ceserat gerektiren bir iş yapılması istendiğinde bende öğretileni yapacakalardır. hormon yada beyinsellikten çok eğitimle alakalı olduğunu düşünüyorum. şu anda birisi size bomba verse patlatırmısnız? cevabınız hayır ancak intahar bombacıları nasıl pimi çekip ölebiliyorlar. herşey eğitim yada verilen bilgilerle alakalı. (bence)....
 
@Kadir Özen
Benim yukarıya alıntıladığım makale bir hipotez değil nöropsikiyatrinin sahasına giren kanıtlanmış bilimsel veriler idi.
Ancak siz yine de tabiki kendinizce hipotezler üretebilirsiniz, buyrun sizi dinliyoruz.. :)



@Kadir Özen
Acaba siz aynı anda hem tıp fakültesini dereceyle bitirip aile hekimi olmaya çalışsanız hem de kiralık bir katilden en acımasız adam boğazlama dersleri alsanız ikisini de aynı anda meslek olarak sürdürebilirmisiniz? Tek yumurta ikizleri de aynı kişi kadar birbirlerinden farklılar. Birinin yapamayacağını öteki çok zor yapar.

@Kadir Özen
Unutmayın intihar bombacılarının da öyle yada böyle bir beyni var. :) Yoksa o eğitim nereye verilecek..? Beyin bomba patlatmaya yatkın olacak ki eğitim de ona pim çekmeyi öğretebilsin.. ;)

Eğitim ve öğretim bir yere kadar.
Beyin de bir yere kadar.

Yukardaki makalede verilmeye çalışılan şey, elimizde olmadan yaşadığımız korkular aslında beynimizin bazı özelliklerine işaret ediyor.
Yine beynimizi kullanarak bu korkuları yönetmeyi öğrenebiliriz.
 
Hani gözüm yemedi deriz ya bazen bence iş orada. Biraz da yetenekle ilgili. Mesela bisiklet kullanmaya yeni başlayan bir çocuk için arkaya küçük tekerlekler takılır daha sonra dengesini, hızını vb. öğrendikten sonra çıkarılır. Bu cesaret olayı da öyle diye düşünüyorum. Şimdi ben hayatımda hiç downhill yapmadım. Bana deseniz ki "Faruk sana 50.000€ verelim Takkeli'den aşağı downhill yap" deseniz yapmam. Çünkü hayatımda böyle bir tecrübe yaşamadım. Bu durumda benim amigdalanım büyük oluyor. Zamanla bu işin eğitimini yaparak amigdalanımı galiba küçültebilirim. Dolayısıyla bence cesaret işi bunlara bağlı.
 
evet güzel bir yazı olmuş çok teşekkür ederim =) bendede bazen oluyor bunu bastırmaya çalışıyorum bunuda sanırım bir kaç düşüştrn sonra bu korkumu bastırabilirim :)
 
@Mesut Girgiç

bir örnek paolo savoldelli diyebilirmiyiz,genellikle yarış tepe çıkarken kazanılır diyenlere nispet o inişlerde intihar edercesine kendini unutabiliyordu.
 
@Hüseyin Demirel

Korkuyu bastırmayacaksınız, kontrol edeceksiniz. Korku faydalı birşeydir, bizi fiziksel olarak karşılaşacağımız duruma da hazırlar. Kontrollü olduğu sürece uzun yaşamanızı da sağlar.

Alıntı:

Bilinçli olarak tanınan dış tehlike kaynak*larına karşı gösterilen emosyonel tepkiye korku denir. Günlük hayatımızda huzursuzluk ve ürkme halinden dehşet duygusuna kadar sübjektif olarak değişen korku dereceleri yaşarız. Korkunun bedensel veya fizyolojik belirtileri ise otonom sinir sisteminde ve iç salgı bezlerinde meydana gelen değişmelerdir. Korkunun arkasından yapılan kan muaye*nelerinde serumda bazı maddelerin (adrenalin, kortizol gibi) artmış olduğu görülür.
 
  • Beğen
Tepkiler: Hüseyin Demirel
Okuduğum bir kitapta güzel bir söz,kişisel gelişim sorusu vardı.

"Korkmasaydın Ne Yapardın?" Olası durumlarda kendıme bu soruyu soruyorum.Ve gerçekten faydası oluyor...

Kitabın adı:"Peynirimi Kim Kaptı" > güzel bir kişisel gelişim kitabı.Okumanızı tavsiye ederim.
 
  • Beğen
Tepkiler: -Paşa-
Amigdala ile ilgili

Mesela bir korku anını hatırlayın;

O anda istemsiz şekilde gözlerinizi kapatırsınız. Beyin kendini ve vücudu kontrol altına alıyordur. Şayet bunu yapmazsanız, vücudunuzun belli bölgelerinde tepkiler oluşur. Bunu hissedebilirsiniz. Bedeninize odaklanın, hangi bölgenin etki altına girdiğini kolaylıkla bulun.

