Aslı Çakır Alptekin doping yapmış mıdır?

Öncelikle bu başlığı seçmemin nedenini forumda düzenli olarak bulunan arkadaşlar anlayacaktır
bilmeyenler için ; (link)
Son zamanlarda aslı hanım için çeşitli haberler çıkıyor , altın madalya kazandığı için verilen ödülün geri alınması konusunda yaşanan sorunlar vs. zaten bisikletten bildiğimiz gibi doping son derece yaygın sporcular arasında ( ve son zamanlarda rus sporunun ne denli dopinge yöneldiği hakkında ortaya çıkan belgeler de var) ve halihazırda önümüzde duran bir kaç örnek var - Yalnızca Türk sporcular için-
(link)
(link)
(link)
bunlar en çok bilinenler , peki aslı çakır alptekin de bu isimlerin arasında yerini alacak mı ?

Bu isimlerden farklı olarak aslı hanımın durumu biraz daha komplike. Haberlerden de görebileceğiniz üzere bütün sporcularımızda net olarak bir doping bulgusu mevcut ancak aslı çakır alptekin'in numulerinde (link).

Peki neden ceza aldı ? (link)denilen uygulamada yaşanan büyük değer sapmaları aslı çakır alptekin'in ceza almasına neden oldu.

benzer sorunu yaşayan sporcular ;

(link) ( anormallik tespit edildiğinde astana takımındaydı)
roman kreuziger 'in biyolojik pasaportunda geçmiş zamana(2011-2012) ait anormallikler tespit ediliyor ve açıklama yapmasını istiyorlar. roman kreuziger ise bunun tiroid ile ilgili ilaçlardan kaynaklanabileceğini söylüyor ve aynı zamanda bu verileri(biyolojik pasaport verilerini) hem uzmanlara gösteriyor hem de kişisel internet sitesinde yayınlıyor. Bu sırada Tinkoff-saxo tour de france kadrosunda çıkartıyor kendisini her ihtimale karşı.
yaptığı açıklamada şöyle bir bölüm var " biyolojik pasaportun yararlı bir uygulama olduğuna inanıyorum ancak kuralları net olmalı aksi halde herhangi birini zan altında bırakmak amacıyla kullanılabilir."
( ceza almadı)

(link) ( anormallik tespit edildiğinde sky takımındaydı)

Jonathan Tiernan-Locke'nin değerlerinde anormallikler keşfediliyor ( çok fazla kırmızı kan hücresi olması ) ve bunun üzerine soruşturma başlatılıyor. Jonathan Tiernan-Locke örnekler alınmadan önceki gece çok fazla alkol aldığını ( 33 unit diye geçiyor , 33 şişe olarak çevirmek çok absürt mü olur? ) ve gün içerisinde midesi kötü olduğundan hiçbir şey yiyip içemediğini söylüyor. Dolayısıyla vücuttaki kırmızı kan hücrelerinin artışını buna bağlıyor ancak yine de 2 yıllık ceza alıyor.(bu olaydan sonra sky kontratını iptal etmiş)

bunlar yalnızca kısa bir araştırmayla bulabildiklerim , biraz daha araştırılırsa benzer sorunları yaşayan onlarca sporcu olacağına eminim.

Yukarıda verdiğim iki farklı örneğinde kanıtladığı gibi , biyolojik pasaporttaki anormallikler net bir sonuç vermekten uzak olabiliyor.

