Gökhan Ö.
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 15 Eylül 2010
- Mesaj
- 506
- Tepki
- 266
- Şehir
- Samsun
- Bisiklet
- Focus
Merhabalar arkadaşlar. Yaklaşık 1 ay önce aldığım , almadan önce 2-3 kez satın alıp almama konusunda karar değiştirdiğim “SALCANO CYC 02 APEX” bisikletimi ve izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim. 2010 senesinde aldığım en alt seviye Whistle mtb ye kadar çok istememe rağmen hiç vitesli bisikletim olamamıştı. Demek bastırılmış duygular kontrol edilmezse sonuç benim olduğum noktaya kadar varabiliyor. Şimdiiiiiii, öncelikle bu benim bu sezon aldığım ikinci bisikletim. Orta-üst grup sayılan da ikinci bisikletim. “Tamamen duygusal” sebeplerden ötürü ikisi de Salcano marka oldu bunların. Birisi dağ bisikleti, NG 020 x7. O başka bi inceleme konusu olduğundan detaya girmiyorum. Zaten incelemesi var forumda. Sürüş güzergahlarım genelde asfalt olduğundan önce slick lastikte çare aradım. Baktım ki beni kesmiyor. Biraz daha hızlı gitmek istiyorum. Ancak yol bisikletlerinin kadro geometrisi de bana çok rahatsız geliyor. Ne yapayım diye düşünürken bi tane hız odaklı ve yol komponentli bi mtb kadrosu toplayayım dedim. Specialized marka bi kadro aldım hatta. Ancak ufak bi hesapla amaçladığım şeye çok da yaklaşamayacağımı fark ettim o proje ile.
Sonra gözüme yol bisikletleri hoş görünmeye başladı. Ancak bu oturma pozisyonu halen daha içime sinmiyordu. Aşırı yatık geliyordu bana. Düz gidonlü, yol komponentli şehir bisikletlerini falan da araştırmaya başladım. Ancak bu sefer de o derece dik oturduktan sonra yüksek dişli oranları rüzgarı bi yere kadar yenebilecekti. Sonrasında bu Cyclocross ( CX ) tarzı bisiklet sınıfını öğrendim kazayla. Ancak başta da dediğim gibi bütçesel sebeplerden ötürü Salcano’dan başka alternatifim yoktu. En azından Salcano’nun parçaları iyidi, içi boş değildi. Dikkatimi çeken yönleri şunlar oldu;
-Yol kadrolarına göre nispeten daha dik oturuş.
-Lastik/jant/fren değişimi ile 4-4 lük olmasa da 3-4 lük bi yol bisikletine dönüşebilmesi.
-Mesela şu an üzerindeki jant çemberi yanlış okumadıysam 700x28 ile 700x38 arasındaki lastiklerle uyumlu. Hızlı gitmek istersem slick, her zeminde gitmek istersem tırnaklı lastiklerle, yol bisikletine göre konforlu olarak kullanabilme imkanı.
-Mekanik disk yada yol tipi bacakları arasında geçiş imkanı.
-Port bagaj için arka çatal üzerinde vida delikleri.
-Gidonun düz kısmındaki ikinci fren kolları.
Fabrika verileri şöyle;
Açıkcası bunlar benim ihtiyaçlarımla ölçüşüyordu. Ancak parayı bişeler satıp denkleştirsem bile bu sefer de işin içine görsellik giriyordu kiiii, hakikaten beklentilerimi çok düşük tutuyordum. Zira katalog fotoğrafı iğrenç ötesi idi bisikletin. Gelir gelmez boyatmayı yada reklamcılarda stickler ile kaplatmayı bile düşünüyordum ciddi ciddi. Hatta buyurun katalog fotoğrafı;
Sonraki çizgiye kadarki alanda bisiklet ile ilgili yaşadığım bikaç sorundan bahsedeceğim. İlgilenmeyenler okuyup zaman kaybetmesinler diye ön uyarı geçeyim dedim. Sonunda sipariş ettim, 3 güne geldi. Kutudan gözümün önünde çıktı. Bu modelden alan forumdan bi arkadaşın maşasında kutu çıkışı ezik olduğu aklıma geldi. Satıcıya direkt biryerinde bi kırık,çıkık,yamukluk olup olmadığını sordum montaja başlarken. Bisikletin etrafında bi tur attı, “abi arka attırıcı eğik” dedi.
