Fikret Öztürk
Daimi Üye
- Kayıt
- 8 Mart 2010
- Mesaj
- 344
- Tepki
- 541
- Yaş
- 56
- Şehir
- BİLECİK
- İsim
- Fikret
- Başlangıç
- 2009—10
- Bisiklet
- Trek
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
Aslında bu yıl geçen sene yaptığım Kaçkar dağları ve yaylaları turunun ikinci etabını gerçekleştirmeyi düşünüyordum. Ancak hanımın bir sağlık problemi ortaya çıkınca bu planı bir süre erteleyip biraz daha kısa başka bir tur rotası planlamaya başladım. Sonunda şöyle bir rota oluşturdum; Beypazarı’ndan başlayıp Bolu istikametine doğru gidip Aladağlar’ da bulunan Göksu tabiat parkı ile Gölcük göllerini ziyaret edip Bolu Karacasu beldesinde inip Gölköy ‘den geçip Abant gölü ‘ne oradan da Göynük üzerinden Sakarya İl sınırları içerisinde bulunan Taraklı ilçesine ulaşıp son olarakta Gölpazarı üzerinden memleketim olan Bilecik.
Bu gezi makalem şimdiye kadar hazırladığım en geniş kapsamlı makale oldu. Bu makale 12 sayfa doküman,çekilen1200 küsür fotoğraf arasından özenle seçilmiş 200 kadar fotoğraf ile internetten derlediğim videolar ile zenginleştirerek sizlere sunmaya çalışacağım.
Makalede gezi boyunca gezdiğim yerlerle ilgili çektiğim fotoğrafların yanında o yerlerin tarihi bilgileri ile o bölgelerde yaşamış derin izler bırakmış şahsiyetlerimizin kısa biyografileri ve menkıbeleri de yer alacak. Bu yazılı dokümanları okumanız makaleden daha fazla keyif almanızı sağlayacaktır. Belki daha önce hiç duymadığınız bilgileride böylece öğrenmiş olursunuz. Şimdi makalemize başlayalım.
İşyerimden 20 Temmuz itibariyle 10 günlük izin aldıktan sonra 21 Temmuz 2012 sabahı tam donanımlı bisikletimle Ankara Etlik garajına gelip saat 08.00 de Beypazarı otobüslerine binip Beypazarı’na gittim.
1.Gün: (Beypazarı-Kıbrıscık); Birinci gün Beypazarı’ndan saat 13.30 da çıktım. İnözü vadisinden geçen yol 1650 metredeki Ahlatlık geçidine kadar yavaş yavaş yükseliyor. Zirveye 3-4 km kala daha da dikleşen rampalarda bisikleti taşımak zorunda kaldım. Yolun hemen kıyısında bulunan Karagöl’de birkaç resim çekip akşam 19.30 gibi Kıbrıscık’ a vardım. Sıcak nedeniyle yoldaki asfaltın erimesi hızımı olumsuz yönde etkileyip beni bir hayli zorladı. Birinci gün Beypazarı’ndan itibaren sadece 54 km yapabildim.
BEYPAZARI; (res 4) Ankara’ya 98 km. mesafede bulunan Beypazarı’na gelince ilk işim “Hıdırlık Tepesi” denilen mesire alanına çıkıp Beypazarı’nı kuşbakışı fotoğraflamak oldu. Bu tepenin ön tarafı yeni Beypazarı’na arka tarafı ise tarihi evlerinin bulunduğu eski Beypazarı’na bakıyor.
Hıdırlık tepesinden inip tarihi evlerin bulunduğu eski Beypazarı sokaklarının içine giriyorum.
Beypazarı’nda aynı zamanda Dutlu(Tahtalı) ve Kapullu olmak üzere iki termal kaplıca tesisi mevcut. Bunlardan Dutlu (Tahtalı Kaplıcası) Ankara merkezine yaklaşık 90 km. ilçe merkezine 20 km. kadar mesafede. Kapullu Kaplıcası ise İlçeye 30 kilometre uzaklıktaki Kapullu Köyü’nün Sakarya vadisinde bulunmakta.
Ankara’dan Beypazarı’na Etlik Garajından her saat başı araba kalkıyor.
