Camdan hocam peki hangisi daha iyi calisti. zeytin yagi mi aycicek mi? Bu arada aycicek yagi 170 derecede kayniyor, zeytinyagi 210 derecede kayniyormus ve organik..
isi dayanma gucu cok iyi vizkozite ve icerik yapi bakimindan da arastirayim. yanliz shimano orjinal yaginin vozkositesi lac ki.
özelliklerini bilirsek kiyaslama cok rahat yapabiliriz. orjinal hidrolik yagi cok tehlikeliymis. yagi degostireyim derken fren papuclari elden giden cok insam vardir. acaba masraf acmak ve malzeme satmak icin uydurulmis bir yag olabilirmiki.
HİDROLİK SIVILARIN ÖNEMLİ FONKSİYONLARI
Hidrolik sıvılar aşağıdaki şu üç önemli fonksiyonu yerine getirirler:
- Gücü aktarırlar;
- Hidrolik sistemi korurlar;
- Operasyon koşulları ile başederler.
Bu fonksiyonları etkin olarak yerine getirmek için hidrolik sıvılar hangi özelliklere sahip olmalıdırlar?
Aşağıda sırası ile bu sorulara verilen cevapları bulacaksınız.
4.1. Hidrolik Sıvılar ve Güç Aktarımı:
Bir hidrolik sistemde gücün etkin bir şekilde iletimi aşağıdaki özelliklere sahip bir sıvı ile gerçekleşir.
1. Düşük Sıkıştırılabilirlik; böylece basınç ve diğer anlamda güç derhal ve verimli olarak iletilebilir;
2. İyi, Havayı Uzaklaştırma Özellikleri; böylece sıvı içerisinde kalan hava kabarcıkları nedeniyle
sıkıştırılabilirlik artmayacaktır;
3. İyi, Köpüklenmeyi Önleyici Özellikler; böylece köpük hidrolik sisteme girmez;
4. Uygun Viskozite; böylece sistemde rahatça dolaşırken aynı zamanda gerekli yağlamayı yapacak
şekilde viskoz olacaktır.
2. Sıkıştırılabilirlik Nedir?
Sıkıştırılabilirlik bir sıvının üzerine basınç uygulandığında hacminde oluşan küçülmenin ölçütüdür. Bir
hidrolik sıvı mümkün olduğunca düşük sıkıştırılabilirlik oranına sahip olmalıdır ki; bu şekilde basıncı ve
enerjiyi verimli şekilde iletebilir. Bir hidrolik sistemde sıkıştırılabilir bir sıvı varsa bu sistemin
’’süngerimsi’’ bir yapısı olacaktır, çünkü bu sıvı içerisinde pompanın basınç oluşturması zaman ve
enerji alacaktır. Aynı şekilde bu basıncın mekanik enerjiye dönüştürülmesi de zaman alacaktır. Bu
durum hareketin ve kontrol derecelerinin hassasiyetini etkileyecektir. Bu nedenden ötürü
sıkıştırılamayan hidrolik sistemlerin yüksek basınçlı ve ağır hizmet sistemlerinde ;örnek: özel makina
aksamlarında, kullanılmaları özellikle önem taşır. Saf mineral yağlar tipik hidrolik sistemlerde üretilen
basınçlarda pratikte sıkıştırılamaz kabul edilirler.
4.2.1. Sıkıştırılabilirliğin Ölçüleri:
Bir sıvının basınç altındaki davranışı genellikle Bulk Modülü ile ifade edilir. (Şekil 3.) Bu, hacmin
değiştirilmesi için uygulanan basıncın oranıdır.
İyi bir hidrolik sıvıda yüksek bir bulk modülü dolayısıyla da düşük sıkıştırılabilme özelliği vardır. Tipik
olarak 280 bar’lık bir basınç artışı uygulandığında hacimdeki değişim %2 olacaktır. (1000 psi basınç
artışı sıvının hacminde yaklaşık olarak % 0.5 azalmaya karşılık gelir) Bulk modülü bir sıvıda küçük
basınç farklılıkları olması durumunda yaklaşık olarak sabittir, fakat basınçta ve sıcaklıkta yüksek
değişikliklerle yükselme eğilimi gösterir. Basınç karşısında hacmi gösteren grafik bu yüzden bir eğridir,
çünkü sıcaklık ve basınç arttıkça sıvıyı sıkıştırmak daha zor hale gelir.
