bikermiker
Aktif Üye
- Kayıt
- 3 Haziran 2008
- Mesaj
- 188
- Tepki
- 238
- Şehir
- kuşadası
datça-kızlan köyü-gereme koyu
Başlangıcımız Datça Milli Eğitim Bakanlığı Sosyal Tesisileri. Daire çizerek turumuzu sonlandıracağız. Sahilden eski Knidos’a (burgaz) oradan, sahil sitelerine, Datça – Marmaris Yoluna, yel değirmenleri, Kızlan Köyü, Gereme Koyu ve sonrasında ana yoldan geri dönüş. Ekibimizi tanıyalım:
http://img515.imageshack.us/img515/9935/49292462tk3.jpg
Soldan sağa: Yekta Karakoç ( kayın birader ), özge akkoyun (eşim), çağlar akkoyun (ben)
Burası milli eğitim sosyal tesisleri. Sahile öğretmen evine iniyoruz. Saat 12:00’ de hazırlıklarımızı bitirip tura başlıyoruz.
http://img512.imageshack.us/img512/1150/74530111gy0.jpg
henüz acemi olduğumuz için koltuk yüksekliklerini rahat edinceye kadar tekrar tekrar ayarlıyoruz.
http://img296.imageshack.us/img296/8730/65683710js1.jpg
Şiddetli rüzgar ilerlememizi zorlaştırıyor. Rüzgara karşı sürmenin ne demek olduğunu anlıyoruz. Uzun bir süre böyle sürdükten sonra yel eğirmenlerine geliyoruz ve rüzgar artık daha az.
http://img515.imageshack.us/img515/4636/34793206ai5.jpg
Yel değirmenlerinin bir kaçını çay bahçesi yapmışlar. Bu duruma şaşırıp diğerlerine doğru ilerliyoruz.
http://img244.imageshack.us/img244/4998/27599244nl7.jpg
Diğerleri ise tamamen köhne bi halde terkedilmiş. İçinde incir ağacı falan yetişmiş.
http://img515.imageshack.us/img515/2062/30278246qd3.jpg
Bakalım bu resimde beni bulabilecek misiniz?
http://img512.imageshack.us/img512/971/58759774ca2.jpg
Sırayla değirmenlere çıkıp poz veriyoruz. Don yekta kişot.
Değirmenleri kendi haline bırakıp yola devam. Kızlan köyü yolunda çalışma var. Burada dikkatimizi çeken şey, yol çalışmaları sırasında toz duman birbirine karışmıyor. Çünkü bir tanker sürekli yolu suluyor. (insana gösterilen saygıyı tebrik ediyoruz.)
http://img181.imageshack.us/img181/1808/87998199zs3.jpg
Özge düşüyor ve yerdeyken fotoğrafını çekiyoruz.
Hayatımda yaşadığım en keyifli günlerden biri. Bisikletle yaşam çok daha güzel.
http://img237.imageshack.us/img237/6558/77568165of4.jpg
Nihayet Kızlan köyüne vardık. Buradan Gereme Koyuna gideceğiz fakat nasıl gidilir, orada bizi ne bekliyor en ufak bir fikrimiz bile yok. Köy kahvesine geçiyoruz.
http://img209.imageshack.us/img209/655/a1qs4.jpg
Yanımızda getirdiğimiz poğaçaları buz gibi köy ayranıyla hüpletiyoruz. Ama hızımızı alamayıp köylülere daha ne yiyebiliriz diye soruyoruz. Köy muhtarının verdiği akılla mükemmel bir ziyafet bizi bekliyor.
http://img523.imageshack.us/img523/3422/a2wk8.jpg
Peynir ekmek ve taptaze tavşan kanı çay.
Köylülere daha önce internetten öğrendiğimiz yerlere nasıl gideceğimizi tek tek soruyoruz. Ayrıntıyla anlatıyorlar ilk başta anlam veremiyoruz, fakat ilerde yolumuzu kaybedince neden bu kadar ayrıntıya girdiklerini daha iyi anlayacağız.
http://img209.imageshack.us/img209/8584/a3qo0.jpg
Moladan sonraki hazırlıklarımız da tamam.
http://img523.imageshack.us/img523/77/a4ea6.jpg
Aynı yeden bi kaç sıyrık. Yekta ve ben deniz çağlar.