İşin ilginç yanı, beyin o korkuyu bir daha tatmak istemez, ancak yine de yaşamak zorunda kalır. Korkmuyorum diyen insanın bunu nasıl temin ettiğini anlamınız gerekir. Ona yardımcı olan frontal kortekstir.
kaynak[Ahmed F. Yüksel]
 
  • Beğen
Tepkiler: Hüseyin Demirel
Çok Güzel bir konu olmuş. Sanırım neden bana gözükara dediklerini anladım. :)

Benimde kendim için bir hipotezim var. Bebekken düşme sonucu geçirdiğim beyin travma sonrası sağ lobumdaki hasar ve 5 cm3 lük kullanılamayan bölge Amigdala nın küçülmesine sebeb olmuş olabilir. :D
Beni bir gün bir kamyonun altından kazıcaklar olmasına karşın neden tepkisizce ve umursamazce hala pedalladığımı anlamamıştım.
Sorumsuzluk mu? yoksa dünyadan bezmişlik mi?
Aksine çok mutlu ve dünyanın güzelliklerinden faydalanmasını bilen insanlardanım. Ölmeyede hiç niyetim yok :D
Zamanı gelince zaten o beni bulacak nerde nasıl ve ne zaman olduğunu Allah bilir. O zaman korku niye?
Bendensel acılar mı? Bazen duygusal acılar daha da çözümsüz oluyor.
 
Her zamanki gibi harika bir makale, cok tesekkur ederim Mesut Abi... :in:


Abi musadenizle size bir sorum olacak :

@Mesut Girgiç

Panik atak, asiri duygusallik gibi durumlarda kullanilan (kullaniliyor diye biliyorum) antidepresan ilaclarin amigdalar uzerinde bir etkisi oluyor mu, eger oluyorsa bu nasil bir etkidir ? (kuculme, etkisizlestirme... gibi )


Tesekkur ederim...
 
Çok güzel ve faydalı bir yazı paylaştığınız için teşekkürler.
Duygusal zekamızı kontrol ederek amigdalamıza yön verebiliriz. İkizlerdeki farklılık da bundan kaynaklanıyor. Korkuyu bastırmak değil de kontrol etmek demiş arkadaş çok harika bir cümle bu. Örneğin down hill yaparken korkmak gayet normaldir. Ancak o korkuyu "inerken kendini koruyarak inmeye özen göstermek ve daha dikkatli olmak" halinde kontrol edebiliriz. Böylece olası kazaları da bir nebze engellemiş oluruz.
 
arkadaşın sorusuna sanırım bu cevap verir:

Kaygının azaltılması
Stresle kaygı arasındaki etkileşimin kavranması, kimileri ümit vaat eden, yeni sağaltım yöntemlerinin de bulunmasına olanak tanıdı. Bu ilaçların mevcut olanlardan daha iyi, ya da daha güvenli oldukları sanılmıyor. Ancak, başarılı olmaları durumunda, araştırmacılara daha geniş bir inceleme alanı yaratacaklarına inanılıyor.

Halihazırda kullanılan ilaçlar stres sistemini hedef alıyor.

Valium ve Librium gibi hafif yatıştırıcılar benzodiazepinler adı verilen bileşimler sınıfına girerler. Bunlar kasları gevşettikleri gibi, locus coeruleus'dan amigdalaya uzanan sinir uyarıcılarını engelleyerek amigdalanın sempatik sinir sistemini devinime geçirme olasılığını azaltıyorlar.

Sonuç dingin bir beden oluyor. Dingin bir beden ise kaygılardan daha uzak bir beyin anlamına geliyor.

Ancak bu etkilerine karşın, benzodiazepinler, uyku getiriyor ve bağımlılık yaratıyor. Bu nedenle araştırmacılar bu tür sıkıntılar yaratmayacak başka ilaçlar peşinde.

Epinefrin gibi kimyasal ileticiler hedef hücrelerin yüzeyindeki özelleştirilmiş alıcılarla birlikte etkili oluyorlar.

Bilim insanları yapay ileticiler üretmek suretiyle bedenin kimi doğal ileti taşıyıcılarının yolunu kesebiliyorlar.

Beta engelleyiciler olarak bilinen bu ilaçlar, kimi epinefrin alıcılarına sığarak, gerçek epinefrinin herhangi bir bilgiyi aktarmasını engelliyorlar.

Aşırı etkin sempatik sinir sisteminin yol açtığı yüksek tansiyonun önüne geçilmesi için yıllardır kullanılan bu ilaçlar duygusal açıdan huzur bozucu olay ve öykülerin belleğe kaydedilmesine de engel oluyorlar.

Doğrudan amigdalayı etkileyen ilaçların da geliştirilmesine çalışılıyor. Daha önce de belirtildiği gibi, amigdalanın salt uyarıcı bir olaya tepki gösterirken sürekli bu tepkiyi gösterir duruma geçmesi anı oluşumunun yanı sıra, sinir hücreleri arasında yeni bağlantıların da kurulmasını gerektiriyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: Emre YAKUT
Pekii sizlere çok güzel bir soru

Bugün tehlikeli bir iş yapmaktan korkan binlerce insan bir savaş durumunda belkide canından olabileceğini bile bile savaşa gider.
Eğitmek için zamanda yok.
Askerde eğitiliyoruz demeyin inanmam. Askerde yaptığımız nevale saklamak için zula aramak yada işten kaçmak için arazi olmak.(istisnalar hariç)
Olağanüstü hallerde amigdala devre dışı kalır diyebilirmiyiz.
(küçüldükçe cesaretleniyorsak devre dışı kalınca gözükara cengaver oluruz herhalde)
 
Geri