Lüleburgaz-Vize-Kıyıköy-İğneada-Lüleburgaz bisiklet turu (2. gün)...

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/81.jpg

Lüleburgaz-Vize-Kıyıköy-İğneada-Lüleburgaz bisiklet turumuzun ilk gününün hikayesini anlatmıştım… Şimdi de gezinin ikinci gününün hikayesi... Bugünkü rotamız Kıyıköy’den İğneada - Demirköy - Yenice - Lüleburgaz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/76.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/77.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/78.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/79.jpg

23 Eylü Pazar sabahı, saat 08:00'de ekip ayaklanıyor ve çadırları söküp toparlanıyoruz... Fırtınalı ve yağmurlu bir gece geçirdik... Yağmur dakikalarca çadırımızı döverken, neredeyse çadırlarımızla birlikte havalanacaktık... Şimdi hava sakin ve güneşli, ancak hava biraz serin, 14 derece...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/80.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/82.jpg

Toparlanıp yola çıkmamız 09:00'u buluyor. Kıyıköy'den çıkarken, resim çekmeyi de ihmal etmiyoruz... Programa göre Kemal Bey (Kemal Tecimen) sabah İstanbul’dan İğneada otobüsüne binecek, 12:00 gibi İğneada’da bizle buluşacak… Biz de Kıyıköy’den İğneada’ya 64 km pedal basarak 12:00 gibi İğneada’da olmaya çalışacağız… Ama ne mümkün… O kadar çok iniş-çıkış yapıyoruz ki, hızla ilerlemek kesinlikle mümkün değil… Bir süre sonra da yol zemini oldukça bozuk taşlı bir yola dönüyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/84.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/85.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/85a.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/86.jpg

Bir gün önce geldiğimiz yoldan 10 km geri giderek, Hamidiye - Yaylacık köyü kavşağına ulaşıyoruz... Kavşaktan orman denizine doğru 2 km hızlı bir iniş yaparak Hamidiye köyüne geliyoruz... Şimdi önümüzde Kışlalı köyü var...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/87.jpg

Hamidiye köyü... Saat 10:05, 12,45. km'deyiz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/88.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/89.jpg

Hamidiye köyünden sonra zaman zaman tırmanarak, zaman zaman da inişler yaparak 10:37'de Kışlacık köyüne ulaşıyoruz... Km saatimiz 17,72. km'de olduğumuzu gösteriyor... Hiç oyalanmadan yola devam ediyoruz... Şimdi önümüzde Sivriler köyü var...
 
Scudo

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/90.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/91.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/92.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/93.jpg

Yol yine orman içinden, hafif iniş ve çıkışlarla devam ediyor... Bu arada Kemal Bey 11:40’da İğneada’ya ulaşmış… Arada bir telefon ediyor… Neredesiniz?.. Sivriler köyüne doğru ilerlediğimizi söylüyoruz... Ama, kesinlikle istediğimiz hızlarda gidemiyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/94.jpg

Sivriler köyüne geldiğimizde ise, saat 12:45 olmuştu. 2 saat boyunca hiçbir yerleşim yerine rastlamadan orman içinde ilerlemiştik... Şimdi 39,49. km'deyiz... Ortalama hızımız 10 km civarlarında... Köyde 15-20 dakika mola veriyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/95.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/96.jpg

Sivriler köyünden sonra yol toprak yola dönüşüyor. Zemini çok taşlı berbat bir yol... Zaten bazı haritalarda bu yol görünmüyor... Bu yolda, bir sürü tırmanış ve iniş yapıyoruz… İnişlerde sürekli fren yaparak taşlardan sakınmaya çalışıyorum… Daha önce de yazmıştım, 1,50 asfalt lastiklerime 90 psi hava basmıştım… Bu yolu atlattıktan sonra önümüzde çok uzun bir parkur daha olduğu için, lastiklerin havasını indirmeye kıyamadım… Hoplaya zıplaya, Cahit Hoca’ya ve Rahman’a ayak uydurmaya çalışıyorum…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/97.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/98.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/99.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/100.jpg

Sivriler köyünden yaklaşık 10 km sonra sonra Bulanık Dere'den geçiş... Suyun zemini kumluk olduğu için, biraz ağırlıkta lastikler gömülüyor... Yani bisiklet üzerinden buradan geçmek imkansız... Karşı kıyıda su biraz daha derinleşiyor...