Daha sonra çarşı içinde bir lokantada bir şeyler atıştırıp “İnözü vadisi” ne giriyorum.
İnözü Vadisi: İnözü Çayı’nın aşındırmasıyla oluşmuş vadide kayalıklara oyulmuş çok sayıda mağara bulunuyor. Bu mağaralar doğal mağara değil yani bir zamanlar insanlar tarafından kayalar oyularak yapılmış ve içinde insanların yaşadığı oda şeklinde mağaralar. Mağaraların bir bölümü çok yüksekte olduğundan ziyaret edilmeleri pek mümkün olmuyor. O zamanlar herhalde güvenlik açısından böyle yüksek yerler tercih edilmiş. Ama alçakta olanlarda var.
2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası kapsamında, bu vadi doğal ve arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınmış. Vadide gezinirken oturup doğanın tadını çıkarabileceğiniz ve yöresel yemekleri tadabileceğiniz tesisler de bulunmakta.
Beypazarında bulunan diğer vadilerde “Gönen Vadisi” ile “Sabagöz Vadisi” dir. Özellikle Sebagöz Vadisi Doğa turları yapanların tercih ettiği bir vadidir. Bu vadide nadide çeşitli kuş, çiçek, kelebek türleri gözlemlenebiliyor
Vadiye girince karşıma ilk çıkan Selçuklulardan kalma bakımsız bir türbe oldu. Türbe önündeki tabela yıpranmış olduğu için yazıları okuyamadım. Orada su dolduranlara da sordum ama onlarda hiç bir şey bilmediklerini söylediler. Burada su doldurup yola devam ettim. Hava çok sıcak.
Vadi içersinde devam ederken yolun sağında bir türbe daha karşıma çıktı. “Yediler Türbesi” adındanda anlaşılacağı üzere türbe bir tane ama içerisinde yedi adet sanduka var. Ancak kimlikleri hakkında hiçbir bilgiye rastlamadım.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/16a.jpg
Vadideki yol kalitesiz ve bozuk bir asfalttan oluşup yavaş yavaş rakımı yükselerek 1650 mt. ye kadar çıkıyor. Bu yol Bolu Kıbrısçık ilçesine gidiyor. Yolun gidiş istikametine göre sağ tarafı daha çok güneş gördüğü için asfalt erimiş. Bu kısımda bisiklet sürerken tekerlek asfalta yapışıyor. Arada bir arkadan gelen arabalara yol vermek için yolun biraz daha sağına çekiliyorum ama o zamanda kenardaki çakıllar tekerleğe yapışıp tekerlekle çamurluk arasında sıkışıp tekerin dönmesini engelliyor. Tekerlekte üzerine çakıllar yapışmış kalın bir zift tabakası oluşuyor. Yolda bisiklet sürmek çileli bir hal alıyor. Durup bu zifti tekerleklerden temizliyorum ve yolun karşı tarafına geçip ters istikametten yola devam ediyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/18a.jpg
Eğim zirveye doğru daha çok dikleşiyor buralarda bisikleti taşımak zorunda kalıyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/19a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/20a.jpg
Karagöl’e varıyorum
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/21a.jpg
Karagöl; 28.km de Kıbrısçık’ın tek doğal gölü olan “Karagöl’ e ulaşıyorum. Kıbrısçık’a 22 km uzaklıkta 1425 rakıma sahip bu göl bir heyelan gölüdür. Bir hektar genişliğinde olup, derinliği 11-12 metreye kadar ulaşmakta. Çevresi sazlık ve bataklıktır. Gölde, alabalık, kadife, gök kuşağı gibi balıklar ve yaban ördeği ya¬şıyor. Karagöl, milli parklar kapsamı içerisine alınmış olup konak¬lamaya yönelik dağ evleri ile kamp yapmaya elverişli yerleri mevcut.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/22a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/23a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/24a.jpg
Birinci gün sonunda Bolu Kıbrıscıké varıyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/25a.jpg
Kıbrıscık: Kıbrıscık, ülkemizin Batı Karadeniz Bölgesi'nde bulunan Bolu ili'nin güneyinde yer alan bir ilçedir. İlçe merkezi Bolu ili ile Beypazarı ve Seben ilçelerinin ulaşımının birleştiği yerdedir. Bolu'ya uzaklığı 66 km., Beypazarı'na uzaklığı 54 km.dir. İlçenin Köroğlu Dağları'nın güneyinde iki önemli akarsu ile parçalanmış bir 1140 rakımlı bir plato üzerinde kurulmuştur. Kuzeyde Serke Dağları ve Köroğlu Dağları uzanır. İlçeden Bolu ve Beypazarı'na gün¬lük ticari otobüsler gidip gelmekte.
