oktay tiryakioğlu
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 11 Haziran 2007
- Mesaj
- 471
- Tepki
- 706
- Şehir
- ESKİŞEHİR
Merhaba dostlar. Geçen hafta musaözü gezimizde serhatla planladığımız şelale gezimizi sağ salim gerçekleştirebildik. Efrahiminde gelmesini çok isterdik ama maalesef onun iş günüydü bugün kulaklarını çınlattık.
Aslına bakarsanız çok uzak bir mesafe değildi ama hava koşulları geçen haftaya göre oldukça sertti . Serhat bu konuda rahattı ama benim yolun bir çok kısmında sağ ayağımı hissetmediğim zamanlar oldu. yazlık ayakkabıyla kışın ortasında yola çıkarsanız olacağı budur. Neden sadece sağ ayak onu da anlamış değilim dönüş yolunda ayağımın sızlamasına dayanamayarak bisikletten indim ve bir süre yürüyerek ayağımı ısıttım. Geçen haftaki geziyi eğer -7 derecede yaptı isek , bu haftaki en az -10 dereceydi. Ama varış noktasında gördüğümüz manzara her şeye değdi. Musaözünde karda bisiklette gezmeye doyamamıştık. Bu hafta karda doyasıya bisiklet sürdük. Çok eğlenceli bir hafta sonu geçirdik.
Neyse efem , başlayalım gezimizi anlatmaya….
Cumartesi sabah 8 gibi uyanıyorum. Camdan şöyle bir dışarıya bakıyorum. Her yer buz tutmuş ve oldukça sisli. hava epey bir gözümü korkutuyor. Aslında gözümü korkutan hava değil , kurtlar.. ormanlık bi yere gideceğimiz için , kurtlar bize karşılama hazırlamışlar mıdır diye aklımdan geçiriyorum gördüğünüz gibi köpekleri düşünmüyorum bile.hehe kahvaltı sonrasında düşüyorum buluşma noktamıza. O da ne , telefonum çalıyor. Serhat olmalı , Sanırım buluşmaya geç kaldım. Neyse zaten geldim deyip tele bakmadan varıyorum buluşma noktasına. Evet geç kalmışım.
Serhat yerinde duramıyor her zaman gibi. Isınma turlarına başlamış bile. Mücahit de hazır bekliyor.
(link)
Fotoğrafta da görüldüğü üzere serhatın tur boyunca neden üşümediği anlaşıldı efem. Vay bee. Meğer adam anti – freeze takviyeliymiş
Buluşma noktasında şelaleye gidip gitmeyeceğimizi tartışıyoruz. Serhat her şeyi bana bırakıyor. Sen ne dersen o abi , öl de öleyim diyor benimse fikre ihtiyacım var. Köpekler var ne yapacağız desede aklım kurtlarda. Niyetlendik bi kere diyorum , hadi gidelim…..
Bende su takviyemi yapıp gidelim diyorum ama , hortum içindeki su çoktan donmuş bile. Bi fırt bari diyorum geliyor bişeyler.
(link)
Heykelin arkasından ki yukarıya doğru uzanan yoldan gideceğiz.
(link)
Ve düşüyoruz yola…..
(link)
Karşıdan bize bakan ağaçlar , birazdan arkamızdan yaprak sallayacaklar…
(link)
1-2 km sonra şelale kavşağındayız.
(link)
Serhat , artiz gibi bir foto istiyorum diyor…
(link)
Kavşağı döner dönmez bizi bir rampa karşılıyor , hoş geldiniz dercesine. Ama manzaranın güzelliği karşısında ağzım açık kalıyor. Pedallarken müthiş zevk alıyorum . sisler içinde bilinmeyene pedallamak en güzeli…
(link)
Yaz mevsiminde tüm ağaçlara göre ayrı bir güzeldir söğüt. Kışında aynı güzelliğini muhafaza ediyor. Ben farklıyım diyor…. Bakar mısınız efem …
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Söğüt gölgesindeki bu çeşmeden su içiyoruz , çünkü sularımız çoktan dondu. Umarım şifa vermiştir
(link)
Serhatın çektiği bir makro , nasıl ama
(link)
Rampa bizi kucaklarcasına kollarını açmış bekliyor.. e bekletmemek lazım … yola devam…
(link)
(link)
Hiç , “sanki etrafda benden başka canlı yok” dediğiniz oldumu ? buyurun bize bunları hissettiren fotolar…
(link)
(link)
(link)
(link)
devamı gelecek....
