Mesut Girgiç
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 28 Mart 2006
- Mesaj
- 4.518
- Tepki
- 11.737
- Şehir
- Konya
ironman pictures & pedal 190 civarında foto ile ve kıvançla sunar.
Made 'ni Konya'dadır. Her hakkı saklı değil ortadadır.
Teknik veriler.
Mesafe: Konya'da evden bisikletle çıktıktan sonra Antalya'da otomobile binene değin toplam yol: 402 km.
Süre: Üç gün, iki gece. (18 mayıs sabah 08' den 20 mayıs öğleden sonra 03 sularına dek. Akşam 18 de otomobille Konya'ya geri dönüş) Yıl: 2008
Rota: Sadece rütin karayolu ulaşım rotası kullanılmış olmayıp, muhtelif yayla yolları da ilave edilerek alternatif bir rota oluşturulmuştur. Bu suretle; Konya,Beyşehir,Eğirdir,Antalya il sınırlarından geçilmiştir.
Amaç: Karşılıksız Paylaşım. (Dünyanın bizimle karşılıksız paylaşabildiklerini, biz de sizlerle karşılıksız paylaşmak istedik. )
Oyuncular:
DEDE
"Cadı gibi pedal basar, bebek gibi uyur".
Ahmet hocanın dede için söylediği yukarıdaki manidar yorumu değiştirmeden aktardım(müsadeleriyle).
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta65-1.jpg
AHMET YILDIRIM
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/Image-333.jpg
Bir uzay araştırma ekibi, "uzaya bisikletle gidilecek" dese emimin ki, Türkiye'den Ahmet hoca hiç düşünmeden bu tura katılır. Sakın bunu Ahmet hocaya bir kompliman olarak atfettiğimi düşünmeyin. Bakın Ahmet hocanın bir yaptığına.
Antalya'da buluşacağımız Ender beyler bizi Havalimanının yanında bekleyecekleri için bende Ahmet hocaya Antalyaya 20-30 km kala espri olsun diye yolda dedim ki:
- Ahmet hoca; Uçak görürsen takip et. Nasıl olsa onun indiği yere varacağız...
Ahmet hocanın cevabı da şu oldu.. (Mealen)
- Mesut Abi, bana yetiş deryarıma gir.. Bir uçak gördüm, takip edecem... (İşte bunu ıspatlayan foto aşağıda: )
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta185.jpg
Yaptığı menemen de santimetreküpe 3 yumurta düşmektedir.
Bir bisiklet organizasyonun olmazsa olmazlarından.
Bundan sonra onsuz hiç bir yola çıkmak istemem.
Kendisi aynı zamanda bizim ekibin Karagöz'üdür.
MESUT
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta180-1.jpg
Ekibin hem gaz hem de fren sistemidir. Aynı zamanda ekibin sanat yönetmeni ve organayzırıdır.
Bu turda Ahmet hocaya bağıra bağıra "yavaş" demekten tur sonunda sesi kısıldı.
Tur boyunca en çok kurduğu cümleler:
-Ahmet hoca hızlı pedal basıyon, koptuk, yavaş.
-Ahmet hoca çok yumurta kırdın, tereyağını manyak abarttın, vıccık vıccık yağ oldu, yavaş.
Özetle; ekibin Hacıvat'ıdır.
Meraklısına olmak üzere, tur esnasında gördüğümüz bazı doğal güzellikler hakkında da çok kısa bilgiler vermek gerekirse.
BEYŞEHİR VE GÖLÜ:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta32.jpg
Beyşehir Gölü, Türkiye'nin üçüncü büyük gölü.
İç Anadolu'nun batısına yakın, Beyşehir, Seydişehir arasındadır. Yüzölçümü 651 km², uzunluğu 45 km, en geniş yeri 25 kilometredir. Suları tatlı olup, derinliği en çok 10 m civarındadır. Çevresi, yüksekliği 2.000 metreyi aşan dağlarla çevrilidir. Deniz seviyesinden yüksekliği ise 1.115 metredir. Fazla gelen sular, yapılan bir kanalla doğrudan Çarşamba Suyu'na verilir. Konya Ovasının sulanması için Beyşehir kazası yanında büyük bir regülatör yapılmıştır.