İlçe merkezi ve çevresi dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip olduğundan ovalar yok. İlçe merkezinin kuzeyindeki Köroğlu Dağları'nın (2399 m.) etrafında yaylalar vardır.
Aslında ilk gecemi Karagöl’de geçirmeyi düşünüyordum. Ancak yolda karşılaştığım biri Kışlacık’ta etrafı tel örgülerle çevrili Köroğlu dağ evlerinin olduğunu orada kalmanın daha güvenli olacağını söylemesi üzerine fikrimi değiştirip 22 km daha gidip akşam saat 20.00’de Kıbrısçık’a varıyorum. Kıbrısçık’ta Köroğlu dağının eteklerinde yapılmış olan bu dağ evlerini belediye işletiyor. Çarşı içinde kahvehanede oturup 2 çay 2 de maden suyu içiyorum. Orada tanıştığım İbrahim isimli belediye görevlisine durumu anlatıyorum. Ancak yer yokmuş ve çadır kurmak için izin istediğimde ise belediye başkanından izin almak lazım dediler. Bir görevli başkan beye telefon edip durumu bildirdi ancak sayın başkan uygun görmedi. Merkezde futbol sahasında kursun demiş. Bunun üzerine tarif edilen futbol sahasına gittim. Ama saha meğerse halı saha imiş. Etrafında evler var su yok. Hiç hoşuma gitmedi. Saat te bir hayli ilerledi bu arada. Merkezde uygun bir yer ararken PTT nin karşı tarafında etrafı çevrili içinde yeni yetişen genç ağaçların olduğu küçük bir park gözüme ilişti. Üstelik yanı başında çeşmesi de var. Hemen parka girip 7 dk.da çadırı kurup içine kendimi atıyorum. Bu sırada saat:00.30 u gösteriyordu. Onun için buradakii resimleri bir sonraki gün çekiyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/26a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/27a.jpg
2.Gün (Kıbrıscık-Göksu Tabiat Parkı)
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/28a.jpg
Şimdilik bu kadar ancak yarın kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Bu gezi makalem şimdiye kadar hazırladığım en geniş kapsamlı makale oldu. Bu makale 12 sayfa doküman,çekilen1200 küsür fotoğraf arasından özenle seçilmiş 200 kadar fotoğraf ile internetten derlediğim videolar ile zenginleştirerek sizlere sunmaya çalışacağım.
Makalede gezi boyunca gezdiğim yerlerle ilgili çektiğim fotoğrafların yanında o yerlerin tarihi bilgileri ile o bölgelerde yaşamış derin izler bırakmış şahsiyetlerimizin kısa biyografileri ve menkıbeleri de yer alacak. Bu yazılı dokümanları okumanız makaleden daha fazla keyif almanızı sağlayacaktır. Belki daha önce hiç duymadığınız bilgileride böylece öğrenmiş olursunuz. Şimdi makalemize başlayalım.
İşyerimden 20 Temmuz itibariyle 10 günlük izin aldıktan sonra 21 Temmuz 2012 sabahı tam donanımlı bisikletimle Ankara Etlik garajına gelip saat 08.00 de Beypazarı otobüslerine binip Beypazarı’na gittim.
1.Gün: (Beypazarı-Kıbrıscık); Birinci gün Beypazarı’ndan saat 13.30 da çıktım. İnözü vadisinden geçen yol 1650 metredeki Ahlatlık geçidine kadar yavaş yavaş yükseliyor. Zirveye 3-4 km kala daha da dikleşen rampalarda bisikleti taşımak zorunda kaldım. Yolun hemen kıyısında bulunan Karagöl’de birkaç resim çekip akşam 19.30 gibi Kıbrıscık’ a vardım. Sıcak nedeniyle yoldaki asfaltın erimesi hızımı olumsuz yönde etkileyip beni bir hayli zorladı. Birinci gün Beypazarı’ndan itibaren sadece 54 km yapabildim.
