Öncelikle paylaşım için teşekkürler.
Fotograflara ve öncesi sonrasına göre bir yorum yapmak gerekirse ben de pek başarılı bulduğumu söyleyemem. Söyleyemem çünkü parlatma aşamanda bir takım yanlış uygulamalar fotograflardan da dikkati mi çekti. Bunlardan ilki aluminyum folyo olmakla beraberinde kullanmış olduğun iki parçadan ilki olan sentetik bez ile başlamak isterim. Parlatma işlemi daha doğrusu bundan sonra bunun yerine "metal polisajdan" bahsetmek gerekirse öncelikle malzeme seçimi de polish uygulanacak yüzeye göre seçilmelidir. Örneğin aluminyum bir yüzey için yapılacak uygulamada yüzey önce kuru bir bez ile temizlenmek yerine satıh derin sayılabilecek çiziklerden 1200'lük bir zımpara ile arındırılmalı, ardından tiner ile silinmeli ve sonrasında da kanvas tarzı ipliksi kumaş ile polisaj işlemi dairesel hareketlerle bir kaç kez uygulanmalıdır. Burada yine dikkat edilecek husus; metal parlatıcı o an polisaj yapabileceğin alan kadarına yapılmalı, birden parlatılacak parçanın tamamına sürülmemelidir, aksi halde metal parlatıcı malzemenin beklediği yüzeyde yüzeysel kararmalar olabilmektedir.
http://i62.photobucket.com/albums/h99/graf_i/b-1.jpg
http://i62.photobucket.com/albums/h99/graf_i/c-2.jpg
O yüzden parça parça, aynı paralellikte lokasyon uygulamalar daha iyi sonuç verecektir. Keza bu aluminyum örneği eski bir nikelaj içinde uygulanmak gerekirse bu uygulamanın sıralaması; tel fırça, ardından selülozik tiner ile atık metal kurumları temizlenerek polisaj işlemine devam edilmelidir. Ayrıca ufak bir not daha, ne kadar temiz bez o kadar iyi sonuç demektir bunu da unutmayın.
aluminyum folyo konusuna gelince kim dedi, nereden böyle bir şeyi kullanmayı uygun gördün bilmiyorum ama metal parlatıcılar zaten içeriğindeki bileşenler gereği bu tarz metalleri aşındırmak için yapılmamış mı? Daha tutup bunu başka bir metale parlatıcı ile çözündürüp sıvamanın mantığı nedir? hani folyodaki parlaklık oraya geçecek diye düşündün diyelim, istesen de böyle bir şey olmaz polisaj için üretilmiş bu malzemeler zaten ayrıştırıcıdır, sadece seni anlık yanıltır bu kadar.
Hazır bu kadar söz etmişken çemberleri verniklemekte akrilik bazlı spreyler ile geçici çözümler olur kendinizi kandırmayın, yüzey geriliminin neredeyse en fazla olduğu çemberlerde, üstüne üstlük fren yüzeyi ve sürtünmeyi de sayarsak sonrasında yaşayacağınız hayal kırıklığını siz düşünün derim. Zamanla kılcal çatlamalar ile verniğin yüzeydeki gerilimi artacak sonra da yüzey ile olan tutunması azalarak kavlamalara neden olacaktır. İşin özü emeğin güzel, uygulaman eksik biraz üzerine düş bunu da deneme yanılma ile daha da farkedecek ve tecrübe kazanacaksın.
http://i62.photobucket.com/albums/h99/graf_i/14-2.jpg
http://i62.photobucket.com/albums/h99/graf_i/55-1.jpg
Fotograflardan uygulamaile aradaki farkları açık ve nette görebilirsin, sanırım daha fazla bir şey demeye gerek yok diye düşünüyorum.
Sevgiler.:in: