2012 Londra Olimpiyatları

@Cem Unden

Cem sonuna kadar katılıyorum yazdıklarına ama eksik bilgi var sen zannediyormusun giden sporcular umurlarında.Amaç tamamen her sporcunun yanında ilgili federasyondan giden insan sayısı.Antrenördü teknik elemandı şube müdürüydü masördü federasyon başkanıydı derken 180 sporcu ile birlikte araştırırsak en az 500 sporcu olmayan bürokratın ve memurun olimpiyat izlemeye üstüne yurtdışı harcırah almaya gittiğini göreceğimizden eminim.O sporcular harcanan o paranın içerisinde en hak edenleri en azından bir efor sarf ediyorlar terliyorlar.

Benzer bir konuda yazmıştım 2-3 yıl önce Eskişehir gençlik spor müdürlüğü yol bisiklet takımı kurdu antrönör olarak maaş alan delikanlının hayatı boyunca bisiklete binmediğinden eminim maaş alıyor ama aynı zamanda yüzme antrenörü olarak da maaş alıyor bundan bir kaç sene önce de bisiklet takımı yok iken futboldan maaş alıyormuş.Müdürün direk birinci dereceden akrabası açılan tüm antrenör kurslarına katılıyor ve bitiriyor.Yarışlara 3-5 genç götürülüyor dereceden geçtik bitiren sporcusu yok ama harcırahlar tastamam yatıyor çocuklar ekmek arası tavuk ile yarış koşuyor.Kişi başına yatan yol harcırahı ne kadar bilemiyorum ama tavuk ekmekten çok daha fazla olduğu kesin.Bu gerçek olay sadece bir ilin basit bir müdürünün yaptıkları, federasyon ve bakanlık olarak düşünürsek neler neler dönüyordur kimbilir.

Kıssadan hisse 180 sporcu gönderdik ne kadar mutlu bize en az 500 devlet çalışanı gönderdik İngiltere gezsinler diye döndüklerinde de aldıkları harcırah ile ufak tefek eksiklerini tamamlarlar bir sonraki olimpiyata hazırlanmaya başlarlar....

@ferhat köse

Bulamadık şöyle kebap iş be

http://astanafans.com/wp-content/uploads/2012/07/Vinokourov-olympic-champion-2012-1-640x417.jpg

Ben yine Vinokourov'dan söz açacağım . Bu adamın hırsı hepimize ders olmalı . İlk antrenörü Sergey Kruchin'in anlattığına göre 13-14 yaşlarında iken takımda fiziksel olarak en zayıf sporcuymuş . Hatta antrenörü " Bol bol havuç ye , büyürsün " diye biraz takılıyormuş Vino'ya . Sabah 6'da kalkıp , yaz ,kış , yağmur ,kar demeden antreman yapıyormuş Vino . Hiç bir antremanı kaçırmıyormuş . Yaptığı her spor dalında en iyi olmaya çalışıyormuş. Hele birgün antremanda kolu kırılmış , ertesi gün kırık kolla yine gelip bisiklet antremanı yapmış.

Fransa Turunda doping cezası aldıktan 2 sene sonra tekrar spora dönüyor ve başarılarına devam ediyor . Liege-Bastogne-Liege , Fransa etap zaferi ve en son olarak Olimpiyat şampiyonluğu . Hırsıyla örnek bir sporcu . Hala bacak kemiğinde platinle yarışıyor

http://en.tengrinews.kz/userdata/news_en/news_4507/thumb_b/photo_8919.jpg

http://en.tengrinews.kz/userdata/news_en/news_4507/thumb_b/photo_8918.jpg

http://en.tengrinews.kz/userdata/news_en/news_4507/thumb_b/photo_8922.jpg

http://en.tengrinews.kz/userdata/news_en/news_4507/thumb_b/photo_8916.jpg

Bu arada Kazakistan devleti , olimpiyatta altın alan sporcularına 250.000 dolar kişi başı ödül verecek

Bisiklet kafilemiz Londra'da . Bayram Akgül'de masada (Salcano Yönetim Kurulu Başkanı) Afiyet olsun

https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-snc6/s720x720/165970_381921418540177_74938362_n.jpg

Bayram Akgül ün de gitmediği yer yok.Reklam yapacağına kaliteli bisiklet üretimi ve yetkili servislerine biraz önem versin.Federasyonu da anlamıyorum.Bütün yarışlar da Salcano ismi