BEYPAZARI; (res 4) Ankara’ya 98 km. mesafede bulunan Beypazarı’na gelince ilk işim “Hıdırlık Tepesi” denilen mesire alanına çıkıp Beypazarı’nı kuşbakışı fotoğraflamak oldu. Bu tepenin ön tarafı yeni Beypazarı’na arka tarafı ise tarihi evlerinin bulunduğu eski Beypazarı’na bakıyor.
Hıdırlık tepesinden inip tarihi evlerin bulunduğu eski Beypazarı sokaklarının içine giriyorum.
Beypazarı’nda aynı zamanda Dutlu(Tahtalı) ve Kapullu olmak üzere iki termal kaplıca tesisi mevcut. Bunlardan Dutlu (Tahtalı Kaplıcası) Ankara merkezine yaklaşık 90 km. ilçe merkezine 20 km. kadar mesafede. Kapullu Kaplıcası ise İlçeye 30 kilometre uzaklıktaki Kapullu Köyü’nün Sakarya vadisinde bulunmakta.
Ankara’dan Beypazarı’na Etlik Garajından her saat başı araba kalkıyor.
Daha sonra çarşı içinde bir lokantada bir şeyler atıştırıp “İnözü vadisi” ne giriyorum.
İnözü Vadisi: İnözü Çayı’nın aşındırmasıyla oluşmuş vadide kayalıklara oyulmuş çok sayıda mağara bulunuyor. Bu mağaralar doğal mağara değil yani bir zamanlar insanlar tarafından kayalar oyularak yapılmış ve içinde insanların yaşadığı oda şeklinde mağaralar. Mağaraların bir bölümü çok yüksekte olduğundan ziyaret edilmeleri pek mümkün olmuyor. O zamanlar herhalde güvenlik açısından böyle yüksek yerler tercih edilmiş. Ama alçakta olanlarda var.
2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası kapsamında, bu vadi doğal ve arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınmış. Vadide gezinirken oturup doğanın tadını çıkarabileceğiniz ve yöresel yemekleri tadabileceğiniz tesisler de bulunmakta.
Beypazarında bulunan diğer vadilerde “Gönen Vadisi” ile “Sabagöz Vadisi” dir. Özellikle Sebagöz Vadisi Doğa turları yapanların tercih ettiği bir vadidir. Bu vadide nadide çeşitli kuş, çiçek, kelebek türleri gözlemlenebiliyor
Vadiye girince karşıma ilk çıkan Selçuklulardan kalma bakımsız bir türbe oldu. Türbe önündeki tabela yıpranmış olduğu için yazıları okuyamadım. Orada su dolduranlara da sordum ama onlarda hiç bir şey bilmediklerini söylediler. Burada su doldurup yola devam ettim. Hava çok sıcak.