Gölün tabanı neojen göl tortularıyla doludur. Gölün bir özelliği de içinde pek çok adanın bulunmasıdır. Bunlardan bazıları; İğdeli, Akburun, Kızkulesi, Mada, Yılanlı, Külbent adalarıdır. Gölde bol miktarda balık vardır.
PINARGÖZÜ MAĞARASI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta89.jpg
Pınargözü Mağarası: Yenişarbademli ilçesine 8 km uzaklıkta, Çaydere ormanlarının içinde bulunan ve Jura-Kretase yaşlı kireç taşlarından oluşan bir fay üzerinde gelişmiş aktif bir mağaradır. İçerisinden debisi 7 lt/sn olan büyük bir kaynak çıkmaktadır. Ayrıca mağaranın içerisinde bir çok sifon ve büyük çağlayan vardır. Bu mağaranın 1995 yılına kadar yapılan uzun süreli araştırmalarla 16 km.lik bölümü ölçülmüş ancak sonuna kadar henüz ulaşılamamıştır. Belirlenen son nokta girişten +660 m. yukarıdadır. Bu yükseklik ülkemizde ölçülen en büyük yüksekliktir. Mağaranın içinde değişik büyüklükte gölcükler, şelaleler, damlataş havuzları ve her türden damlataş birikimleri geniş yer kaplamaktadırlar. Girişte ise saatte hızı 150-160 km. olan şiddetli bir rüzgar vardır. Pınargözü mağarasının uzunluğu, girişe göre yüksekliği, su sıcaklığı (3-4 0C) ve rüzgar hızı bakımından Türkiye'nin en büyük mağarasıdır. Turizm açısından Avrupa'nın en uzun mağarası olarak da kabul edilmektedir. Bu mağaranın etüdü yapıldığı takdirde ülke turizmine katkısı büyük olacaktır.
ZİNDAN MAĞARASI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta120.jpg
Zindan Mağarası: Aksu ilçesinin 2 km. kuzeydoğusunda, Aksu Çayı vadisinde yer almaktadır. Toplam uzunluğu 760 m.dir. 1968 yılında yapılan araştırmalara göre mağaranın uzunluğu 1150 m.dir. İçerisinde yaz-kış aylarında devamlı olarak akan küçük bir dere vardır. Bu dere Romalılar tarafından yapılan bir su kanalı ile derin olarak açılmış havuzlara boşalımı sağlanmıştır. Zindan Mağarası’nın en büyük özelliği tarihi dönemlerde kullanılmış olmasıdır. Mağaranın önünde Tanrı Eurymedon adına yapılan kutsal açık hava mabedinin kalıntıları görülmektedir. Geç Roma veya erken Bizans dönemlerinde buranın ağzı kapatılarak bir nevi sığınak ve ibadet yeri olarak kullanılmıştır. Ayrıca mağaranın giriş kısmında tabana döşenmiş mozaik bulunmaktadır. Mağaranın önündeki köprünün kilit taşı üzerine Tanrı Eurymedon'un kabartması işlenmiştir. Zindan Mağarası MTA Genel Müdürlüğü tarafından mimari projesi hazırlanarak turizme açılması sağlanmıştır. Halen mağarada kazı, mağara içi ve dışı çevre düzenlenmesi ve ışıklandırma çalışmaları devam etmektedir. Mağara doğal ve arkeolojik SİT alanı olarak tescil edilmiştir.
EĞİRDİR VE GÖLÜ:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta126.jpg
Eğirdir Gölü, Isparta ili sınırları içinde yer almakta ve Göller Bölgesinin en büyük doğal zenginliklerinin başında gelmektedir. Kuzey – güney uzanımlı büyük bir çöküntü alanının kuzey sınırında oluşmuş tektonik bir göl olan eğirdir Gölü, 482 Km2 yüzölçümü ile Türkiye’nin 4. büyük gölüdür. Deniz seviyesinden yaklaşık 917 metre yükseklikte bulunan göl, ortalama 14 metre derinliğe sahip olup en derin noktası 16,5 metre cıvarındadır. Kuzey – güney uzunluğu 50 km olan gölün, doğu – batı genişliği 3 – 15 kilometre arasında değişmektedir. Gölün kuzey tarafına doğru hoyran boğazıyla ayrılan ve daha küçük bir alanı kaplayan bölümüne Hoyran Gölü, güneyde kalan büyük bölüme ise Eğirdir Gölü denilmektedir. Genelde camgöbeği renginde olan göl; bazı gün ve saatlerde değişik renklere büründüğü için halk arasında yedi renkli olarak anılmaktadır.