Bu konuyu aslı hanıma sormadan yorumlamak istemedim ve facebook üzerinden mesaj attım kendisine , bana söylediği kısaca şu ;
- a ve b numunelerinde yasaklı madde yok
- yakın zamanda bir açıklama yapılacak ve bu olayların çözümü için büyük bir adım olacak.
- madalya henüz kendisinden alınmış değil
- biyolojik pasaportta görülen değişimler 2012 yılına ait değil , daha öncesine -2010- ait. ( bunu yukarıda verdiğim bir (link) öğrendim)

Ayrıca Aslı çakır alptekin 2004 yılında gençler şampiyonasında doping yaptığı gerekçesiyle 2 yıl yarışlardan men edilmişti ve kanında bulunan yasaklı maddeyi "geçirdiğim bir rahatsızlık nedeniyle ve mahalle eczacısının tavsiyesi ile iğne vurulduğum, (link)laçta doping sayılan maddeler bulunduğunu bilmiyordum" diyerek açıkladı. bknz: (link)

bunca şeyden sonra kendi fikrimi söylemek için izin istiyorum sizden , biyolojik pasaport anormalliklerinin direk olarak yasaklı maddelerle ilişkilendirilemeyeceğini düşünsemde bu verilerin durduk yere büyük sapmalar göstermeyeceğini biliyorum. Eğer Aslı çakır alptekin doping yapmışsa buna en çok üzülmesi gereken kendisi olacaktır diye düşünüyorum , bizler dünyadaki en büyük spor efsanelerinden birinin doping yaptığını gördük sonrasında yine çok sevdiğimiz benimsediğimiz sporcular da tek tek dopingli çıktı ve sanırım artık bir 'yerli efsane'nin dopingli olması bizi çok sarsmaz. Ayrıca 2012'de 2. olan gamze bulut hakkında hiçbir olumsuz iddia yok ( bildiğim kadarıyla) bu bizim için hala bir ışık olduğunu gösterir sanırım.

Evet, çok güzel ve derin bir konu. Elimizde belge olmadan şu suçlu bu temiz diyemeyiz. Fakat biyolojik pasaporttaki değişiklikler doping sayılamaz hiç diyemeyiz. Yani sporcunun numuneleri temiz olabilir, ama pasaport bilgileri bize birçok bilgi verebiliyor. Elbette arada yanlış anlaşılmalar olabilir ama genel uygulamayı etkilemez.

Aslı Ç.A. hakkında maalesef iyi bir dilek dileyemiyorum çünkü bu aşamadan sonra aklanması çok ama çok zor.
Gamze B.'nin durumu ise biraz farklı. Olimpiyat sırasında takip edilmiyordu. Ama olimpiyatta 2. Olunca bütün dikkatleri üzerine çekti. Ondan sonra da pek yarışmadı ve herhalde sporu bırakma aşamasına geldi. Haliyle bu da insanları suphelendiriyor.

Konuya sayfalarca yazarım ama kime ne faydası olacak. Yazık ki, büyük ödüllerin büyüsü ile yanlış yönlendirilen atletler, hem kendilerinin hem de ülkelerinin adını kirletiyor. Bence bunun en büyük sorumlusu antrenorlerdir. Gerisi biraz hikâye.

Turkiyede başarıya ödül çok ama bu başarı nasıl gelmiş bakan yok. Ya hu, her sene bütün avrupanın takip ettiği diamond(golden) lig'de neden sporcularimiz devamlı yer almıyor. Bu kadar başarılı insanlar nereye saklanıyor. Neyse ne, dedim ya, yazacak çok şey var ama sorunu çözecek bizler değiliz. Ne desek boş.

Belki sorunu çözemeyiz ama gelecekte spora gönül verecek profesyonel sporcular olacak dostlarımız burayı okuyor/okuyacak. Bu konuyu tamamen kapatıp nasıl olsa bir şeyi değiştiremeyiz diyerek susmak nedense bana kabullenmek gibi geliyor ve bu durumu kabullenmek istemiyorum açıkcası. Sizin de dediğiniz gibi , sporcular yalnızca ödül aldığında destekleniyor doğal olarak buda sporcuları en kısa yoldan nasıl kazanırım'a getiriyor. Keşke düzgün bir spor anlayışımız olsa ve birinciler yetiştirmesek bile güzel yarışabilecek sporcularımız olsa.