Aslına bakarsanız çok uzak bir mesafe değildi ama hava koşulları geçen haftaya göre oldukça sertti . Serhat bu konuda rahattı ama benim yolun bir çok kısmında sağ ayağımı hissetmediğim zamanlar oldu. yazlık ayakkabıyla kışın ortasında yola çıkarsanız olacağı budur. Neden sadece sağ ayak onu da anlamış değilim dönüş yolunda ayağımın sızlamasına dayanamayarak bisikletten indim ve bir süre yürüyerek ayağımı ısıttım. Geçen haftaki geziyi eğer -7 derecede yaptı isek , bu haftaki en az -10 dereceydi. Ama varış noktasında gördüğümüz manzara her şeye değdi. Musaözünde karda bisiklette gezmeye doyamamıştık. Bu hafta karda doyasıya bisiklet sürdük. Çok eğlenceli bir hafta sonu geçirdik.
Neyse efem , başlayalım gezimizi anlatmaya….
Cumartesi sabah 8 gibi uyanıyorum. Camdan şöyle bir dışarıya bakıyorum. Her yer buz tutmuş ve oldukça sisli. hava epey bir gözümü korkutuyor. Aslında gözümü korkutan hava değil , kurtlar.. ormanlık bi yere gideceğimiz için , kurtlar bize karşılama hazırlamışlar mıdır diye aklımdan geçiriyorum gördüğünüz gibi köpekleri düşünmüyorum bile.hehe kahvaltı sonrasında düşüyorum buluşma noktamıza. O da ne , telefonum çalıyor. Serhat olmalı , Sanırım buluşmaya geç kaldım. Neyse zaten geldim deyip tele bakmadan varıyorum buluşma noktasına. Evet geç kalmışım.
Serhat yerinde duramıyor her zaman gibi. Isınma turlarına başlamış bile. Mücahit de hazır bekliyor.
(link)
Fotoğrafta da görüldüğü üzere serhatın tur boyunca neden üşümediği anlaşıldı efem. Vay bee. Meğer adam anti – freeze takviyeliymiş
Buluşma noktasında şelaleye gidip gitmeyeceğimizi tartışıyoruz. Serhat her şeyi bana bırakıyor. Sen ne dersen o abi , öl de öleyim diyor benimse fikre ihtiyacım var. Köpekler var ne yapacağız desede aklım kurtlarda. Niyetlendik bi kere diyorum , hadi gidelim…..
Bende su takviyemi yapıp gidelim diyorum ama , hortum içindeki su çoktan donmuş bile. Bi fırt bari diyorum geliyor bişeyler.
(link)
Heykelin arkasından ki yukarıya doğru uzanan yoldan gideceğiz.
(link)
Ve düşüyoruz yola…..
(link)
Karşıdan bize bakan ağaçlar , birazdan arkamızdan yaprak sallayacaklar…
(link)
1-2 km sonra şelale kavşağındayız.
(link)
Serhat , artiz gibi bir foto istiyorum diyor…
(link)
Kavşağı döner dönmez bizi bir rampa karşılıyor , hoş geldiniz dercesine. Ama manzaranın güzelliği karşısında ağzım açık kalıyor. Pedallarken müthiş zevk alıyorum . sisler içinde bilinmeyene pedallamak en güzeli…
(link)
Yaz mevsiminde tüm ağaçlara göre ayrı bir güzeldir söğüt. Kışında aynı güzelliğini muhafaza ediyor. Ben farklıyım diyor…. Bakar mısınız efem …
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Söğüt gölgesindeki bu çeşmeden su içiyoruz , çünkü sularımız çoktan dondu. Umarım şifa vermiştir
(link)
Serhatın çektiği bir makro , nasıl ama
(link)
Rampa bizi kucaklarcasına kollarını açmış bekliyor.. e bekletmemek lazım … yola devam…
(link)
(link)
Hiç , “sanki etrafda benden başka canlı yok” dediğiniz oldumu ? buyurun bize bunları hissettiren fotolar…
(link)
(link)
(link)
(link)
devamı gelecek....