Aslında bu yoldan iki yıl önce de, Cahit Hoca ve Necati Bey’le geçmiştik. Ama, ters yönden… ((link)) Şimdi düşünüyorum da o zaman, bu parkur için tam bir gün ayırmıştık… Kendimize biraz fazla güvendik galiba… Bugün bu parkuru tamamladıktan sonra İğneada’dan Lüleburgaz’a kadar 100 km daha pedal basacağız… Üstelik güzergah üzerinde bulunan Mahya Dağı'nı geçmek için 0 rakımdan 800’lü rakımlara tırmanacağız…
 

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/101.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/102.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/103.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/104.jpg

Bulanık Dere'den İğneada'ya giden asfalt yola kadar yine inişli çıkışlı, hız kesen toprak yolda ilerlemeye çalışıyoruz...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/105.jpg

İğneada'ya giden asfalt yola ulaştığımızda ise saat 15:00 olmuştu bile... Km saatimiz ise 59. km'yi gösteriyordu... Oysa, Kemal Bey, telefonla aradıkça, 01:00 gibi orada oluruz, bir süre sonra 14:00 gibi orada oluruz diyorduk... Buradan İğneada'ya kadar 5 km kadar bir yolumuz daha var... Ancak saat 15:15’de yorgun argın İğneada’ya ulaşabiliyoruz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/106.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/107.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/107a.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/107b.jpg

İğneada görüntüleri... Kemal Bey bizi beklerken bu fotoğrafları çekmiş...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/108.jpg

Kemal Bey, dipdiri pedal basmak için sabırsızlanarak bizi bekliyor... Ertesi gün Pazartesi ve benden başka herkesin işi var… Yani yola kesinlikle devam etmemiz gerekiyor… Ama benim gözüm bu yolu, bugün hiç mi hiç kesmiyor… Neticede 16:10’da hep birlikte Lüleburgaz'a doğru yola çıkıyoruz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/109.jpg

Şimdi önümüzde Demirköy var...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/110.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/111.jpg

Yol çok güzel ama, şimdi bizi 10 km'lik bir tırmanış bekliyor...

Kemal Bey ve Rahman önden gidiyorlar, Cahit ve ben birlikte onları arkadan takip ediyoruz… Bende biraz yorgunluk alametleri var... Bunda Bir gün öncesinin rüzgara karşı km’lerce pedal basmamızın büyük payı var. Gece de iyi uyuyamadık, ayrıca sabahki parkur da oldukça zorluydu.
 

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/112.jpg

Saat 18:30’da, 90. km’de Demirköy’e ulaşıyoruz…

Demirköy’den 19:00’da tekrar yola çıkıyoruz… Önce kısa bir çıkış, ardından 2-3 km’lik bir iniş yaptıktan sonra Mahya Dağı’na doğru tırmanmaya başlıyoruz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/113.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/114.jpg

Tırmanış başlarken, Demirköy Camisi’nden akşam ezanını duyuyoruz… Yani artık güneş battı ve biz karanlıkta orman içinde, tırmanıyoruz… Yine ikişerli oluyoruz… Çünkü uzun süredir kullanmadığım ön farımın çalışmadığını anlıyorum. Arka flaşörümü de Otogar’a gitmek için bindiğim Metro’da, bana yardım etmek isteyen biri tarafından kırıldı… Ben Rahman’la birlikteyim, önümüzde de Cahit’le, Kemal Bey gidiyorlar… Trafik yok denecek kadar az… 10 dakikada bir araç geçiyor… Arka flaşörler karanlıkta o kadar kuvvetli çakıyorlar ki, arkamızdan gelen arabalar, uzaktan ışıkları farkedince iyice yavaşlıyorlar ve olup biteni anlamaya çalışıyorlar…