Benim icin spor ve yarisma olarak bu 2 ye ayrilir. Ayrica hic bir ust duzey yarismaya spor gozuyle bakmiyorum. Nedeni ise bu kisilerin hayatlarini surdurebilmeleri icin gelir kaynagina klube, sponsorlara ve odullere ihtiyaci var. Bu gelir kaynaklari odul kazandikca vardir. Orda bir sporcu dopinliyse ve yakalanamiyorsa (bunu doping i cok iyi yapip yakalanamayan sporcuda cok) burda diger sporcularda dopinge yoneliyor. Yani kazin ayagi cok farkli. Alinan dopingin numunede cikmamasi icin kullanilabilen ajanlar(ilaclar) var. Yani dopingten yakalanmak birazda gariban isi oluyor.

Spor konusuna gelecek olursam burda herkes sadece kendiyle yarisabilir. Eger baskasiyla yarismaya kalkarsa bu yukarda bahsettigim olaya dogru gitmeye baslar.

Kisaca isin icine para ve hirsi girdimi spor gider yarisma gelir

2012 deki altın madalyasının temiz olduğunu düşünüyorum. O seneki 1500 metre zamanı diğer senelere göre daha kötüydü yani Aslı anormal bir performans göstermedi. 8 sene men cezası almasına rahmen Dumlupınar Üniversitesi spor tesislerinde antrenmanlarına devam ediyor. Arada görüyorum

2,5 milyon tl devletten ödül almış, doping nedeniyle ödülü geri vermesi istendiğinde verdiği cevap: Tümünü harcadım, eh yeni türkiyeye yakışır bir cevap olmuş

@anıl şentürkk
profesyonel sporculardan boyle cevaplarin gelmesi oldukca dusundurucu

avrupa bisiklet yarışları doping tarihi diye bir kitap çıksada görsek kimler doping yapmış ,lens'ten tutunda contadora kadar,bu ülkenin sporcularınında dopinge adlarının karışması sıkıntı verici bir durum,özellikle lensi hedef seçtim ,natianol geographic belgeselini defalarca seyrettim ,sonunda itiraf etti lens,lensi sevenler olabilir ama insanların ona olan sevgisini sarstı,sonunda ödüller gitti,lens amerikan balonu atom bombası gibi patladı
aşağıda ingilizce kaynak var,türkçesini bulamadım.

Aslı Çakır Alptekin'in doping yaptığına ben şahsen inanmıyorum.
Yeteri kadar tıbbi danışman desteği almadığını, profesyonel bir ekip ile çalışma fırsatı bulamadığını,
bu sebeple biyolojik pasaportu etkileyebilecek konularda bilgilendirilmediğini ve bu sebeple şüpheli sonuçlar
çıkmasına sebep olacak bazı hataların gerçekleştiğini düşünüyorum.
Ödüllerin geri istenmesi olayı da bildiğim kadarı ile asparagas.
Bizim medya bayılır böyle şeylere.

Aslı Hanım'ın nereden ve hangi şartlarda yetişerek bu noktalara
geldiğini araştırırsanız aldığı ödüllerin helal olduğunu görürsünüz. Ben kendi adıma
benim vergilerimden verilen her kuruşu helal ediyorum.

Her şey ortaya çıkacaktır. İnşallah kamuoyunu tatmin edecek
sonuçlar tüm detayları ile yayınlanır.
O zaman göremeyiz elbette şimdi hakaret manşetleri atan medyayı.

