Ozan Yılmaz
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 9 Haziran 2008
- Mesaj
- 450
- Tepki
- 1.179
- Şehir
- İzmir
18-21 Nisan Tarih-Kültür-Doğa ve Deniz (İzmir-Bodrum) Turu
1.Gün: 18 Nisan 2009 Cumartesi
Rota: İzmir-Menderes-Kolophon-Claros-Ahmetbeyli-Kuşadası
Mesafe: 90.79 km
Bisiklet üzerinde geçen zaman: 4.58.16 saat
Ortalama hız: 18.26 km/saat
Maksimum hız: 55.98 km/saat
Haftalardır düşlerini kurduğum ve ardından büyük bir hevesle günlerce planladığım gezinin nihayet başlangıç günü geldi ve çattı.Son akşam büyük bir şevkle heybemi,çadırımı,matımı,uyku tulumumu hazırlıyorum.
Son gece heyecandan bir türlü uyku tutmuyor.Nihayet biraz olsun kestirebiliyorum ve her zaman saatin alarmı çalmadan uyanamayan ben,alarmı kurduğum saatten 1 saat erken kalkıyorum.Kendimi yollara atmak için hızlıca hazırlanıyorum.Buluşma saatine daha 1 saat olmasına rağmen çıkıyorum yola.Evden ayrılışım,pedallara ilk basışım,arkamda heybem,çadırım ve tulumumla yollara düşüşüm. Bu hissi anlatamam
Hava sanki daha bir güzel bugün.Konak'a gitmek üzere sahile iniyorum.Yukarıda masmavi gökyüzü,solumda sabah balıkçılarının olta salladığı masmavi İzmir Körfezi. Nihayet Konak İskelesi'ne varıyorum. İskele girişindeki cafede kahvaltımı yapıyorum.Biraz sonra da Semih abi geliyor.O da benim gibi erkenci
Buluşma saatine yaklaşık yarım saat var daha
Kahvaltıya beraber devam ediyoruz ve Evrim abiyi beklemeye başlıyoruz.Sohbet,muhabbet derken saat 10u geçiyor;fakat Evrim abi ortalarda yok
Arıyorum,ulaşamıyorum
Bir kaç dakika sonra arıyor beni ve telaşlı bir sesle uyuyakaldığını söylüyor
Hatay'da oturduğu için yolumuzun üzeri olan Üçyol'da buluşmaya karar veriyoruz.Semih abiyle birlikte Varyant'tan Üçyol'a pedallıyoruz. Sonunda biz ayrıldık ordan
Köy yollarından ilerliyoruz.
Geldi bahar ayları,turlamanın tam zamanı
Çiçekler açmış,böcekler ötüyor,kırlarda bisikletliler pedal pedal geziyor. Antik Kent (Kolophon)'i arıyoruz;fakat bulamıyoruz. Aslında o bölgeymiş;fakat bizim aradığımız anlamda bir kent yok ortada
Uludağ sözlük de beni doğruladı: "o kalıntıların hiçbiri şimdi görülmez. belki surlar biraz."
Claros'taki bilgi tabelası.Daha büyük boyutta görebilmeniz için thumbnail şeklinde yükledim.Bundan sonraki antik kentlerdeki bilgi tabelalarını da bu şekilde yükleyeceğim.İlgilenenlere
veee nihayet Kuşadası derken,yokuş sanki "Fazla sevinmeyin ben buradayım!" der gibi sırıtıyor bize
Kalan son gücümüzle yokuşu çıkıyor ve Kuşadası sahiline doğru inişe geçiyoruz. Sonra duşumuzu alıp,üstümüzü değiştirip kurt gibi aç olan karınlarımızı doyurmak üzere çarşıya gidiyoruz. Karnımız doyunca yüzümüz ayrı bir gülüyor tabii
ve Emre'nin yazısıyla...
