- 1 gün öncesinde -
"Geliyoruz" diyen takımım beni yarı yolda bıraktığından dolayı artık
tek başımayım.
Tek başıma "gideceğim" demeye eş değer olan ikinci birşey var ki oda;
"Gitmek"...
- Yılın Son Günü -
Yüzüm donmuş şekilde...
Adama aynen şöyle bir söz söyledim;
"Haoğcam baeğniym bğiar reamasmimi ağlabiğilirimsin?" diyerek el kol
işaretleri ile konuşmaya-anlatmaya çalıştım.
Güldü,bende gülmeye çalıştım ama donmuş bir yüzle gülmenin nasıl
birşey olduğu hakkında daha önce bir fikrim yoktu..Yinede hareket
ettirmeye çalıştım yüz kaslarımı.. =)
- 1,5 Saat öncesindeyse -
Saatte 60km hızla giderken ki hıza oranla,hissedilen sıcaklığın -20
derece olduğu bir şekilde 10 dakika deli gibi pedal çevirmiştim en
az..
Bacaklarıma minikte olsa bir kram girmemesi için dua etmiş,suluğumdan
su içememiştim çünkü DONMUŞTU....
GPS im donmak üzereydi,öyle yavaş aktif durumday ki,bakıp bakıp gülüyordum.
Cateye farımda donmuştu.
Sırtımdaki tek akünün donmasından korkarak devam ediyordum.
Kafa fenerimin donmaması için her 4-5 dakikada bir açıp kapatıyordum...
El parmaklarımda derin bir acı vardı ve sağ elimin tüm parmaklarını
ise zorlukla hissediyordum 2 kat üstün teknolojik eldivene rağmen..
10 ayak parmağımınsa hiçbirini hissetmiyordum,tıpkı yüzüm gibi..
ve daha sadece "1" saat geçmişti...
"Akü donmasın Allahım" derken,korktuğum başıma gelmiş,halojen far dahi
donmuştu aküyle beraber...
Ardından Ciclo HAC4 kronometrem donar gibi oldu...
Donmayan bir tek beynim kalmıştı...Uzun bir inişte 50km civarı hızda
onunda hesabıyla ödeştik.. )
İndim.
Fotoğraf makinemi çıkardım...
An be an çekeceğim an :
"PİLLERİ DEĞİŞTİRİN" dedi ve kapanıp gitti...Onuda soğuğa terk etmek
zorunda kalmıştım.
PLAN belliydi
Buradaki gibi "olacaktı ama";
(link)
ama biraz değiştirmekten fark edilecek birşey yoktu...Hem kimse
"gelmiyordu"(yerse hehe),ve benimde planımı değiştirmek için hiçbir
sakıncam yoktu...
Değiştirdim.
Riski kabul et...
Ve göze alarak Yaşa!
(link)
Ayak parmaklarımı halen az buz hissediyorum geçen senekiler gibi ama
Değer...! =)
Nice Mutlu Yıllara!
Gönül ister ki donmayan fotoğraf makinesi çıksında,24 Aralık 2005 gecesi Gece 1:00 da TİPİ altında zirveye tırmanan iki vahşi yaratığın resimlerini çekelim geri dönüp
Malesef ki teknoloji "0" dereceye kadar çalışıyor henüz...
Uyarımtrak Dipnot :
*Gün itibari ve hissedilen değerlerde,"gündüz vakti ile" saatte 22km
minimum düzeyde rüzgar esdiği kaydedilmiştir.Saatte 40km hızla iniş
esnasında -6 derecedeki hava,-25 DERECE olarak hissedilir.Saatte 60kmde
ise -44 derecedir.Ekipmansız ve bilgisiz,plansız aktivite yapmamayı
tercih edinin ve daha önceden soğuk tecrübeniz(bkz: Donuk parmaklar)
olmasınıda öneririm - ki bu benim en az 20.ci-bilemedim,50.ci diyeyim daha mantığı otursun- "soğuk hava" aktivitemdir
-.Bu satırları yazan ben,2 kat eksi -15 dereceye dayanıklı
gore eldiven,goretex yüz maskesi,3 KAT(evet 3 kat)gore benzeri kılıf,Lion karpit-halojen fener gibi ekipmanlarla "canlı " dönmeyi başarmış durumdayım.Sadece 2 hafta planlamayla..
