bikermiker
Aktif Üye
- Kayıt
- 3 Haziran 2008
- Mesaj
- 188
- Tepki
- 238
- Şehir
- kuşadası
Günlerden cumartesi. O gün tesadüfen erken kalktık.saat 10:00 bize göre erken tam kahvaltıyı hazırlamaya başlayacakken özge(eşim) geri çevirilmeyecek bir teklif yapıyor. ve atlıyoruz bisikletlerimize kırklar dağı'na (aslında dağ değil tepe adı öyle ama) dicle kenarına gitmeye karar veriyoruz. ben bisikletlerin son ayarlamalarını yapıyorum özge de çay hazırlıyor. çayımızı yanımıza alıyor ve yola çıkıyoruz. urfakapı'dan giriyor mardinkapı'dan çıkıyoruz. yollar kalabalık değil. eski mardin yolundan gideceğimiz yere yani on gözlü köprüye kadar hep yokuş aşağı. pedal çevirmeden kilometre saatim 50 küsürü gösteriyor, fakat özgeyi beklemek zorundayım yavaşlıyorum. yolun karşısına geçiyorum fotoğraf çekileceğim fakat geçen moped maalesef mizanseni bozuyor. burası gazi köşkü' nün önü. diyarbakır' a gelirseniz, sizi oraya kesin götürürler. burası tesis haline döndürülmüş ve giriş ücretli. atatürk diyarbakır' a geldiğinde burada konaklarmış. bir kaç fotoğraf daha çekiyoruz. geri dönüşte saat 13:00ü buldu. şehir hareketlenmiş. eve gidene kadar uğradığımız tacizin haddi hesabı yok. laf atmalara aldırmıyoruz fakat portakal atılıyor, biraz ilerde önümüze geçip kollarını açanlar, ağır laf atanlar, yaşadığımız güzel günü zehir etmeye çalışıyorlar her zamanki gibi. bazılarına karşı tepki gösteriyorum bazılarını duymazlıktan gelmek zorundayım. neyse unutuyoruz olanları ve mutlu son.