Tuncer Bayık
Daimi Üye
- Kayıt
- 23 Ağustos 2007
- Mesaj
- 314
- Tepki
- 308
- Şehir
- SİVAS
Karabük'te bisikleti spor olarak gören pek yok.Birini bulabilirsem zehirleyip,pedalize birliği büğütmeye çalışıyorum.İşte bir hafta sonu.Ben Karabük'te,O Safranbolu'da.Daha önceki kısa turlarımda resim çekmiyordum.Paylaşıma da vermiyordum.Ama bikaç poz çektik bu sefer.Bundan sonra Karabük ve Safranbolu'yu tanıtmak için gezilerimizi sizlerle de paylaşmakta yarar görüyorum.Cumartesi günü, patlamayı alışkanlık haline getiren arka lastiğin yenilenmesiyle, pazar günkü gezimiz için içim rahattı artık.Çamurlukları söktüm,çantaları (yağmurluk,su ve nevale vs için işe yarıyor) taktım.Pazar öğlen evden çıkabildim.Safranbolu 8-10 km ve rampalar var ve rakım biraz daha yüksek Karabük'ten.Hava bisiklet için en ideal hava.sıcak değil,soğuk değil,serin ama açık.Safranbolu'da arkadaşla buluştuk ve doğru bir markete.Eee,gezeceğimiz yerlerde yiyecek bulunmuyormuş.Acıkacağımız da kesin.Ömer o bölgeyi biliyor,nereye dese oraya.Önce bir çay molası.Değirmende! ??? Fotoğraf bulunamadı. Eski bir değirmen, restore edilmiş ve çok hoş bir cafe olmuş.Değirmenin suyu bile halen kanalla geliyor oraya.Mola bitti,geziye devam.Bulak Mağarasına doğru koyulduk yola Fotoğraf bulunamadı. Manzara tek kelimeyle mükemmel.Bir çok gezi notları okudum ve resimler gördüm, bizim Safranbolu,Karabük çevresi tam anlatılan Karadeniz güzelliklerinden bir köşe gerçekten.İnsan bütün sıkıntılarını unutup huzur buluyor.Aslında bu seferimiz acemice oldu.Pek resim çekemedik.İki üç resim.Ama bu seferi daha sonra tekrarlamayı düşünüyorum.Çünkü çok güzel yerler.o zaman telafi ederiz acemiliğimizi Fotoğraf bulunamadı. Mağaraya daha önce girdiğimizden içeri girmedik.(Ama sonra sizin için gireceğim).Orada G.Koreli Myung ile biraz sohbet ettikten sonra ayrıldık ve Safranbolu yönüne dönüşe geçtik.Dostumuz Myung da yürüyerek döneceğini söyleyerek o da yola koyuldu.Dönüş yolunda kötü sürpriz her bisikletli gibi bizi de buldu.Arkadaşın arka teker sürekli gevşemeye başladı.Biz bisikletliyiz ya! Yayan giden Koreliye toz attıracaktık güya.Her duruşumuzda bizi yakaladı bizim yaya.Arka mil kırıkmış.Sen onca yokuşu tep,çık oralara,sonra aynı rampayı tekrar inip,tekrar çıkamak zorunda kal.Niye mi?Bisikletçi şehir merkezinde .Kıranköye(Safranbolu'nun çarşısı) inip(iniş çok zevkli ama ),bisikletçiden mili alıp,tekrar o dik rampayı çıktım artık.:boese157: 40 dakikamı aldı.Bisikletin mili takıldıktan sonra rampa çıkmaya devam.Kolay mı? dağ yamaçları buralar sonuçta.Doğada gezmek bütün yorgunluğu unutturuyor ama. Az gittik, uz gittik,resmen dere tepe düz gittik.Hatta konyon gittik,su kemerlerinden geçtik Fotoğraf bulunamadı. Sonunda yayıldık yeşil çimenlere ve açlığımızı giderdik Fotoğraf bulunamadı. Bir baktık ki akşamı ettik.Dönüş;Safranbolu'da arkadaş beni ektikten sonra ben de artık rampa aşağı 15km vardır,1 saatte kendimi Karabük'e attım.İçimde daha hafif bir bisiklet ihtiyacının verdiği bir istek ve bir sonraki pazar gününün planları ile eve vardım. (Resimleri görünür yapamadım idare ediverin gari.)