12. gün... Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz turu...

Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz turu...
12.gün (09.08.06) : Anzer Yaylası (Ballıköy) - İkizdere - Çağrankaya Yaylası

Macera devam ediyor... Turumuzun 12. günündeyiz... Bugün Anzer'den İkizdere'ye doğru uzun bir iniş yapacağız, ardından Çağrankaya yaylasına tırmanacağız... Çantaları, eşyaları bisikletlere yükledikten sonra, kahvaltı yapıyoruz. Kaldığımız pansiyon önünde, pansiyon sahibiyle birlikte birkaç resim çektiriyoruz... Bulunduğumuz yer uzun bir vadi. Şu anda Ballıköy'deyiz (Yukarı Anzer) ve İkizdere'ye kadar 35 km yolumuz var. Yol yine stabilize, ancak, dün tırmandığımız yollar gibi değil, daha düzgün...

2064 metreden 525 metreye ineceğiz... Sürekli iniş yapacağız ama, kazandığımız bu irtifaları kaybettiğimiz için de üzülüyoruz... Çünkü aynı yüksekliklere tekrar tırmanmamız gerekecek... Ve 08:30'da yola çıkıyoruz... Hava sıcaklığı 18° ve sisli... Ama görüş mesafesi açık...Oysa dün 30 derecelerde dolaşıyordu ve güneşliydi...

Vadi boyunca serpiştirilmiş evlerin arasından geçerek, neredeyse hiç pedal basmadan yol alıyoruz... Manzara çok güzel... Sürekli durarak fotoğraf çekiyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/1.jpg
Pansiyonun sahibi Aslan Velioğlu (yanımda duran), bana sürekli 'Süleyman Dayii' diye hitap etti...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/2.jpg
Ekip yola çıkmaya hazır...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/3.jpg
Ve macera başlıyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/4.jpg
Cahit Hoca...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/5.jpg
Rahman ve Cahit

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/6.jpg
Vadi boyunca pek çok yayla köyünden geçiyoruz....

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/7.jpg
İrtifa kaybettikçe, ağaçlar ortaya çıkmaya başladı.

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/8.jpg
Rahman ve ben...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/9.jpg
Manzara çok güzel... Resim çekmekten ilerleyemiyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/10.jpg
Uzayıp giden vadiden bir başka görüntü...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/11.jpg
Cahit ve Rahman... Arkamızdaki yükler yüzünden bisikletler aşağıya gülle gibi iniyor, zor zaptediyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/12.jpg
Cahit ve ben..

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/13.jpg
Anzer deresiyle birlikte, bazen koridor gibi daralan vadide ilerliyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/14.jpg
İkizdere minibüsü..

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/15.jpg
Diktaş Köprüsü... İnternette yaptığım araştırmaya göre tarihi çok eski ama, yıkıldığı için 1930 yılında yenilenmiş... Bugün kullanılmıyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/16.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/17.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/18.jpg
Yol stabilize ama daha geniş ve muntazam...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/19.jpg
Bu resimden sonra hafıza kartlarım dolduğu için İkizdere'ye kadar resim çekemiyorum...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/20.jpg
Sonunda asfalt yola ulaştık... Burası Rize - Erzurum karayolu... Günlerden beri ilk defa asfalt yolda pedal basacağız... (Cahit'in makinasından...)

Saat 11:45'te İkizdere'ye ulaşıyoruz... Şehir merkezine kadar 35,13 km yol yapmışız... 2100'lerden, 525 metreye inerek 1575 metre irtifa kaybettik... Hava sıcaklığı 22°... Notlarımdan, ortalama hızı18,01, pedal süresini 2:01:38, en yüksek hızı 45,8 olarak okuyorum. Ama bu benim km saatimdekiler... Rahman ve Cahit asfalt yolda uçtular... Hızları muhakkak 60-70'lere çıkmıştır...

İkizdere'ye ulaşınca önce bir İnternet Cafe'de fotoğraf makinalarımızın hafıza kartlarını cd'lere aktarıyoruz... Ardından bir lokantaya giriyor, yemek yiyoruz... Yemekten sonra da bir çay bahçesine gidiyoruz ve yol hakkında bilgi almak istiyoruz... Piknik Cafe'nin sahibi Yılmaz Coşkun, bize kendisini turizmci olarak tanıtıyor... Çağrankaya yaylasına giden yol hakkında da bizi bilgilendiriyor... Yolun çok bozuk ve eğiminin fazla olduğunu söylüyor...

