Özkan Uzuncezar
Üye
- Kayıt
- 9 Haziran 2010
- Mesaj
- 91
- Tepki
- 82
- Şehir
- Kastamonu
Herkese merhabalar. 11 eylül cumartesi günü yaptığım Kastamonu merkez ve Karaçomak barajı gezimi hemen forumda paylaşmak istedim. Doğaya ve bisiklete karşı çok büyük bir ilgim var. Kastamonunun doğası insanı kendine aşık ediyor. Şelaleleri, milli park olan Küre Dağları, Pınarbaşındaki dünyanın en büyük 2. kanyonu olan Valla kanyonu ve birçok sayamayacağım doğal güzellikler. Mutlaka gelip görmeniz gereken cinsten bir şehirdir Kastamonu. İlk önce Kastamonun merkezindeki konakları, anıtları gezdikten sonra rotamı Karaçomak barajına çevirdim. (Karaçomak barajıda güzeldir ama Kastamonu doğasını merak edenler için yetersiz bir yer daha doğrusu sıradan. Benim buraya gitme amacım: amatör olduğum için ve şehire çok fazla uzak olmadığı için burayı seçtim.) İleride hedeflerim büyük. Dediğim gibi doğaya olan merakımda olduğu için bu işi büyük bir zevkle yapıyorum. Yalnız şu an için eksiklerim çok. En önemlisi bir kaskım yok. 2. olarak bisikletim salcano troia. Çok ağır bir bisiklet
Umarım gezimi beğenirsiniz. Evden çıkıyorum. Bizim apartmanın hemen 20-30 metre ilerisinde bir konak var. "Horozoğlu Konağı" 2 fotoğrafını çekip yoluma başlıyorum. İlk gideceğim yer İsmail bey camii. Bu caminin hemen yanında bir han var. Adı deve hanı. İlk bakışta anlamsız gelen bu fotoğrafa dikkatli bakınız... O resimdeki Kafaya benzeyen şey aslında dönemin hükümdarının/padişahının kafasını tasfir ediyor. Ancak resimden pek anlaşılmamış. O kafa tasfirinin bulunduğu kapı, Caminin ana kapısı. Bu resmi çok seviyorum. İsmail bey caminin abdestliği. Yeşiller içinde çok güzel bir yapı. Külliyenin içindeki el sanatları çarşısına giriyorum. Çarşı derken küçük bir yer. Burada bir ağaç gövdesi dikkatimi çekiyor. Hemen fotoğrafını çekiyorum. Böyle güzel bir sedir bulmuşum. Oturmadan gideyim mi yani? Artık İsmail bey camisinden çıkıyor rotamı Şehit Şerife Bacı anıtına çeviriyorum. Yolda giderken 2 tane Kastanonu evi görüyorum. Fotoğrafını aldım yola devam. Hala yoldayım. Kastamonu belediyesinin yanından geçiyorum.
Belediyenin hemen yanında eski bir konak var. Onuda çekiyorum. Bu konakta ilgimi çeken bir şey var. Konağın kapısının hemen üzerinde kurumuş bir keçi başı var bunu daha önce bir kaç yerde daha görmüştüm. Kastamonunun meşhur kambur köprüsü. Kastamonuya gelenler bilir. Şehir boyunca şehrin tam ortasından bir çay geçer. İşte o çayın fotoğrafını çekiyorum. Peki soracaksınız: Nerden geliyor bu çayın suyu? Merak etmeyin orayada gideceğim ve artık Şehit Şerife Bacı anıtının bulunduğu Cumhuriyet meydanına geldim. ŞEHİT ŞERİFE BACI İNEBOLDAN KASTAMONUYA CEPHANE TAŞIRKEN DONARAK ŞEHİT OLAN KAHRRAMAN TÜRK KADINIDIR. Anıtın hemen sağında 126 yıllık Abdurrahmanpaşa lisesi var. Ama lise şu anda o binayı kullanmıyor. Hemen solunda ise askerlik şubesi var. Hemen arkasında ise hükemet binası var. Kuzeydoğusunda ise Rıfat Ilgaz kültür merkezi var. Eski Abdurrahman paşa lisesi binası. (Anadoluda kurulan ilk lisedir kendileri). Eskiden hapishane olan Rıfat Ilgaz kültür merkezi ve hükümet binası.
