İlk bilimkurgu-fantastik denemem Bölüm I: Tarih tekerrürden ibarettir

Ali Ç.

Forum Bağımlısı
Kayıt
25 Ağustos 2012
Mesaj
670
Tepki
145
Şehir
istanbul
50 yıl olmuştu. düzen daha yeni kuruluyordu. Neredeyse çözmüşlerdi, evet nihayet çözmüşlerdi; nereden geldiklerini, nasıl çoğaldıklarını ve silahlarını, en önemli noktayı, silahlarını en sonunda çözmüşlerdi, 50 yıl sonra… artık düşmanlarını biliyorlardı… derken… onlar… geri döndü…

Nefes nefese kalmıştı, arkasına bakmadan koşuyordu ama aradaki mesafe kapanıyordu. Etrafındaki kurumuş dallar yüzünü kesiyordu, bir anda sol tarafındaki çalılıktan bir ses duyduğunu sandı ve o anlık dalgınlıkla yerdeki ağaç köküne takılıp düştü, ayağını incitmişti, ama durmaya vakti yoktu koşmaya devam etti bileğinin ağrısı her adımda daha da şiddetleniyordu yavaş yavaş aklına yetişemeyeceği gelmeye başlamıştı bu düşünceleri kafasından atıp ve koşmaya devam etti. Yarım saat olmuştu ve hala koşuyordu, baştaki temposunu çoktan kaybetmişti. nefes nefese kalmıştı, vücudundaki tüm suyu kaybetmişti ve kurt gibi açtı ama koşmaya devam ediyordu… 124 metre kalmıştı 123…122…121… metreler su gibi azalırken saatine baktı, 10 dakikası kalmıştı, asla hata yapmaması gerekiyordu çünkü birliğe kesin emir vermişti, vaktinde varamazsa 1 dakika durmayacaklardı ve bu onun sonu olacaktı… koşmaya devam etti. En sonunda gemiyi gördü kapıyı açmaları için emir verdi. Kapı hızlı bir şekilde açıldı kendini içeri o kadar hızlı attı ki malzemelerin üzerine düştü. Gemi harekete geçti ve kontrol üssüne doğru yol almaya başladı. Koltuğuna oturdu, kapıcıları kontrol etti hepsi de görevini başarıyla tamamlayıp geri dönmüştü bir günü daha başarıyla tamamlamışlardı ama diğer gemilerden hala haber yoktu, yine geç kalmışlardı ve bu akşam sağlam fırça kayacaktı.
-efendim paşa acil yayın istiyor
-bağla
-KOMUTAN SAKIN KONTROL ÜSSÜNE GİTME VERECEĞİM KOORDİNATLARA GEL GELİNCE ANLATACAĞIM
Ve yayın kesildi Paşa çok korkmuş gibi görünüyordu çok şaşırmıştı Ali çünkü korkma yetilerini büyük felakette kaybettiği söyleniyordu yani korku paşa için bir şehir efsanesiydi komutan yardımcılarına seslendi:
Paşanın koordinatlarına kilitlenin tam yol ileri, gemideki tüm kalkanları faal durumda tutun silah ve savunma sistemlerini hazır duruma getirin
-kilitlendik efendim
-kalkanlar aktif efendim
-silahlar hazır efendim
Telsizci kaptana seslendi:
-efendim diğer gemilerden yardım çağrısı alıyoruz
-neredeler?
-aslına bakarsanız tüm sinyaller aynı yerden geliyor
-nereden?
-efendim inanmayacaksınız ama Ana kapıdan geliyor.
Gemideki kaptan köşküne ölüm sessizliği çöktü çünkü gemiler mürettebatları öldürüldüğünde ve o şey olduğunda ana kapıya gitmeleri için programlanmışlardı ve komutanlarının birliğinden hiç kimse uzun zamandır ölmemişti. Komutana göre ortada garip bir durum vardı çünkü tüm mürettebatların yaşamkontrol üniteleri kendi gemisine bağlıydı ve ani bir nabız yükselmesini bile izliyorlardı, bu imkansızdı çünkü öldüklerine dair hiçbir sinyal almamışlardı. Kaptan yardımcısını çağırdı:
-2. Tim liderini çağır
-emredersiniz efendim
-Nano partikül hızlandırıcıyı hazırlayın
(Mürettebat kaptana döndü)
-ne bakıyorsunuz dediğimi yapın artık burada kalamayız, gidiyoruz
-telsizci
-emredersiniz efendim
-konfederasyon başkanıyla görüşmem lazım acil bir konuşma ayarla protokol H1Z1 kodunu kullan.
-emredersiniz efendim.
Kelimeler ağzından dökülürken titrediğini hissetti önündeki monitörden yansıması gözüne ilişti, bembeyaz kesilmişti hakikaten bembeyaz kesilmişti, kendini toparlamalıydı eğer aklından geçenler doğruysa mürettebatı bir tutması gerekiyordu.
2. Tim lideri elindeki dosyalarla birlikte koşar adım içeri girdi
-efendim
-mantıklı bir açıklama istiyorum
-efendim uzun süredir komplike durumlar yaşıyoruz
-açıkla
-bildiğiniz gibi geçen haftaki toplantıyı diğer gemilerin isteği ve bizim isteğimiz üzerine bugüne erteledik ve bu istekten 2 gün önce de diğer gemiler günaşırı görev istemişlerdi ama siz reddettiniz, o günden beri ilginç bir istatistikler elde ettik.
Elindeki kağıtları tek tek kaptana göstermeye başladı
-efendim bu günaşırı görev istenilen günkü kapıcı check-up'ları
-e burda 1 kişinin çekupları var
-efendim bunlar 1. Gemideki kapıcıların istatistikleri
-ŞU LANET OLASI PARTİKÜL HIZLANDIRICI NE ZAMAN HAZIR OLACAK ?!?
-30 dakika içinde hazır efendim
-10 DAKİKA İÇİNDE HAZIR OLMAZSA TÜM MÜRETTEBATI BU LANET OLASI ŞEYLERLE AYNI YERDE BIRAKIRIM!!!
-EMREDERSİNİZ KOMUTANIM!!
Komutan tekrar verileri incelemeye başladı:
-diğer gemi istatistikleri de mi aynı
- 1 tanesi hariç efendim
-tahmin ettiğim gemi mi
-aynen öyle efendim Mehmet paşanın gemisi
-vay yaşlı kurt vay görüyorsun değil mi ne varsa eski toprakta var
ROTACI NE ZAMAN VARIYORUZ
-VARDIK EFENDİM
-YAŞLI KURT NEREDE ?
-efendim şu anda aldığım bilgilere göre tam arkamızdalar
-MEHMET PAŞANIN GEMİSİNİ BAĞLAYIN HEMEN
-YAYINA HAZIRIZ EFENDİM 3…2…1 bağlandık
Mehmet paşa bekliyormuşçasına konuşmaya başladı:
-KOMUTAN FAZLA ZAMANIMIZ YOK PARTİKÜL HIZLANDIRICIYI BAŞLATMIŞSINDIR UMARIM
-10 DAKİKA İÇİNDA HAZIR PAŞAM MANTIKLI BİR AÇIKLAMANIZ VAR MI ?
-biliyorsun ilk raporu kontrol üssüne ben veriyorum ama bugün çok kötü şeyler yaşadık, 2 kapıcımızı kaybettik, son anda kurtulduk az daha kaptırıyordum gemiyi ama tabi muhteşem askeri deham sayesinde kurtulduk.
Kaptan bıyık altından güldü
-Paşam kendinizi övmeyi sonraya bıraksanız, neler oldu ?
-Çok kötü şeyler Ali, hakikaten çok kötü şeyler ama sana burada anlatamam
-yayını ofisime aktarın,dedi komutan ve anahtarını da alarak ofisine geçti kapıyı kilitledi, masasına hızlıca yerleşti ve konuşma panelini anahtarıyla etkinleştirdi. Mehmet paşa tekrar ekranda göründü
-Ali tek başınamısın ?
-evet paşam
-Ali çok korkunç şeyler yaşadık kapıcılarıma kapılardan ne yazık ki tahmin ettiğim şey bulaşmıştı gözleri ah o gözleri… aynıydı
-neyle aynıydı mehmet paşa neyle ???
-tahmin ettiğin şeyle işte oğlum gözleri ateş gibi yanıyordu…