Amacınız beni ağlatmaksa, neredeyse başardınız!
O zaman şu soruyu sorarım! Nasıl olmalıydı? Bu güne kadar katılmak bile mümkün değilken şu ve bu şekilde katıldılar. Sporcu başına da bir sürü görevli(!) beraber gitti. Alınan sonuçlar sonuç değil, gösteriş bile olsa bir katılma söz konusu. Ama maalesef başka türlü bir yolu varsa, onu arayalım. Bu bir gelişme süreci. Ülkenin sosyo-ekonomik yapısındaki gelişmeye bağlı bir şey olduğunu hepimiz biliyoruz. Ama önce bu koşullar gelişecek ve sonra bu sporlar gelişecek şeklinde bir yaklaşım yanlıştır bence. Bunların hepsi aynı anda, beraberce gelişen şeyler. Altyapı değiştikçe, aynı anda üstyapı da beraber değişir.
Yukarıda Cem Ünden' in belirttiği gibi 40 elit sporcu 400 olunca belki bir tanesi zamana takılmaz ve yarışı bitirir. 4000 olunca belki 5 kişi katılır, ikisi bitirir.
Her zaman söylerim. Bizlerin bu işleri batılılar gibi yeniden keşfetme mecburiyetimiz de yok. Zaten bilimsel olarak çok ileri bir düzeye gelmiş sporlar. Nasıl yapılması, nasıl olması gerektiği belirlenmiş. Bize sadece yapması kalmış. Sizler de elinizden geldiğince yayılsın diye uğraşıyorsunuz. Yayıldıkça bisiklet malzemelerinin piyasası büyüyor. Büyüdükçe binen sayısı artıyor...vs. vs.
Bu yüzden karamsar olmaya gerek yok diyorum ben. Bir süreç meselesi, ama belki 5, belki 10, belki 20 sene.... Fransa Turu kazanmaktan bahsetmiyorum. Almanya bile 60 sene bekledi 1 kere kazanmak için.
Ben Polonya'ya bile futbolda 8-0 yenildiğimizi unutmadım.

@ihtiyar

Hocam , bazılarının görevi de eleştirmek , hataları göstermektir . Sanayii de "işletme körlüğü" diye bir olay vardır . İşletme içinde çalışanlar , her gün aynı hatayı yapmaktan artık o hatayı göremez hale gelirler . Dışarıdan bakan gözler ise bu hataları daha kolay tespit ederler .

Nereden mi başlayalım ? Öncelikle antrenörlerden . Bizde antrenör yok . Önce iyi antrenör , sonra iyi bisikletçi . Eldekilerle bu iş olmaz .

@Cem Unden
Ben kendisi ilk defa olarak 2000 yılında Fransa turunda, İtalya şampiyonu Salvatore Comezzo ile kapıştığında gördüm. Gerçi etapı Comezzo kazandı, ama Vinokourov' daki hırsa orada şahit oldum. Daha sonra 2005 yılında Regio Tour' da çok yakından izleme olanağı buldum.
(link)[/URL]

@ihtiyar
Abi bende birkaç kelime yazayım Cem belirtmiş antrenörlerden bahsetmiş.15 -20 günlük kurslar ile antrenör yetişiyor bu memlekette onlarda bir tanıdık bulunca sabit maaşa geçmek için bu işi yapıyorlar çoğununda maaş düşüklüğünden başka işleri mevcut eğittikleri çocuklar ile pek ilgilenmiyorlar amaç eve erzak götürebilmek.kısaca antrenör sorunu bu.

Başka sıkıntı sponsor firma.Ben şahsım adına evime ve mesaideki çay ocağımıza sırf bisiklete destek veriyor diye Torku şeker den başka şeker almıyorum elimden gelen bu kadar.Bu dönem özel okullar bazı spor dallarında burs vermeye başladı bu çok güzel bir gelişme umarım ileride bisikleti de bu spor dallarından sayıp birileri destekler.Bisiklet gibi yatırım yapılsa sporcu çıkabilecek pek çok dal mevcut bunu hepimiz biliyoruz.Bu genç nufus gelişmiş bir Avrupa ülkesinde olsa neler neler çıkartır.