Hedefimiz Gereme Koyu. Yol tarifini de aldık. (hep soldaki yolu takip edicez.) Neyse yola çıkıyoruz. O da ne! Kuş uçmaz kervan geçmez. Sürekli soldan giderek ilerliyoruz fakat doğru yolda olduğumuzdan kesinlikle emin değiliz. Her hangi bir su kaynağı yok. Yol soracak kimse yok. Geri dönmek ve ilerlemek arasında gidip geliyoruz. Lastiğimiz falan patlarsa, domuz çıkarsa, kurdukça kuruyoruz yani. Grupça ilerleme kararı alıyoruz. Sonra efendim bir Dörtyol ağzına geliyoruz. Sağa dönmeyeceğimizi biliyoruz fakat ileri mi gitsek sola mı dönsek. Sanki sola dönüş yanlış gibi. Oylama yapıyoruz 2 ye 1 kaybediyorum ve sola dönüyoruz.
http://img520.imageshack.us/img520/9959/a5vp5.jpg
Muazzam bir yokuş var, ilerledikçe dağın tepesine çıktığımızı fark ediyoruz. Ve tepede Akdeniz’ i ve Ege’ yi aynı anda görebiliyoruz.
http://img503.imageshack.us/img503/2453/a6ac4.jpg
Artık gücümüz bitince buranın yanlış yol olduğu kanısına varıp geri dönüyoruz. Ama iniş çok kolay. Bu kadar çıkmışken bi kaç video çekiyoruz (downhill hesabı).
http://img74.imageshack.us/img74/6823/a7kg1.jpg
Artık doğru yoldayız. 2 saattir falan bir tane bile insan görmedik. Suyumuz da bitti.
http://img378.imageshack.us/img378/9014/a8po4.jpg
Böyle bir yere varıyoruz. Burası ege denizi. Ve kimsecikler yok.
http://img68.imageshack.us/img68/6978/a9gi9.jpg
Etrafta gezinirken böyle bir bahçeye rastlıyoruz. İçinde insanlar var. Günü birlik bahçelerine gelmişler şehirden gelen torunlarıyla kendi arazilerinde piknik yapıyorlar. Gereme koyunu soruyoruz az önceki yer meğerse gereme koyuymuş. Biz çok daha farklı bekliyorduk. İşte şezlonglar, oteller, fast food, insanlar falan.
http://img68.imageshack.us/img68/9746/b1gf8.jpg
Neyse kimsenin olmadığı bu dalgalı denize atıyoruz kendimizi.
http://img209.imageshack.us/img209/8472/b2ni1.jpg
Yüzüyoruz, yüzüyoruz…
http://img523.imageshack.us/img523/908/b3pk7.jpg
Kurumayı bekliyoruz…
http://img209.imageshack.us/img209/2231/b4xk3.jpg
Kurumak bilmiyoruz, alternatif yöntemler deniyoruz.
http://img68.imageshack.us/img68/6978/a9gi9.jpg
Tekrar bu bahçeye dönüp utana sıkıla su istiyoruz. Yanlarında getirdikleri soğuk sularından bize veriyorlar. Artık suluklarımız dolu.
http://img523.imageshack.us/img523/476/b5ha9.jpg
Bu arada teyze ekmek yapıyormuş birer tane veriyor
http://img520.imageshack.us/img520/4745/b6ex9.jpg
afiyetle tüketiyoruz.
http://img503.imageshack.us/img503/7972/b7lf6.jpg
Yekta suyu görünce yeniden doğuyor ama canavar olarak.
http://img74.imageshack.us/img74/8873/b8sb6.jpg
Artık dönüyoruz. Kızlan köyündeyiz tekrar.
http://img378.imageshack.us/img378/5807/b9bl1.jpg
Kardeş oldukları ne kadar belli değil mi?
http://img233.imageshack.us/img233/9784/c1ge7.jpg
Dönüşümüz sahilden değil asfalttan oluyor. E yorulduk artık.
http://img209.imageshack.us/img209/9826/c2oi6.jpg
Nihayet kamp alanına dönüyoruz. Öldük bittik. Sonrasında havuz keyfi ve yemek bizi bekliyor. Sıkılmadan okuduğunuz için teşekkürler.