Sunuda eklemek istiyorum. Bir kiside ciksin doping den yakalandiginda direk evet yaptim desin. Ben acikcasi dopingle falan mucadele edilebilecegine inanmiyorum. Doping konusunda ileri sevide olan doktorlar var belli seviyeye gelen kisiler bu doktorlarla calisip dopingten yakalanmanin onune gecebiliyorlar.
Vucut gelistirme salonlarinda da antrenman yaptigim icin ayni anda mukemmel sekilde yag yakip kas kutlesi elde edenler oluyor. Bu normalde olamaz doping katkisiyla olabilir. Fakat bu beni alakadar etmez doping katkisi ile yapsa bu fizigi adam yapmis helal olsun diyorum. Doping katkisi diyorum dopingle yapmis demiyorum. Cunku sende potansiyel yani genetik yatkinlik olmadan doping alarak hic bir sey elde edemezsin.
Benim icin performansi onemlidir onu bunu kullanmis falan degil. Zaten benim bildigim branslarda neredeyse hepsi kullaniyor. Adam basarili oldu sonra yakalandi diye onu silmek haksizliktir. Doping alinca antrenmansiz bir sey elde edilmiyor. Bu dopingli kisiler gizli normal sartlarda erisemeyecegi fakat zaten kendilerinde mevcut performanslarini ortaya koyar. Ayni potansiyeldeki biri dopingli diger dopingsiz 2 yarisci dusunuldugunde, dopingli cok daha sert antrenmanlar yapip sakatlanma riski daha fazla olucak. Ben bu emegi gormezden gelemem. Benim icin bu onu haketmistir antrenmanlari daha sert gecmis daha cok ter akitmistir.

@Nurullah Ulaşan
Yanlış anlaşılmaya müsait olduğu için özellikle uzun yazmayı beklediğim ve henüz yazıya dökemediğim
fikrimi özetlemişsiniz. Demek ki uzun yazmaya gerek yokmuş.

Özetin özeti şu;
Dün kahvede gezen işsiz adam, evde yatan ev hanımı, bugün doping yaptığı için uçmaya başlamıyor.

@Nurullah Ulaşan @Soner Sarihan
Kusura bakmayın ama düşünceleriniz çok tehlikeli.Dost acı söyler. Kişisel olarak sizlere bir kastim yok ama bu olayı mesru ve normal gösterecek her düşüncenin karşısındayım.

Düşünün ki ikiniz de genetik olarak aynı seviyede sporcularsiniz. İkiniz de hayatınızı bu ise adamışsınız. Fakat ülkeyi biriniz temsil edeceksiniz. Bilin bakalım o kim olacak. Tabii ki dopingin olmazsa olmaz olduğu öğretilen kişi . Hele ki bu olayı 3-5 yıl örtbas etmeyi başarıp ödülleri de toplarsaniz sırtınız yere gelmez. Diğeriniz de hayata 0'dan başlayıp, şanslıysa beden öğretmeni ya da antrenör olur.
Yanlışın aması, fakatı, zateni olmaz. Ahlaklı bir toplumun hırsızlık için bahanesi olamaz.
Verecek o kadar çok örnek, yazacak o kadar olay var ki, şimdilik bende kalsin.

Bu konuyu daha önce de konuşmuştuk forumda, konuşmalarını ve verdiği savunmayı falan da paylaşmıştık; tam bir fiyasko. Ben pasaportun ne işe yaradığını bilmiyordum ki diyor, bence doping kesin yapıldı çünkü görüyoruz ki bizden temiz sporcu çıkmıyor. Gamze'nin yarışmaması benim de dikkatimi çekti ama pasaportunun olmadığını bilmiyordum. Yazıklar olsun vallahi yapacak bir şey yok. Benim bir hakkım varsa da ben helal etmiyorum, kimsenin bizim duygularımızla oynamaya hakkı yok; biz o kızlar koşarken hüngür hüngür ağlayan insanlarız yaşadığımız hayal kırıklığını anlatamam. Benim gözümde sakatlanıp ağlaya ağlaya sonuncu gelen Merve Aydın daha değerli sporcudur, elemelerde elenen sporcular daha kıymetlidir, herkes şampiyon olacak diye bir durum yok, elinden geleni yapması, iyi niyetini göstermesi benim için yeterli. O sene kaç tane dopingli sporcumuz çıktığını hatırlıyor musunuz? Başarı yakalasın diye devşirdiğimiz sporcularımız bile dopingli arkadaşlar ve sözde biz hak hukuk yolundan ayrılmayan Müslüman bir ülkeyiz, yakışıyor mu bize? Herkes yapıyor diyenler var, bu bir bahane midir? Gamze bir daha üst seviyelerde yarışmazsa benim gözümde o da doping yapmıştır, bunun kaçarı yoktur; yok öğle yağma, ben yapacağımı yaptım hadi bana eyvallah demek.

