Çekmeköy

MuratCan

Üye
Kayıt
8 Şubat 2008
Mesaj
7
Tepki
2
Şehir
İstanbul/Çekmeköy
Ben burda binmek için daha çok arkadaş arıyorum.Arada sırada karşıya gidiyorum ama daha çok burdaım.Eğer binmek isterseniz haberiniz olsun hergün öğleden sonra nüsayitim.Ama şu 15-20 gün sadece düz yolda binicem.
 
Scudo

cem

Üye
Kayıt
21 Eylül 2004
Mesaj
10
Tepki
1
Şehir
istanbul-çekmeköy
merhaba.. ben de çekmeköyde oturuyorum.. fırsat bulursam cumartesileri çıkmaya çalışıyorum.. ancak soğuklar yüzünden kış boyu üç kere binebildim. kondisyon sıfır yani.. göbekte aldı başını gidiyor:))
 

BF Okuru

Forum Bağımlısı
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
164.844
Tepki
789
Slm, ben de Çekmeköy'deyim Bu pazar MTB yarışında tanışalım.
 

MuratCan

Üye
Kayıt
8 Şubat 2008
Mesaj
7
Tepki
2
Şehir
İstanbul/Çekmeköy
bu aralar foruma girememiştim ancak şimdi baktım.bu hafta bende yarıtaydım.daha önce bakmış olsaydım görüşürdük.bunda sonra binmeye başlıcam bende istersen bineriz.
 
Kayıt
28 Ocak 2008
Mesaj
61
Tepki
103
Şehir
Londra
Çekmeköy Madenler'de oturuyorum. Arasıra Levent'te ki işime ve İTÜ maslak kampüsüne bisikletle gitmek istiyorum. Çekmeköyden karşıya geçiş için önerileriniz var mı?

Benim kafamda yapılabilecek birkaç şey ve bunlarlar ilgili kafamdaki soru işaretleri şunlar:
1- Şile otobanından Çamlıca - Üsküdar - Motor - Barboros Bulvarı ... Bu rotada Çamlıcaya gelmeden otoban üzerindeki tünel beni endişelendiriyor. Bir de Barborosu çıkarken zorlanacağımı düşünüyorum sabah sabah bu yorgunlüktan sonra.
2- Dudullu - Ümraniye - Çamlıca - Üsküdar - Motor - Barboros Bulvarı ... Bu rotada Ümraniye yolunun sabah trafiğindeki kalabalıklığı ve yine Barboros Bulvarı sorunu.
3- Bulunduğum yerden uygun tenhalıkta bir otobüs denk getirip. Doğrudan karşıya geçmek. Oradan ilgili yerlere dağılmak. Bunda da otobüse bisiklet sokmada otobüs şöförlerinden gelebilecek gereksiz tepkiler konusunda çekincelerim var.
 

canerr

Üye
Kayıt
10 Mart 2008
Mesaj
79
Tepki
68
Şehir
istanbul
s.a kardeşim bizim çekmekoyde bi bisiklet grubumuz var
dağda parkurda sürüyoruz
dağ yolunda çavuşbaşına gidiyoruz
ama
yaş guruplarımız 15-16 istersen takıl bize
ayrıca her sabah bisiklete biniyoruz
 

MuratCan

Üye
Kayıt
8 Şubat 2008
Mesaj
7
Tepki
2
Şehir
İstanbul/Çekmeköy
o zaman tanışalım belki birlikte bineriz yaşım 18
 

canerr

Üye
Kayıt
10 Mart 2008
Mesaj
79
Tepki
68
Şehir
istanbul
şimdilik 5 kişiyız 15-16 ama amatörüz o na gore gerçi amatörler var o yuzden hızlı değiliz fazla
parkur var biliyosundur orda suruyoruz ara ara çavuşbaşı yapıyoruz yenı bisikletler alcaz kadikoy caddebostana gitcez
 

karaburga

Daimi Üye
Kayıt
4 Şubat 2008
Mesaj
212
Tepki
98
Şehir
İstanbul
Bisiklet
Trek
Valla İŞİn Zor KardeŞİm BİZ ŞİMDİLİK ESATPAŞADAN KARŞIYA GEÇİYORUZ KADIKÖY-VAPUR-NİŞANTAŞI AMA SENİNKİSİ KADAR ZOR OLMUYOR BELKİ BİRAZ MAÇKA YOKUŞU YORUYOR AMA ALIŞTIK GALİBAA!!!
 