Çağlar AKKOYUN
Başlangıcımız Datça Milli Eğitim Bakanlığı Sosyal Tesisileri. Daire çizerek turumuzu sonlandıracağız. Sahilden eski Knidos’a (burgaz) oradan, sahil sitelerine, Datça – Marmaris Yoluna, yel değirmenleri, Kızlan Köyü, Gereme Koyu ve sonrasında ana yoldan geri dönüş. Ekibimizi tanıyalım:
http://img515.imageshack.us/img515/9935/49292462tk3.jpg
Soldan sağa: Yekta Karakoç ( kayın birader ), özge akkoyun (eşim), çağlar akkoyun (ben)
Burası milli eğitim sosyal tesisleri. Sahile öğretmen evine iniyoruz. Saat 12:00’ de hazırlıklarımızı bitirip tura başlıyoruz.
http://img512.imageshack.us/img512/1150/74530111gy0.jpg
henüz acemi olduğumuz için koltuk yüksekliklerini rahat edinceye kadar tekrar tekrar ayarlıyoruz.
http://img296.imageshack.us/img296/8730/65683710js1.jpg
Şiddetli rüzgar ilerlememizi zorlaştırıyor. Rüzgara karşı sürmenin ne demek olduğunu anlıyoruz. Uzun bir süre böyle sürdükten sonra yel eğirmenlerine geliyoruz ve rüzgar artık daha az.
http://img515.imageshack.us/img515/4636/34793206ai5.jpg
Yel değirmenlerinin bir kaçını çay bahçesi yapmışlar. Bu duruma şaşırıp diğerlerine doğru ilerliyoruz.
http://img244.imageshack.us/img244/4998/27599244nl7.jpg
Diğerleri ise tamamen köhne bi halde terkedilmiş. İçinde incir ağacı falan yetişmiş.
http://img515.imageshack.us/img515/2062/30278246qd3.jpg
Bakalım bu resimde beni bulabilecek misiniz?
http://img512.imageshack.us/img512/971/58759774ca2.jpg
Sırayla değirmenlere çıkıp poz veriyoruz. Don yekta kişot.
Değirmenleri kendi haline bırakıp yola devam. Kızlan köyü yolunda çalışma var. Burada dikkatimizi çeken şey, yol çalışmaları sırasında toz duman birbirine karışmıyor. Çünkü bir tanker sürekli yolu suluyor. (insana gösterilen saygıyı tebrik ediyoruz.)
http://img181.imageshack.us/img181/1808/87998199zs3.jpg
Özge düşüyor ve yerdeyken fotoğrafını çekiyoruz.
Hayatımda yaşadığım en keyifli günlerden biri. Bisikletle yaşam çok daha güzel.
http://img237.imageshack.us/img237/6558/77568165of4.jpg
Nihayet Kızlan köyüne vardık. Buradan Gereme Koyuna gideceğiz fakat nasıl gidilir, orada bizi ne bekliyor en ufak bir fikrimiz bile yok. Köy kahvesine geçiyoruz.
http://img209.imageshack.us/img209/655/a1qs4.jpg
Yanımızda getirdiğimiz poğaçaları buz gibi köy ayranıyla hüpletiyoruz. Ama hızımızı alamayıp köylülere daha ne yiyebiliriz diye soruyoruz. Köy muhtarının verdiği akılla mükemmel bir ziyafet bizi bekliyor.
http://img523.imageshack.us/img523/3422/a2wk8.jpg
Peynir ekmek ve taptaze tavşan kanı çay.
Köylülere daha önce internetten öğrendiğimiz yerlere nasıl gideceğimizi tek tek soruyoruz. Ayrıntıyla anlatıyorlar ilk başta anlam veremiyoruz, fakat ilerde yolumuzu kaybedince neden bu kadar ayrıntıya girdiklerini daha iyi anlayacağız.
http://img209.imageshack.us/img209/8584/a3qo0.jpg
Moladan sonraki hazırlıklarımız da tamam.
http://img523.imageshack.us/img523/77/a4ea6.jpg
Aynı yeden bi kaç sıyrık. Yekta ve ben deniz çağlar.