Artık yola devam etmenin vakti geldi rotamız saat kulesi. Yol üzerinde bulunan bir caminin tahta minaresi. Şehirin her tarafından görülen bir tepe üzerine kurulan saat kulesi yolu beni çok yoruyor. Küçük bir mola veriyorum. Burası mola verdiğim mekan. Yukarıdan küçük toprak parçaları düşüyor. İlk anda fark etmemiştim ama burası tehlikeli bir yermiş. Hemen kalkıyorum ordan. Neyse artık kuleye ulaştım. Kulede bir arkadaşımla karşılaşıyorum. Saolsun fotoğraf çekmemde yardımcı oluyor. Son olarak kulenin kapısın çekiyorum. Buradan da ayrılıyorum artık şehir içinde uğrayacağım 2 yer kaldı. Birisi evkaya mezarları diğeri ise Şehitlik anıtı. Yol üzerinde bir teyzeyle karşılaşıyorum. Selamımı verip yanına gidiyorum. Çok sıcak kanlı bir insan. Teyzenin 3 tane ördeği var. İsimleri Nuri, Pasaklı, Garip. Nuri ye karşı daha çok sevgisi var sanki?! Nuriyle pasaklı bir olup garibi dövüyorlarmış. O yüzden ona Garip ismini vermiş.
Nuri; Pasaklı; Garip; Onlara da veda ettim, yola çıktım derken nihayet evkaya mezarlarına ulaştım. Kaya mezarlarının içerisine giriyorum. İçeride değişik yazılar var. Hadi Burada ALLAH yazıyor. Peki ya burada? İçeriye girdim. Bir oda var orası çok ürpertici. Son durağım şehitlik anıtı ondan sonra şehirden çıkıp baraja gideceğim. Şehitlik anıtındada bir kaç fotoğraf çekiniyorum. AZİZ ŞEHİTLERİMİZ RUHLARI ŞAD OLSUN. Artık kastamonudan çıktım. Karaçomak barajına ilk defa gidiyorum. Yol bilmem iz bilmem birazda içimde tedirginlik var. Yolda bir kaç kişiye sorarak barajı buluyorum. Bir ara yanlış yola giriyorum neyseke çok ilerlemeden yanlış yolda olduğumu anlıyorum. İşte o yol burası. Tamam bu sefer doğru yoldayım! Yol çok güzel bu yolu takip edince benim hedefim olan güzel manzaralı bir yere ulaşıyorum ve ben. Konakladığım yer burası. Bu fotoğrafıda çok sevdim. Bu da çekindiğim son fotoğraf. Bundan sonra şarjım bitiyor. Umarım gezime bakarken iyi vakit geçirmişsinizdir. Ben çok eğlendim. Hoşçakalın, sağlıcakla kalın.
Umarım gezimi beğenirsiniz. Evden çıkıyorum. Bizim apartmanın hemen 20-30 metre ilerisinde bir konak var. "Horozoğlu Konağı" 2 fotoğrafını çekip yoluma başlıyorum. İlk gideceğim yer İsmail bey camii. Bu caminin hemen yanında bir han var. Adı deve hanı. İlk bakışta anlamsız gelen bu fotoğrafa dikkatli bakınız... O resimdeki Kafaya benzeyen şey aslında dönemin hükümdarının/padişahının kafasını tasfir ediyor. Ancak resimden pek anlaşılmamış. O kafa tasfirinin bulunduğu kapı, Caminin ana kapısı. Bu resmi çok seviyorum. İsmail bey caminin abdestliği. Yeşiller içinde çok güzel bir yapı. Külliyenin içindeki el sanatları çarşısına giriyorum. Çarşı derken küçük bir yer. Burada bir ağaç gövdesi dikkatimi çekiyor. Hemen fotoğrafını çekiyorum. Böyle güzel bir sedir bulmuşum. Oturmadan gideyim mi yani? Artık İsmail bey camisinden çıkıyor rotamı Şehit Şerife Bacı anıtına çeviriyorum. Yolda giderken 2 tane Kastanonu evi görüyorum. Fotoğrafını aldım yola devam. Hala yoldayım. Kastamonu belediyesinin yanından geçiyorum.