Bulk modülü birkaç değişik şekilde ifade edilebilir. Bir sıvının bulk modülü verilirken ölçüm koşulları
belirtilmelidir.
4.3. Sıvı İçerisinde Kalan Hava ve Sıkıştırılabilirlik
Tipik bir mineral yağ normal sıcaklıklarda havayla temas ettiğinde %8-9 oranında çözünmüş hava
barındırır. Normal çalışma şartlarında bu çözünmüş havanın sıkıştırılabilirlik üzerinde ölçülebilir bir
etkisi yoktur. Bununla birlikte, örneğin; pompanın emme kısmında bir sızıntı varsa hava hidrolik sıvıda
kabarcıklar şeklinde belirebilir. Bu şekilde sıvı içerisinde hapsolmuş kabarcıklara sıvı içerisinde kalan
hava denir. Çok küçük bir miktarda hapsolmuş hava bile hidrolik sıvıyı çok daha sıkıştırılabilir hale
getirir ve hidrolik sistemin özelliklerini belirgin şekilde etkiler. Düzensiz ve sarsıntılı çalışma yaratır ve
hava kabarcıklarının sıkıştırılmalarına bağlı olarak aşırı ısınma yaratır.
Havayı uzaklaştırma özelliklerinin incelendiği standart test IP 313/ASTM D 3427 dir. Bu testte 25, 50
ve 75 0
C lere ısıtılan test yağının içine sıkıştırılmış hava üflenir. 7 dakika sonunda hava akışı
durdurulur ve yağın içerisindeki havanın hacimsel olarak %0.2 ye düşmesi için geçen zaman
kaydedilir.
4.4. Köpüklenme
İçerisinde hapsolmuş hava bulunan hidrolik sıvı sistem rezervuarına döndüğünde, hava kabarcıkları
yüzeye ilerledikçe köpüklenme eğilimi görülür. Eğer köpük hidrolik devre içerisine girerse devrenin
verimliliği ciddi şekilde düşer çünkü köpük hidrolik sıvı olarak etkisizdir. Buna ek olarak sistem
parçaları da hasarlanabilir çünkü köpük sürekli bir yağ filmine oranla çok daha az etkili bir yağlayıcıdır.
Aşırı miktarda köpüklenme ayrıca rezervuardan hidrolik sıvı kaybına da neden olur. Bu nedenle bir
hidrolik sıvıda iyi köpük-önleyici özellikler olması istenir. Eğer gerekirse köpük oluşumunu önlemek
maksadıyla köpük-önleyici katıklar katılabilir. Köpük-önleyici katıklar havanın uzaklaştırma hızını
düşürebilirler bu nedenle doğru tipte ve miktarda katık seçmek çok önemlidir.
Köpüklenme özelliklerinin incelendiği standart test IP 146 / ASTM D 892 dir. [3] Bu testte 24 0
C deki bir
yağ numunesine 5 dakika boyunca sabit hızda hava üflenir. Ölçülen köpük miktarı Köpürmeye
Yatkınlık olarak raporlanır. Köpük 10 dakika boyunca yokolması için bekletilir ve daha sonar hacmi
ölçülür ve Köpüğün Kalıcılığı adını alır. Test ikinci bir numuneye 93.5 0
C de tekrarlanır ve köpük daha
sonar 24 0
C de yokolması için bekletilir.
5. HİDROLİK SIVILAR ve SİSTEMİN KORUNMASI
Güç aktarımı yeteneklerinin yanısıra mineral yağlar aşağıdaki nedenlerden ötürü hidrolik sistemler için
ideal sıvılardır:
YAĞLAMA: Devre içerisindeki hareketli parçaları yağlarlar: pompalar, motorlar, valfler; bu ise uygun
akış karakteristiklerine ve aşınma önleyici özelliklere sahip bir yağ gerektirir.
