SametAksuoğlu
Forum Demirbaşı
- Kayıt
- 30 Nisan 2005
- Mesaj
- 595
- Tepki
- 457
- Şehir
- istanbul
Çanakkale turumuzun taslağı ortaya çıkmaya başladı. Programı siz saygıdeğer bisikletlilere de arz ederek fikirlerinizi almak ve tur paralelinde tertip etmeyi düşündüğümüz büyük bir organizasyonda da sizleri de aramıza alarak hep birlikte büyük bir organizasyona ön ayak olmak istiyoruz. Yapılacak tüm şeyler, biz duyarlı bisikletçilerin etkinliği olarak anılacaktır!
Marmara Üniversitesi Bisiklet Kulübü -MÜBİK- olarak işte bu sene ki "18 Mart Şehitler Günü" programımız;
*15 Mart pazartesi istanbuldan çıkacak, 16 ve 17 Mart boyunca günde en az 100 km yapacak şekilde, marmara denizinin kuzeyinden, buna dağ ve köy yolları yani Uçmakdere, Şarköy gibi noktalar da dahil olmak üzere yol alacağız. 17 Mart akşamı eceabat da olmuş olmamız gerekiyor.
*18 mart perşembe gününüyse resmi törene katılım ve şehitliklerin gezilmesi işine ayıracağız.
*19 mart cuma Gökçeada, 20 mart cumartesi günüyse Bozcaadayı gezeceğiz. ya da sadece gökçeada da kalarak, türkiyenin en uç noktası olan ince burun mevkine yakın bir noktada 2 günlük kamp kuracağız.
*21 mart pazar bisikletleri otobüslere yükleyerek yeni hafta başlamadan Çanakkale'den İstanbula geri dönmüş olacağız, gönül ister ki dönüşü de bisikletlerle yapalım ancak malumunuz bizler öğrenciyiz, vize haftamız başlamış oluyor ...
yolumuz boyunca bize destek çıkacak, eşlik edecek ve özlellikle biz öğrencilerin kafasında büyük soru işaretleri oluşturan konaklama konusunda kolaylık sağlayacak bisikletseverler hatta bir anlamda vatanseverler arıyoruz.
****İŞTE ASIL KONU
bunun paralelinde gerçekleştirmeye çalıştığımız bir diğer etkinlikse "18 Mart Şehitler Günü" kapsamında icra edilen Anma töreni etkinliklerine, yurdun dört bir yanındaki üniversite ve diğer bisiklet kulübü ya da fahri pedalseverlerin BİRLİKTE/aynı anda katılımını sağlamak. 18 Mart gününü törenlere katılımla geçirdikten sonra, takip eden günü Gökçeada ya da Bozcadaya geçerek ( ya da her ikisine ayrı ayrı) 2 günlük doğa ile iç içe, mangallı, şiirli, sözlü bir kamp organize etmek istiyoruz!
Ülkenin en batısı olan gökçeadadan bahsediyoruz! Doğa ile iç içe olmasını geçtim, Şehitleri anmak için ülkenin en batısına, "ince burun"a, bir anlamda yunanistanın dibine kamp kurup onuncu yıl marşı söylemenin, her ne kadar biz bir şey ifade etmeye çalışmasak da vereceği mesaj gayet açık ve net olacaktır.
Geçen sene Çanakkaleye gittiğimde bir çok bisikletçinin var olduğunu ancak çoğu durumda en fazla "doğru düzgün" 10 tanesinin bir araya gelebildiğini gördüm. Görende Çanakkaleye bisikletle gelmiş bir kaç kişi var sanacak. Bizim yapmak istediğimiz Çanakkale'ye gelenlerin büyük bir kitle olduğunu, bu kitlenin ise sadece sporcu olmadığını gösterebilmek. Aksine tüm zor şartları göz önüne alarak, heybesini çadırını bisikletine yüklemiş ve şehitlerini anmak için bilmem nerelerden pedal çevirmeyi göze almış Ahmeti, Mehmedi, Fatmayı göstermek istiyoruz!
Bisikleti sadece bir spor değil, bisikletlileri hep birlikte bir "kitle" olarak ön plana çıkaracak, bisikleti de bir yaşam biçimi, bir ifade aracı olarak göstermeye çalışacağız.