İnanır mısınız hiç ama hiç şaşırmadım... Çünkü bikaç ay önce aldığım gene orta~üst grup mtb’de de orta göbek elimle döndürebileceğim kadar gevşek geldi. Güya sipariş üzerine özel olarak toplanıyor bu bisikletler. Biraz daha inceledik ki kadro kulağı yamuk asıl. İşte buna "EYVAH !" dedim. Zira NG-020 de bi kere kadro kulağı kırmıştım. Tam 3. kargo denemesinde doğru kadro kulağını tutturdu fabrika. 1 hafta sürdü. İnsan düşünüyor, Salcano ,ki o kadar gelişti artık, fabrika bilmez mi hangi kadroya hangi kulağı taktığını... Neyse ki bu seferkini hazır bisikletten söküp gönderdiler hemen. Attırıcının bacağının da yamuk olduğu netleşti sağlam kulak üzerinde bakınca. Tam o sırada "A-aaaaa, o da ne ön jantın akordu da mı yok ne?!!" Neyse arka attırıcı ile ön jant garantiye yollandı. Dedim akord burada yaptıralım fatura edersin fabrikaya, öyle olmuyormuş.
5 liralık akord için koca jantı gönderdik fabrikaya. İş artık inada bindiğinden ben o 5 lirayı vermek istemedim. 2 milyar ver bisiklet al , daha siftah yapıp binemeden yaşadıklarına bak… Allah’tan bayimden memnunum. Yoksa tam cinnetlik durum. 1 hafta bisiklet ön jant sökük, evde odanın ortasında bekledi. Etrafında dolanırken gözüme ne çarpsın. Arka jant da arkordsuz olmasın mı =D Artık sinirden durduk yere anlamsızca gülüyorum falan. O derece asabım bozuldu. Biliyorum çok basit bi sorun ama 600 liralık en alt seviye Whistle’ımda 2 senede yaşamadım bu sorunları. Ya hatta bırakın Whistle’ı millet 200 liraya market bisikleti alıyor bunlar başına gelmiyor, taş gibi sapasağlam kullanıyorlar bisikletleri.
Ben 2000 liramın düşmanı mıydım da dertsiz başıma dert aldım diye düşünüyorsunuz. Ancak arka jantı ben yaptırdım. Çünkü ruble sökmesi bi dert, sökerken zarar görebilir bende bu şans varken. Rubleyle jantı göndersek ayrı bi risk, yolda bişe olsa bi dişi eğilse, bide ona uğraş dur. Lanet olsun dedim, parayla yaptırdım akordu. Bu arada bisikleti alalı 2 hafta oldu halen daha üzerine oturmuş değilim dikkatinizi çekerim. 3. hafta ortasında sabrım taştı, artık Salcano teknik birimdeki Turan Bey kusuruma bakmasın okursa eğer, "biraz" sinir patlaması yaşadım. Sağolsun çok samimi, çok yardımsever birisi. Ama onunda elinden gelenler sınırlı ki demek bu kadar sorun ve gecikme oldu. Genede Salcano bünyesinde öyle biri çalıştığını bilmek güzel.