Ancak yol o kadar zorlu ki... 6-7 km hızla tırmanabiliyoruz... Kendi kendime keşke, ben İğneada’da kalsaydım diyorum… Rahman, abi istersen biz Yenice’de çadır kuralım diyor… Vallahi iyi fikir… Yenice, Mahya Dağı'nı aştıktan sonraki inişteki köy... Yenice'den sonra yol düz ama, daha 50 km daha yol var...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/115.jpg

Rahman, hemen önümüzde Kemal Bey'le giden Cahit’e telefon ediyor… Bizim Yenice Köyü’nde çadır kuracağımızı söylüyor… Lüleburgaz’dan İstanbul’a en son otobüs 22:00 de hareket edecek… Pazartesi sabahı İstanbul’da olması gereken Kemal Bey’in bu otobüse yetişmesi gerek… Biz Rahman’la kendimizi hiç zorlamadan karanlıkta yavaş yavaş tırmanıyoruz. Karanlıkta ağaçların yaptığı gölge oyunlarındaki garip şekillere bakarak, Rahman’a soruyorum… Buradan gece tek başına geçebilir miyiz acaba?..

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/116.jpg

Bir süre sonra, ayışığı ortalığı aydınlatmaya başlıyor… Ayışığında parlayan asfaltta, karanlığa alışan gözlerimizle rahatlıkla ilerliyoruz… Ağaçlar, ayışığını kapattığında ise, Rahman’ın farlarının aydınlattığı yolda tırmanmaya devam ediyoruz… Aslında bu parkuru da geçen yıl geçmiştik, bu yazı da bu sütunlarda (link) adıyla yayınlanmıştı… 7 Km tırmandıktan sonra Mahya Dağı’nın 640 metre yükseklikteki Kadın Kule kesimine ulaşıyoruz…

Ardından 4 km iniş yapıyoruz… Hava sıcaklığı 7 derece civarında… Tırmanışlarda terden sırılsıklam olan vücudumuz, iniş srasında buz kesiyor. Parmaklarım soğuktan, uyuşuyor… Üstümü değiştirebileceğim yedek giysilerim var ama, 4. km’nin sonunda 6-7 km daha tırmanarak Jandarma Kule’ye tırmanış yapacağımız için, giysilerimi harcamak istemiyor, bu değişikliği Jandarma Kule’de yapmayı düşünüyorum…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/121.jpg

Karanlıkta ilerlerken, ileride yanıp sönen ışıklar gördüğümüzde, şaşırıyoruz… Çünkü ileride Cahit Hoca ve Kemal Bey’in bizi beklediğini görüyoruz… Kemal Bey, İstanbul’a Pazartesi sabahı ilk otobüsle dönmeye karar vermiş… Artık hep birlikte tırmanıyoruz… Gerçekten zorlu bir parkur… Sonunda, Mahya Dağı’nın 810 metre yükseklikteki Jandarma Kule Zirvesi’ne ulaşıyoruz… Saat 22:00 gibi, gibi diyorum çünkü karanlıkta artık not almayı bıraktım… Buradan sonra 10 km kadar iniş yaptıktan sonra Yenice Köyü’ne ulaşacağız… Rahman’la benim planım Yenice’de çadır kurmak…

Zirvenin hemen sonrasında bulunan Güzellik Çeşmesi’nde mola vermeyi düşünüyoruz… Ancak, benim arka lastiğim, ayaklarımın altında sanki maytap patlamış gibi patlıyor… Tabii bunda lastiklerime aşırı hava basılmasının da büyük payı vardı… Güzellik Çeşmesi’nde duruyoruz… Aynı anda oraya su almak için bir araba daha geliyor… Gelenler, Rahman, Cahit ve Kemal Bey’le anında ahbaplık kuruyorlar… Getirdikleri bir ışıkla ortalığı gündüz gibi aydınlatıyorlar… Benim dış lastik de küçük bir yarık oluşmuş… Ben üstümü değiştirinceye kadar Rahman benim patlak lastiğimi değiştiriveriyor… Rahman’a buradan bir kez daha teşekkür ediyorum…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/118.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/119.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/120.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/123.jpg