Kuşadası çıkarmasını yaptıktan sonra,sıra karargahımıza dönmeye geliyor.Bu savaşta tüm cephanemizi kullanıyoruz.Şimdi kaybettiğimiz cephanenin fazlasını kazanmaktı sıradaki.Mehmet Sokullu'nun sözü geldi birden aklıma.Preveze seniz savaşından sonra Haçlı Donanması komutanına dediği.Güç birlikten doğduğuna göre,hep birlikte bakkala.
Nevalileri aldık mı,matları serdik mi altımıza?birde sohbet başladı mı?Üstümüzde yıldızlar,ağaçlar korunağımız,bisikletlerimizde siperlerimiz oluyor.Yorgunluk bedene vurduğundan,ruhumuzda yorgun tabi.Biraz yudumlayınca bu dinginliğe döndü ve kelimeler zor çıkar oldu ağızlardan.Çadırlar hazır,güvenlik sorunu yok,hava güzel...Bütün bu güzellikleri sonuna kadar kullanıyoruz.Ruh yavaş yavaş pes etmeye başlıyor ve o malum söz çıkıyor ağızlardan:'Haydi yatalım'.İşte bir çirkinlik güzellikler arasında.Güzellikler sürsün istiyorsun ama bitiyor.Olsun,rüyalarda yaşarız bizde,yaşananları gözlerimiz kapalı süzeriz.Sonunda bu gezide bitmicek mi?Alıştırıyoz işte kendimizi bee aga!
1.Gün: 18 Nisan 2009 Cumartesi
Rota: İzmir-Menderes-Kolophon-Claros-Ahmetbeyli-Kuşadası
Mesafe: 90.79 km
Bisiklet üzerinde geçen zaman: 4.58.16 saat
Ortalama hız: 18.26 km/saat
Maksimum hız: 55.98 km/saat
Haftalardır düşlerini kurduğum ve ardından büyük bir hevesle günlerce planladığım gezinin nihayet başlangıç günü geldi ve çattı.Son akşam büyük bir şevkle heybemi,çadırımı,matımı,uyku tulumumu hazırlıyorum.
Son gece heyecandan bir türlü uyku tutmuyor.Nihayet biraz olsun kestirebiliyorum ve her zaman saatin alarmı çalmadan uyanamayan ben,alarmı kurduğum saatten 1 saat erken kalkıyorum.Kendimi yollara atmak için hızlıca hazırlanıyorum.Buluşma saatine daha 1 saat olmasına rağmen çıkıyorum yola.Evden ayrılışım,pedallara ilk basışım,arkamda heybem,çadırım ve tulumumla yollara düşüşüm. Bu hissi anlatamam
Hava sanki daha bir güzel bugün.Konak'a gitmek üzere sahile iniyorum.Yukarıda masmavi gökyüzü,solumda sabah balıkçılarının olta salladığı masmavi İzmir Körfezi. Nihayet Konak İskelesi'ne varıyorum. İskele girişindeki cafede kahvaltımı yapıyorum.Biraz sonra da Semih abi geliyor.O da benim gibi erkenci
Kahvaltıya beraber devam ediyoruz ve Evrim abiyi beklemeye başlıyoruz.Sohbet,muhabbet derken saat 10u geçiyor;fakat Evrim abi ortalarda yok
Geldi bahar ayları,turlamanın tam zamanı
Claros'taki bilgi tabelası.Daha büyük boyutta görebilmeniz için thumbnail şeklinde yükledim.Bundan sonraki antik kentlerdeki bilgi tabelalarını da bu şekilde yükleyeceğim.İlgilenenlere
veee nihayet Kuşadası derken,yokuş sanki "Fazla sevinmeyin ben buradayım!" der gibi sırıtıyor bize
ve Emre'nin yazısıyla...
Kuşadası çıkarmasını yaptıktan sonra,sıra karargahımıza dönmeye geliyor.Bu savaşta tüm cephanemizi kullanıyoruz.Şimdi kaybettiğimiz cephanenin fazlasını kazanmaktı sıradaki.Mehmet Sokullu'nun sözü geldi birden aklıma.Preveze seniz savaşından sonra Haçlı Donanması komutanına dediği.Güç birlikten doğduğuna göre,hep birlikte bakkala.