Ancak mesafeler hakkında bize hatalı bilgiler veriyor... 15 km sonra ilk yaylaya, 23. km'de de Çağrankaya yaylasına ulaşacaksınız diyor... İlk yayladan sonra da yolun düz olduğunu söylüyor... Aslında İkizdere'den çıkarken de tabelada Çağrankaya yaylasının 23 km mesafede olduğu yazılı... Bu bilgilerin hatalı olduğunu yola çıktıktan sonra, yaşayarak öğreniyoruz... Ama, sisin içinde ve hava karardıktan sonra... Üstelik yolun her iki tarafı da, sık ağaçla kaplı olduğundan kamp kuracak yer de yoktu...

İkizdere'den Çağrankaya'ya doğru 14:30'da yola çıktık... Nasıl olsa, hava kararıncaya kadar ilk yaylaya 15 km tırmanırız diye düşünüyoruz... İkizdere'den çıkmadan önce de meyve ve tatlı ihtiyacımızı gidersin diye kurupasta alıyoruz... Böylece herbirimiz, ikişer kilo daha yüklenmiş oluyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/21.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/22.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/23.jpg
İkizdere'den görüntüler...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/24.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/25.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/27.jpg
Piknik Cafe'nin sahibi Yılmaz Coşkun, yol hakkında bilgi verirken mesafeleri hatalı veriyor... Ama o kadar emin ki...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/26.jpg
Bu yol tabelası da hatalı...

Devam edecek...

Sevgili Pedalşörler. O negüzel manzaralar,ne güzel fotoğraflar imrendim doğrusu, Çağrankaya'yada çıkacaksınız. Sevgiler...

süleyman abi müthis,harıka nasıp diyorum ne diyeyimki,yutkunuyorum sadece

Abicim harika yerler bizim göz zevkimizi hat safhaya çıkarıyor. Gerçekten her insanın yaşamı boyunca gidip görmesi gereken yerler. Abicim sizlerin bu gezisi beni gaza getirdi. Çok güzel bi proje hazırlıyorum. Tamamlanınca duyurusunu yaparım..

Sevgiler...

Çağrankaya Yaylası'na doğru yavaş yavaş tırmanmaya başlıyoruz... Yol bizi çabucak yükseltiveriyor... Ağaçların arasından İkizdere - Rize yoluna kuşbakışı bakmaya başladık bile... Bir gün önce, ya da gece buralara yağmur yağmış olmalı; zaman zaman çamurun içinde ilerlemeye çalışıyoruz. Km göstergesinden hızımızın 4-5 km civarında olduğunu okuyorum...

7. km'de hemen hemen yolu yarıladık derken, bir tabela daha görüyoruz... 'Çağrankaya 23 km' yazıyor... Nasıl olur, aşağıda da 23 km yazılıydı... Burada iki kişiyle karşılaşıyoruz... İstanbul'da oturuyorlar ve buraya yazın geliyorlarmış... Çok uzak diyorlar ama, Çağrankaya'ya kaç kilometre var bilmiyorlar...

Bu arada yanımda bir araba duruyor, götürelim diyorlar... Ben teşekkür ediyorum ve bisikletle gideceğim diyorum... Herhalde beni yaşlı görüyorlar ve çıkamaz diye düşünüyorlar ki, bu arabadan sonra iki araba daha yanımda duruyor. Hiçbirine binmiyorum ama, daha 15 km var demelerine şaşırıyorum... Aşağıda Yılmaz Bey, ilk yayla 15. km'de demişti ve biz 8. km'deyiz... Yolun yarısını geçmiştik...

Sis vardı ama, birden bire iyice yoğunlaştı... 10-15 metre ötesini görememeye başladık ve iyice yorulduk. Her dönemeçte durup, uzun uzun dinleniyoruz. Hava da kararmaya başladı... Sisin içinde ileride Rahman'ın birileriyle konuştuğunu duyuyoruz. Bisikletleri yatırıp, yanlarına gidiyoruz... İstanbul'da, Bahçelievler'de beyaz eşya tamiratı ile uğraşıyorlarmış. Hemen orada Kartal arabaları var... Çeşme başında şişeyi açmışlar, bize de ikram ediyorlar ama, biz sadece meyve alıyoruz. Yol hakkında bilgi soruyoruz, az kaldı diyorlar... Zaten öyle olması lazım. Çünkü km saatim 11. km'de olduğumuzu gösteriyor ve 4 km yolumuz kalmış olması lazım... Ancak, yol bildiğimiz yollardan değil, hafif çamurlu toprak yol ve duvar gibi eğimi var...