Düşünün, tüm üniversitelerin bisiklet kulübü öğrencileri, diğer bisiklet gurupları ve diğer tüm oluşumlar... heybeleri çadırları yüklenip yollara dökülmüş, 18 mart "şehitler günü" kapsamında abideler önünde buluşmak için söz kesmişler...
ve o gün gelip çattığında ülkenin dört bir yanından 5 erli, 10 arlı olarak çanakkaleye pedal çeviren sayısız bisikletçi, bir anlamda vatansever, hep birlikte şehitlerine karşı görevini yerine getirmek adına tek bir paydada buluşmuş...
Tören kapsamında her sene oraya giden ve artık bir önceki seneden farklı bir haber bulma hevesi içinde olan basın mensupları, bizi, yani menşei pek de belli olmayan, daha çok sadece "bisikletliler" olarak dikkat çeken kitleyi görünce ne yapacaklar... Yanımıza merakla gelen muhabirlere arkamızdaki yüze aşkın bisikletli fonu önünde amacımızı, şehitlerimize olan saygımızı ve ertesi gün yapacağımız ada buluşması projesinden bahsedeceğiz. bisikletten, biz bisikletlilerden bahsedeceğiz!
Geçen sene istanbuldan çanakkaleye gidecek üniversiteli bir gurup bulamadığımdan Kocaeli (koubisiklet)den arkadaşlarla seyahat etmeye karar verdim; onlarla pedallamaktan asla gocunmadım aksine büyük bir keyif aldım ancak bu durum, 2010 kültür başkenti istanbul için bir ayıptır. yahu özel okullarıda katarsak bir rivayete göre 50 ye yakın üniversite var bu şehirde... Kaldı ki ben Kocaeli bisiklet külübüyle yolda ilerlerken eskişehirden, izmirden ya da erzincan dan arkadaşlarla karşılaştım. karşılaştım ama bir organizasyon ve haberleşme girişimi olmadığı için çuvalladık. Karşı yönden gelen üç kişi, biz yedi kişi, eskişehirden gelen iki arkadaş ya da izmirden gelenler falan yahu hepimiz bir araya gelsek bile o anda dahi ( geçen sene) kitle düzeyine ulaşacak ve bisikletlerle söz söyleyebilecek, tavır koyabilecek düzeye ulaşacaktık. Kitle düzeyine gelmeden hiç kimse üç beş bisikletliyi kolay kolay kaale almıyor.
Gelin bu sene farklı olsun... hep beraber, el ele vererek büyük bir projeye imza atalım.
bir afiş düşünün, bir bisikletli, yolda ilerliyor, bisikletin ardından dalgalanan türk bayrağı...
afişin altında bir yazı...
ŞEHİDİM EMANETİN ŞEREFİMDİR...
Marmara Üniversitesi Bisiklet Kulübü -MÜBİK- olarak işte bu sene ki "18 Mart Şehitler Günü" programımız;
*15 Mart pazartesi istanbuldan çıkacak, 16 ve 17 Mart boyunca günde en az 100 km yapacak şekilde, marmara denizinin kuzeyinden, buna dağ ve köy yolları yani Uçmakdere, Şarköy gibi noktalar da dahil olmak üzere yol alacağız. 17 Mart akşamı eceabat da olmuş olmamız gerekiyor.
*18 mart perşembe gününüyse resmi törene katılım ve şehitliklerin gezilmesi işine ayıracağız.
*19 mart cuma Gökçeada, 20 mart cumartesi günüyse Bozcaadayı gezeceğiz. ya da sadece gökçeada da kalarak, türkiyenin en uç noktası olan ince burun mevkine yakın bir noktada 2 günlük kamp kuracağız.
*21 mart pazar bisikletleri otobüslere yükleyerek yeni hafta başlamadan Çanakkale'den İstanbula geri dönmüş olacağız, gönül ister ki dönüşü de bisikletlerle yapalım ancak malumunuz bizler öğrenciyiz, vize haftamız başlamış oluyor ...
yolumuz boyunca bize destek çıkacak, eşlik edecek ve özlellikle biz öğrencilerin kafasında büyük soru işaretleri oluşturan konaklama konusunda kolaylık sağlayacak bisikletseverler hatta bir anlamda vatanseverler arıyoruz.
****İŞTE ASIL KONU
bunun paralelinde gerçekleştirmeye çalıştığımız bir diğer etkinlikse "18 Mart Şehitler Günü" kapsamında icra edilen Anma töreni etkinliklerine, yurdun dört bir yanındaki üniversite ve diğer bisiklet kulübü ya da fahri pedalseverlerin BİRLİKTE/aynı anda katılımını sağlamak. 18 Mart gününü törenlere katılımla geçirdikten sonra, takip eden günü Gökçeada ya da Bozcadaya geçerek ( ya da her ikisine ayrı ayrı) 2 günlük doğa ile iç içe, mangallı, şiirli, sözlü bir kamp organize etmek istiyoruz!