Komutanın boğazı düğümlendi… geri dönmüşlerdi…
-komutan iyimisin
-iyiyim paşam
-bak oğlum bugünü biz de bekliyorduk bu düzenekler bu sistemler tarayıcılar üsler boşuna kurulmadı. Ama sen de biliyorsun ki büyük felaketten daha güçlü şekilde geleceklerdi ve biz şu anda o zaman ki kadar bile hazırlıklı değiliz ama dua edelim ki o zaman ki gibi gelemesinler neyse ben de tüm kapıları kapatıp buraya geldim ve termal kameralardan takip ettim onları 50 yıl önceki şeyler oldu… sanki komut girilmiş gibi hiç hız kesmeden geldiler ve gemiye binecekmiş gibi boşluğa atladılar, 2'si de uçurumdan aşağı düştü ve patladılar 50 yıl önceki taktikler buna kanmıştık inanabiliyor musun ?
-paşam senin haricinde diğer gemiler kandı
-bunun eğitimini vermediler mi size ??
-eğitimi aldık ancak hiçbiri sizin kadar dikkatli değilmiş ama anladığım kadarıyla komutları girecek vakti olmuş komutanlarının… telsizcime konfederasyon başkanına bağlanmasını söylemiştim şu anda yayına giriyor
-sana söylediğim kodu kullandın değil mi?
-evet paşam yoksa nasıl bağlanabilirdik ki
Birlik başkanı bağlandı
-komutan bu kodu nereden biliyorsun
-Başkan benim Mehmet Paşa
-paşam siz mi söylediniz
-Evet
-Mehmet paşa kodun farkındasın değil mi
-evet Ahmet biliyorsun ki bu kapıları ben buldum belirtileri benden iyi kimse bilemez
-protokolü başlatıyoruz o zaman paşam sizinle yardımcım ilgilenecek mehmet o kadar kötü bir zamanda yakalandık ki inanamazsın direkt buraya gelin.
-Paşam ben konfederasyon başkan yardımcısı 2. AntiKordon Müfreze birliği komutanı Ege Ateş, durumunuz nedir ?
-merkeze dönüyoruz efendim
-onaylandı ancak yörüngedeki denetim merkezine uğramanız gerek. oradaki tarama ve temizlikten sonra bir toplantı yapacağız.
Komutan kaç araçla dönüyorsunuz ?
-2 araçla efendim
-2 araç mı ? Birliğinizde 35 gemi var diye biliyorum ?
-12gemi ele geçirilemeden ana kapıya dönmüş diğer 21 gemiden haber alamıyoruz
-komutan aldığım bilgiye göre haber alamadığınız gemiler verdiğiniz talimatlara uyarak sizden haber alamayınca titan merkez üssüne dönmüşler. Aferin komutan
-teşekkürler efendim
-komutan 3. Zırhı etkinleştirin
-3. Zırh mı ?
-etkin olması lazım ama yine de kontrol edin kaptan panelinin altında yeşil bir kutu olacak onu anahtarınızın arka kısmıyla açın ve içerisindeki tüm butonları aktif hale getirin ve hiçbir şekilde fiziksel temas kurmayın
-emredersiniz efendim
Ege komutan ve paşa yayından ayrıldı komutan tek başına kalmıştı partikül hızlandırıcının ateşlenmesine 50 saniye vardı (en azından geminin her tarafında yankılanan geri sayım öyle söylüyordu) komutan ofisindan ayrılmak üzere ayağa kalktı ve köşküne doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı. Tüm personel gemiyi hazırlamak için oradan oraya koşuşturuyordu çünkü gemi en son 15 yıl önce bu motorunu kullanmıştı ve tüm gemiyi taramak gerekiyordu. Kaptan köşküne vardığında Emektar gemim diye düşündü komutan güzel bir bakımı hakettin…