Kayıt
28 Ocak 2008
Mesaj
61
Tepki
103
Şehir
Londra
Şimdilik Dudulludan - Ümraniye yolunu kullanarak motorla geçtim bahsettiğim ikinci yol yani. Barboros Bulvarı korktuğum kadar etkilemedi. Bugün aynı yolun bir de dönüşü var. Çamlıcayı tırmanabilecekmiyim :) Acı yok! Acı yok! diye tırmanıyoruz bakalım.
 

BF Okuru

Forum Bağımlısı
Kayıt
6 Eylül 2004
Mesaj
164.844
Tepki
789
Merhaba, ben de Çekmeköy Madenler'de oturuyorum. 2 günde 1 işe bisikletimle gidiyorum. Giderken "otobandan Üsküdar" , :D dönerken Kadıköy-Bostancı-İçerenköy-İMES-Dudullu-Madenler... :)
 
Kayıt
28 Ocak 2008
Mesaj
61
Tepki
103
Şehir
Londra
Dönüşte Çamlıca yolunu rampa nedeniyle mi tercih etmiyorsun acaba? Otobandan Üsküdar'a giderken altgeçitten geçişte bir sorun yaşıyor musun?
 

Speker

Aktif Üye
Kayıt
26 Mayıs 2008
Mesaj
165
Tepki
190
Şehir
İstanbul
a : çekmekoy, çavusbaşı, kavacık, anadolu hisarı, anadolu hisarından sabah vapur var Beşiktaşa (saatinden ve vapurmu motormu emin değilim)

b : çekmekoy, çavusbaşı, kavacık, beykoz. beykozdan istinyeye motor var.

bu yollar daha tenhadır. ama önce bir haftasonu keşfetmenizi öneririm.

Saygılar,
 

G. Sipahi

Üye
Kayıt
17 Haziran 2009
Mesaj
18
Tepki
46
Şehir
İstanbul Anadolu
Aslında en son söylenecek şeyi en başında söyledim, sizleri ve kendimi yormamak için...
Anlatacak o kadar çok şey, soracak o kadar çok soru var ki, hangisini nereye yazacağımı, nereden başlayacağımı bilemedim. Şimdiden olacakların farkındayım, bu yazı tam anlamıyla bir çorba olacak. Muhtemelen bu yazı ilerledikçe siz de "sen ne diyorsun kardeş?", "yanlış bölümde yazıyorsun" diyeceğiniz içindir ki, şimdiden cevaplıyorum: "Ben ne dediğimi biliyor muyum?"

Bu arada uyarmadı da demeyin; bu yazıyı okumak size hiç bir şey kazandırmayacak. Çekirdek çitlemek gibi bir şey... Çok vakit alır ama elde var sıfır. Sonra bana kızmayın bunca satırdır ne yazdın, ana fikir nedir demeyin... Zira ben ne dediğimi biliyor muyum?

Onküsurlu yaşlarımdaydım, Bulgaristan'dan gelen muhacirler, yanlarında getirdikleri bisikletleri Edirne Tren Gar'ında satarlardı. Oradan alınma, turuncu renkli, katlanır bir Bankah'tı ilk bisikletim. Gerçi okunuşu Balkan'mış lakin ben o zamanlar gördüğümü okurdum. Bankah'tı benim bisikletim; hem de kontra pedal! Ayna yapılarından olsa gerek, çok da hızlıydı kerata. Muadil bisiklet olan Pinokyo'ya tozunu attırırdı. Mecazi anlamda değil, gerçekten de tozunu attırırdı; zira o dönemde asfalt masfalt hak getire...

Gel zaman git zaman, dünyanın kirlenmesiyle aynı hızda büyüdük. Üniversiteyi kazandığımda kendisinden ayrıldığım bisikletimin çalındığını, ilk final dönemi sonrasında eve dönüşümde öğrendim. Babamın dükkanının önünden çalmışlar.
İstanbul'a geri geldiğimde, Bianchi Aspid alabilmek için para biriktirmeye başladım ve geçen zaman göreceli olmak kaydıyla, -kısa veya uzun- bir süre sonra ilk amortisörlü bisikletime kavuştum. Bisikleti sahilyoluyla Karaköy'den Fındıkzade'ye getirmesi iyiydi de; evin önünde bisikletin önünü kaldırdığımda ön lastiğin yerde sabit kaldığını görüp sadece maşanın havalandığını farketmek oldukça kötüydü. Hele bir de çatalın üstüne iniş vardı ki... İlk masraf o zaman çıkmıştı işte: yeni bir maşa. Hazır yeri gelmişken, vidaları sıkma zahmetine girmeyen sevgili satıcı abiyi tekrar yadetmekte bir sakınca görmüyorum. Zaten sigaraya başlamam da aşağı yukarı aynı döneme denk gelir. Ama bunlar birbiriyle bağımsız olaylar olsalar gerek...

