Velespitli Seyyah
Keşfetmek Güzeldir...
- Kayıt
- 4 Temmuz 2017
- Mesaj
- 494
- Tepki
- 1.663
- Yaş
- 33
- Şehir
- Çanakkale
- İsim
- Sabri
- Bisiklet
- Carraro
Velespitli Seyyah'tan herkese merhaba bisiklet dostları; sonbaharın son zamanlarını yaşadığımız bu günlerde, havanın da güzel olmasını değerlendireyim dedim ve Carraro Big 1029 MTB bisikletim ile 600 rakımda bulunan dağ köylerine doğru pedalladım. Ben turu gerçekleştirirken oldukça keyif aldım, umarım sizlerde tur videosunu izlerken en az benim kadar keyif alırsınız. Kahvenizi yada çayınızı alın ve doğaya pedallamanın keyfini hep beraber yaşayalım.
---------------------------------------------------- TUR VİDEOSU ----------------------------------------------------
------------------------------------------------- TUR FOTOĞRAFLARI ------------------------------------------------
İlçede yaşamama rağmen bazen buralar bile beni bunaltmaya yetiyor. Bende dağ köylerini kapsayan güzel bir rotayı bilgisayarımda hazırladıktan sonra bisikletimi ve ekipmanları mı aldıktan sonra rotaya başladım. Şehir merkezinden ayrıldıktan sonra beton yığınları bitiyor ve yeşilin hüküm sürdüğü bir doğaya giriş yapıyorum.
Sıcak asfalttan kurtulup köy yollarında bisikletimle yol alıyorum. Bu yollar dar olmasına rağmen ağaçlarla kaplı olmasından dolayı görünüm itibariyle muhteşem.
Şehirlerde yeşil doğaya hasret kalıyoruz ve özgürce bisiklet süremiyoruz. Oysaki doğa da bisiklet sürmek ve vakit geçirmek gibisi muhteşem bir şey var mı ?
Sonbaharın son demlerini yaşadığımız bu günlerde güneş içimi ısıtıyor ve keyifli bir şekilde yoluma devam ediyorum.
Biraz doğa, biraz bisiklet ile mutlu olmak gibisi yok
Yoluma devam ederken karşımda sağ tarafta kalan yoldan geçen insanların ibadetlerini yapabilmesi için yapılmış olan mesciti görüyorum ve biraz mola vermek için yanına gidiyorum. Burada su takviyesi yapıyorum ve elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar yoluma devam ediyorum.
Hafif eğimli yoldan ayrılıp Dağ köyü olan Kaynarca köyüne doğru yöneliyorum.
Yüksek rakımlara pedalladıkça karşılaştığım manzara çok daha güzel oluyor.
Aşağıdaki fotoğrafa bakınca sanki yol bitiyormuş gibi görünse de yol dağ etrafında dönerek devam ediyor. Tırmanışım hız kesmeden devam ediyor.
Uzun bir tırmanışın ardından ufak bir mola veriyorum ve yanımda getirmiş olduğum termosun içerisindeki sıcak kahvemi bu manzaraya karşı yudumluyorum. Fotoğrafta geldiğim yol da gözükmekte.
Carraro Big 1029 bisikletim ve ben
606 rakımda bulunan Kaynarca köyü uzaktan gözüktü ama hala oraya ulaşmam için tırmanışa devam etmem gerekiyor.
Kaynarca köyüne ulaşıyorum ve köy kahvehanesine gidiyorum. Kahvehanede oturan ve sohbet eden amcalar, gençler beni görünce şaşırıyorlar. Şaşkın bakışlar içerisinde uygun bir masaya oturuyorum ve kendime çay söylüyorum. Çay gelen kadar kahvehanedekiler le sohbeti ilerletmiş oluyorum ve gelen çayla beraber güzel sohbet daha da güzelleşiyor. Burada bir süre kaldıktan sonra hesap için çay ocağına yöneldiğimde borcun yok sözüyle karşılaştım ve eski adetlerin hala devam ettiğini görmek beni hem mutlu ettirdi hemde gelecek için umutlandırdı.
Buralar Marmaranın karadenizi gibi adeta, bol yeşillik ve bol temiz hava daha ne olsun
Hafta içi yağan yağmurlardan sonra yer yer çamurlu yollar ile karşılaşıyorum. Yol etrafına başı boş otlayan hayvanlar eşliğinde yoluma devam ediyorum.