NOTLAR:
Bölüm II gelecek.
yazımda anlatımda ve noktalamada hatalar olabilir.
Eksiklerimi ve sizin gördüğünüz hatalarımı belirtirseniz sevinirim, Hikaye hakkındaki görüşünüzü ve "şöyle olsaydı daha iyi olurdu" gibi fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim
Okuduğunuz için teşekkür ederim
 
Scudo

suat akman

Forum Bağımlısı
Kayıt
30 Mayıs 2013
Mesaj
2.391
Tepki
4.895
Yaş
50
Şehir
Muğla - Bodrum
Başlangıç
1985—86
Bisiklet
Mosso
Bisiklet türü
Dağ bisikleti
Degisik...
Ancak anlatimda kucukte olsa dusmeler var. Akiciligi tam hissedemiyorsunuz okuyucu olarak. Bir de su gizemli yaratiklari gizemli tutmaya calistiginiz diyaloglar uzadikca, bu gizemi sonraya saklama ve merak uyandirma hissinden cok, bayagi bir tatsizlik ve hatta anlamsizlik veriyor.
Eminim yazdiklarinizi objektif bir gozle ve yazarken hissettiginiz duygulari katmadan kontrol ederseniz bunlari kolayca asarsiniz.
Ayrica Kaptanlar, komutanlar, kumandanlar ve Pasa anlatimi takip ederken "dur len hangisi simdi bu" dedirtiyor yada ben algilayamiyorum :p Biraz daha ayirici ozel hitaplar verebilseniz...
Sonucta hikayeden cok cizgi roman tadinda bir sey icin yazilmis gibi su haliyle. Betimleme ve tasvirler eksik bence!
 

hsnbykkls

Forum Demirbaşı
Kayıt
10 Temmuz 2014
Mesaj
531
Tepki
282
Şehir
Burdur
İsim
Hasan Büyükkeleş
Sanırım genç olmamı kullanarak yorum yapabilirim :)
@suat akman abimin dediği gibi şu gizemli hastalık, canavar vb bi zaman sonra "hadi ama artık" dedirtiyor.
Bir de mesela, kendini gemiye attı, sonra koltuğa oturdu da burda bi kopukluk var gibi.
Son olarak, isimler karıştı bende de [emoji14]
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali Ç.

BF Okuru

Forum Bağımlısı
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
164.844
Tepki
789
@suat akman

+1

Bir de; karakterler Türk olmasına karşın diyaloglar fazla Amerikan tarzında. En basit haliyle, TSK da üstlere "efendim" diye hitap edilmez.

Kaptanın gemiyi komuta etmesindeki basitlik de gözden kaçmıyor. Komuta terimlerini bir kenara bırakalım, istikameti zaten çizilmiş olan bir gemiye son anda yetişen kaptan , paşa ile irtibat kuruduğunda , koordinatları alacağını öğrense de Paşanın yayını aniden kesiliyor. (Koordinat yok) Olmayan koordinatlar girdirilip "tam yol ileri" komutu veriliyor. (Dümen kırılmadı. )

Bilim Kurgu hayal ürünüdür. Hayal kurmak kolaydır. Fakat metin biraz olsun gerçek dışına çıkarsa okuyucuya keyif vermez. Senaryo çok güzel, biraz daha üstüne düşerseniz güzel bir kitap ortaya çıkacaktır. Başarılar dilerim.
 

Ali Ç.

Forum Bağımlısı
Kayıt
25 Ağustos 2012
Mesaj
670
Tepki
145
Şehir
istanbul
Teknik terimler hakkında biraz bilgim var (bir hikaye için öğrenmiş olduğum bazı teknik terimler sadece) fakat hitap şekillerine inecek detaylı bilgim yok aslında sorun olacağı aklıma bile gelmemişti diyebilirim.
Kişiler arasındaki ayrımı hitap üsluplarıyla yapmak istedim ancak tahmin ettiğim gibi olmamış :) bunun üzerine de gideceğim.
Suat beyin de dediği gibi tasvir eksikliğinden dolayı bazı kafa karışıklıkları ve kopukluklar oluşmuş, ben planlanmış bir hikayeyi yazmaktan çok hikayeyi yazarken planlamayı seviyorum, bu yüzden kafamda canlandırdıklarımı yazarken öncelikli olarak hareket ünsurları, temel tasvir ünsurları ve diyaloglar mürekkeple buluşuyor fakat kafamda canlanan yan ünsurlar puzzle ın dışında kalmış ve onları yerleştirmem gerekiyor ama hikayenin temeliyle meşgul olurken onları göz ardı etmişim yarın tekrar gözden geçirip o eksiklikleri gidereceğim
 
  • Beğen
Tepkiler: suat akman