Neyse konuma döneyim ben... Ciddi ciddi iadeyi düşünüyordum artık. Biraz ateşli bi telefon konuşması sonrasında 2 günde elime ulaştı parçalar. Yani bisiklet bana teslim edilişinden ancak 3 hafta geçtikten sonra ilk defa üzerine oturup pedalına basabildim. Sonrasında taktık hemen kullanmaya başladım tabi. İlk 5 km de,giderken sol pedal kolu gevşeyip yola düştü =D Krank elimde 3 km yürüyüp tamircide taktırdım. Gerçekten görülmeye değer bi REZİLLİK idi.
Bunca zaman boyunca biyerinde gene bişe çıkar da gene kullanamam diye hiç inceleme hevesine kapılmadım =D Ancak geçenlerde bi arkadaş lastiklerde sorun olduğunu fark etti. Ön lastiğim yandan balon yapmış. Arka lastiğim ise janta oturmuyor yalpa yapıyor ve janta giren çeperlerinden ip atmaya başladı. Önce bilenlere sonra bayiye danıştım, “böyle olmaması lazım, sen zaten sebep olamazsın” dediler. Şu an lastikler garantiye gönderdik. Bakalım ne olacak... Bisiklet lastiksiz vaziyette duruyor şu an.
Gelelim incelememe...
Görsel olarak fotoğrafla uzaktan yakında alakası yok bi kere. Kadro boya tasarımı ve renkleri güzelmiş. Hafifliği gayet iyi. Tartma imkanım olmadı maalesef. Olursa yazarım. Kadroda diğer bi göze çarpan şey, kablolama üst borunun üst yüzeyinden yapılmış. Malumunuz CX bisikletler omuzda taşınabiliyor. Kablolama zarar görmesin diye böyle yapılmış yani. Sonrasındaki detay ise (eğer yanılmıyorsam) yol tipi fren bacaklarını bağlayabilmek için kadroda ve maşada V fren delikleri var. Ancak Cantilever fren kullanımı mümkün değil maalesef bu kadro-maşada.
Fren demişken araştırdığım kadarıyla alınabilitesi olan iki mekanik frenden birisi olan Avid BB5 frenden de bahsedeyim. Performansından gayet memnunum. Hatta çok memnumum. Ayarı iyi yapılıp,rodaj süresi de geçince ne ses yapıyor ne başka sorun. Belki ileride abisi olan BB7 modeline yükseltebilirim. Ayrıca görünüş olarak da yol bisikleti görünüşünde disk fren karizmatik duruyor be. Cyclocross’larda kadro boyu hesaplanırken yol bisikletinle aynı boy çıkmıyor. Sonra yanlış boy sipariş verilmesin CX alırken sakın. Oturuş biraz daha dik yol bisikletine göre. Bunda bile mola vermeksizin uzun menzil sürünce sırtım ağrıyor.
Continental lastiklerden memnumum.Yaklaşık 500 km de 2 kez diken yüzünden patlak yaşadım.
Fazla hıza müsaade etmemesi ve ses yapması gibi doğal sebepler yüzünden biraz aramız limoni ama genede memnunum. Ritchey Comp Set var. Sele,sele borusu, gidon, gidon borusu, furş takımı. Bu arada gidon bandı sarılmamış geliyor, onu da not geçeyim. Çift kat gidon bandı ile kullanmayı düşünüyorum ileride, bakalım kısmet. Yeni yapılmış, kaymak gibi bi asfaltta bi arkadaş ile bisikletleri değiştirdik. Ondaki Carraro safkan yol bisikleti. Karbon kadro-maşa. Arada tabiî ki fark var. O çok çok daha seri akıyor ve ivmeleniyor. Ancak frenleremede benimki daha iyi =)
Biraz basitçe olacak ama şöyle tabir edeyim. Kondüsyon farkı tabiî ki olur kişiden kişiye ama;