Biliyor musunuz şuanda bisiklet dünyasında Türkiye denince akla gelen ilk şey, doping oluyor. Neden mi 2 sene üst üste sağolsun Konya Torku'nun sporcuları dopingle şampiyon oldu. Ve bu herifler krallar gibi yaşatılıyor, Mustafa Sayar'ın ayaklarının altına kırmızı halı sermedikleri kaldı bir tek. Yabancı forumlarda Türkler dopingcidir damgası yiyoruz ve ben utanıyorum, yazık değil mi bize ya? Her spor dalında başarı yakaladığımızda sevinmeden önce ilk aklımıza neden dopingli midir acaba sorusu geliyor? Yapmayın arkadaşlar, etmeyin...

@Soner Közen

Size bir animi anlatiyim universitede bir dersin final sinavinda eksiksiz herkes kopya cekiyor. Herkesin hesap plani kopyayla dolu. Ogretmen 19 kisinin kopyalarini alip kagitlarini topladi diger 18 kisiye bakmadi bile neticede 19 kisi sinif tekrari yaptik. Diger 18 kisi gecti.
Ben dopingi iyi gordugumden soylemiyorum. Demissiniz ki ayni potansiyelde 2 kisi biri doping alirsa haksizlik olmayacak mi? Evet olacak ancak suda bir gercekki dopingli sporcunun antrenmanlari daha sert gecicek. Yani dopingi alip ayni antrenmani yapmayacaklar. Eger ayni duzeyde antrenman yaparlarsa aralarinda pek bir fark olmayacaktir. Emin o cosarak izlediginiz ust seviye atletlerin (tum branslardaki yuzme, basketbol, atletizm vb) sporcularin neredeyse hepsi dopingli. Bunlarin bazilari yeni nesil doping maddeleri kullaniyor WADA tarafindan daha doping listesine alinmamis. Hal boyleyken dopinglilerin bir kismini ayiklayip gerisi haketti deniliyor. Benim kopyada yakalanmam gibi Once doping maddesi kullanilir cok sonra bunu WADA doping listesine ekler. Ayrica bu atletler bir suru ajanlar kullanir kan degerleri ve numunelerini temiz gostermek icin. Doping olayi oyle onune kolay gecilecek bir olay degil. Ben bildim bilelide onune gecemediler. Olanda hep sanssiz gariban dopingliye olur.

Ülkemizin spora yaptığı yatırım ortada iken böyle bir konuyu tartışmak bile yersiz. Deli gibi bir tek futbola yatırım yapıyorlar zaten onu da yanlış yapıyorlar. Uluslararası arenalardan durumumuz belli oluyor. Hangi konuda ne başarımız var ki bunda da olsun. Global ufuk ve bilimden o kadar uzağız ki her alanda dopinge başvuruyoruz. Daha bugün gazetede okudum, Düzce Üniversitesi bir öğretim üyesi kontenjanı açmış. İstediği özel şartlardan biri adayın kök hücre hakkında çalışma yapmış olması ikincisi ise veteriner hekim olması. Nobel gururumuz Aziz Sancar şu an başvursa giremiyor Düzce Üniversitesi'ne.

Bu millet bu kadar kutuplaşmış ve birbirine düşmüşken dünya çapında pozitif bir başarı yakalamamız çok zor. Siyasette, politikada, sporda, sanayide ve diğer her şeyde ne kadar ileri olduğunuz uluslararası başarı ile ölçülür. Bizim durumumuz ortada. Beğenmediğiniz İran'ın uzay çalışmaları bizden yıllarca ileride. Her zaman söylüyorum. Global (küresel) bakış açısı olmayan her şey kaybetmeye mahkumdur.