Sanıyorum 22:30 gibi tekrar yola çıkıyoruz ve Yenice’ye doğru inişe geçiyoruz… Yolun üstünde gerçekten manyetik alan dediğimiz türden bir yer var… Yol yokuş gibi görünüyor ama, biz yokuşu süratle çıkıyoruz… Gerçekten bu durum eni konu belli oluyor… Ancak geçen yıl buradan geçerken uzaktan bu yolun resmini çektiğimde bir göz aldanmasının olduğunu, aslında yokuş gibi gördüğümüz bu yolun iniş olduğunu tespit etmiştik… Bu arada Rahman, Kemal Bey’in bisikletini arkadan hafifçe çekerek, manyetik alan konusunda ona küçük bir şaka yapmayı da ihmal etmiyor...

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/122.jpg

Neyse, Yenice’ye ulaşıyoruz… Karanlıkta çadır kurmak için yer arıyoruz. Bu arada Rahman, çadırı Poyralı’da kuralım deyince, yeniden pedallara asılıyoruz… Benim biraz önceki yorgunluğumdan eser yok… Artık orman içinden de çıktık. Ayışığında parlayan asfalt yolda, 25-30’lu hızlarda ilerliyoruz… Saat 23:00’de Poyralı’ya ulaşıyoruz… Burada kısa bir çay molası veriyoruz... Poyralı’dan sonra daha 35 km yolumuz var.

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/125.jpg

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/126.jpg

Poyralı'da yetiştirilen bu karpuz 42 kg... Geçen yıl yetiştirilen bir balkabağı da 65 kg ağırlığındaymış...

Bu arada ben çadır kurmaktan vazgeçtim. Artık hep birlikte Lüleburgaz’a gideceğiz… Cahit, beni, Rahman da Kemal Bey’i evinde misafir etmek istiyor ama, onları rahatsız etmemek için teşekkür ederek, Öğretmenevi’nde kalmayı düşünüyoruz… Ama bizim Lüleburgaz’a varmamız da herhalde 01:00’i geçecek. Umarım, Öğretmevi’nde bizi kabul edecek bir görevli bulabiliriz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/117.jpg

10-15 dakika sonra tekrar yola çıkıyoruz… Şimdiye kadar, birkaç kere 1-2 saat gece karanlıkta bisiklet sürmüştüm ama, bugün benim için tam bir macera oldu… 100 km’yi çoktan aştık, 150. km’lerde seyrediyruz… Kemal Bey’de ilk gece sürüşünü bugün gerçekleştiriyor ve gördüğüm kadarıyla ertesi gün önemli bir toplantıya yetişme telaşında olmasına rağmen oldukça keyifli… Bir gün önce gündüz geçtiğimiz, Ertuğrul, Eskitaşlı, Turgutbey köylerinden köpek havlamaları eşliğinde gece yarısı geçiyoruz…

http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/22-23-9-07-kiyikoy-igne/124.jpg

Ve saat 01:15’de Lüleburgaz'a ulaşıyoruz... Sabah 08:30’dan beri beri bisiklet üstündeyiz… Km saatim tam 164.89 km yol yaptığımızı gösteriyor… Ama, neredeyse yarısından fazlası tırmanış olan, gerçekten çok zor bir parkurdu… Neyse ki Öğretmenevi'nde bir görevli varmış… Bizi içeriye alıyor, Cahit ve Rahman’la vedalaştıktan sonra Öğretmenevi’ndeki odalarımıza yerleşiyoruz. Kemal Bey sabah çok erken kalkacak ve ilk otobüsle İstanbul’a dönecek… Ben ise ertesi gün saat 10:00’a kadar uyuyorum… Onun gittiğini bile duymamışım… Ertesi gün Rahman gelerek beni İstanbul’a yolcu ediyor…