Bisikletimle bütünleşmem de aşağı yukarı aynı döneme rastlıyor zaten. Vardiyalı ve part time çalıştığım havaalanına gidiş gelişlerimi şenlendiren bir ulaşım aracı olmuştu artık Aspid'im. Kah sabahın altısında, kah akşamın onbirinde, kah gecenin ikisinde, Fındıkzade-Yeşilköy-Fındıkzade arasında gidip geliyordum. Kask denen şeyden haberim yoktu o zamanlar, eldiven olarak da eczaneden aldığım elastik bandajı sarıyordum ellerime... "Bizim oğlan deli" yakıştırmasına hak kazanmam ise bu sayede olmadı. Keşan-Yayla arasındaki 28 km.lik yolu bisikletimle gittikten sonra annem ve komşuları (ayrılmaz bir ekiptir kendileri) "ah be kızanım, minibüsün saatini mi bilmiyordun?", "yol paracıın mı yoktu?" tadında sorular sormaya başlayınca; "bizim oğlan deli" yakıştırmasının en kestirme yol olduğuna karar vermiştim. Makus talihime boyun eğip, deliliği kabullenmiştim.

Tüm bu tablo, 1995 yılında ilk arabam olan yeşil tospaayı almamla bozuldu. İkinci plana atılmayı kabullenemeyen bisikletim, bir akşam kilitli bulunduğu ağaçtan kurtularak kaçtı. Gerçi arkadaşlarım onun çalındığını iddia ediyorlar ama ben onun ikinci olmayı kabullenemediği için evden kaçtığına inanıyorum. Çok gururluydu kendisi çook. Hatta bu yüzden "bizim oğlan zırdeli"liğe bile terfi etmeyi göze almıştım.

Ne diyorduk; Aspid'im evden kaçtıktan sonra bir daha üzerine başka bisiklet koklayamadım. Ta ki 2001-2004 yılları arasında ağabeyimin bisikletine geçici olarak el koyuncaya kadar. Yoğun sigara kullanımına, 6 senelik verilen araya ve o bisikletin inanılmaz hantallığına bağlı olarak eski tempoma çıkamadığımı farkettim ve kısa turlarla günü kurtarıcı gezintiler yaptım. Ama sonuçta ısınamadım işte... O da bana ısınamamış olacak ki, eski sahibine geri döndü. Gerçi bu konuda, Bursa'da oturan ağabeyim "zorla gelip aldık bisikleti, utanmasan hiç vermeyecektin lan ne yüzsüzsün" dese de, ben bisikletin eski sahibini özlediği için geri döndüğünü düşünüyorum. Evet evet kesinlikle öyle...

Eeee, "yaş gelip geçiyor, evlenmek lazım" dedik, gönlümüzü kaptırdığımız bir dilberle hayatımız birleştirdik 2007 senesinde. Kendisine sorduğum ilk sorulardan birisi bisikletle arasının nasıl olduğuydu. Çok usta değilmiş... Tek başına da gezilmez ki şimdi evin hanımı evde beklerken... Tüh beee'ydi... Hay Allah'tı... Ben öğreteyim'di... Ya düşersem'di... Birer bisiklet alalım'dı... Önce borçlarımız bitsin'di...
Yıl oldu 2009. Borçlarımız bitmedi. Aksine Ağustos ayında ailemize katılacak olan Çınar Bebek'imiz masraflarımızı daha da artıracak belki... Belki mi dedim ben? Belkisi yok ki bu işin... Bir adet Cannondale fiyatına vitessiz, pedalsız bebek arabası aldınız mı siz hiç? Bir hidrolik disk seti parasına, sadece plastik ve bidiğiniz kumaşın eşsiz kombinasyonuyla oluşturulmuş araba koltuğu gördünüz mü rafta?
Masraflar tabii ki artacak.

