Yıldız Dağların'da Sonbahar

gerçekten harika türkiyemizde de böyle güzel geziler yapmanız sizi ayakta alkışlamamızı sağladı ayaklarınıza sağlık ve fotolar harika

Gerçekten güzel fotoğraflar paylaşım için teşekkürler

Hepinize sonsuz teşekkürler. Trakya Bisiklet Gurubunu taçlandırdınız. En kısa zamanda birlikte olmak umuduyla...

selam
gezileri cok severim
ama birde şu dönüşleri olmasa....
(link)
kahvaldı yapdıgımız börekci
(link)
masumdu benim flaş patlayınca arslan kesildi
(link)
masumluk sizce güzelmi olay budur
(link)
her zaman derler cırak ustayı gecer
(link)
(link)
başa saran bir nakarat gibi sis gelir gider gelir
karadenizli oldugumdan dumanı yani deger anlamda sis hasdasıyım
(link)
buda ustaların cekişmesi sonucu sormayın bende bilmiyom
(link)
burdada bir degimi canlı olarak resimledim halk arasında cok kullanılan bir deyim
öküzün trene bakması burda bakılan biz bisikletciler oluyor e tabiki bisikletci olunca degim de degişime uyruyor.
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
resimde önemli bir kare!!!
(link)
bakdıkca zamanın icinde zaman gibi
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
yorumu siz arkadaşlara bırakıyorum''!!!
(link)
(link)
(link)
(link)

gezi bitti ben yine hüzünlendim :vroam: gidiyom herkese selam

çok çok güzel bir gezi olmuş ve oldukça keyifli geçmiş sizin adınıza sevindim gerçekten..gücünüz eksik olmasın.. paytlaşım için teşekkürler..

selam ben serkan
gezi harika olmuş gelemedigim icin
gercekden üzüldüm..

merhabalar,
sizin gördüklerinizin devede kulağınıda olsa bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim, güzel! insanın içine sevinç veriyor; manzaralar, yaptıklarınız, yaşadıklarınız,
yanılmıyorsam o çiçekler salep çiçekleri değil mi? ne kadar canlılar. aslında orjinallerini görmedim resimlerini görmüştüm. salep çiceği hakkında bildiklerim yükseklerde yani dağlarda yetiştigi ( ki sizlerde 810 mt. cıktığınıza göre) ve artık malesef neslinin tükendigi, özellikle Türkiye'de toroslarda kökünden yararlanmak için bolca yok edildiği.
ama Alplerde de yetiştiğini ve artık koruma altında olduğunu biliyorum.sizlerde iyi tırmanmışsınız aferin hepinize.(samimiyetim sizlerin neşesinden) köpeklerde çok şirinler. yaşama sevinci veren paylaşımınız için tekrar teşekkürler, herşey gönlünüzce olsun.

Gezinin ikinci gününde 07.30'da hepimiz ayaklanıyoruz. Aslında bu gece bir saat fazla uyumuş olduk. Çünkü bir gece önce saatler bir saat geri alındı... Yataktan kalktığımda bir gün öncesinin 100 km'lik zorlu parkurun yorgunluğunun henüz atamadığımı fark ediyorum. Bıraksalar öğleye kadar uyurum... Bugünkü parkur biraz daha zorlu olacak. Hem yorgunuz, hem de Cahit'in getirdiği bilgisayar grafiklerine göre dünkünden daha fazla tırmanacağız... Ama burada kalacak halimiz yok, giyinip kapının önüne çıkıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/54.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/55.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/56.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/57.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/58.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/59.jpg

Hava Lüleburgaz'daki gibi soğuk değil ama, çok bulutlu. Sanki yakın bir yerlere yağmur yağıyor... Deniz kıpırdamıyor bile... Ama denizde balıkçılar sandallarla, motorlarla balık peşindeler... Bisikletlerimizi kilitlediğimiz odadan çıkardıktan sonra, çantaları yükleyip, motelden çıkıyoruz... 400-500 metre ilerideki şehir merkezine doğru pedal basıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/60.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/61.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/62.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/63.jpg

Bir börekçide poğaça, açma ve çayla kahvaltı yapıyoruz. Rahman ve Cahit, çevremizi saran köpekleri de beslemeyi ihmal etmiyor... Zavallı hayvanlar gerçekten çok açtı... Kahvaltı yaparken yağmur da ince ince yağmaya başlıyor. Sabat 09:00'da İstanbul'a otobüs olduğunu öğreniyoruz... Pek fena fikir değil gibi geliyor ama, hayır yine bisikletle döneceğiz... Bu arada sabah gördüğümüz balıkçılar tuttukları palamutları satıyorlar... Kasası 35 YTL... 1 kasada 15 palamut var... Sadece balıkların resmini çekmekle yetiniyoruz...

Saat 08:50'de İğneada'dan Lüleburgaz'a doğru yola çıkıyoruz. Hava sıcaklığı 15° ve yağmur hafif hafif yağıyor. Tam ahmak ıslatan cinsinden... Otogarın önünden geçerken, önünde kocaman İstanbul Hareket : 09:00 yazılı otobüsü ve yolcu bekleyen papyonlu muavini görüyorum... İçimden bir ses 'otobüse binsek mi acaba?' derken, diğeri 'hayır bisikletle geldik, bisikletle döneceğiz' diyor... Bir süre hafif yağmur altında pedal bastıktan sonra, otogardaki otobüs de yanımızdan geçti, gitti...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/64.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/65.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/66.jpg

Bir önceki yazıda yazdığım gibi, Orman İşletme binasının olduğu Gökkaya'dan gelen yolla, İğneada'dan gelen yolun birleştiği kavşağa kadar 19 km tırmanış var... Dün akşam buralardan yıldırım gibi inmiştik. Şimdi tırmanacağız...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/67.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/68.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/69.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/70.jpg