Hedefimiz Gereme Koyu. Yol tarifini de aldık. (hep soldaki yolu takip edicez.) Neyse yola çıkıyoruz. O da ne! Kuş uçmaz kervan geçmez. Sürekli soldan giderek ilerliyoruz fakat doğru yolda olduğumuzdan kesinlikle emin değiliz. Her hangi bir su kaynağı yok. Yol soracak kimse yok. Geri dönmek ve ilerlemek arasında gidip geliyoruz. Lastiğimiz falan patlarsa, domuz çıkarsa, kurdukça kuruyoruz yani. Grupça ilerleme kararı alıyoruz. Sonra efendim bir Dörtyol ağzına geliyoruz. Sağa dönmeyeceğimizi biliyoruz fakat ileri mi gitsek sola mı dönsek. Sanki sola dönüş yanlış gibi. Oylama yapıyoruz 2 ye 1 kaybediyorum ve sola dönüyoruz.
http://img520.imageshack.us/img520/9959/a5vp5.jpg
Muazzam bir yokuş var, ilerledikçe dağın tepesine çıktığımızı fark ediyoruz. Ve tepede Akdeniz’ i ve Ege’ yi aynı anda görebiliyoruz.
http://img503.imageshack.us/img503/2453/a6ac4.jpg
Artık gücümüz bitince buranın yanlış yol olduğu kanısına varıp geri dönüyoruz. Ama iniş çok kolay. Bu kadar çıkmışken bi kaç video çekiyoruz (downhill hesabı).
http://img74.imageshack.us/img74/6823/a7kg1.jpg
Artık doğru yoldayız. 2 saattir falan bir tane bile insan görmedik. Suyumuz da bitti.
http://img378.imageshack.us/img378/9014/a8po4.jpg
Böyle bir yere varıyoruz. Burası ege denizi. Ve kimsecikler yok.
http://img68.imageshack.us/img68/6978/a9gi9.jpg
Etrafta gezinirken böyle bir bahçeye rastlıyoruz. İçinde insanlar var. Günü birlik bahçelerine gelmişler şehirden gelen torunlarıyla kendi arazilerinde piknik yapıyorlar. Gereme koyunu soruyoruz az önceki yer meğerse gereme koyuymuş. Biz çok daha farklı bekliyorduk. İşte şezlonglar, oteller, fast food, insanlar falan.
http://img68.imageshack.us/img68/9746/b1gf8.jpg
Neyse kimsenin olmadığı bu dalgalı denize atıyoruz kendimizi.
http://img209.imageshack.us/img209/8472/b2ni1.jpg
Yüzüyoruz, yüzüyoruz…
http://img523.imageshack.us/img523/908/b3pk7.jpg
Kurumayı bekliyoruz…
http://img209.imageshack.us/img209/2231/b4xk3.jpg
Kurumak bilmiyoruz, alternatif yöntemler deniyoruz.
http://img68.imageshack.us/img68/6978/a9gi9.jpg
Tekrar bu bahçeye dönüp utana sıkıla su istiyoruz. Yanlarında getirdikleri soğuk sularından bize veriyorlar. Artık suluklarımız dolu.
http://img523.imageshack.us/img523/476/b5ha9.jpg
Bu arada teyze ekmek yapıyormuş birer tane veriyor
http://img520.imageshack.us/img520/4745/b6ex9.jpg
afiyetle tüketiyoruz.
http://img503.imageshack.us/img503/7972/b7lf6.jpg
Yekta suyu görünce yeniden doğuyor ama canavar olarak.
http://img74.imageshack.us/img74/8873/b8sb6.jpg
Artık dönüyoruz. Kızlan köyündeyiz tekrar.
http://img378.imageshack.us/img378/5807/b9bl1.jpg
Kardeş oldukları ne kadar belli değil mi?
http://img233.imageshack.us/img233/9784/c1ge7.jpg
Dönüşümüz sahilden değil asfalttan oluyor. E yorulduk artık.
http://img209.imageshack.us/img209/9826/c2oi6.jpg
Nihayet kamp alanına dönüyoruz. Öldük bittik. Sonrasında havuz keyfi ve yemek bizi bekliyor. Sıkılmadan okuduğunuz için teşekkürler.
Çağlar AKKOYUN