Bisiklet yolu yerine bisiklete saygı istiyoruz.

Ben bir bisiklet sever olarak mangal olayı hariç onların yanındayım. Insanların bir iki günü var çocuklarını gezdirecek biraz güneşlenecek. Ekonomik durumları basıp İstanbul dışına gitmeye yetsede gidip gelmek ölüm trafikten dolayı.
Herkesi bir yere koyup hadi bisiklete binin, top oynayın, paten Kayın, köpek gezdirin, piknik yapın, koşun derseniz amaçlar farkli olduğu için anlaşmazlık dışında kimsenin oradan olmak istediği zevkide tam anlamıyla alamaması ile sonuçlanır. Herkes birbirini suçlar amansızca çatışarak ben zevk almıyorsam oda zevk almasın kafasına girer.
Benim Çocuğum yok ama olsa parka gittiğinde doya doya özgürce koşsun oynasın isterim ama bisiklet yolu olan bir parkta elini bırakmaktan korkarım ve Çocuğum özgürlük eğlence ve oyun Duygularını benim kısıtlamalarımla Yaşar.
Bisiklet yolu diğer Araçların arasında olaması gerekir. Belirli bir satandartı ve mutlaka asfalt olması gerekir. Öyle mavi boyayinca bisiklet yolu olmaz. Boyalı yol ıslandığında buzdan beter kayar.
Gıptayla izlediğiniz Amsterdam gibi yerlerdeki bisiklet yolları bildiğiniz gibi değildir. Oralarda insanlar %70 oranında ulaşıma bisiklet kullanır analar çocuklarını yuvaya bisikletle götürü. -8-9 derecede çocuklar okula bisikletle gider. Yani bisiklet çok fazla olduğundan Belediye bisiklet yollarını yapması zorunludur. Bizde bisiklet sivil toplum kuruluşları belediyeye bisiklet yolu yapın insanlar daha fazla bisiklete binecek derler. Halbuki insanlar bisikleti işe gitmek için kullanmak istese Kadıköy'den ataşehire bisikletle bir araba tarafından sıkıştırılmadan gidemez. Belediyeler trafik kanununa hüküm edemez, oturup Kadıköy'deki araç ehliyet sahiplerine neden bisiklet sürücüsüne daha fazla saygı duymaları gerektiğini anlatamaz, kadıki seçim zamanı binlerce tl harcayıp reklam yapan iktidarlar bisikletliye saygı adı altında etkili bir kamu spotu çekemez. Yani otorite atar sizi parka biter işi ne hâliniz varsa görürsünüz mangalcılarla kavga eder patencilere bağırıp durursunuz hatta bisiklet yolunda performans sürüşü yapmak isteyen biri cruzing yapan ve muhabbet eden iki bisikletliyle kavga etmeye kadar gider iş.
Özgürce bisiklet kullanmak istiyorsanız Çıkın korkarak ta olsa caddelerde kullanın Say'ı nekadar artarsa okadar güvende olursunuz. Beni gören seni farkeder seni gören beni farkeder. Beşiktaş Sarıyer arası artık okadar çok bisikletli varki hiç bir araba Saygısızlık etmiyor çünkü günün hersaati haftanın hergünü bisikletli ile karşılaşıyorlar. Bazı insanlıktan nasibini alamamış Şimdi Emirgan bisiklet yolu yapılıyor çünkü bir bisikletli ezilirse orada bisiklet yolu vardı ne işi vardı asfaltta diyebilmek için arabayı aklayabilmek için çünkü arabadan Eşek yüküyle para kazanıyor devlet. 7 km bisiklet yolunda günlük antremanımı yapmak için 7 kere gidip gelmem lazım yokuş yok iniş yok e ozaman hiç evden çıkmayayım bir roller birde sinema perdesi similasyon tamam.
Bisiklet yolu taleb etmeyin, bisiklet saygısı taleb edin. Devlet cezayla, ödülle, kanunla, kuralla bisiklete saygı Sağlamak için çalışmalı yoksa taşerona verirsin işi 6 ayda bisiklet yolu hazır.
Sen yoldaysan ben görünürüm ben yoldaysam sen görünürsün Çıkın parklardan, inin kaldırımlardan.