Burası aslında kamp kurmaya uygun bir yer ama, çok sivrisinek var... Sabaha kadar bizi mahvederler diyoruz ve kamp kurmaktan vazgeçiyoruz. Yola devam edeceğiz. Bir süre daha ilerliyoruz... Hava da iyice kararmaya başladı. Hiç ihtimal vermiyoruz ama, eğer söyledikleri gibi daha 10-15 km varsa, yandık... Biraz önce, çeşme başında gördüklerimiz kişiler de, yanımızdan kornaya basarak geçiyorlar...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/29.jpg
Yükümüzü biraz hafiflemek için, İkizdere'den aldığımız meyveleri mideye indiriyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/30.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/31.jpg
Yolun eğimi fotoğraflarda belli olmuyor ama, yavaş yavaş tırmanıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/32.jpg
İkizdere - Rize yoluna kuşbakışı bakmaya başladık bile...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/33.jpg
7 km tırmandıktan sonra, aşağıdaki tabelanın aynısından bir tane daha görüyoruz... Oysa geldiğimiz 7 km'yi düşmeleri lazımdı...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/34.jpg
Bir gün önce, ya da gece buralara yağmur yağmış olmalı; zaman zaman çamurun içinde ilerlemeye çalışıyoruz.

12. km'de yanımızda bir minibüs duruyor. Şoför, 'abi binin' diyor. Ben 'birinci yaylaya ne kadar kaldı?' diye soruyorum. O da 'abi en az 10 km var' diye cevap veriyor... 'Nasıl olur 2,5-3 km kalmış olması lazım' diyorum... 'Abi size yanlış bilgi vermişler. Ben dolmuşçuyum, İkizdere'den ilk yayla 23 km, Çağrankaya yaylası 29-30 km' diyor. Tabeladan bahsediyorum... 'Tabela yanlış, ben buradan hergün 2-3 kere geçiyorum' diyor...

Saat yediye geliyor ve hava iyice karardı. Yolun iki tarafı da orman ve çadır kuracak yer yok... Neredeyse 4 saattir tırmanıyoruz ve daha ancak 12,5 km yol gelebilmişiz. Çaresiz arabaya binmeye karar veriyoruz... Karanlıkta çantaları söküyoruz. Şoför bisikletleri ustaca arabaya yerleştiriyor. Fotoğraf makinamı bisikletin ön çantasında kaldığı için, bu anın resmini çekemiyorum. Rahman birkaç fotoğraf çekmiş...

Arabada bizden başka önde yaşlı bir teyze var, bir de 10 yaşlarında bir çocuk... Biraz sonra araba hareket ediyor... Kaç gündür bisikletin tepesindeyiz. Araba hareket edince, 'Oh ne rahatmış' diyorum... Ne iş yaptığımızı soruyorlar... Öndeki teyze benim Star Tv'den emekli olduğumu duyunca, 'ben zaten seni televizyonda görmüştüm' diyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/35.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/36.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/37.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/38.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/39.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/40.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/41.jpg

Arabaya bindikten sonra, 45 dakika daha gidiyoruz. Bizim bu yolu bugün tamamlamamız mümkün değilmiş... İkizdere'de turizm işiyle uğaştığını söyleyen Yılmaz Bey'in kulaklarını çınlatıyoruz... Bu yorgunlukla çadırla uğraşmayalım diyor, kalacak yer soruyoruz... Şoför, 'burada han var, sizi oraya bırakayım' diyor. Söylediği yere geldiğimizde, kemençe sesleri duyuyoruz... Burası karanlıkta gördüğüm kadarıyla ahşap eski bir bina... İçeride toplanmışlar, biri kemençe çalıyor, hep birden şarkı söylüyorlar...

Eşyalarımızı, bisikletlerimizi indirdikten sonra, herkes bize hoş geldiniz diyor... Biraz sonra biz de onların yanına oturuyoruz. Bize çok misafirperver davranıyorlar... Kemençe hiç ara vermeden çalıyor, hep birlikte oturdukları yerde ritim tutuyorlar, daha sonra da kalkıp horon tepiyorlar... Boşalan bira kutularını, buruşturup odanın köşesindeki bir koliye fırlatıyorlar. Bakıyorum içi dolmuş... Bu arada biri silahını çıkarıyor, pencereyi aralıyor ve havaya ateş ediyor...