Ama ne oldu biliyor musunuz? 1991 yılında başlamış olduğum ve 18 sene boyunca aralıksız içtiğim sigarayı 04.06.2009 tarihinde bıraktım (14 güne tekabül ediyor). Hazır sigarayı bırakmışken, ciğerlerimi en kolay ve en kısa sürede nasıl temizleyebilirim diye sordum kendi kendime... Ama sesli değil, sessizce sordum, çünkü artık "zırdeli" sıfatını daha fazla taşımak istemiyordum üzerimde. Aklıma tabii ki bisiklet geldi. Hem işe giderken yakıttan tasarruf, hem ciğer açma, hem de fazla yağların daha da artmasını engelleme. Üçü birarada. Şu anda her gün sigara alırmış gibi parasını kenara koyuyorum. Şimdiden 70 tl, sağ cebimden alınıp sol cebime transfer oldu bile. Bu transfer, sizin de tahmin ettiğiniz gibi bisikletin bonsevisi için biriktirdiğim para.

Arabalarda bile disk fren kullanılmıyorken bıraktığım bisiklet teknolojisinde, gördüğüm gelişmeler dudaklarımı uçuklattı. Gerçi arkadaşlarım, sigarayı bırakınca ilk dört haftada ağızda aftlar görülmesinin normal olduğunu söylüyorlar ama ben bunun bisikletlerdeki teknolojik gelişmelerin bünyede yol açtığı uçuklar olduğundan eminim.

Şu anda da her şeyde olduğu gibi, açgözlülük gitgelleri yaşıyorum. 400 tl bütçe ile çıktığım yolda, "osu da olsun", "busu da olsun", "şu da süppermiş", "e olmuşken o niye olmasın" eklentilerim nedeniyle, 800 liralara ulaştığımı gördüm. Sonra kendime reset attım. "Olum! Yükseltilebilir özellikte asgari özellikler" diye telkin ettim kendimi... Yine Kron XC500, Sedona Borla, Amoeba Hussar'a döndüm... Ya da dönemedim, çünkü Amoeba pahalı geliyordu. Bak gene karıştı araya Hussar... "Alamam abicim seniiii, pahalısın sen. Çık aradaaan". İşte ben bu ikilemleri, üçlemleri, hatta bazen dörtlemleri ha bire yaşıyorum bir haftadır. Şöyle gökten zembille bir bisiklet inse, cebimden bisikletin ederi kadar para eksilse, ben de deli gibi "o mu" "bu mu" "şu mu" "onun şusu var" "bunun busu var" sorularıyla kafayı yemekten kurtulsam...

Sonra, bir konu açsam tanışma/Anadolu yakası bölümüne;
"Ben Çekmeköy'deyim, yakında bisiklet alacağım, Dudullu OSB'deki işime gidip geleceğim" desem; tanışsam komşularımla...
Bir konu açsam bisiklet seçimi bölümüne;
"hangisi alayım" diye sorsam...
Bir konu açsam İkinci el bölümüne;
"arıyorum" diye yalvarsam...
Bir konu açsam tanışma bölümüne;
hiçbir şey anlatmasam; sadece "ben geldim" desem...

Ben de aranıza gelsem...
 

mahir aslan

Aktif Üye
Kayıt
2 Haziran 2009
Mesaj
108
Tepki
77
Şehir
istanbul
bende sana hoşgeldin desemm dursam burda böyle açsam kollarımııı :)
abi süpersin hiç sıkılmadan ve çok keyifle okudum mesajını umarım isteklerine biran önce kavuşursun özellikle çınar bebeğe :) herşeyin hayırlısını dilerim kardeşim :)
 

globaldriver

Daimi Üye
Kayıt
27 Kasım 2008
Mesaj
356
Tepki
259
Şehir
Dubai
İsim
Ugur Bilgili
Bisiklet
Trek
Foruma hoşgeldiniz. Bende Sultanbeyli'deyim arasıra Çekmeköy-Madenlere geliyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: G. Sipahi

G. Sipahi

Üye
Kayıt
17 Haziran 2009
Mesaj
18
Tepki
46
Şehir
İstanbul Anadolu
@mahir aslan

Teşekkür ederim, amin, ve hatta darısı başına :)



@globaldriver

Hoşbuldum.
İlginç bir tesadüf var ki; biz de Çekmeköy-Çamlıktayız ve arasıra Sultanbeyli'ye geliyorum. En kısa zamanda tanışıp görüşmek dileğiyle...

@çağda ş
Bu iyi bi'şeyse teşekkür ederim :) Değilse de teşekkür ederim :) Her halükarda teşekkür ederim :)
 

globaldriver

Daimi Üye
Kayıt
27 Kasım 2008
Mesaj
356
Tepki
259
Şehir
Dubai
İsim
Ugur Bilgili
Bisiklet
Trek
Görüşürüz tabi abi, bisiklet olarakta Madenlerdeki salıpazarının orada Kron bayisi var, Aydın abi o sana hem satış hemde servis olarak yardımcı olur.