Derya bey merhaba,
Öncelikle turunuz için çok tebrik ediyorum sizi. 3 bölümü de büyük bir keyif alarak okudum. Bu kadar uzunundan olmasa da

, 10, 15 gün içerisinde ben de bir Yayla Mocamp turu yapmaya karar vermiştim. Yazınız beni cesaretlendirdi. Ancak şöyle bir problemim var, kondüsyonum yok denecek kadar az. Gerçi son bir aydır yaklaşık hergün, Selçuklular caddesi üzerinde seyrederken metro köprüsünü geçtikten sonraki ilk sağa (Orhanbey caddesine) dönüp, Google Earth'den sonlarını 15.6 derece olarak ölçtüğüm yokuşu tırmanıp duruyorum. O kadar kısa bir yokuşu dahi tırmanırken nefes nefese kalan ben, son iki haftadır o yokuşu düz yolda gider gibi tırmanmaya başladım. Fakat biliyorsunuzdur, o yokuş 1 km dahi değil.
Göksu park, Yayla Mocamp arasındaki, yine Google earth'den ölçtüğüm yolun en dik kısmı, 10.2 derecelik bir eğime sahip olarak gözüküyor. Bu günlerde 500 metre süren 15.6'lık eğimi eğimden saymıyorum ya

, giderim diye düşünmeye başladım fakat 5 km boyunca süren 10.2'lik bir eğimle (örnek veriyorum o kadar sürmüyor haritaya göre) başa çıkabilirmiyim, onun korkusu sarmaya başladı içimi. Bir de yılda 5-6000 kilometre yapıyorum diyen siz, Azaphane deresi çıkışını öyle bir yazmışsınız ki, içimden bir ses "oğlum Murat sen bu yazı da antremanla geçir, belki seneye gidersin" diyor.
Sonuç olarak, 42 yaşında, arasıra sigara içen ve bisiklet turları konusundaki tecrübesi, Galeria'daki Delta Bisiklet'e gidip Bülent bey ile bir çay içmekten ibaret olan ben, Ankara -İstanbul yolunun 91.3'üncü kilometresine varabilirmiyim?
Sevgiler.