Bir süre sonra tekrar tırmanışa başlıyorum ve sık ağaçların olduğu ormanda yoluma devam ediyorum. Burası tam MTB bisikletler için, patika yollar, çamur ve bol bol tırmanışı olan çok güzel bir yer.
Sonbaharın renkleri içerisinde mutlu bir bisikletçi
660 rakıma tırmanış tamamlandı ve bir süre yolum düz olacak. Sonra biz bisikletçilerin en sevdiği inişlere başlayacağız.
Bisikletimin lastikleri çamur içerisinde kaldı ve sürüş daha da keyiflendi.
İlerlediğim yol ara ara bozulsa da bir süre iniş yaptım ve mesire alanı gibi noktaya ulaştım. Burası oldukça eksi ve sessiz görünüyordu. Burada yanımda getirdiğim kahvemi ve bisküvi yi tüketerek dinlenmeye ve etrafı dinlemeye başladım. Telefonumdan rotamı kontrol ettim ve tekrar yoluma koyulmak için toplandım.
Patika yoldan inişi yaptım ve aşağıdaki fotoğrafta görünen Arabalan Köyü girişine indim. Hava yavaş yavaş kararmaya başlayacağı için vakit kaybetmeden yoluma tırmanışla devam ederek bir süre pedalladım.
Tırmanış yaptığım yolu görüyorsunuz, gün batımı da olunca ortaya çıkan manzara kusursuz oluyor.
Sert yamaçların ve yer yer uçurumların olduğu stabilize yoldan inişimi yaparak Işıkeli köyüne ulaşıyorum. Yol ne kadar güzel görünse de yeni yapılmış olduğundan bisikleti kaydırabiliyor.
Güneş batarken Işıkeli köyü manzarası. Şuan 360 rakıma kadar iniş ve çıkışlı yollardan ulaşarak buraya geldim. Biraz manzarayı izledikten sonra tekrar yoluma devam ediyorum.
Güzel dağ manzaralarını görünce kendimi alamıyorum.
İnişleri bitirdikten sonra yavaş yavaş evimin yolunu tutuyorum ve arazilerde otlayan hayvanların eşliğinde beton yığını şehre ulaşıyorum ve evimin yolunu tutuyorum.
47,9 km'lik 660 rakımlara tırmanışlarla ve doğal güzeliklerle geçen bir turun daha sonuna geldik. Gerçekleştirdiğim bisiklet turunu burada az çok sizlere anlatmaya çalıştım, çok daha fazlasını tur videosunu izleyerek görebilirsiniz.
Sosyal Medya Hesaplarımı Takip Etmeyi Unutmayın
YouTube:(link)
Facebook:(link)
Twitter: (link)
Instagram:(link)
Strava : (link)
---------------------------------------------------- TUR VİDEOSU ----------------------------------------------------
------------------------------------------------- TUR FOTOĞRAFLARI ------------------------------------------------
İlçede yaşamama rağmen bazen buralar bile beni bunaltmaya yetiyor. Bende dağ köylerini kapsayan güzel bir rotayı bilgisayarımda hazırladıktan sonra bisikletimi ve ekipmanları mı aldıktan sonra rotaya başladım. Şehir merkezinden ayrıldıktan sonra beton yığınları bitiyor ve yeşilin hüküm sürdüğü bir doğaya giriş yapıyorum.
Sıcak asfalttan kurtulup köy yollarında bisikletimle yol alıyorum. Bu yollar dar olmasına rağmen ağaçlarla kaplı olmasından dolayı görünüm itibariyle muhteşem.
Şehirlerde yeşil doğaya hasret kalıyoruz ve özgürce bisiklet süremiyoruz. Oysaki doğa da bisiklet sürmek ve vakit geçirmek gibisi muhteşem bir şey var mı ?
Sonbaharın son demlerini yaşadığımız bu günlerde güneş içimi ısıtıyor ve keyifli bir şekilde yoluma devam ediyorum.
Biraz doğa, biraz bisiklet ile mutlu olmak gibisi yok
Yoluma devam ederken karşımda sağ tarafta kalan yoldan geçen insanların ibadetlerini yapabilmesi için yapılmış olan mesciti görüyorum ve biraz mola vermek için yanına gidiyorum. Burada su takviyesi yapıyorum ve elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar yoluma devam ediyorum.
Hafif eğimli yoldan ayrılıp Dağ köyü olan Kaynarca köyüne doğru yöneliyorum.
Yüksek rakımlara pedalladıkça karşılaştığım manzara çok daha güzel oluyor.
