Santibag
Daimi Üye
- Kayıt
- 3 Mayıs 2013
- Mesaj
- 328
- Tepki
- 129
- Yaş
- 26
- Şehir
- İzmir
- Başlangıç
- 1998—99
- Bisiklet
- Salcano
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
Dün(saat 12 geçtiği için) en çok kullandığım tur rotamda gayet güzel gidiyordum. Kendimi pek öyle zorlamıyordum. Sakin ama hafif eforlu gitmeye çalışıyordum. Sonra bir bisikletlinin yanından geçtim. Yaklaşık 100 metre gitmiştim ki dedi dur, önüme solumdan v şeklinde engel yaptı. Durmayıp bassam beni yakalaması mümkün değildi. Sonuçta ben 20km ortalamayla olanlardan sonra bir süre yavaşlamama rağmen 41 km turu tamamladım. Tipinden bu kondisyonla alakasının olmadığı belliydi. Sordu nerelisin, neresinden, bisiklet orjinal mi, evin nerde falan. Bu soruya ilçe adı ile cevap verdim bir manyaklık yaparsa diye. Küçükçekmece sonuçta dar veya az nüfuslu bir yer değil. Sonra dedi sigaran var mı? Şimdi bunu diyen adamın kondisyon zaten baştan bitmiş. Eminim yani adam beni o rüzgarda 5 km takip edemezdi ben sprint atsam. Markasız, çelik, çift amortisörlü bir bisikleti olduğuna ve tipine bakılsa zaten öyle ciddi sürmediği belli. Neyse dedim ben içmem. 5 liran var mı dedi, bende 10 lira vardı. Yok dedim, ihtiyaç parası var falan, kaç var dedi, vermeden bırakmam dedi, ben orada hata yaptım paramı gösterdim. Verdim, o an ciddi düşünemedim. Aldı parayı koydu cebine. Aklıma da gelmedi 5 lirası olsa bana niye sorucak, belki de sorunlu bir tipti. Dedim abi lütfen falan. Tamamen insan olarak düşündüm onu. Sorunlu da olsa tanımadığım adama saygılı konuşmaya çalışırım. Kendisi de benden en fazla 2-3 yaş büyüktü. Dedi boşver gibi bişey. Gidonundan tuttum dedim yapma falan. Attı elini arka cebine. Eğer çakı çıkarsa bende hem çakı, hem yıldız tornavida, hem de maymuncuk mu diyolar o hani ayarlı somun anahtarlarının orta boy 30cm falan uzunluğunda olanından vardı. Ama hem aklıma gelmedi, hem de içimden dedim git başımdan gibi birşey. Bıraktım gittim ama içimde bir üzüntü oluştu. Sonraki kilometrelerde biraz yavaş gittim çünkü moral bozulunca bacaklarım zayıflıyor. Aslında 5 lira olsa da vermeyecektim de verirken bari sadaka olsun diye düşündüm. Polis mi arasam dedim ama orayı nasıl tarif edecektim, adam orada duracakmıydı? Ben de bunları hep dakikalar sonra keşfettim. Sonra yavaşça Yenikapı iskelesine vardım ve hep oturduğum yere oturup dakikalarca düşündüm. Bir kedi geldi dedim gel, elim değdiğinde kediye beni ne kadar mutlu etti anlatamam. Farkettiğim daha kötü bir sorun, ilk defa o gün besmelesiz 20 km gitmiştim. Belki o yüzden yediğim bir şefkat tokadıydı. Ama artık karar verdim ve elimden geldiğince Shaolin Kung Fu üstüne çalışacağım. Daha önce başladım ama hem anlamadım, hem de kısa bir zamandı. Sizin de düşünce ve tavsiyelerinizi almak isterim. Saygılar.