Ülkenin en batısı olan gökçeadadan bahsediyoruz! Doğa ile iç içe olmasını geçtim, Şehitleri anmak için ülkenin en batısına, "ince burun"a, bir anlamda yunanistanın dibine kamp kurup onuncu yıl marşı söylemenin, her ne kadar biz bir şey ifade etmeye çalışmasak da vereceği mesaj gayet açık ve net olacaktır.
Geçen sene Çanakkaleye gittiğimde bir çok bisikletçinin var olduğunu ancak çoğu durumda en fazla "doğru düzgün" 10 tanesinin bir araya gelebildiğini gördüm. Görende Çanakkaleye bisikletle gelmiş bir kaç kişi var sanacak. Bizim yapmak istediğimiz Çanakkale'ye gelenlerin büyük bir kitle olduğunu, bu kitlenin ise sadece sporcu olmadığını gösterebilmek. Aksine tüm zor şartları göz önüne alarak, heybesini çadırını bisikletine yüklemiş ve şehitlerini anmak için bilmem nerelerden pedal çevirmeyi göze almış Ahmeti, Mehmedi, Fatmayı göstermek istiyoruz!
Bisikleti sadece bir spor değil, bisikletlileri hep birlikte bir "kitle" olarak ön plana çıkaracak, bisikleti de bir yaşam biçimi, bir ifade aracı olarak göstermeye çalışacağız.
Düşünün, tüm üniversitelerin bisiklet kulübü öğrencileri, diğer bisiklet gurupları ve diğer tüm oluşumlar... heybeleri çadırları yüklenip yollara dökülmüş, 18 mart "şehitler günü" kapsamında abideler önünde buluşmak için söz kesmişler...
ve o gün gelip çattığında ülkenin dört bir yanından 5 erli, 10 arlı olarak çanakkaleye pedal çeviren sayısız bisikletçi, bir anlamda vatansever, hep birlikte şehitlerine karşı görevini yerine getirmek adına tek bir paydada buluşmuş...
Tören kapsamında her sene oraya giden ve artık bir önceki seneden farklı bir haber bulma hevesi içinde olan basın mensupları, bizi, yani menşei pek de belli olmayan, daha çok sadece "bisikletliler" olarak dikkat çeken kitleyi görünce ne yapacaklar... Yanımıza merakla gelen muhabirlere arkamızdaki yüze aşkın bisikletli fonu önünde amacımızı, şehitlerimize olan saygımızı ve ertesi gün yapacağımız ada buluşması projesinden bahsedeceğiz. bisikletten, biz bisikletlilerden bahsedeceğiz!
Geçen sene istanbuldan çanakkaleye gidecek üniversiteli bir gurup bulamadığımdan Kocaeli (koubisiklet)den arkadaşlarla seyahat etmeye karar verdim; onlarla pedallamaktan asla gocunmadım aksine büyük bir keyif aldım ancak bu durum, 2010 kültür başkenti istanbul için bir ayıptır. yahu özel okullarıda katarsak bir rivayete göre 50 ye yakın üniversite var bu şehirde... Kaldı ki ben Kocaeli bisiklet külübüyle yolda ilerlerken eskişehirden, izmirden ya da erzincan dan arkadaşlarla karşılaştım. karşılaştım ama bir organizasyon ve haberleşme girişimi olmadığı için çuvalladık. Karşı yönden gelen üç kişi, biz yedi kişi, eskişehirden gelen iki arkadaş ya da izmirden gelenler falan yahu hepimiz bir araya gelsek bile o anda dahi ( geçen sene) kitle düzeyine ulaşacak ve bisikletlerle söz söyleyebilecek, tavır koyabilecek düzeye ulaşacaktık. Kitle düzeyine gelmeden hiç kimse üç beş bisikletliyi kolay kolay kaale almıyor.
Gelin bu sene farklı olsun... hep beraber, el ele vererek büyük bir projeye imza atalım.
bir afiş düşünün, bir bisikletli, yolda ilerliyor, bisikletin ardından dalgalanan türk bayrağı...
afişin altında bir yazı...
ŞEHİDİM EMANETİN ŞEREFİMDİR...