"Geliyoruz" diyen takımım beni yarı yolda bıraktığından dolayı artık
tek başımayım.
Tek başıma "gideceğim" demeye eş değer olan ikinci birşey var ki oda;
"Gitmek"...
- Yılın Son Günü -
Yüzüm donmuş şekilde...
Adama aynen şöyle bir söz söyledim;
"Haoğcam baeğniym bğiar reamasmimi ağlabiğilirimsin?" diyerek el kol
işaretleri ile konuşmaya-anlatmaya çalıştım.
Güldü,bende gülmeye çalıştım ama donmuş bir yüzle gülmenin nasıl
birşey olduğu hakkında daha önce bir fikrim yoktu..Yinede hareket
ettirmeye çalıştım yüz kaslarımı.. =)
- 1,5 Saat öncesindeyse -
Saatte 60km hızla giderken ki hıza oranla,hissedilen sıcaklığın -20
derece olduğu bir şekilde 10 dakika deli gibi pedal çevirmiştim en
az..
Bacaklarıma minikte olsa bir kram girmemesi için dua etmiş,suluğumdan
su içememiştim çünkü DONMUŞTU....
GPS im donmak üzereydi,öyle yavaş aktif durumday ki,bakıp bakıp gülüyordum.
Cateye farımda donmuştu.
Sırtımdaki tek akünün donmasından korkarak devam ediyordum.
Kafa fenerimin donmaması için her 4-5 dakikada bir açıp kapatıyordum...
El parmaklarımda derin bir acı vardı ve sağ elimin tüm parmaklarını
ise zorlukla hissediyordum 2 kat üstün teknolojik eldivene rağmen..
10 ayak parmağımınsa hiçbirini hissetmiyordum,tıpkı yüzüm gibi..
ve daha sadece "1" saat geçmişti...
"Akü donmasın Allahım" derken,korktuğum başıma gelmiş,halojen far dahi
donmuştu aküyle beraber...
Ardından Ciclo HAC4 kronometrem donar gibi oldu...
Donmayan bir tek beynim kalmıştı...Uzun bir inişte 50km civarı hızda
onunda hesabıyla ödeştik.. )
İndim.
Fotoğraf makinemi çıkardım...
An be an çekeceğim an :
"PİLLERİ DEĞİŞTİRİN" dedi ve kapanıp gitti...Onuda soğuğa terk etmek
zorunda kalmıştım.
PLAN belliydi
Buradaki gibi "olacaktı ama";
(link)
ama biraz değiştirmekten fark edilecek birşey yoktu...Hem kimse
"gelmiyordu"(yerse hehe),ve benimde planımı değiştirmek için hiçbir
sakıncam yoktu...
Değiştirdim.
Riski kabul et...
Ve göze alarak Yaşa!
(link)
Ayak parmaklarımı halen az buz hissediyorum geçen senekiler gibi ama
Değer...! =)
Nice Mutlu Yıllara!
Gönül ister ki donmayan fotoğraf makinesi çıksında,24 Aralık 2005 gecesi Gece 1:00 da TİPİ altında zirveye tırmanan iki vahşi yaratığın resimlerini çekelim geri dönüp
Malesef ki teknoloji "0" dereceye kadar çalışıyor henüz...
Uyarımtrak Dipnot :
*Gün itibari ve hissedilen değerlerde,"gündüz vakti ile" saatte 22km
minimum düzeyde rüzgar esdiği kaydedilmiştir.Saatte 40km hızla iniş
esnasında -6 derecedeki hava,-25 DERECE olarak hissedilir.Saatte 60kmde
ise -44 derecedir.Ekipmansız ve bilgisiz,plansız aktivite yapmamayı
tercih edinin ve daha önceden soğuk tecrübeniz(bkz: Donuk parmaklar)
olmasınıda öneririm - ki bu benim en az 20.ci-bilemedim,50.ci diyeyim daha mantığı otursun- "soğuk hava" aktivitemdir
-.Bu satırları yazan ben,2 kat eksi -15 dereceye dayanıklı
gore eldiven,goretex yüz maskesi,3 KAT(evet 3 kat)gore benzeri kılıf,Lion karpit-halojen fener gibi ekipmanlarla "canlı " dönmeyi başarmış durumdayım.Sadece 2 hafta planlamayla..