Sevgiler

@Nurullah Ulaşan
Hocam, söyledikleriniz zaten hepimizin malumu. Antrenörlerin de kullandığı en önemli argümanlar da bunlar.'' Herkes yapıyor, sen de yapmalısın. Yoksa yarışa 1 metre geriden mi başlamak istiyorsun ? '' Bakın burası çok önemli. 1 metre ileriden başlarsın demiyor; çünkü algı, herkesin belli bir seviyede doping yaptığı yönünde. Peki bizim spor yöneticilerimiz doping kullanan atletlere bilimsel olarak bir şey vaat edebiliyor mu ? Yakalanmamaları adına bir şey yapabiliyorlar mı ? Koca bir hayır. Tek yapabildikleri sporcuyu testden kaçırmak ya da numuleri saklamak olabilir. Ee, elinde doping silecek teknoloji de, günümüzde doping sayılmayacak madde de yok. Ne diye atleti de, ülkeni de rezil edersin.

Atletlerin yüzde kaçı doping yapıyor bilemem ama elbet bu ahlaksızlıklar bir şekilde ortaya çıkacak, ki çıkıyor da. Bazı önemli isimlerinki saklanıyor olabilir. Dünyanın her yerinde dopingle savaş aynı seviyede değil. Yani dediğiniz gibi adaletsizlik, profesyonel sporun her dalında var. Gelin biz buna ne bulaşalım ne de bu şekilde başarılı olanlara prim verelim. En azında spor alanında Almanya'dan, Amerika'dan, Rusya'dan daha ahlaklı bir toplum oluşturalım. Bizim gelecek 100 yıldaki iddiamız da bu olsun. Olur mu, maalesef olmaz.

@Soner Közen Selam Adaşım.

Elbette bana karşı bir tutumun yok. Benim de doping yapmayı hafifleten, masumlaştıran
bir tutumum yok. Bu konuda sert olan arkadaşların ve dopingli oldukları ortaya çıkan
arkadaşlara girişenlerin gözden kaçırdığı bir nokta var sadece buna dikkat çekmek istiyorum.

İlk mesajımda bahsettiğim gibi yanlış anlaşılmaya müsait ve yazarak değilde
yüz yüze konuşulması gereken bir mesele. Seneye rotayı senin bölgeye çevirelim
uzun uzun konuşuruz.

Senin örneğin üzerinden gidersek; genetik özellikleri birbirine benzer 10 kişi olsun,
bunlardan 3'ü doping yapıyor, diğer yedisini geçiyor, bu 3 kişiden 2 si yakalanıyor,
dereceleri ellerinden alınıyor, doping yapan ama yakalanmayan 3. kişiyi şampiyon sanıyoruz.

Ben özellikle bizim halkın bakış açısını da eleştirmek için yazmıştım.
Bu doping haberlerinden sonra bana dahi soran oluyor, bugüne kadar hiçbir
bisiklet yarışında yarışmacı olmadığım halde.
"Hocam siz de doping ile mi yol alıyorsunuz " diye soruyor
yada isotonik sporcu içeceğini elimde gören "vay hocam kapmışın ilacı
demek bu yüzden bisiklet sürüyorsun" diye düşünüyor.
Sanırım onlar da bir şey kullanıyor. ))

Yani elbette doping kötü, iğrenç, haksız ve sonuna kadar mücadele edilmesi gereken bir şey ( kul hakkı bir kere )
fakat sadece yakalananlar şeytan,
yakalanmayacak kadar modern yöntemler kullananlar ise hala şampiyon.

Doping yapmadan şampiyon olan binlerce temiz sporcuya saygılarımı sunuyorum.
İnsan potansiyelini yukarı çeken bize örnek olan bu sporcular başımızın tacı.