Bana göre de en büyük etken spor kültüründen yoksun bir milletiz onu da ekonomik durumdan kaynaklandığını düşünüyorum.ben 36 yaşındayım benim yaş gurubumun anne ve babaları genelde küçük yerleşim merkezlerinden geçim derdi yüzünden büyük kentlere göçmüş kısaca çoğu köy kültürüyle yoğrulmuş insanlar.hayatlarının büyük bölümünü çalışmak para biriktirmek ile geçirdiler.Sırf bizlerin yani çocuklarının aynı sıkıntıları yaşamaması için.Bu fakir toplum hiçbir zaman spor yapmaya ne zaman buldu ne gerek duydu(çünkü görmedi).Neticede bizler olduk ve onların sayesinde biraz daha fazla eğitim ve ekonomik olarak daha iyi şartlar ile hayatımıza sporu aldık.Ben eminim bizlerin çocukları çok daha spora yatkın olacak çünkü kendi adıma söyleyeyim büyük kızım 15 yaşında(16 ya girecek) kendini bildiğinden beri babası ya akşam koşuya gidiyor ya bisiklet ile tur yapıyor ya spor salonunda ağırlık kaldırıyor hiç bir şey yapamaz ise evde mekik şınav çekiyor çocuk yıllardır bunu izledi kafasının bir yerlerine sporun hayattaki önemi yerleşti.Bana baktı futbol dışında Fransa turu izliyorum olimpiyatta başka dallara bakıyorum oturup sırıkla atlama izleyen bir babası var kısaca ben bizden sonraki nesil için çok umutluyum geriye sadece ekonomik şartların biraz daha düzelmesi yani insanların çalışma dışında kendileri için vakit ayırabilecekleri zamanlarının ve ekonomik şartlarının oluşturulması.

Yukarıda da yazdığım gibi umutsuz değilim ama çoğu meselede olduğu gibi ekonomi şart ,destek şart, eğitim şart .Yıllarca beden eğitimi derslerinde önümüze bir futbol topu atılıp siz top oynayın diyerek çay ocağında çay içen öğretmenlerin öğrencileriyiz biz.Dünya giderek evrenselleşiyor iletişim çok hızlı ve kesintisiz artık herşeyi takip etmek görmek duymak çok daha kolay ben 10-20 yıl sonrasından çok umutluyum inşallah da öyle olur bayrağımızı her türlü sportif yarışmada göndere çekilirken izleriz istiklal marşımızı dinleriz.

Son söz olarak da İhtiyar abi şu sporcu başına giden görevliler eğer cidden gittikleri amaca yönelik çalışıyorlarsa hiç lafım yok ama sen bizden daha iyi biliyorsundur çok daha iyi izlemişsin bana göre. ben görmeden yazıyorum ama hala eminim hiçbirinin sporcuyla başarıyla işi yok tek dertleri yurtdışı görmek harcırah almak .İnsanın içinin yüzüne vurduğuna inananlardanım Cem in gösterdiği kafilede şöyle bir yüzlere simalara bakıyorum hiçbirinin yüzünde nur kalmamış (bana göre başkası farklı düşünebilir) Yine söylüyorum o harcanan paraları hak eden sadece sporcular ve onlara destek olan yanlarındaki 1-2 kişi geriye kalan kafilenin büyük bölümü bürokrasinin kamburu durumundadır benim gözümde....Sürçü lisan ettiysem kusuruma bakma abi....

@ferhat köse
Ben görevli kelimesini "görevli(!)" seklinde yazdim. Dikkatinizi cekerim! Bu nida isaretinin manasi, baska bir sey ima ettigini gösterir!
Ben de biliyorum büyük cogunlugunun sadece o sifatla gittiklerini. Bunlarin arinmasi da bir sürec meselesi!

Bu arada 180 küsür sporcuyla katıldığımız söyleniyor . Bunun 60 civarı paralimpik olimpiyatlarında yarışacak

@ihtiyar

Abi kusuruma bakma ben o konuyu sizi yanlış anladığım için değil konunun gerçeğini bildiğinizden emin olduğumdan teyit almak maksatlı yazmıştım demek ki doğru tahmin etmişim teyit geldi....

@Cem Unden

Cem bu konuyu da gündeme getirdiğin için teşekkürler.Gerçek birer kahraman hepsi onlardaki azim yaşama sevinci hırs keşke hepimizde olsa...

bizde herşey tersinden gidiyo ya... bunda da doğru bildiğimiz döngüde ilermeyeceğiz... yani "önce antrenörlerimiz, teknik adamlarımız, bürokratlarımız düzelicek sonra sporcularımız daha başarılı olucak" beklentisi (ki mantıklı olan ve olması gereken bu tabi) gerçekleşmeyecek.. niye ters milletiz

azimli, güçlü, n'aparsan yap geri adım atmayan sporcularımız, ailelerinin ve çevrelerindeki (amatör) antrenörlerinin sayesinde, ciddi sonuçlar alır duruma gelicekler, ve resmi çevrelerce görevlendirilen, kağıt üstü antrenörleri yerin dibine batırır hale gelicekler... olimpiyat kafile listesinde olmayı lütufla elde etmeyecekler, gerçekten hak edecekler... o kadar güçlenecekler ki, kafile listesi onlara göre belirlenmeye başlanıcak artık...

olur mu olur

(EDIT: çok mu romantik, çok mu ayakları yere basmayan bi yorum oldu ki acaba, bilemedim )

Olimpiyatlardaki başarımız; ithallerimiz ve kişisel azime dayanıyor.Ülkemiz maalesef kişisel başarıların üzerine yatmayı seviyor.