Belediyenin hemen yanında eski bir konak var. Onuda çekiyorum. Bu konakta ilgimi çeken bir şey var. Konağın kapısının hemen üzerinde kurumuş bir keçi başı var bunu daha önce bir kaç yerde daha görmüştüm. Kastamonunun meşhur kambur köprüsü. Kastamonuya gelenler bilir. Şehir boyunca şehrin tam ortasından bir çay geçer. İşte o çayın fotoğrafını çekiyorum. Peki soracaksınız: Nerden geliyor bu çayın suyu? Merak etmeyin orayada gideceğim ve artık Şehit Şerife Bacı anıtının bulunduğu Cumhuriyet meydanına geldim. ŞEHİT ŞERİFE BACI İNEBOLDAN KASTAMONUYA CEPHANE TAŞIRKEN DONARAK ŞEHİT OLAN KAHRRAMAN TÜRK KADINIDIR. Anıtın hemen sağında 126 yıllık Abdurrahmanpaşa lisesi var. Ama lise şu anda o binayı kullanmıyor. Hemen solunda ise askerlik şubesi var. Hemen arkasında ise hükemet binası var. Kuzeydoğusunda ise Rıfat Ilgaz kültür merkezi var. Eski Abdurrahman paşa lisesi binası. (Anadoluda kurulan ilk lisedir kendileri). Eskiden hapishane olan Rıfat Ilgaz kültür merkezi ve hükümet binası.
Artık yola devam etmenin vakti geldi rotamız saat kulesi. Yol üzerinde bulunan bir caminin tahta minaresi. Şehirin her tarafından görülen bir tepe üzerine kurulan saat kulesi yolu beni çok yoruyor. Küçük bir mola veriyorum. Burası mola verdiğim mekan. Yukarıdan küçük toprak parçaları düşüyor. İlk anda fark etmemiştim ama burası tehlikeli bir yermiş. Hemen kalkıyorum ordan. Neyse artık kuleye ulaştım. Kulede bir arkadaşımla karşılaşıyorum. Saolsun fotoğraf çekmemde yardımcı oluyor. Son olarak kulenin kapısın çekiyorum. Buradan da ayrılıyorum artık şehir içinde uğrayacağım 2 yer kaldı. Birisi evkaya mezarları diğeri ise Şehitlik anıtı. Yol üzerinde bir teyzeyle karşılaşıyorum. Selamımı verip yanına gidiyorum. Çok sıcak kanlı bir insan. Teyzenin 3 tane ördeği var. İsimleri Nuri, Pasaklı, Garip. Nuri ye karşı daha çok sevgisi var sanki?! Nuriyle pasaklı bir olup garibi dövüyorlarmış. O yüzden ona Garip ismini vermiş.
Nuri; Pasaklı; Garip; Onlara da veda ettim, yola çıktım derken nihayet evkaya mezarlarına ulaştım. Kaya mezarlarının içerisine giriyorum. İçeride değişik yazılar var. Hadi Burada ALLAH yazıyor. Peki ya burada? İçeriye girdim. Bir oda var orası çok ürpertici. Son durağım şehitlik anıtı ondan sonra şehirden çıkıp baraja gideceğim. Şehitlik anıtındada bir kaç fotoğraf çekiniyorum. AZİZ ŞEHİTLERİMİZ RUHLARI ŞAD OLSUN. Artık kastamonudan çıktım. Karaçomak barajına ilk defa gidiyorum. Yol bilmem iz bilmem birazda içimde tedirginlik var. Yolda bir kaç kişiye sorarak barajı buluyorum. Bir ara yanlış yola giriyorum neyseke çok ilerlemeden yanlış yolda olduğumu anlıyorum. İşte o yol burası. Tamam bu sefer doğru yoldayım! Yol çok güzel bu yolu takip edince benim hedefim olan güzel manzaralı bir yere ulaşıyorum ve ben. Konakladığım yer burası. Bu fotoğrafıda çok sevdim. Bu da çekindiğim son fotoğraf. Bundan sonra şarjım bitiyor. Umarım gezime bakarken iyi vakit geçirmişsinizdir. Ben çok eğlendim. Hoşçakalın, sağlıcakla kalın.