@Soner Sarihan
Evet abi, halkın bakış açısı yanlış ama dediğinin tersine inanmış olanlar da var. Mesela dopingin kıyısından geçmeyeceğini düşündüğüm yağlı güreşlerde de birçok isim 2 yıl ceza yedi. 2 sene önceki Kırkpınar güreşleri sırasında alınan örneklerde yasaklı maddelere rastlandı. O güne kadar önemli bir doping kontrolü yoktu ama artık dopingle mücadele edileceği söyleniyordu. Buna rağmen aralarında Ali G. olmak üzere, önemli sporcular, doping suçuyla müsabakalardan diskalifiye edildi. Ali G., hem teknik olarak hem de fizik olarak baş pehlivanlar arsında açık ara favoriydi. Peki kim bu adama kendini eksik hissettirdi ? Bu adam neden kendine güvenemeyip yardımcı destekler almak yoluna girdi ? Acaba ödüllerin cazibesi ve popüler olma isteği mi onu bu yanlışa itti ? Her halükarda, artık nasıl olduysa bu adama dur diyen olmadı. Finalde İsmail Balaban'ı yenmesine rağmen kemeri elinden alındı. Peki daha önceki turlarda yendiği rakipler hakkını arayabildiler mi? Dediğin gibi, baştan sona ''Kul hakkı''. Peki bu olaya güreş severlerin tepkisi ne oldu; birçok Ali favorisi ve yağlıgüreş sever, Aliye komplo kurulduğunu düşündü. Bir kısmı da doping yapmış olsa bile, Ali'nin diğerlerinden çok üstün olduğunu, altın kemeri onun hakettiğini ifade ettiler. Yani halkın genel bakış açısı, hem bilgisizlikten hem de taraftarlık duygusundan dolayı yanlış yönlere kayabiliyor.


@Soner Sarihan


Maalesef durum biraz da böyle. Hala ahlaklı sporcular olduğu için bu düzen devam edebiliyor. Hırsızlar onların sayesinde hala sporun içindeler.

Burada virgül koyalım. Yüzyüze devam edelim inşallah

Ben acikcasi soyleyim kimsenin doping falan yaptigiyla ilgilenmiyorum. Ben doping bile yapsa iyi yarisiyorsa tebrik ederim. Cunku biliyorum ki dopingi alip kenarda oturmakla ustun isler yapilmiyor. Bu adam bi risk almis doping almayan adamdan daha sert ve zor antrenmanlar yapmis ve izlerkende beni performansi mest ettiyse ben tebrik ederim hirsiz falanda demem.

Mesela Usain Bolt doping yapmis ve ortaya cikmis olsa yine tebrik ve tesekkur ederim. Bana o inanilmasi guc kosularini izleme firsati sundugu icin. Herseyden once emege alinterine saygim var. Zannetmeyinki potansiyeli olmayan adami doping sampiyon yapiyor boyle adami bir kac senede oldurebilir.

Bence doping her türlü profesyonel sporda tamamen serbest olmalı. Sonuçta bu işler şov amaçlı değil mi, bassın herkes ne buluyorsa damardan, hem yarışlar, müsabakalar daha çekişmeli geçer, seyretmesi bizim için daha zevkli olur (yokuş yukarı 50km/h ile yardıran bisikletçiler falan ) Hem de o doping yaptı mı bu doping yaptı mı testlerden, pasaporttan, polemikten, kafa yormaktan kurtuluruz. İzlediğimiz şeyi biliriz.
Vücutlarına verecekleri zarar ise kendi bilecekleri ve sporcuyu ilgilendiren bir karar. O riski alan yapar, alamayan yapmaz (dolayısıyla yarışmaz). Zaten profesyonel anlamda spor yaparak belli oranda risk alınıyor sağlık açısından. Hem doping sanayisi gelişir, yeni yeni maddeler icat edilir, yarın bir gün bakarsınız uçma yarışmaları falan başlamış