Üniversitelerimiz sporcularımızla ortaklaşa çalışacaklar.Bilimsel çalışmalar yapıp kişisel antreman programları uygulanacak.Bilimsel deneyler yapıp,daha yenilikçi yöntemlerle verimliliği üst düzeye çıkarılması lazım.Yoksa sporcu günde 10 saat eziyette çekse,başarılı olur ama bir şampiyon olamaz.Bir sürü spor bölümü var Allah aşkına ne yapıyorlar?

Özet.

Saat 15'te bayanlar zamana karşı,saat 17'de erkekler zaman karşı var.

(link)

(e insanın içine oturuyo tabi, en iddialı olduğumuz branşlarda bile başarısız olmak.. sene olmuş 2012 daha yeni aklımız başımıza geliyo... ooof ooff...)

(EDIT1: parantez, türk vatandaşı olan sporcular kısımı için)

(EDIT2: biz kendi sporcumuzu yetiştiremiyoruz daha, yurt dışındakileri ne vaatle getiricez ki??)

(EDIT 3: ayrıca birinin, GENÇ kısmının ÇOCUK'la değiştirilmesi gerktiğini hatırlatması gerekiyor sanırım.. GENÇ demeye devam ediceksek, bu yurt dışından hazır yetişmişini getirmek alamına gelir kanımca ki... yine bir vitrin düzenleme ve armut piş ağzıma düş vakası ile karşı karşıyayız demektir...)

Yukarıda yazdıklarımı kanıtlamış,sağolsun başbakanımız.Londra'ya gitmişken şöyle spor akademilerini de gezsin; sadece sokaklarını gezmek yetmez,baksın nasıl sporcu yetiştiriliyor diye.

Kendimizde suç yok mu? Var.Yetiştirilme tarzımızda spor kültürü olmadığından maalesef şu laf da bizlere gelsin: "Alışık olmayan g... don durmaz"

Çuvaldızı batıralım kendimize.

75 milyon kişilik ülkemizin yaklaşık 25 milyonu 15 yaş altında ve hala devşirme mantığıyla olaya yaklaşılıyor.

Elma ağacı dikip, büyütüp, meyvasını toplamak yerine bu işi yapan birinin ağacından beğendiğini seç. Oh ne güzel

Sporun hayata değer kattığını, kültürel birikimin bir parçası olduğunu, insanı mutlu yaşattığını anlatmak lazım. Anlayanlara değr vermek lazım.

Başbakan demiş 'Çin başardıysa biz de başarırız').

Bakış açısı böyle olunca sonuçlarda zaten ortada.
Başarı katılımın yüksek olmasıyla ölçülmüyor zamanımızda artık biliyorsunuz.Sonuç odaklılık işin temeli.
Ben bu gidişatta maalesef hiç de iyimser değilim.
Her şeyin- Sertaç beyin de dediği gibi -spor kültürümüzün??? (buna toplum kültürü de denebilir belki-olmayışıyla doğrudan ilgili olduğunu düşünüyorum.Toplum olarak yapımızın da başarıya giden yolda yapılması gerekenleri yerine getirmeye elverişli olmadığını görüyorum.Milliyetçilik anlamında fazla da takıntılı olmadığımdan bu durum bende fazla da bir rahatsızlık yaratmıyor aslında.Sadece üzülüyorum...

amstrong soyadında bir sıkıntı var gerçekten...
kadın zamana karşı helal olsun unvanını korumayı başardı

* Lance Armstrong'un amca kızı Kristin Armstrong , bayanlar zamana karşı da birinci oldu . İkinci Alman Arndt , Üçüncü Rus . Hollandalı Marienne Vos , 3 dk sonra başlayan Armstrong'a geçildi.

*Bu arada şu Kano Kayak'ta manyak zevkli bir spor.

*16:14 ve birazdan Ahmet Akdilek çıkış yapacak. Güzel görüntüler