Selam bisiklet severler size Cumartesi gezimiz hakkında bişeyler yazmak istedim. Aslında Cumartesi akşamı ve Pazar gecesi pedallarımızın sesini karanlık patikalarda ön lambalarımızın çelimsiz ışığında çam ağaçları arasında önden gidiyorsanız önünüze çıkabilecek bi şeyden tırsarak, gurubun arkasındaysanız arkanızda çıkan bi sesten endişe duyarak bisiklet kullanmanın zevkini anlatamam.(gece gezisi volume 4 te buluşalım o zaman anlarsınız)
Saat 18:30 da Salih Bahadır üçlüsü olarak Kızılay da buluştuk. Tesadüf eseri buluştuğumuz Halil de bize katılarak çıktık Oran sitesine. MSB lojmanlarıda Halilin davetlisi olarak çayımızı ve Baklavamızı yedikten sonra ODTÜ de patikalarda dolaşıp Eymir e indik. Dönüşte ateş başında sıcak çaylarımızı içip daha sonra gece saat 2 de (sağolsun Salihin önerisiyle) Esat Caddesindeki Devrez adlı yere gidip Ankara nın en iyisi olduğunu iddia eden Mercimek çorbasını içtik. Daha sonra Sakarya Caddesinde dolaştık. Eve döndüğümde saat 3:30-4:00 gibi bişeydi.
Neyse işte resimler
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Millet bu ateş tamamen ağaçlardan uzak bir yerde göle yakın bir düzlükte kontrollü minik bi ateştir. O gün yanan hiç bi yerden sorumlu değiliz
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Evet işte Star dan Wars Jedi lar karşınızda
(link)
(link)
(link)
Ve geç saatlerde yer çekiminin olmadığı da kanıtlanmıştır. Uçtuk be millet
(link)
(link)
(link)
Halil bizden önce de bolca bisiklete bindiği için uçmak istemedi ancak o çok çok su içmiş ki o de ne öyle diyoruz.
(link)
Ve Esat ta gece 2.30 da Mercimek çorbası içmeye geldiğimiz yer.
(link)
Tabi ki Ankara nın tüm gece kuşları orada herkes son model arabalarıyla gelirken biz girdik 3 uzaylı kafalarında kasklarla bi şaşkınlık yarattık yani.
Salihin eski mekanı çocuk alışık
(link)
(link)
Bahadır elindeki kaşığı alet kutusuna atmadın değil mi ondan levye olmaz. İç çorbanı
(link)
Gecenin 3 ünde sakaryada Salih e mendil satmaya çalışan çocuklar siz eve nasıl dönüyorsunuz diye sorduğumuzda taksiyle dediler.
(link)
Bahadır bu fıçılardan dolu olan bir tanesini eve götürmek istiyor da engel oluyoruz
(link)
Ve eve gidip sıcak bir banyo yapıp uyumak gibisi yok.
Burada da Salih in makineden çekilenler var arkadaşlar.
(link)
Benim makinedeki tüm resimlerin linkini
(link)
Bunlarda Salihin Foto. Makinesinden birkaç poz.
Güce ulaşmanın yolu baklavalardan geçiyor. Baklavalar o kadar sıcak tı ki ağzım yandı.
(link)
Göle İnmeden önce, arkadaki ışıklar oranın Gölbaşı olduğunu söylüyor.
(link)
(link)
Kamp ateşinde çay içmek gibisi yok be
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Bahadır olum sen karanlık gücü bulmuşsun be
(link)
İşte bi jedi
(link)
Bisiklete binen adamın Sakarya da ne işi olur. Hadi olur da gece 3 te ne işi olur.
(link)
(link)
Saat 18:30 da Salih Bahadır üçlüsü olarak Kızılay da buluştuk. Tesadüf eseri buluştuğumuz Halil de bize katılarak çıktık Oran sitesine. MSB lojmanlarıda Halilin davetlisi olarak çayımızı ve Baklavamızı yedikten sonra ODTÜ de patikalarda dolaşıp Eymir e indik. Dönüşte ateş başında sıcak çaylarımızı içip daha sonra gece saat 2 de (sağolsun Salihin önerisiyle) Esat Caddesindeki Devrez adlı yere gidip Ankara nın en iyisi olduğunu iddia eden Mercimek çorbasını içtik. Daha sonra Sakarya Caddesinde dolaştık. Eve döndüğümde saat 3:30-4:00 gibi bişeydi.
Neyse işte resimler
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Millet bu ateş tamamen ağaçlardan uzak bir yerde göle yakın bir düzlükte kontrollü minik bi ateştir. O gün yanan hiç bi yerden sorumlu değiliz
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Evet işte Star dan Wars Jedi lar karşınızda
(link)
(link)
(link)
Ve geç saatlerde yer çekiminin olmadığı da kanıtlanmıştır. Uçtuk be millet
(link)
(link)
(link)
Halil bizden önce de bolca bisiklete bindiği için uçmak istemedi ancak o çok çok su içmiş ki o de ne öyle diyoruz.
(link)
Ve Esat ta gece 2.30 da Mercimek çorbası içmeye geldiğimiz yer.
(link)
Tabi ki Ankara nın tüm gece kuşları orada herkes son model arabalarıyla gelirken biz girdik 3 uzaylı kafalarında kasklarla bi şaşkınlık yarattık yani.
Salihin eski mekanı çocuk alışık
(link)
(link)
Bahadır elindeki kaşığı alet kutusuna atmadın değil mi ondan levye olmaz. İç çorbanı
(link)
Gecenin 3 ünde sakaryada Salih e mendil satmaya çalışan çocuklar siz eve nasıl dönüyorsunuz diye sorduğumuzda taksiyle dediler.
(link)
Bahadır bu fıçılardan dolu olan bir tanesini eve götürmek istiyor da engel oluyoruz
(link)
Ve eve gidip sıcak bir banyo yapıp uyumak gibisi yok.
Burada da Salih in makineden çekilenler var arkadaşlar.
(link)
Benim makinedeki tüm resimlerin linkini
(link)
Bunlarda Salihin Foto. Makinesinden birkaç poz.
Güce ulaşmanın yolu baklavalardan geçiyor. Baklavalar o kadar sıcak tı ki ağzım yandı.
(link)
Göle İnmeden önce, arkadaki ışıklar oranın Gölbaşı olduğunu söylüyor.
(link)
(link)
Kamp ateşinde çay içmek gibisi yok be
(link)
(link)
(link)
(link)
(link)
Bahadır olum sen karanlık gücü bulmuşsun be
(link)
İşte bi jedi
(link)
Bisiklete binen adamın Sakarya da ne işi olur. Hadi olur da gece 3 te ne işi olur.
(link)
(link)