Zengin balıkçılık ve kerevit potansiyelinin yanı sıra, sulama ve enerji üretimi bakımından da büyük önem taşıyan gölden, çevredeki tarım alanlarının sulanmasında yararlanıldığı gibi, ortalama 25 km uzunluğundaki bir kanalla bağlandığı ve Eğirdir'in güneyinde küçük bir göl olan Kovada Gölü nü de beslemekte ve dolayısıyla Kovada l ve ll hidroelektrik santrallerinin su ihtiyacı da bu gölden karşılanmaktadır. Ayrıca, 1994 yılı sonlarında tamamlanan tesislerle Isparta’nın içme suyu ihtiyacının bir bölümü de Eğirdir Gölü’nden sağlanmaktadır.
Gölde; Eğirdir’e bir karayoluyla bağlanmış bulunan iki küçük adacık bulunmaktadır. Birincisi Can Ada, ikincisi ise Yeşilada’dır.
KARACAÖREN BARAJI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta142.jpg
Karacaören-1 Barajı, Burdur'da Aksu Çayı üzerinde, sulama, taşkın kontrolü ve elektrik enerjisi üretimi amacıyla 1977-1990 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 4.000.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 93,00 m, normal su kotunda göl hacmi 1.234,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 45,50 km2'dir. Baraj 9.537 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermekte, 32 MW güç kapasiteli HES (hidroelektrik santrali) yılda 142 GWh elektrik enerjisi üretimi sağlamaktadır.
(Teorik bilgi için Kaynaklar: Isparta valiliği internet sitesi ve internet ansiklopedisi, fotolar ironman pictures&pedal albümü)
Made 'ni Konya'dadır. Her hakkı saklı değil ortadadır.
Teknik veriler.
Mesafe: Konya'da evden bisikletle çıktıktan sonra Antalya'da otomobile binene değin toplam yol: 402 km.
Süre: Üç gün, iki gece. (18 mayıs sabah 08' den 20 mayıs öğleden sonra 03 sularına dek. Akşam 18 de otomobille Konya'ya geri dönüş) Yıl: 2008
Rota: Sadece rütin karayolu ulaşım rotası kullanılmış olmayıp, muhtelif yayla yolları da ilave edilerek alternatif bir rota oluşturulmuştur. Bu suretle; Konya,Beyşehir,Eğirdir,Antalya il sınırlarından geçilmiştir.
Amaç: Karşılıksız Paylaşım. (Dünyanın bizimle karşılıksız paylaşabildiklerini, biz de sizlerle karşılıksız paylaşmak istedik. )
Oyuncular:
DEDE
"Cadı gibi pedal basar, bebek gibi uyur".
Ahmet hocanın dede için söylediği yukarıdaki manidar yorumu değiştirmeden aktardım(müsadeleriyle).
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta65-1.jpg
AHMET YILDIRIM
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/Image-333.jpg
Bir uzay araştırma ekibi, "uzaya bisikletle gidilecek" dese emimin ki, Türkiye'den Ahmet hoca hiç düşünmeden bu tura katılır. Sakın bunu Ahmet hocaya bir kompliman olarak atfettiğimi düşünmeyin. Bakın Ahmet hocanın bir yaptığına.
Antalya'da buluşacağımız Ender beyler bizi Havalimanının yanında bekleyecekleri için bende Ahmet hocaya Antalyaya 20-30 km kala espri olsun diye yolda dedim ki:
- Ahmet hoca; Uçak görürsen takip et. Nasıl olsa onun indiği yere varacağız...
Ahmet hocanın cevabı da şu oldu.. (Mealen)
- Mesut Abi, bana yetiş deryarıma gir.. Bir uçak gördüm, takip edecem... (İşte bunu ıspatlayan foto aşağıda: )
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta185.jpg
Yaptığı menemen de santimetreküpe 3 yumurta düşmektedir.