MTB nin nefes nefese gittiği hızda, bu bisikletle siz gayet rahat gidiyorsunuz. Hatta yavaş gittiğinizi hissediyorsunuz. Ama yol bisikleti kullananlar kopup giderse de onlara da yetişemiyorsunuz. Maşa karbondan ve çok hafif. İstemeden yüksek sayılabilecek hızlarla kasis ve çukurlardan geçtim. Açıkcası çok korkuyorum maşaya bişe olacak giderken de , bitarafıma bişe olacak diye ama maşallahı var doğrusu. Belki yersizdir bu endişem ama genede tedirginim ne yalan söyleyeyim. Belki sizler fikir verirsiniz bu konuda... Jantlar ve göbek set değil, örülme yani... Göbekler sram x7 rulmanlı göbek. Mtb göbeği olduğundan darbelere karşı daha dayanıklı olur diye okumuştum. Jant setinde akord bozulması aynı şartlarda yol bisikletine göre daha zor-MUŞ. Ancak gel gelelim benim akord’tan yana yüzüm hiç gülmüyor. Nasıl oluyorsa artık =)
2.fren kolları bazen kullanışlı olabiliyor. Özellikle şehiriçinde... Başta çok memnundum hatta ama boynuzlardan tutmaya iyice alışınca, şimdi olmasada olur diyorum. Belki ileride iptal ederim. Ama dikkat çekiyor o bi gerçek. Belli bi eğime kadar sanki MTB ye göre daha rahat çıkıyormuşum gibi geliyor bana. Başka bi konuda daha yazmıştım bunu. Bilmiyorum bana mı öyle geliyor yoksa 28” jant,hafiflik yahut vites oranları gibi sebepler yüzünden mi öyle... Apex grupsetten de memnunum. Zaten artık iyice Sram’cı oldum =D Başta DoubleTap kollar biraz afallattı ama şimdi iyi anlaşıyoruz.Görsel olarak da çok hoş görünüyor set.
Hep türün zevki de yeri de farklıymış sahiden. Artık amortisör gerektirmeyen tüm yerlere bununla gidiyorum. Ama dağ bisikletimden de ayrılmayı düşünmüyorum. Hatta kısmet olursa belki ileride safkan bi full karbon yol bisikleti de almayı isterim. Farklı ışık,mekan ve açılardan çekilmiş fotoğraflar paylaşıyorum. Umarım faydası olur düşünenlere. Elimden geldiğince samimi yazmaya çalıştım, tavsiye konusunda bişe demek istemiyorum. Şahsen bütçem dahilinde ihtiyaçlarıma uygun bi model almışım,ben memnunum sorun çıkartmadığı zamanlarda. Umarım almayı düşünen arkadaşlar da aynı şekilde yaparlar. Ha param olsa Salcano alır mıyım, hayır almam. Specialized alırım, zaafım var çünkü Specialized. Üşenmeyip okuyanlara çok teşekkürler. Umarım daha güzelleri, hatta daha SORUNSUZLARI, sizlerin olur. =)
Keyifli pedallar herkese
Sonra gözüme yol bisikletleri hoş görünmeye başladı. Ancak bu oturma pozisyonu halen daha içime sinmiyordu. Aşırı yatık geliyordu bana. Düz gidonlü, yol komponentli şehir bisikletlerini falan da araştırmaya başladım. Ancak bu sefer de o derece dik oturduktan sonra yüksek dişli oranları rüzgarı bi yere kadar yenebilecekti. Sonrasında bu Cyclocross ( CX ) tarzı bisiklet sınıfını öğrendim kazayla. Ancak başta da dediğim gibi bütçesel sebeplerden ötürü Salcano’dan başka alternatifim yoktu. En azından Salcano’nun parçaları iyidi, içi boş değildi. Dikkatimi çeken yönleri şunlar oldu;
-Yol kadrolarına göre nispeten daha dik oturuş.
-Lastik/jant/fren değişimi ile 4-4 lük olmasa da 3-4 lük bi yol bisikletine dönüşebilmesi.