Bu arada yağmur dindi... Ama ağaçların yapraklarında biriken damlacıklar yere düşmeye devam ediyor ve sanki hala yağmur yağıyormuş hissini veriyor... Neyse 19 km'yi tamamlayıp kavşağa geldiğimizde, saat 10:51 olmuştu... Bu rampayı neredeyse 2 saatte tırmanmıştık... Şimdi buradan 5 km iniş, daha sonra Demirköy'e doğru 2 km tırmanış yapacağız... Islak asfaltta hızla ilerliyerek, 5 km'yi çabucak bitiriyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/71.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/72.jpg
Demirköy girişinde Özcan...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/74.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/75.jpg
Demirköy'de Cumhuriyet Bayramı Törenleri...

2 km'lik tırmanıştan sonra, deniz seviyesinden 300 metre yükseklikteki Demirköy'e ulaşıyoruz. Saat 11:31... Burası Kırklareli'ne bağlı bir ilçe... Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı... Biz geldiğimizde tören bitmişti ama, birkaç fotoğraf çekme imkanımız oldu... Demirköy'de 2 saat kadar oyalanıyoruz. Sıcak çorbalarımızı içtikten sonra, tatlı yiyoruz, ardından çay iyi gidiyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/76.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/77.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/78.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/79.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/80.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/81.jpg
Demirköy görüntüleri...

Demirköy'den hemen çıkışta 1,5 km iniş, sonra da 6-7 km tırmanış var. Önce Kadın Kule Tepesi, sonra yine 2 km iniş, ardından bir 6 km daha tırmanış ve Jandarma Kule Tepesi... Jandarma Kulesi'ne ulaşıtığımızda büyük bir zafer kazanmış gibiydik... 0 metreden 810 metreye çıkmış olduk... Yolun bundan sonrası 6 km iniş, kalan 50 km ise, düz ve hafif iniş... Ama saat da 15:00 olmuş bile...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/83.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/84.jpg
Hayalet ağaçlar...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/88.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/89.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/90.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/91.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/94.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/95.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/96.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/97.jpg

Rahman, çatallı bir dal buluyor, bu dalın yardımıyla bisikletleri dizerek güzel bir görüntü oluşturuyor... Bu anı fotoğrafladıktan sonra Yenice'ye doğru inişe geçiyoruz... Güzellik Çeşmesi'ni görünce burada yine kısa bir mola veriyoruz... Sonra 6 km'yi çabucak bitirdikten sonra Yenice'de Drama Kahvesi'ne giriyoruz... (48,66 km) Yanan sobanın yanına geldiğimizde, inişte rüzgarın bizi üşüttüğünü anlıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/99.jpg
Yenice'de Drama Kahvehanesi

15:50'de geldiğimiz Yenice'den 16:15'de ayrılıyoruz... Bu arada otobüs fikri Özcan'la benim aklıma yine giriyor... Çünkü İğneada'dan İstanbul'a 17:00'de kalkan otobüs buradan geçecekmiş... Ama aldırmayarak yeniden pedal basmaya devam ediyoruz... Aşağı yukarı 50 km yolumuz var...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/100.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/101.jpg
Yenice'den ayrılırken...

53. km'de İslambeyli, 62. km'de Poyralı, 75. km'de Ertuğrulköy'den geçiyoruz... Saat 18:15 oldu ve hava karardı... 3 km daha gittikten sonra Karaağaç köyüne geliyoruz... Burada arka flaşörlerimizi ve farlarımızı takıyoruz... 89. km'de Turgutbey'den geçtikten sonra, bir benzincide 15 dakika kadar mola veriyoruz... Karanlıkta Lüleburgaz'a girdiğimizde saat 19:20 olmuştu...

Özcan ve ben sonunda, sabahtan beri binmeyi hayal ettiğimiz otobüse biniyoruz... Otobüs firmasının adı da bize yakışmıştı; Şampiyon Hersekli... Evet, 28 - 29 Ekim günü yaptığımız Lüleburgaz - İğneada - Lüleburgaz bisiklet turunun hikayesi de böyle... Birlikte pedal bastığımız tur arkadaşlarım Lüleburgaz'dan Cahit Turhan, Rahman Karataş ve Suat Arıcan'a, İstanbul'dan Özcan Aksu'ya, gezimize gösterilen ilgiye ve gelen güzel mesajlara çok teşekkür ediyorum...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/102.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/bisiklet/igneada/103.jpg
Bir süre Lüleburgaz-Pınarhisar karayolunda karanlıkta yol aldık...

süleyman şatır,cahit turhan ,rahman karataş,suat arıcaya hepinize çok teşekkürler resimler mükemmel anlatım ona keza daha hoş bize güzel bir sonbahar yaşattığınız için tekrar teşekkür inşallah aranıza katılıcam beraber çok geziler yaparız sağlıcakla kalın

Manzara mukemmel,Pedalınıza kuvvet...

@k.tecimen
selam
her zaman bekleriz
buyrun gelin...

Trakya'nın güzelliği ve sizin sanatkarlığınız sonucu nefis bir İğneada hikayesine şahit olduk. Ellerinize sağlık...

Gerçekten harika resimler. Dğalardaki sonbahar olayı ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Resimler harikaydı. Özellik o hava kirliliiğinden nasip almamış yaprakların rengi doğanın kendi doğal güzelliğiyle buluşunca mukemmel bi renk ahengi yaratmış. bir gün birlikte pedallayabilmedk dileğiyle. kendinize iyi bakın
sevgiler
tarık