Gerçekten zor ama çok keyifli bir gezi olmuştu… Tur arkadaşlarım Cahit Turhan’a, Rahman Karataş’a ve ikinci gün bize eşlik eden Kemal Tecimen’e çok teşekkür ediyorum… İnşallah bir başka gezide tekrar beraber oluruz diyorum…

Lüleburgaz-Vize-Kıyıköy-İğneada-Lüleburgaz bisiklet turu (2. gün)...

Kıyıköy-İğneada-Demirköy-Lüleburgaz

Yapılan km: 164,89 km
Bisiklet üzerinde geçen süre: 11:38 saat
Ortalama hız: 14,39 km/saat
En yüksek hız: 50,9 km/saat
 

Kemal Tecimen

Daimi Üye
Kayıt
3 Aralık 2005
Mesaj
326
Tepki
305
Şehir
istanbul
süleymancığım merhaba gene döktürmüşsün ellerine sağlık ben yarım tur yaparak bu geziyi tamamladım fakat hayatımda ilk defa geceleyin bisiklet sürdüm korktuk ama çokta zevkliydi yollar güzel benim ince lastiklerle şimdi patladı patlayacak derken patlamadan yolu tamamlayabildim ben gördümkü insanların uzun yollarda arkadaş seçimi çok önemli sağolsunlar süleyman bey cahit kardeşim ve rahman kardeşimlen çok uyumlu bir şekilde yolumuzu bitirdik benim için bir günlük gezi tam bir macera oldu kısa bir günde çok hareketlilik yaşadım geziye katılan süleyman beye cahit kardeşime ve rahman kardeşime çok çok teşekkürler yeni gezilerde görüşmek dileğiyle


kemal tecimen
 

Necati Bilgen

Daimi Üye
Kayıt
28 Temmuz 2005
Mesaj
337
Tepki
793
Şehir
Bakırköy, İstanbul
Sevgili pedalşörler .Siz aklınızı peynir ekmekle mi yediniz. Bisiklet üzerinde gece yarılarına kadar karanlık ıssız yollarda ne arıyorsunuz ? Sizin eşiniz çocuğunuz yokmu? Orman içlerinde ayılar var domuzlar var sizi yerlerse!

Bu zevkleri yaşayanlar bilir Bu bir BİSİKLET SEVDASIDIR önüne geçilmez bir tutkudur. Yorgunluklara, zorluklara rağmen, yeni geziler düşünülür.

İki sene evvelki turumuzda Bulanık dere geçişindeki boğa'nın saldırsı aklıma geldi sonra Sivriler köyüne kadar orman içi yolu ve benim düşüşüm.
Güzel günlerdi sizler tekrar yaşamışınız bir başka türlü..Tebrikler ve

Sevgiler
 

macerakolik

Forum Bağımlısı
Kayıt
8 Ekim 2006
Mesaj
3.858
Tepki
2.697
Şehir
Esenyurt-İstanbul
İsim
Soner
Başlangıç
1985—86
Bisiklet
Trek
Bisiklet türü
Yol bisikleti
Süleyman Abi gerçekten süper bir macera olmuş. Şahsen ben okurken bile çok heyecanlandım. Özellikle bulanık dere geçişini ve toprak yola başlağınız yer çok hoşuma gitti. Oralardan bende geçmeyi çok isterdim. Turunuz bayağı meşakatli olmuş ama herşeye değdiği belli. Hepinizi yürekten tebrik ediyorum. Paylaşım için sağolun. Bacaklarınıza sağlık.
 

coşkun ayaz

Daimi Üye
Kayıt
27 Nisan 2007
Mesaj
252
Tepki
661
Şehir
kocaeli
süleyman bey,
Siz benim örnek aldığım,gezilerine özendiğim, performansına gıpta ile baktığım, emekli olunca arkasına takılıp gezmek istediğim (izniniz olursa) kişilerdensiniz.
Yolunuz açık olsun...
 