Vadi içersinde devam ederken yolun sağında bir türbe daha karşıma çıktı. “Yediler Türbesi” adındanda anlaşılacağı üzere türbe bir tane ama içerisinde yedi adet sanduka var. Ancak kimlikleri hakkında hiçbir bilgiye rastlamadım.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/16a.jpg
Vadideki yol kalitesiz ve bozuk bir asfalttan oluşup yavaş yavaş rakımı yükselerek 1650 mt. ye kadar çıkıyor. Bu yol Bolu Kıbrısçık ilçesine gidiyor. Yolun gidiş istikametine göre sağ tarafı daha çok güneş gördüğü için asfalt erimiş. Bu kısımda bisiklet sürerken tekerlek asfalta yapışıyor. Arada bir arkadan gelen arabalara yol vermek için yolun biraz daha sağına çekiliyorum ama o zamanda kenardaki çakıllar tekerleğe yapışıp tekerlekle çamurluk arasında sıkışıp tekerin dönmesini engelliyor. Tekerlekte üzerine çakıllar yapışmış kalın bir zift tabakası oluşuyor. Yolda bisiklet sürmek çileli bir hal alıyor. Durup bu zifti tekerleklerden temizliyorum ve yolun karşı tarafına geçip ters istikametten yola devam ediyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/18a.jpg
Eğim zirveye doğru daha çok dikleşiyor buralarda bisikleti taşımak zorunda kalıyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/19a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/20a.jpg
Karagöl’e varıyorum
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/21a.jpg
Karagöl; 28.km de Kıbrısçık’ın tek doğal gölü olan “Karagöl’ e ulaşıyorum. Kıbrısçık’a 22 km uzaklıkta 1425 rakıma sahip bu göl bir heyelan gölüdür. Bir hektar genişliğinde olup, derinliği 11-12 metreye kadar ulaşmakta. Çevresi sazlık ve bataklıktır. Gölde, alabalık, kadife, gök kuşağı gibi balıklar ve yaban ördeği ya¬şıyor. Karagöl, milli parklar kapsamı içerisine alınmış olup konak¬lamaya yönelik dağ evleri ile kamp yapmaya elverişli yerleri mevcut.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/22a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/23a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/24a.jpg
Birinci gün sonunda Bolu Kıbrıscıké varıyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/25a.jpg
Kıbrıscık: Kıbrıscık, ülkemizin Batı Karadeniz Bölgesi'nde bulunan Bolu ili'nin güneyinde yer alan bir ilçedir. İlçe merkezi Bolu ili ile Beypazarı ve Seben ilçelerinin ulaşımının birleştiği yerdedir. Bolu'ya uzaklığı 66 km., Beypazarı'na uzaklığı 54 km.dir. İlçenin Köroğlu Dağları'nın güneyinde iki önemli akarsu ile parçalanmış bir 1140 rakımlı bir plato üzerinde kurulmuştur. Kuzeyde Serke Dağları ve Köroğlu Dağları uzanır. İlçeden Bolu ve Beypazarı'na gün¬lük ticari otobüsler gidip gelmekte.
İlçe merkezi ve çevresi dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip olduğundan ovalar yok. İlçe merkezinin kuzeyindeki Köroğlu Dağları'nın (2399 m.) etrafında yaylalar vardır.
Aslında ilk gecemi Karagöl’de geçirmeyi düşünüyordum. Ancak yolda karşılaştığım biri Kışlacık’ta etrafı tel örgülerle çevrili Köroğlu dağ evlerinin olduğunu orada kalmanın daha güvenli olacağını söylemesi üzerine fikrimi değiştirip 22 km daha gidip akşam saat 20.00’de Kıbrısçık’a varıyorum. Kıbrısçık’ta Köroğlu dağının eteklerinde yapılmış olan bu dağ evlerini belediye işletiyor. Çarşı içinde kahvehanede oturup 2 çay 2 de maden suyu içiyorum. Orada tanıştığım İbrahim isimli belediye görevlisine durumu anlatıyorum. Ancak yer yokmuş ve çadır kurmak için izin istediğimde ise belediye başkanından izin almak lazım dediler. Bir görevli başkan beye telefon edip durumu bildirdi ancak sayın başkan uygun görmedi. Merkezde futbol sahasında kursun demiş. Bunun üzerine tarif edilen futbol sahasına gittim. Ama saha meğerse halı saha imiş. Etrafında evler var su yok. Hiç hoşuma gitmedi. Saat te bir hayli ilerledi bu arada. Merkezde uygun bir yer ararken PTT nin karşı tarafında etrafı çevrili içinde yeni yetişen genç ağaçların olduğu küçük bir park gözüme ilişti. Üstelik yanı başında çeşmesi de var. Hemen parka girip 7 dk.da çadırı kurup içine kendimi atıyorum. Bu sırada saat:00.30 u gösteriyordu. Onun için buradakii resimleri bir sonraki gün çekiyorum.
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/26a.jpg
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/27a.jpg
2.Gün (Kıbrıscık-Göksu Tabiat Parkı)
http://www.bisikletgezginleri.com/FileUpload/ds215234/Resim/28a.jpg
Şimdilik bu kadar ancak yarın kaldığımız yerden devam edeceğiz.