1000 metre bisiklet yolu yapılacağına bilgilendirme seminerleri verilse,broşür dağııtılsa,oraya bisikletli polis koyulsa yeterde artar bile.Bizdeki bisiklet yolları mangal yolu olmuş.Normal yolda arabalardan daha fazla saygı görüyorum en azından biraz solumdan gidiyorlar.Bu arada dediğiniz gibi her yolu maviye boyayıp ''alın size bisiklet yolu '' diyorlar.Normalde zar zor tutuyor yağmurda hayal edemiyorum.

hocam çok haklısınız , kısaca bir anımı anlatmak istiyorum ;
eylül-ekim gibi amsterdam'a kuzenlerimini yanına gittim , dışarıda fırtına var deli gibi yağmur yağıyor. Ama kuzenim illa gel seni at bindiğim yere götüreyim dedi ben de gezip görmeye meraklı olduğum için tamam dedim ve atladık bisikletlere yola koyulduk. Yanımızda kuzenimin köpeği de var üstelik. Amsterdam'ın biraz kırsal bölgelerine doğru ilerlediğimizde yol iyice daralmıştı ( burada tek şerit olacak yol orada gidiş gelişti) tam o sırada arkamızdan bir araba geldi ( karşıdan da arabalar gelmeye devam ediyor) biz tek sıra halinde bisikletimizi sürüyoruz ve köpek arkamızdan geliyor , araba tam 15 dk boyunca arkamızda kaldı ne kornaya bastı ne geçmeye çalıştı sadece bekledi Daha sonra uygun fırsatı bulduğu zaman usulca yanımızdan geçip gitti. Tabi o zamana kadar değil bisiklete , arabaya böyle saygı gösteren insan görmediğim için uzun bir süre şok yaşamıştım.

@anıl şentürkk insan küfür etmeler,kornaya basmalar filan bekliyor haliyle.Medeniyet işte

@mehmet ulaş aynen öyle , zaten döndükten sonra sahil yolunda kendi kendime ilerlerken bi anda bir araç yanıma yanaştı küfür etti ve gitti hani bir şey yapmış olsam bir nebze anlarım ama yol boş önümde ve arkamda o araçtan başka kimse yok ne diye böyle bir şey yaptı anlamamıştım açıkçası. Sonra düşündüm , bazı insanların bu tarz şeyler yapmak için bir sebebe ihtiyacı olmadığına karar verdim

@anıl şentürkk adam kıskanıyor ve neyi kıskandığını tanımlayacak kadar kendisini tanımıyor.
Ego kişinin içinde olan değil dışında olanların içinde yarattığı boşluktur- yani tek başına insan Doğada doğmuş ağaç kovuğundan çıkmış olsa ego nedir bilmeyecekti ama yanında bir KARDEŞ olduğunda kardeşin yaptığı ettiği herşeyle kendini tanımlayacak ve egosunu besleyip büyütecek.
Artık günümüzde metropol yaşamı ile kişi egosunu gün içinde Karşılaştığı 100 -200 kişiyle tanımlıyor ve besliyor artık ego bir içgüdüden refleksten daha çok bilgi deneyim ve beceriye dayanıyor. Bunlardan biri eksik olunca kişi doğal refleksi bilgi, deneyim ve beceri olarak kullanıyor onun Karşılaştığı 100 kişiden biri bisikletliyse kendi egosunu tekrar tanımlamak ve aslında neyi kıskandığını tanımlamak çok zahmet veriyor dolayısıyla 100. Bisikletli Kişiyi görmemezlikten geliyor ama bu ego dünyasında egoyu aşağılayarak senin aşağılık olduğuna kendi inanmak istiyor yani yine egosunu oluşturup besliyor fakat yanlış yolla. Geçmiş olsun.

@Zekeriya Çab bu şekilde açıklamanız gerçekten çok güzel , benim için farklı bir bakış açısı oldu. Yorumlarınız gerçekten mantıklı ve doğruluğa son derece yakın , teşekkürler.

Herseyi anlarımda bisiklet yoluna sandalye koyup demlenmek nedir ? Herife birseyde diyemiyorsun kafası yerinde değil

kesinlikle sizinle aynı fikirdeyim @Zekeriya Çab... @anıl şentürkk'ün yaşadığını da 3 hafta boyunca almanya'da yaşadım...
altı üstü iki şeritli köy/kasaba yolu, emniyet şeridi falan yok.... otomobili de kullanıyo, büyük kamyonu da... bisiklet üstünde en huzurlu, en keyifli 3 haftamdı....

EDIT: mesela ankara'da da hiçbir plana bisiklet yolu dahil edilmiyor... dolayısıyla bu saatte sonra, ciddi bir bisiklet yolu ağı oluşturulması mümkün değil... ama sağ şeritlere 20 metrede bir kocaman bisiklet resmi çizilse ve yol kenarına da sık sık bisiklet levhaları konulsa, bu bile bizi çok rahatlatır...

Insanlar bilinçlenmedigi sürece devlet yollarin kenarına ekstra bisiklet yolu yapsa bile millet orayı park yeri beller. Kaldirimlarin üstü bile araba doluyken boşuna hayal kurmaya gerek yok.