Bir bisiklet organizasyonun olmazsa olmazlarından.
Bundan sonra onsuz hiç bir yola çıkmak istemem.
Kendisi aynı zamanda bizim ekibin Karagöz'üdür.
MESUT
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta180-1.jpg
Ekibin hem gaz hem de fren sistemidir. Aynı zamanda ekibin sanat yönetmeni ve organayzırıdır.
Bu turda Ahmet hocaya bağıra bağıra "yavaş" demekten tur sonunda sesi kısıldı.
Tur boyunca en çok kurduğu cümleler:
-Ahmet hoca hızlı pedal basıyon, koptuk, yavaş.
-Ahmet hoca çok yumurta kırdın, tereyağını manyak abarttın, vıccık vıccık yağ oldu, yavaş.
Özetle; ekibin Hacıvat'ıdır.
Meraklısına olmak üzere, tur esnasında gördüğümüz bazı doğal güzellikler hakkında da çok kısa bilgiler vermek gerekirse.
BEYŞEHİR VE GÖLÜ:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta32.jpg
Beyşehir Gölü, Türkiye'nin üçüncü büyük gölü.
İç Anadolu'nun batısına yakın, Beyşehir, Seydişehir arasındadır. Yüzölçümü 651 km², uzunluğu 45 km, en geniş yeri 25 kilometredir. Suları tatlı olup, derinliği en çok 10 m civarındadır. Çevresi, yüksekliği 2.000 metreyi aşan dağlarla çevrilidir. Deniz seviyesinden yüksekliği ise 1.115 metredir. Fazla gelen sular, yapılan bir kanalla doğrudan Çarşamba Suyu'na verilir. Konya Ovasının sulanması için Beyşehir kazası yanında büyük bir regülatör yapılmıştır.
Gölün tabanı neojen göl tortularıyla doludur. Gölün bir özelliği de içinde pek çok adanın bulunmasıdır. Bunlardan bazıları; İğdeli, Akburun, Kızkulesi, Mada, Yılanlı, Külbent adalarıdır. Gölde bol miktarda balık vardır.
PINARGÖZÜ MAĞARASI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta89.jpg
Pınargözü Mağarası: Yenişarbademli ilçesine 8 km uzaklıkta, Çaydere ormanlarının içinde bulunan ve Jura-Kretase yaşlı kireç taşlarından oluşan bir fay üzerinde gelişmiş aktif bir mağaradır. İçerisinden debisi 7 lt/sn olan büyük bir kaynak çıkmaktadır. Ayrıca mağaranın içerisinde bir çok sifon ve büyük çağlayan vardır. Bu mağaranın 1995 yılına kadar yapılan uzun süreli araştırmalarla 16 km.lik bölümü ölçülmüş ancak sonuna kadar henüz ulaşılamamıştır. Belirlenen son nokta girişten +660 m. yukarıdadır. Bu yükseklik ülkemizde ölçülen en büyük yüksekliktir. Mağaranın içinde değişik büyüklükte gölcükler, şelaleler, damlataş havuzları ve her türden damlataş birikimleri geniş yer kaplamaktadırlar. Girişte ise saatte hızı 150-160 km. olan şiddetli bir rüzgar vardır. Pınargözü mağarasının uzunluğu, girişe göre yüksekliği, su sıcaklığı (3-4 0C) ve rüzgar hızı bakımından Türkiye'nin en büyük mağarasıdır. Turizm açısından Avrupa'nın en uzun mağarası olarak da kabul edilmektedir. Bu mağaranın etüdü yapıldığı takdirde ülke turizmine katkısı büyük olacaktır.