SOĞUTMA: Sistemde oluşan ısıyı dağıtır; burada viskozite önemli bir kriterdir;
KORUMA: Sistemi korozyondan korur , pompalar, motorlar ve valfler gibi hareketli parçaları
aşınmadan korur.
5.1. Viskosite
Sistemin yağlanması gözönünde bulundurulduğunda bir hidrolik yağın en önemli özelliği onun
viskozitesidir. Yağın viskozitesi aşağıdakileri karşılayacak kadar yüksek olmalıdır: [2]
1. Sistem parçalarını, özellikle pompayı yağlayacak verimde olmalıdır,
2. Pompaların, motorların ve valflerin çalışma toleransları arasından sızıntıyı engelleyecek şekilde
etkili sızdırmazlık elemanı olmalıdır.
Yağın viskozitesi :
1. Hidrolik devre içerisinde serbestçe akacak kadar
2. Etkili bir soğutma sağlayacak kadar düşük olmalıdır.
Pratikte sistem pompasını yeterince yağlayabilecek kadar düşük viskozitede bir yağın seçimi, uygun
bir emniyet aralığı bırakılarak yapılır.
5.1.1. Viskosite ve Sıcaklık
Viskozitenin sıcaklık ve basınçla değişmesi nedeniyle bir hidrolik sıvının viskozitesi ile ilgili
gereksinimler karmaşıklaşır. Sıcaklıkla bir yağın viskozitesindeki değişim, yağın Viskozite İndeksine
bağlıdır. Yüksek viskozite indeksli bir yağ sıcaklığın yükselmesi ile daha düşük viskozite indeksli bir
sıvıya göre viskozitesinde daha az bir değişim gösterir.
Bir sıvının viskozite indeksi sıvının kullanıldığı hidrolik sistemin çalışma sıcaklığı aralığı gözönünde
bulundurularak yeterince yüksek seçilmelidir. Sıvı en yüksek çalışma sıcaklıklarında dahi yağlama
özelliğini yerine getirirken, en düşük çalışma sıcaklıklarında da rahatça akabilmeli ve soğukta özellikle
ilk çalışmalarda zorluk çıkarmamalıdır.
Birçok sıvı 100 civarında viskozite indeksine sahiptir, fakat çok büyük çalışma sıcaklığı değişimlerinin
yaşandığı havacılık gibi alanlarda 150 ve daha üzerinde viskozite indekslerine ihtiyaç duyulur.
Hidrolik yağlarda viskozite indeksi arttırıcılar katık olarak kullanılabilir. Bunlar dikkatlice seçilmelidir,
çünkü yağın fiziksel kararlılığını etkileyebilirler.
5.2. Akma Noktası
Akma noktası bir mineral yağın aktığı en düşük sıcaklıktır. Çoğu mineral yağda bir miktar çözünmüş
wax bulunur. Yağ soğutulurken wax katı kristal bir yapı oluşturarak kalan sıvının akmasını önler. Bir
hidrolik sıvının çalışması beklenen sıcaklıktan en az 10 0
C daha düşük bir akma noktası olmalıdır.
Mineral yağlara akma noktası düşürücü katıklar ilave edilebilir.
5.3. Viskosite ve Basınç
Basınçta bir artış viskozitede bir artışa yol açar. Tipik bir mineral yağın viskozitesi basıncı atmosferik
basınçtan 350 bar’a çıkarıldığında iki kat artar. Birçok endüstriyel sistemin çalıştığı bağıl olarak daha
düşük basınçlarda viskozite üzerinde basıncın etkisi belirgin değildir. Bununla birlikte, özel hidrolik
ekipmanlar; Örnek: ekstrüzyon ekipmanları gibi, o kadar yüksek basınçlar üretirler ki bu makinalarda
mineral yağlar kullanılamaz. Bunun yerine özel sentetik yağlar kullanılabilir.
Şekil 4. Sıcaklığın viskozite üzerindeki etkisi
5.4. Aşınmayı Önleyici Özellikler
Yük taşıma kapasitelerini arttırmak üzere birçok mineral yağın formülasyonlarında aşınma önleyici
katıklar bulunmaktadır.