Tan Bey benimde aklimdan ayni sey geciyor. Ikinci bir jant seti mantikli olur gibi geliyor banada.
Belgrad tecrubeme gelecek olursak bildiginiz uzere ilk gidisimdi, bayada keyif aldim ve baya macerali oldu
Gider gitmez orda bisiklet kiraladigini dusundugum adama dedim amca buralarda bisiklet parkuru filan? oda bana beyaz evin yanindan git cok guzel patika yol dedi, aldik basimizi gittik bizde.
Yol boyunca aslinda benim kondisyonumun hic olmadigini farkettim, sahilde dumduz yolda 1.5 lastikle surmek kolay tabi
Bayirlarda boyle ıh mıh ede ede ilerledim. Takip ettiğim patika yolda gerçekten çok keyif aldım. Çıktığım bayırların ardından inişlere gelince bi acayip gaza geldim böyle yaldır yaldır gidiyordumki bi tane çamurlu sulu çukura girdim, baya baya hopladım, gidonun dibindede benim çanta vardı içerisinde cep telefonu, dazer2, cüzdan filan. Bende tecrübesizim tabi tüm fermuarlar açık... Böyle çukurdan çıkarken havada dazer2'nin süzülüşünü ve yere çakılışını slow motion olarak takip ettim. Durdum aldım falan bi baktım cep telefonum çantada yok. Sonra bi 5 dakka sağa sola baktım, çamurlu suyu filan karıştırdım acaba bunun içinde olabilirmi diye
sonra bi tane araba geçti dedim bre amca behey dur filan, rica ettim aradı telefonumu ama çıt yok sağdan soldan, kuşlar böcekler yaprak hışırtıları filan. O anda heralde bunu ben daha önce düşürdüm dedim, sonra o amcanın telefonuyla annemi aradım olayı anlattım, sürekli çaldır bu mereti dedim. Tabi şimdi böyle esprili şakalı anlatıyorum ama o anda dünyalarım yıkılmıştı. Gittiğim yolu ümitsizce geri dönerken baktım bi yerlerden benim telefonun sesi geliyo ( (link) ) Garibim bayıra uzanmış öyle duruyodu, sağında solunda çizikler vardı tabide valla hiç umurumda olmadı. Aldım annemle konuştum filan mutlu olduk ama böyle bi patika yoldan soğudum. Ya işin aptalca kısmı fermuarın açık olma sebebi arkadaşıma twit göndermeye çalışıyor olmamdı
Dönüştede 1-2 yerde acaba hangi yönden gelmiştim gibi çelişkilerim oldu ama allahtan garminim vardı yoksa çok net kaybolunur bence. Sebebinide anlamadım ama bu patika yolda toplam 5 tane filan insan gördüm, kimsecikler yoktu. Bi ara mantar toplayan teyzeler vardı onlarla bi konuşiyim dedim, abla belgradda görülcek ne varki ya insanlar buraya geliyo dedim, oda biz buranın yabancısıyız bizde bilmiyoruz dediler, daha sonrada bi tanesi, sen habermi yapıyosun bizimi çekceksin şimdi dedi
Neyse sonra başladığım noktalara döndüm dedim serseri, patika yol senin neyine sahil çocuğu diye kendime kızdım. Tabi toplamda daha 12 km filan yapmıştım geri dönmek içime sinmedi, hadi şu yürüyüş parkuruna bakıyım dedimde demez olaydım. Ordada herkes yürüyodu bi ben züğürt gibi bisikletle haşır huşur sessizliği yararak ilerliyodum. O yürümece parkurunu pek sevmedim açıkcası, çok kalabalıktı da. Daha sonra pılımı pırtımı toplayıp arabama yerleştim.
Genel olarak Belgradı sevdim denebilir fakat birazcık mekanın acemisiydik tabi, bundan sonraki turlarımız inşallah daha keyifli geçer.
Buna ek olarak başlığın dışında yeterince alakasız şey anlattım, tecrübelerimden edindiğim sonuca gelecek olursak:
Belgradda 1.5 lastikle gezmek imkansız
Herkese önerileri için tekrardan çok teşekkürler.