Aşağıdaki fotoğrafa bakınca sanki yol bitiyormuş gibi görünse de yol dağ etrafında dönerek devam ediyor. Tırmanışım hız kesmeden devam ediyor.
Uzun bir tırmanışın ardından ufak bir mola veriyorum ve yanımda getirmiş olduğum termosun içerisindeki sıcak kahvemi bu manzaraya karşı yudumluyorum. Fotoğrafta geldiğim yol da gözükmekte.
Carraro Big 1029 bisikletim ve ben
606 rakımda bulunan Kaynarca köyü uzaktan gözüktü ama hala oraya ulaşmam için tırmanışa devam etmem gerekiyor.
Kaynarca köyüne ulaşıyorum ve köy kahvehanesine gidiyorum. Kahvehanede oturan ve sohbet eden amcalar, gençler beni görünce şaşırıyorlar. Şaşkın bakışlar içerisinde uygun bir masaya oturuyorum ve kendime çay söylüyorum. Çay gelen kadar kahvehanedekiler le sohbeti ilerletmiş oluyorum ve gelen çayla beraber güzel sohbet daha da güzelleşiyor. Burada bir süre kaldıktan sonra hesap için çay ocağına yöneldiğimde borcun yok sözüyle karşılaştım ve eski adetlerin hala devam ettiğini görmek beni hem mutlu ettirdi hemde gelecek için umutlandırdı.
Buralar Marmaranın karadenizi gibi adeta, bol yeşillik ve bol temiz hava daha ne olsun
Hafta içi yağan yağmurlardan sonra yer yer çamurlu yollar ile karşılaşıyorum. Yol etrafına başı boş otlayan hayvanlar eşliğinde yoluma devam ediyorum.
Bir süre sonra tekrar tırmanışa başlıyorum ve sık ağaçların olduğu ormanda yoluma devam ediyorum. Burası tam MTB bisikletler için, patika yollar, çamur ve bol bol tırmanışı olan çok güzel bir yer.
Sonbaharın renkleri içerisinde mutlu bir bisikletçi
660 rakıma tırmanış tamamlandı ve bir süre yolum düz olacak. Sonra biz bisikletçilerin en sevdiği inişlere başlayacağız.
Bisikletimin lastikleri çamur içerisinde kaldı ve sürüş daha da keyiflendi.
İlerlediğim yol ara ara bozulsa da bir süre iniş yaptım ve mesire alanı gibi noktaya ulaştım. Burası oldukça eksi ve sessiz görünüyordu. Burada yanımda getirdiğim kahvemi ve bisküvi yi tüketerek dinlenmeye ve etrafı dinlemeye başladım. Telefonumdan rotamı kontrol ettim ve tekrar yoluma koyulmak için toplandım.
Patika yoldan inişi yaptım ve aşağıdaki fotoğrafta görünen Arabalan Köyü girişine indim. Hava yavaş yavaş kararmaya başlayacağı için vakit kaybetmeden yoluma tırmanışla devam ederek bir süre pedalladım.
Tırmanış yaptığım yolu görüyorsunuz, gün batımı da olunca ortaya çıkan manzara kusursuz oluyor.
Sert yamaçların ve yer yer uçurumların olduğu stabilize yoldan inişimi yaparak Işıkeli köyüne ulaşıyorum. Yol ne kadar güzel görünse de yeni yapılmış olduğundan bisikleti kaydırabiliyor.
Güneş batarken Işıkeli köyü manzarası. Şuan 360 rakıma kadar iniş ve çıkışlı yollardan ulaşarak buraya geldim. Biraz manzarayı izledikten sonra tekrar yoluma devam ediyorum.
Güzel dağ manzaralarını görünce kendimi alamıyorum.
İnişleri bitirdikten sonra yavaş yavaş evimin yolunu tutuyorum ve arazilerde otlayan hayvanların eşliğinde beton yığını şehre ulaşıyorum ve evimin yolunu tutuyorum.
47,9 km'lik 660 rakımlara tırmanışlarla ve doğal güzeliklerle geçen bir turun daha sonuna geldik. Gerçekleştirdiğim bisiklet turunu burada az çok sizlere anlatmaya çalıştım, çok daha fazlasını tur videosunu izleyerek görebilirsiniz.
Sosyal Medya Hesaplarımı Takip Etmeyi Unutmayın
YouTube:(link)
Facebook:(link)
Twitter: (link)
Instagram:(link)
Strava : (link)