@hayko-cepkin
bence çok uçmayın bu kadar, sadece uzakdoğuda kadrosu üretiliyo diğer fason kadrolar gibi aynı banttan geçerek, üstüne basılıyo marka sonra ne mutlu Türk'üm diyene, al sana Türk malı.
sadece burada montajı yapılıyo, kurusıkı tabanca tofaş araba gibi..
tabi uzakdoğudaki ucuz işçilikle çok ufak maliyetle yaptırılıyor, adam gibi servisi de yok, sadece bu ülke sınırları içersine özgü satış ve pazarlama söz konusu. O yüzden de buradaki Amerikan, Alman ve İsviçre malı bir takım bisikletlere göre daha ucuzdur, birebir aynı konforu vermese de yakın tatminliktedir.
en son kısmında da bu şekilde de bisikletini bilmeyen ve kulaktan(ya da forumdan) dolma bilgilerle bu arkadaşlar tarafından %100 Türk malı deniyor.
Burada fabrikası olup da İngiltere'ye, Çin'e ve bu markanın getirtildiği ülkeye de satan, günde 600tane üreten, İngiltere'ye de 100.000 tane satan asıl gururumuz olabilecek markalar da var, onlar da süpermarket bisikleti olarak da bir güzel aşağılanır.Ama binen de bilmez bisikleti, kendi bisikletinin rahatlığını söyler.(dikkat edin de bisikleti kötülemiyorum,ben de ona binmedim.)
Doğrusu bu bisikleti ben de beğeniyorum biçim olarak görüntü olarak, arkadaşımın da var gerçekten güzel bisiklet ama bir yerden sonra da uçmamak en iyisi derim.(yani şeklini falan, hiç sürmedim)
Yani abartmamak, gerçeğin dışında yansıtmak, hatta en can alıcı kısmı da insanların milli duygularını da kullanmamak en doğrusu.
Ben bunlara karşıyım, bisikletin nasıl olduğu zaten umrumda bile olmaz asla bu konuya gelindiğinde, konforu şusu busu gerçekten umrumda değil.
Bu konu başka konuları da açar elbet ama tekrar tekrar yorulmıycam, siz gene Türk malı deyin canınızın istediği, cahilliğinizin son sınırına kadar, kimsenin parası beni ilgilendirmez ama bir malı pazarlarken veya sunarken de hoş olmuyo böyle şeyler.Ticaretten de anladığım için de biliyorum neyin ne malı olduğunu, ya da ne malı sayılabileceğini.
Türk markasıyla Türk malı aynı değildir.