@EnesEfe bey, dikkatimi çeken bir nokta var, yanlış tespit olabilir tabi ama mesajlarınızı okuduğum kadarıyla, devlet ve halkı birbirinden hep ayırıyorsunuz...
ikisi ayrılabilecek iki kavram değil ki... bir devlet politikası olur ve devlet halkını bu politikalar doğrultusunda eğitir, değiştirir, geliştirir (ya da tam tersini yapmayı da tercih edebilir). halk da kendi beklentileri, amaçları, görüşleri doğrultusunda, devlet politikalarını şekillendirecek hükümetleri seçer, onlar da bürokratlarını atar... falan filan... çocuklarımızı 7 yaşında (benim zamanımda 7'ydi, değiştiyse bilmiyorum) devletin okullarına teslim ediyoruz, ne için?? eğitilsinler, çağın gerektirdiği bilgileri öğrensinler diye...
devlet neyi öğreteceğini, insanlarını nasıl eğiteceğini bilmiyor mu... biliyor... niye yapmıyor? ya da yapmak istemiyor?

nasıl ki sigara yasak dediler, ve bazı müesseler bu yasağı delse de, genel olarak uyuldu ve kabul gördü... aynı şey bisiklet için de geçerli... koyacaksın kuralını ve uygulatacaksın... o kadar...

@mehmet ulaş

broşürler türkiyede okunmak için değil yere atılmak için vardır.

Bizde bisiklet yolu bira şişesi kırmak için kullanılıyor gozlemledigim kadarıyla. İlkkez biri bu başlıkta doğru birsey istemiş. Tebrik ediyorum.

Devlet bir polis birimi kurmalıdır. Bu polis birimi yunus gibi motorize olmalı bisiklet kazalarına gitmelidir.
1 gecede kanun çıkarılır bir günde iş değişir.
Bisiklet her yola girer eğer bisikletliye biri çarparsa her durumda 8/8 suçludur. Biri ehliyetsiz yada alkollü araba kullanınca her durumda suçlu ise motorlu araçla motorsuz araca çarpan motor üstünlüğünden dolayı her şekilde suçludur. Öyle yaya geçidi, emniyet şeridi falan gibi kaçamaklar olmayacak hatta bisiklet kırmızı ışıkta geçse bile suçlu olmayacak çünkü 23 mm lastikle yamurlu bir havada barabros bulvarından aşşağı inerken duramayacaktir gayet doğal yapıdan ve bisikletin kabiliyeti ile alakalı. Bununla ilgili sürekli medyaya haber pompalanırsa 2-3 senede bisikletli gören walking death zombisi Görmüş gibi Kaçar. 2002 de alkollü araba kullanma denetimleri arttı 2005 artık aklı Selim olan en azından işinde gücünde olan eğlenceden taksiyle dönmeye başladı. Bakarsan bağ bakmasan dağ olur.

Yurt dışında bir bisikletliye hele birde bisiklet yolunda çarp bak noluyor. Cinayetle yargılanıyorsun. Burda bir aileyi yok ediyosun bi amca herşeyi hallediyor. Boşuna kıpraşmayın insan hayatının değesiz olduğu yerde , güçlünün sözünün kanun olduğu yerde ne medeniyet bulursunuz ne adalet ne saygı.. Bir toplumu tanımak istiyorsan iki şeye bakacaksın 1. trafik 2. medya..... bakın bakalım biz neyiz?

@Zekeriya Çab
Aynen öyle. Eğer tatlı dille olmuyorsa bi şekilde yaptırım uygulanabilir. Bu çok zor bişey değil sadece uğraşmaları gerekiyor biraz

zekeriya bey ,

size katılmakla beraber ,yalnız değineceğim hususlar var,eğitiminin yanında ,alt yapılarının danimarka kriterlerine uygun olması ,bu kriterler güvenli bisiklet yollarıdır ,bi kere gerek avrupa yaka, gerekse bostancı sahil yolunun tekrar onarılması lazım ,
yaya yolu ile bisiklet yolu aynı yerde olmaz ,burayı bir çizgi ile ayırmakta olmaz(burası avrupa değil bu ülkede bisiklet kültürü kitlesel olarak yeşermedi )
bisiklet yolunun tamamı sahillerde bağımsız olacak ve yaya yolundan uzakta olacak
ayrıca koşu bandıda öyle ,
avrupada kültür varda,oradada kuralsızlar çok
aşağıda amsterdamın kuralsızları buna bi örnektir,,
kuralsız eğimtimsizler dünyanın her yerinde mevcuttur, sadece istatistik önemli ,ama biz istatistiklerde aynen birinciyiz, bu millet trafikte kural tanımaz,
aşağıda sarı daire içinde olanlar aynen kuralsızlardır ,



eğitim meselesine gelince gerek derneklere ,sivil toplum örgütlerine ,ve
milli eğitim bakanlığına aynen iş düşmektedir
bu nedir ?
ilk okullara bisiklet dersi,
zorunlu olacak bence tercihe bakmayacak ,
o vakit adam gibi nesil yetiştirirsiniz .