-Mesela şu an üzerindeki jant çemberi yanlış okumadıysam 700x28 ile 700x38 arasındaki lastiklerle uyumlu. Hızlı gitmek istersem slick, her zeminde gitmek istersem tırnaklı lastiklerle, yol bisikletine göre konforlu olarak kullanabilme imkanı.
-Mekanik disk yada yol tipi bacakları arasında geçiş imkanı.
-Port bagaj için arka çatal üzerinde vida delikleri.
-Gidonun düz kısmındaki ikinci fren kolları.
Fabrika verileri şöyle;
Açıkcası bunlar benim ihtiyaçlarımla ölçüşüyordu. Ancak parayı bişeler satıp denkleştirsem bile bu sefer de işin içine görsellik giriyordu kiiii, hakikaten beklentilerimi çok düşük tutuyordum. Zira katalog fotoğrafı iğrenç ötesi idi bisikletin. Gelir gelmez boyatmayı yada reklamcılarda stickler ile kaplatmayı bile düşünüyordum ciddi ciddi. Hatta buyurun katalog fotoğrafı;
Sonraki çizgiye kadarki alanda bisiklet ile ilgili yaşadığım bikaç sorundan bahsedeceğim. İlgilenmeyenler okuyup zaman kaybetmesinler diye ön uyarı geçeyim dedim. Sonunda sipariş ettim, 3 güne geldi. Kutudan gözümün önünde çıktı. Bu modelden alan forumdan bi arkadaşın maşasında kutu çıkışı ezik olduğu aklıma geldi. Satıcıya direkt biryerinde bi kırık,çıkık,yamukluk olup olmadığını sordum montaja başlarken. Bisikletin etrafında bi tur attı, “abi arka attırıcı eğik” dedi.
İnanır mısınız hiç ama hiç şaşırmadım... Çünkü bikaç ay önce aldığım gene orta~üst grup mtb’de de orta göbek elimle döndürebileceğim kadar gevşek geldi. Güya sipariş üzerine özel olarak toplanıyor bu bisikletler. Biraz daha inceledik ki kadro kulağı yamuk asıl. İşte buna "EYVAH !" dedim. Zira NG-020 de bi kere kadro kulağı kırmıştım. Tam 3. kargo denemesinde doğru kadro kulağını tutturdu fabrika. 1 hafta sürdü. İnsan düşünüyor, Salcano ,ki o kadar gelişti artık, fabrika bilmez mi hangi kadroya hangi kulağı taktığını... Neyse ki bu seferkini hazır bisikletten söküp gönderdiler hemen. Attırıcının bacağının da yamuk olduğu netleşti sağlam kulak üzerinde bakınca. Tam o sırada "A-aaaaa, o da ne ön jantın akordu da mı yok ne?!!" Neyse arka attırıcı ile ön jant garantiye yollandı. Dedim akord burada yaptıralım fatura edersin fabrikaya, öyle olmuyormuş.
5 liralık akord için koca jantı gönderdik fabrikaya. İş artık inada bindiğinden ben o 5 lirayı vermek istemedim. 2 milyar ver bisiklet al , daha siftah yapıp binemeden yaşadıklarına bak… Allah’tan bayimden memnunum. Yoksa tam cinnetlik durum. 1 hafta bisiklet ön jant sökük, evde odanın ortasında bekledi. Etrafında dolanırken gözüme ne çarpsın. Arka jant da arkordsuz olmasın mı =D Artık sinirden durduk yere anlamsızca gülüyorum falan. O derece asabım bozuldu. Biliyorum çok basit bi sorun ama 600 liralık en alt seviye Whistle’ımda 2 senede yaşamadım bu sorunları. Ya hatta bırakın Whistle’ı millet 200 liraya market bisikleti alıyor bunlar başına gelmiyor, taş gibi sapasağlam kullanıyorlar bisikletleri.