  • Beğen
Tepkiler: Süleyman Şatır

oktay tiryakioğlu

Forum Demirbaşı
Kayıt
11 Haziran 2007
Mesaj
471
Tepki
706
Şehir
ESKİŞEHİR
abilerim çok tebrik ediyorum sizleri. bu ne performans maşşallah. valla 12 saat sele üzerinde oturmak zor olmalı. (sele bölgesi açısından :) ) paylaşımlarınız için teşekkürler. gece yolculuğunun tadı bir başka oluyor sanırım. hiç deneyimim olmadı şimdiye kadar. teşekkürler tekrar....
 

Lütfü Çolak

Forum Bağımlısı
Kayıt
15 Eylül 2004
Mesaj
1.249
Tepki
1.811
Şehir
İstanbul
süleyman şatır, kemal tecimen, cahit turhan ve rahman karataş.
macera dolu bir geziyi daha geride bırakmışsınız.
2. günün böyle maceralı olacağı, 1.gün gece yağan yağmurdan belliymiş sanki. :)

tebrikler vede teşekkürler.

sevigili abilerim bayram sonrası, gökova öncesi, görüşmek üzere... ;)
 

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
@rahmankarataş
Rahman teşekkürler… Gece yolculuğunda, verdiğin destek için de ayrıca teşekkürler… Yeni bir turda görüşmek üzere…

@k.tecimen
Evet Kemal Bey, gerçekten benim de en keyif aldığım gezilerden biriydi… Yeni gezilerde buluşmak üzere…

@Necati Bilgen
Necati Abi, iki yıl önce birlikte geçtiğimiz yollarda hep kulaklarını çınlattık… Gökova gezisinde görüşmek üzere…


@c.turhan
Cahit teşekkürler… Birlikte bir turda yeniden birlikte olmayı ben de çok isterim. Ancak, 29 Ekim’de Gökova’da olacağız… Bir başka gezide görüşmek üzere…


@coşkun ayaz
Coşkun Bey, teşekkürler… Emekli olmanızı beklemeye gerek yok… Haftasonu gezilerimizde müsait olduğunuz takdirde bize katılabilirsiniz…

@oktay tiryakioğlu
Teşekkürler Oktay… Neredeyse hiç trafik olmayan yollarda, mükemmel bir gece yolculuğuydu… Tekrar teşekkürler… Gökova'da görüşmek üzere...

@edi55
Ediz Bey çok teşekkürler…

@Lütfü Çolak
Lütfü çok teşekkürler… Gezilerimizde seni de görmek isteriz… Gökova'da görüşmek üzere...
 

Süleyman Şatır

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Mart 2005
Mesaj
1.151
Tepki
2.733
Şehir
Fatih / İstanbul
@SECO 34
Sercan çok teşekkürler... Ayrıca maille gönderdiğin Serkan'ı karşılama sırasında çekilmiş fotoğraflar için de teşekkürler...
 
  • Beğen
Tepkiler: H.Can DEMİREL

gokhan erdogan

Forum Bağımlısı
Kayıt
12 Mayıs 2009
Mesaj
973
Tepki
1.194
Şehir
Luleburgaz
müthiş bir gezi daha süleyman abının essız anlatımıyla suleyman abı senın yazılaırnı okuyunca gercekten ıcımdem daha cok gezmek gelıyor saygılar hepınızın ayagına saglık
 
  • Beğen
Tepkiler: Süleyman Şatır

omer yildiz

Forum Demirbaşı
Kayıt
16 Aralık 2008
Mesaj
510
Tepki
15
Şehir
antalya
Ben sevdim geziyi ve anlatımını.Baskalarınada oneririm.Asla pisman olmazsınız,belkide bu gun yaptıgınız en iyi iş bu olabilir.Deneyiniz.Ellerinize ,yureginize saglık kardeslerim.