Bu ülkenin coğrafyası, bu coğrafyanın mayası , bu mayanın ekmeğinden olan ve ülkenimizin topraklarında yaşayan insan evlatlarının çoğu farkındalık konusunda hiç bir zaman başarılı olamayacaktır. Nüfusumuzun çoğu çalışmayı değil parayı seviyor, çalışmak bizim için amaç değil araçta değil sadece para olmuş durumda. Ego larımız çok yüksek , trafikte çok kabayız, direksiyona geçince hep ağayız, paşayız, ne dersek o yuz, hayvanız kısacası. Çok kısa bir örnek veriyim;
Genişçe ve yaya trafiğinin az olduğu bir kaldırımdan pedallıyorum (trafiğin tersine pedalladığım için) Önümde ara yol var. Bu arayola gelen araç Anayola dönecek, kafasını sola çevirmiş durumda. sağdan araç gelmeyeceği için hiç sağına bakmıyor. bende kaldırımdan atlayarak önünden geçip gitmek istiyorum ki , hareketleniyor araç, bana çarpıyor ama hala durmuyor. Devam ediyor çünkü hala sola bakıyor. dizimle tamponuna sert bir şekilde vurarak bisikletimi ana yola doğru attırıyorum ( dua ediyorum tabi anayoldan birisi gelip çarpmasın diye). Düşmüyorum ve bisikletin üzerinde kalıyorum. araba dacia marka, tamponu çatırt çuturt ediyor. plakası kırılıyor yola düşüyor. Adam duruyor bana diyorki, kardeşim sen nasıl geliyorsun ya! görmüyorum ben seni Allah Allah diye tepki veriyor. Bu sırada bu kazayı yaşarken, bana çarpan aracın arkasında bir araç daha var sürekli kornaya basıyor. Ben kendimi toparlamaya çalışırken arkadaki adam tepkili birşekilde patenaj çekerek yanımızdan çekip gidiyor. Hiç merak bile etmiyor ne oldu diye. durmuyor, sormuyor. Herneyse, bana çarpana diyorumki ulan diyorum, sağına soluna bakarsan eğer beni görürdün, hem bakmıyorsun hem konuşuyorsun. ya ben olmsaydım yaya olsaydı , yada bebekli bir anne olsaydı ezip geçecektin diyorum. sinirleniyor bana atar yapacak, arkada başı bağlı yaşlı bayanı görüyorum, korkuyla bana bakıyor. olan bitenden mutsuz. Bunun üzerine adama diyorumki hadi yoluna kardeş, benim birşeyim yok. Tam gidecekken arabaya biniyor ve vicdanı sızlıyor, bir şey varmı ? (O kadar ego lu ki, ego izin verse bir şeyiniz varmı özür dilerim diyecek, ama bırakmıyor yakasını ego) yok diyor yoluma devam ediyorum. Allah kimseye sadece bisikletlilere değil, araç sürücüleri nede kaza bela vermesin. Amin.

Ambulanslara yol verilmiyor diye koydular kamerayı 20 Sn içinde yol vermeyen 322 tl ceza gidiyor. 1 dakika takip edene ceza gidiyor. Rahmetli Koray Birand emniyet şeridi ve sahte Çakar olayını medyaya taşıdı işler çözüldü. En azından polis bu konuda Çalışmaya başladı.
Hiç bir şey olmuyorsa aç özel bir site biz kameramızın görüntülerini, fotoğrafları yükleyelim ve bisiklet açısından değerlendirilip doğru bir yargı ile cezası ve konuyla ilgili açıklama ile gönderilsin plaka sahibine. İem sitesinde var ama genel hizmet veriyor. Bisiklete bisikleti bilen ve o görüntüdeki yol şartlarını çözebilecek ve durumu analiz adebilecek polis birimleri oluşturulmalıdır.

@Zekeriya Çab son zamanlarda forumda gördüğün en anlamlı başlıklardan biri. Başlığa sonuna kadar katılıyorum. Daha önce de başka bir konuda yazmıştım; asıl mesele bisiklet yolu yapmak değil, bisikletlilerin her türlü yolu kullanabileceği iklimi yaratmaktır.
Sizin gibi aklı selim üyeler olmasa şu forumda 1 dk durmam. Saçma sapan başlık ve yorum görmekten iyice bunaldım.