Oysa biz yorgunluktan bitmiştik... Bir süre sonra yorgunuz diyerek, oradan ayrılıyoruz... Bize gösterilen odaya gidiyoruz... Burada sadece iki yatak var. İdare edin diyorlar. Hepimiz uyku tulumlarını çıkarıyoruz. Ben yataklardan birine uyku tulumuyla yatıyorum. Rahman da yorganları yatak yapıyor. Cahit'e de diğer yatak kalıyor... Ama aşağıda da şenlik devam ediyor. Ardından silahlar patlamaya başlıyor... Herhalde tam bizim yattığımız odanın köşesinden havaya ateş ediyorlar... Kurşunlar sanki yattığım yerden kulağımın dibinden geçiyor... Cahit, 'abi kurşun tahtadan geçmez' diyor... Eğlence gece geç vakitlere kadar sürüyor...

Sabah uyandığımızda ise, bambaşka bir dünyayla karşılaşıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/42.jpg
Handaki mütevazi odamız...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/43.jpg
Odadaki diğer yatak...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/44.jpg
Han... 60'lı yıllara kadar atlarla gelen yolcular, burada gecelermiş...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/45.jpg
Çevrenin görünüşü...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/48.jpg
Soldaki kaya Çağrankaya... Aşağıya doğru bağırınca yankı yapıyor... Çağrankaya adını bu yüzden almış...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/49.jpg
Bir süre sonra, aşağıdaki manzarayı bulutlardan göremiyeceğiz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/50.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/51.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/53.jpg
Ortada görülen ahşap bina, bizim kaldığımız han dedikleri bina...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/52.jpg
Aşağıda yayla evleri... Bulutlar sökün etmeye başladı...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/54.jpg

Devam edecek...

sizlere ne kadar teşekkür etsek azdır.yaşadıklarınızla hem kendinizi hem de sizler için degerli olduğumuza inandğım bizleri mutlu ettiniz.
Sevgiyle...

Kanyona dereyle beraber giren stabilize yol masaüstüme fon oldu.
Nefes kesici.
Tanrı hepinize daha çok güç versin ki biz de fotograflardan nasiplenelim.

Bu turda Trabzon - Of arası hariç, ya hep tırmandık, ya da hep indik diye yazmıştım... Anzer - İkizdere - Çağrankaya güzergahında da aynısı oldu... İşte yükselti grafikleri...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/55.jpg

Anzer (Ballıköy) - İkizdere arası inişi...


http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/56.jpg

İkizdere - Çağrankaya Yaylası (12,6 km) tırmanışı... Ortalama tırmanış hızımız 5,74 km/h, en yüksek hızımız ise 10,8 km/h...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/57.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/58.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/59.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/60.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/61.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/62.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/63.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/64.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/65.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/66.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/67.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/68.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/70.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/71.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/72.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/73.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/74.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/75.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/76.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/77.jpg

Bu resimler de İkizdere - Çağrankaya tırmanışında yine Cahit'in çektikleri...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/78.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/79.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/80.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/81.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/82.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/83.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/84.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/ikizdere/85.jpg

Güzel insanlar içtenlikle söylüyorum,inanılmaz bir seyir yaşanmış.Siz güzel insanların ellerinden öpmek lazım.sevgili cahit kardeşimin çektigi fotoğraflar inanılmaz güzel,makro çekimlerde netlik problemi var sanırım?Siz güzel insanların bir sonraki projesinde yer almak için nasıl bir yol izlesem diye düşünüyorum.
Arkadaşlar büyük bir aksilik olmaz ise,30 Eylül sabahı Akdeniz Ege turumun startını veriyorum,siz verimli insanların içten temennilerine ihtiyacım olacak.
Sevgiyle...

@Süleyman Şatır
süleyman dayi anladım ve geziyi tekrardan her anını cekmiş oldugumuz resimlerden farklı acılardan yaşattıgın icin teşekkürler
cahit hocam gezinin mimarı bana göre [mimar sinanı]cahit hocam gezi icin ugraşlarından dolayı böyle eşşiz bir tur hazırladıgın için cok teşekkürler
süleyman dayi mimar cahit hocam nice turlara diyorum........

insanın baktıkça bakasının geldiği, azmin nelere kadir olduğunun kanıtı olan fotolar ve keyifli anlatımınız için teşekkürler.

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/167.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/168.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/169.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/170.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/171.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/172.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/173.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/174.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/176.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/177.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/178.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/179.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/180.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/181.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/182.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/183.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/184.jpg
Mesajlar gelmeye başlayınca telefonların çekmeye başladığını anlıyoruz... Anzer'de telefonlar çekmiyordu...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/185.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/anzer/186.jpg