Arkadaşlar asla güç kaynağı deyip de geçmeyin. Aslında güç kaynağı bilgisayarın en önemli bileşenlerinden birisidir. Kaç watt olduğu da pek önemli değildir. Önemli olan üzerinde yazılı olan wattı tam olarak verebilen gerçek ve kaliteli bir güç kaynağı olmasıdır. Ayrıca güç kaynaklarının yeterliliği bir de 12V kanalından kaç amper verdiğiyle alakalıdır. Piyasada genellikle ucuz bilgisayar kasalarıyla birlikte gelen psular üzerlerindeki değeri veremeyen güvenilir olmayan güç kaynaklarıdır. Çoğğu zaman bir problem olmaz, ancak bu tür güç kaynaklarının bilgisayara gerekli stabilitede güç verememesinin dışında aslında kasamızın içindeki birer saatli bombadan farkının olmadığını bilmenizi isterim. Ucuz psularda koruma devreleri yoktur ve şebekeden kaynaklanan ani voltaj artış ve düdüşlerinde bilgisayarınızın anakart gibi diğer donanımlarınıza da büyük zararlar vermesi hatta diğer donanımlarınızın kullanılamayacak duruma gelmesine neden olacaktır. Kaliteli bilgisayar kasaları genellikle psu'suz satılmaktadır. Bunun nedeni ise satın alacak kişilerin donanımlarının ihtiyacı kadar ve kaliteli bir psu seçebilmesi içindir. Ayrıca psu hesaplama sitelerinde bulduğunuz değerlere de pek itibar etmemenizi öneririm size. Çünkü bunlar tamamen şişirilmiş değerlerdir. Örneğin bu sitelerde gereksinim duyduğu güç 395 watt olarak görünen bir arkadaşın elinde kaliteli ve gerçek güç veren 350watt bir psu var ise kesinlikle ihtiyacını karşılayacaktır.
Peki bir psu' nun üzerinde yazan değeri tam olarak verdiğini, kaliteli bir psu olduğunu nasıl anlarız? Öncelikle marka seçimi konusunda hassas davranmak gerekir. Asus, Fsp, Ocz, Thermaltake, Tagan, Silverstone, Silverpower, Hi Power, Xilence, cooler master, zalman, lc power, gibi markaları tercih etmeliyiz. Psu' nun fiyatı da bize zaten ne olduğunu anlatır. Üzerinde 500watt yazan ve 20 dolara satılan bir psu kesinlikle iyi bir psu değildir. Yukarıda bahsettiğim markaların 500 wattlık kaliteli psuları en az 60-70 dolardan başlar. Ayrıca fiziki olarak psu' yu elimize aldığımızda eğer hafifse yine o psu' dan uzak durmamız gerekir. Yani bisikletteki gibi hafif olanı makbul değil psu' nun. Kaliteli bir psu, ucuz, dandik bir psu dan en az 3-4 kat daha ağırdır. Ayrıca çok yüksek wattlara da ihtiyacınız yok. Eğer çok extrem yani çok yüksek performanslı bir bilgisayar kullanmıyorsanız, günümüz ortalma ve ortalama üstü iyi bir bilgisayar için 450-550 watt arası bir psu size fazlasıyla yeterli gelecektir. Örneğin ben C2 duo 2.8 işlemci, 2 Gb dual ocz reaper ram, Ati 3650 Ekran kartı kullanıyorum. Artı kasam da modifiyeli bir sürü ışık, fan, fan kontrolcüsü, vs.. olmasına rağmen Tagan marka 430 watt ve 12V kanalından 26Amper güç sağlayan bir psu kullanıyorum. Fazlasıyla da yetiyor. Bu yüzden piyasada gördüğünüz 700-800 wattlık psuları alıp, almışken iyisini alayım deyip de gereksiz paralar ödemenize hiç mi hiç gerek yok. Bu tür güç kaynakları yüksek seviyelerde overclock (hız aşırtma) yaparak bilgisayarını sonuna kadar zorlayan, sli veya cross yapan (çift ekran kartı kullanan) kişiler için idealdir. Ayrıca bir de ups, yani kesintisiz güç kaynağı kullanmanızı da şiddetle tavsiye ederim. Çünkü kaliteli bir güç kaynağı bile kullanıyor olsanız, ülkemiz şartlarında, her an ani voltaj değişiklikleri nedeniyle güç kaynağınız arıza yapabilir. Peki iyi bir psu ile kötü bir psu arasında bu konudaki fark nedir? Kötü bir psu' nun üzerinde koruma devreleri bulunmaz ve bu gibi durumlarda az önce de bahsettiğim gibi diğer donanımlarınızın da hasar görmesi kaçınılmazdır. İyi bir psu' da koruma devreleri vardır, diğer donanımlarınız zarar görmese bile ani bir voltaj yükselmesinde psu kendisi arızalanacaktır. Kesintisiz güç kaynakları, yalnızca elektrik kesildiğinde güç üretmeye devam etmekten ziyade, aynı zamanda içerisinde bulunan regülatör vasıtasıyla gelen voltajı regüle eder. Yani kesintisiz güç kaynağınız, bağlı olan bilgisayarınıza, ani voltaj değişikliklerinden etkilenmeyerek, hep aynı voltajda güç sağlamaya devam edecektir.
Saygılar