Ben 2000 liramın düşmanı mıydım da dertsiz başıma dert aldım diye düşünüyorsunuz. Ancak arka jantı ben yaptırdım. Çünkü ruble sökmesi bi dert, sökerken zarar görebilir bende bu şans varken. Rubleyle jantı göndersek ayrı bi risk, yolda bişe olsa bi dişi eğilse, bide ona uğraş dur. Lanet olsun dedim, parayla yaptırdım akordu. Bu arada bisikleti alalı 2 hafta oldu halen daha üzerine oturmuş değilim dikkatinizi çekerim. 3. hafta ortasında sabrım taştı, artık Salcano teknik birimdeki Turan Bey kusuruma bakmasın okursa eğer, "biraz" sinir patlaması yaşadım. Sağolsun çok samimi, çok yardımsever birisi. Ama onunda elinden gelenler sınırlı ki demek bu kadar sorun ve gecikme oldu. Genede Salcano bünyesinde öyle biri çalıştığını bilmek güzel.
Neyse konuma döneyim ben... Ciddi ciddi iadeyi düşünüyordum artık. Biraz ateşli bi telefon konuşması sonrasında 2 günde elime ulaştı parçalar. Yani bisiklet bana teslim edilişinden ancak 3 hafta geçtikten sonra ilk defa üzerine oturup pedalına basabildim. Sonrasında taktık hemen kullanmaya başladım tabi. İlk 5 km de,giderken sol pedal kolu gevşeyip yola düştü =D Krank elimde 3 km yürüyüp tamircide taktırdım. Gerçekten görülmeye değer bi REZİLLİK idi.
Bunca zaman boyunca biyerinde gene bişe çıkar da gene kullanamam diye hiç inceleme hevesine kapılmadım =D Ancak geçenlerde bi arkadaş lastiklerde sorun olduğunu fark etti. Ön lastiğim yandan balon yapmış. Arka lastiğim ise janta oturmuyor yalpa yapıyor ve janta giren çeperlerinden ip atmaya başladı. Önce bilenlere sonra bayiye danıştım, “böyle olmaması lazım, sen zaten sebep olamazsın” dediler. Şu an lastikler garantiye gönderdik. Bakalım ne olacak... Bisiklet lastiksiz vaziyette duruyor şu an.
Gelelim incelememe...
Görsel olarak fotoğrafla uzaktan yakında alakası yok bi kere. Kadro boya tasarımı ve renkleri güzelmiş. Hafifliği gayet iyi. Tartma imkanım olmadı maalesef. Olursa yazarım. Kadroda diğer bi göze çarpan şey, kablolama üst borunun üst yüzeyinden yapılmış. Malumunuz CX bisikletler omuzda taşınabiliyor. Kablolama zarar görmesin diye böyle yapılmış yani. Sonrasındaki detay ise (eğer yanılmıyorsam) yol tipi fren bacaklarını bağlayabilmek için kadroda ve maşada V fren delikleri var. Ancak Cantilever fren kullanımı mümkün değil maalesef bu kadro-maşada.
Fren demişken araştırdığım kadarıyla alınabilitesi olan iki mekanik frenden birisi olan Avid BB5 frenden de bahsedeyim. Performansından gayet memnunum. Hatta çok memnumum. Ayarı iyi yapılıp,rodaj süresi de geçince ne ses yapıyor ne başka sorun. Belki ileride abisi olan BB7 modeline yükseltebilirim. Ayrıca görünüş olarak da yol bisikleti görünüşünde disk fren karizmatik duruyor be. Cyclocross’larda kadro boyu hesaplanırken yol bisikletinle aynı boy çıkmıyor. Sonra yanlış boy sipariş verilmesin CX alırken sakın. Oturuş biraz daha dik yol bisikletine göre. Bunda bile mola vermeksizin uzun menzil sürünce sırtım ağrıyor.
Continental lastiklerden memnumum.Yaklaşık 500 km de 2 kez diken yüzünden patlak yaşadım.