ZİNDAN MAĞARASI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta120.jpg
Zindan Mağarası: Aksu ilçesinin 2 km. kuzeydoğusunda, Aksu Çayı vadisinde yer almaktadır. Toplam uzunluğu 760 m.dir. 1968 yılında yapılan araştırmalara göre mağaranın uzunluğu 1150 m.dir. İçerisinde yaz-kış aylarında devamlı olarak akan küçük bir dere vardır. Bu dere Romalılar tarafından yapılan bir su kanalı ile derin olarak açılmış havuzlara boşalımı sağlanmıştır. Zindan Mağarası’nın en büyük özelliği tarihi dönemlerde kullanılmış olmasıdır. Mağaranın önünde Tanrı Eurymedon adına yapılan kutsal açık hava mabedinin kalıntıları görülmektedir. Geç Roma veya erken Bizans dönemlerinde buranın ağzı kapatılarak bir nevi sığınak ve ibadet yeri olarak kullanılmıştır. Ayrıca mağaranın giriş kısmında tabana döşenmiş mozaik bulunmaktadır. Mağaranın önündeki köprünün kilit taşı üzerine Tanrı Eurymedon'un kabartması işlenmiştir. Zindan Mağarası MTA Genel Müdürlüğü tarafından mimari projesi hazırlanarak turizme açılması sağlanmıştır. Halen mağarada kazı, mağara içi ve dışı çevre düzenlenmesi ve ışıklandırma çalışmaları devam etmektedir. Mağara doğal ve arkeolojik SİT alanı olarak tescil edilmiştir.
EĞİRDİR VE GÖLÜ:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta126.jpg
Eğirdir Gölü, Isparta ili sınırları içinde yer almakta ve Göller Bölgesinin en büyük doğal zenginliklerinin başında gelmektedir. Kuzey – güney uzanımlı büyük bir çöküntü alanının kuzey sınırında oluşmuş tektonik bir göl olan eğirdir Gölü, 482 Km2 yüzölçümü ile Türkiye’nin 4. büyük gölüdür. Deniz seviyesinden yaklaşık 917 metre yükseklikte bulunan göl, ortalama 14 metre derinliğe sahip olup en derin noktası 16,5 metre cıvarındadır. Kuzey – güney uzunluğu 50 km olan gölün, doğu – batı genişliği 3 – 15 kilometre arasında değişmektedir. Gölün kuzey tarafına doğru hoyran boğazıyla ayrılan ve daha küçük bir alanı kaplayan bölümüne Hoyran Gölü, güneyde kalan büyük bölüme ise Eğirdir Gölü denilmektedir. Genelde camgöbeği renginde olan göl; bazı gün ve saatlerde değişik renklere büründüğü için halk arasında yedi renkli olarak anılmaktadır.
Zengin balıkçılık ve kerevit potansiyelinin yanı sıra, sulama ve enerji üretimi bakımından da büyük önem taşıyan gölden, çevredeki tarım alanlarının sulanmasında yararlanıldığı gibi, ortalama 25 km uzunluğundaki bir kanalla bağlandığı ve Eğirdir'in güneyinde küçük bir göl olan Kovada Gölü nü de beslemekte ve dolayısıyla Kovada l ve ll hidroelektrik santrallerinin su ihtiyacı da bu gölden karşılanmaktadır. Ayrıca, 1994 yılı sonlarında tamamlanan tesislerle Isparta’nın içme suyu ihtiyacının bir bölümü de Eğirdir Gölü’nden sağlanmaktadır.
Gölde; Eğirdir’e bir karayoluyla bağlanmış bulunan iki küçük adacık bulunmaktadır. Birincisi Can Ada, ikincisi ise Yeşilada’dır.
KARACAÖREN BARAJI:
http://i295.photobucket.com/albums/mm134/mygirgic/anta142.jpg
Karacaören-1 Barajı, Burdur'da Aksu Çayı üzerinde, sulama, taşkın kontrolü ve elektrik enerjisi üretimi amacıyla 1977-1990 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Toprak gövde dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 4.000.000 m3, akarsu yatağından yüksekliği 93,00 m, normal su kotunda göl hacmi 1.234,00 hm3, normal su kotunda göl alanı 45,50 km2'dir. Baraj 9.537 hektarlık bir alana sulama hizmeti vermekte, 32 MW güç kapasiteli HES (hidroelektrik santrali) yılda 142 GWh elektrik enerjisi üretimi sağlamaktadır.
(Teorik bilgi için Kaynaklar: Isparta valiliği internet sitesi ve internet ansiklopedisi, fotolar ironman pictures&pedal albümü)