@Edip Dinçer
Ben kendi adıma cevap vereyim. Makas atmanın, araç sollamanın doğru olduğunu savunmuyorum. Ama şu var ki, yavaş gidince yayalar beni tınlamayıp önüme atlıyorsa, araçlar durabilir mi diye düşünmeden önümden dönerlerse, bazı dikkatsizler sağa sola bakmadan kapıyı açarlarsa durum değişir. Kendi tercihimi yaparım, yavaş gidip başkasından kaynaklı riskler atlatmak mı yoksa hızlı gidip kendi hatalarımın riskler yaşamak mı? Benim tercihim budur, başkası yüzünden kaza yapmak ağırıma gidiyor. Tamam bunu yapmak mantıklı değil, hem yine başkasının hatası riski var ama en azından bu durumu kabul edebiliyorum. Diğer türlü çok zoruma gidiyor. Ha bu sonuca nerden vardım? İki üç ay önce tüm trafik kurallarına uyardım, kırmızı ışıktı, sinyaldi gerekirse yaya gibi gitmekti. Sonra noldu? Ben geçmek için yeşilin yanmasını bekliyordum, yeşil yanınca da kalktım saatte 20'yle filan gidiyodum. Kadının biri vızır vızır geçen araçlara aldırmadan hop diye atlamış yola, önümdeki minibüs geçince gördüm onu. Duramadım çarptım, güvenli denen 20 km hızda! Bu ne şimdi? Tüm kurallara uymak yetiyor mu? Ben ışıkları beklediğim halde başkası yüzünden kaza yapmadım mı? Bu benim çok ağırıma gitti. O günden beri böyle sürerim, kimseye yaptığım doğru diyemem. Ama başkası yüzünden kaza yapmakta ağırıma gidiyor.
@Emre Yönlüer
5 aydır sürüyom, anlattıklarım yokuş aşağı yolda ve sadece yarım dakikada olup biten olaylardır. 20 yaşındayım, kondisyon başlangıç seviyesinde, düz yolda çıkabildiğim ve 5 saniye koruyabildiğim hız 62 km, akort ayarımı, vites ayarımı vs kendim yaparım. Sanırım bu bilgiler "CANCELLARA" olmadığımı kanıtlamak ve artık hangi çaylağa benzeteceğiniz konusunda bir fikir verebilir.
Yanlış anlamayın, niyetim laf batırmak değil. Siz beni bi efsaneye benzettiniz(aslında ne salladın birader manasında) bende size aslında vaziyetimin ne olduğunu detaylı biçimde tarif ettim.