Fazla hıza müsaade etmemesi ve ses yapması gibi doğal sebepler yüzünden biraz aramız limoni ama genede memnunum. Ritchey Comp Set var. Sele,sele borusu, gidon, gidon borusu, furş takımı. Bu arada gidon bandı sarılmamış geliyor, onu da not geçeyim. Çift kat gidon bandı ile kullanmayı düşünüyorum ileride, bakalım kısmet. Yeni yapılmış, kaymak gibi bi asfaltta bi arkadaş ile bisikletleri değiştirdik. Ondaki Carraro safkan yol bisikleti. Karbon kadro-maşa. Arada tabiî ki fark var. O çok çok daha seri akıyor ve ivmeleniyor. Ancak frenleremede benimki daha iyi =)
Biraz basitçe olacak ama şöyle tabir edeyim. Kondüsyon farkı tabiî ki olur kişiden kişiye ama;
MTB nin nefes nefese gittiği hızda, bu bisikletle siz gayet rahat gidiyorsunuz. Hatta yavaş gittiğinizi hissediyorsunuz. Ama yol bisikleti kullananlar kopup giderse de onlara da yetişemiyorsunuz. Maşa karbondan ve çok hafif. İstemeden yüksek sayılabilecek hızlarla kasis ve çukurlardan geçtim. Açıkcası çok korkuyorum maşaya bişe olacak giderken de , bitarafıma bişe olacak diye ama maşallahı var doğrusu. Belki yersizdir bu endişem ama genede tedirginim ne yalan söyleyeyim. Belki sizler fikir verirsiniz bu konuda... Jantlar ve göbek set değil, örülme yani... Göbekler sram x7 rulmanlı göbek. Mtb göbeği olduğundan darbelere karşı daha dayanıklı olur diye okumuştum. Jant setinde akord bozulması aynı şartlarda yol bisikletine göre daha zor-MUŞ. Ancak gel gelelim benim akord’tan yana yüzüm hiç gülmüyor. Nasıl oluyorsa artık =)
2.fren kolları bazen kullanışlı olabiliyor. Özellikle şehiriçinde... Başta çok memnundum hatta ama boynuzlardan tutmaya iyice alışınca, şimdi olmasada olur diyorum. Belki ileride iptal ederim. Ama dikkat çekiyor o bi gerçek. Belli bi eğime kadar sanki MTB ye göre daha rahat çıkıyormuşum gibi geliyor bana. Başka bi konuda daha yazmıştım bunu. Bilmiyorum bana mı öyle geliyor yoksa 28” jant,hafiflik yahut vites oranları gibi sebepler yüzünden mi öyle... Apex grupsetten de memnunum. Zaten artık iyice Sram’cı oldum =D Başta DoubleTap kollar biraz afallattı ama şimdi iyi anlaşıyoruz.Görsel olarak da çok hoş görünüyor set.
Hep türün zevki de yeri de farklıymış sahiden. Artık amortisör gerektirmeyen tüm yerlere bununla gidiyorum. Ama dağ bisikletimden de ayrılmayı düşünmüyorum. Hatta kısmet olursa belki ileride safkan bi full karbon yol bisikleti de almayı isterim. Farklı ışık,mekan ve açılardan çekilmiş fotoğraflar paylaşıyorum. Umarım faydası olur düşünenlere. Elimden geldiğince samimi yazmaya çalıştım, tavsiye konusunda bişe demek istemiyorum. Şahsen bütçem dahilinde ihtiyaçlarıma uygun bi model almışım,ben memnunum sorun çıkartmadığı zamanlarda. Umarım almayı düşünen arkadaşlar da aynı şekilde yaparlar. Ha param olsa Salcano alır mıyım, hayır almam. Specialized alırım, zaafım var çünkü Specialized. Üşenmeyip okuyanlara çok teşekkürler. Umarım daha güzelleri, hatta daha SORUNSUZLARI, sizlerin olur. =)
Keyifli pedallar herkese